Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kitap İçin LVII Selçuk ALTUN Hak bilir bankacıdan “gönül borcu ödeme” dersleri yazar, şair ve denemecidir. Bir derginin yayın yönetmeni ve yayınevi yöneticisidir. YKY'de yönetim kurulu başkanıyken onu fahri danışmanım bilirdim. O yönetim kurulu üyesi diye Yayıncılar Birliği'nin bazı faaliyetlerini desteklemişimdir. Yayınevlerinin mesleki sorunlarının (başta korsan yayıncılık) çözümü için çırpınmış ve yurtdışı etkinliklerde edebiyat sektörünün çalışkan temsilcilerinden olmuştur. Dürüst, alçakgönüllü ve bir tutkunokurdur. Onun…(Edebiyatistanın cumhurbaşkanına referans mektubu yazar gibi oldum. Sanki o bilmezmiş gibi.) dır.” Paul Hoover, 2005 “Şairler birbirinin talancısıdır. Şiirin gerçek koruyucusu hırsızlar tanrısı Hermes'tir.” J.G.Nichols, 2004 “…Aynı nehire iki kez girecek son kişi bir şair olmalıdır.” Nobelist Seamus Heaney, 1998 1410 Memleke(n)timden Tane Tane Enstantane: i) 08.09.07 günü, bir yurtdışı sipariş için Kapalıçarşı'ya gittik. Fes Cafe'de mola verdik. Nur, iki masa ötede oturan diyet uzmanını işaret etti. Televizyona çıkan ve birçok satan gazetede yazan beyefendinin karşısındaki bayandan başka masalarda sigara içen yoktu. Onlardan başka üzerine çikolata sosu gezdirilmiş pasta yiyen de yoktu. (Bunları o masayı yargılamak için yazmıyorum.) Birden aklıma diyetisyenin görevli olduğu, medya grubunun reel yayın politikası takıldı… ii) Fes Cafe'ye slogan önerisi: Fes Doğrusu! iii) İçinizde Kapalıçarşı'dan kredi kartıyla altın alabilen var mı? (Tebrik etmek için sormuştum.) iv) MS 4.yüzyılda dikilen Çemberlitaş 2003'ten beri güya restorasyonda. Çevresindeki ahşap korkuluklar utançlarından mı simsiyah olmuş? 1411 k.İskender'den anagramlar : Hey Camda Din Telve : Melih Cevdet Anday / Ay! Mecal Süre : Cemal Süreya / Eh, Tam İllet : Ahmet Telli / Alem Türkü : Ülkü Tamer / Bir Yas Adam : Sami Baydar. 1412 Bir dingin Gümüşsuyu yokuşunu otomobille zorlarken ilk kez karşıma çıktın. Bedeninin üst kısmını belki beş saniye görebilmiştim. Bir peçeli Osmanlı hatunu denli gizemliydin. (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'nın eğitim tesisinden bahsediyorum.) 1413 1980 2000 Yazıları (Abidino Dino, Gösteri) Nâzım Hikmet (19021963) Yenilikçiliğin tutkunudur. İstanbul kentinde fır dolanır dışarıda ise öylesine hızlı gider ki gözlerinin mavisi ve saçlarının sarısı, peşinden çift renkli uzun bir kuyruk salar. Hiçbir zaman gerisine bakmaz, her şeyin devamını bilmek ister. Hapishanede cama çarpan bir arı gibi vızıldar. Hayatı bir dram. Kendisinden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmamıştır. Asaf Hâlet Çelebi (19071958) 1900 operet şıklığı içinde, Osmanlı terbiyesi, temennâlar. Mevlana’yı sever, Hayyam'ı, Rimbaud'yu, Lautreamont'u, Ermeni (Hamparsum) musiki notalarına, Çingene diline, Buda'nın düşüncesine meraklıdır. Cepleri daima fındık fıstık dolu, bütün gün onları yer. Cahit Sıtkı Tarancı (19101956) Kısa boylu ve çirkince, ama gözleri çok güzel. Fazla içiyor. Almanlar Paris'e girmeden az önce kaç kaç sırasında bisiklete binip gitmiş. Onu şiirden başka hiçbir şey ilgilendirmemişti, bir de günün birinde dünyadan ayrılmanın peşin kederi. Genel felç, ölümüne dek yazamama, yıllar boyunca konuşamama işkencesi. Bu kez dünyadan çarçabuk ayrılmamasının kaderi. 1414 Babası Mustafa Kemal Paşa ile Samsun'a çıkan Binbaşı Kemal Doğan'dı (18791951). Arnavutköy Amerikan Kız Koleji’ndeyken tiyatroya merak sardı, Karl Berger'den keman dersleri aldı. İstanbul Üniversitesi'nde sanat tarihi okurken öncü akademisyen, yüksek bürokrat, yazar ve ülkedeki ilk özel pazarlama araştırmaları kuruluşunun (PEVA) kurucusu Nezih Neyzi'yle evlendi. PEVA'da ve özel sektörde çalıştı. Boğaziçi Üniversitesi'nde (19751984) Öğrenci İşleri Müdür Yardımcılığı yaptı. Yurtdışındaki saygın kütüphanelere Türkçe yayınlar gönderdi. Kendisine klasik müzik konserlerinde veya sergilerde rastlarım. Kitap okuduğunu bilirim. Gerçek İstanbul hanımefendisidir. Sitemizin anıt kişisidir, komşumuz olduğu için gurur duyarız. Ayfer Neyzi Hanımefendi'den bahsediyordum efendim. 1415 Edebiyatçılar Üzerine (Elias Canetti, Çev. Gürsel Aytaç). Her edebiyatçı ötekini geçmişe gönderip orada ona acımak ister. Freud ancak uzun zaman sonra iyice unutulduğunda ilginç olacaktır. Unamuno'dan hoşlanıyorum: Kendimde bildiğim aynı kötü özellikler onda da var, ama bunlardan dolayı utanmayı düşünmüyor. Gogol'ü canlı tutan, onun kalpsizliğidir. Bu, onun korkusu kadar büyüktür. Bundan sıyrılmak için alay eder, ama korkusu asla dinmez. 1416 Eylül ürünü kitap önerileri: (Tophane Lüleciliği Erdinç Bakla, Antik A.Ş. Kültür Yayınları.) Yayımlandığını okuduğum ama kitabevlerinde göremediğim Genç Adem'i de (Alexander Trocchi, Çev. Algan Sezgintüredi, Versus.) eklemek isterdim. 1417 Sanat Dünyamız'ın 103. sayısını öneririm. Orada koleksiyoner Ömer Koç'la bir öz söyleşi var. Kitap koleksiyonundan bazı örnekler bile onun küreselliğinin tuğrası. Ömer Koç'u; Yaşar Kemal, Orhan PaCUMHURİYET KİTAP SAYI Selçuk Altun , Edgar Allan Poe’nun mezarında... Altta ise iki yıl yaşadığı evin önünde (Ağustos, 2007Baltimore) “Sezgin Noyan İçin” 1401 Ağustos'ta görev gereği Baltimore'a gittim. Romanımın finali için Edgar Allan Poe'nun (18091849) mezarı ve müzesini ziyaret edecektim. Edebiyatın öncü adı Poe bir Baltimore arka sokağında can çekişirken bulunduğunda, onun köktendinciler tarafından hırpalandığına dair varsayımlar yok değildi. Baltimore'u gördüğüm en az sevimli Amerikan metropolü ilan ediyorum. (Poe'nun lanetinden kurtulamamıştır derler.) Poe'yu yayınevleri de madden ve manen sömürmüştü. Varolduğu kadarıyla çağdaş edebiyat da onun laneti altındadır. Çok satan kitaplar listelerine değinmek istiyorum; nicesi Poe taklitçisi, sığ gizem kitaplarından mürekkep. 1405 The Last Novel'dan (David Markson) : Mona Lisa bir süre Napolyon'a, Tuileries'deki yatak odasında eşlik etmiş. “Mikelanj iyi adamdır ama resimden anlamaz.” El Greco “Aptallar için yazanın daima daha fazla okuru olur.” Schopenhauer Yaser Arafat'ın yaşamının son kırk yılında hiç kitap okumadığı söylenir. Tom ve Jerry çizgi filmleri izlemekten vakti olmazmış. Graham Greene ve Evelyn Waugh otomobil kullanmasını bilmezlerdi. (Selçuk Altun yüzemez de.) 1406 Pervin Metin Kâşo bir dergide gördüğüm reklamlarını, “Tasarım; tasarımcının bir yaşam boyu doldurduğu mürekkeple kaleminin kâğıt üstündeki dansıdır…” diyerek varsıllaştırmış. Mobilyalarda heykel çekiciliği bile ararım. Ve ben Kâşo tasarımı bir mobilya denli albenilisini görmemişimdir. Buna küresel markalar dahildir. Metin Kâşo Mobilyanın Oktay Rifat'ı… 1407 Birhan Keskin'den turfanda şiir; Tuz Hayata değdiğim yer bir tuz zerresi Kirpiklerimde kırılan ses tuzun sesi Tuz bastım kalbime sakladım seni Yürüdüğüm ömrüm değil Keskin bir tuz hikâyesi Geldim gördüm yorgunum öyle Söyle, dön, söyle; bir tersane vinci gibi. 1408 Bir beyhude proje: Lacivert, sarı, kırmızı, beyaz ve siyah renklerle mücehhez tshirt'ler ve rüzgârlıklar; Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray store'larda satışa çıkarılıp elde edilen kârın yarısı, İstanbul'daki belli ilkokulların altyapı eksiklikleri için harcanacak… 1409 Dar açılardan şiir : “Şiir: Ki orada sözcükler yalnızca bir kez kullanılır.” Miguel Casado, 1997 “Her şiirin yeni bir dile gereksinimi var 1402 Enis Batur 13.09.07 tarihli Cumhuriyet Kitap'taki yazısını, “Sözün özü, sıramı geniş çapta savmış biri sayıyorum kendimi, artık: Yüzlerce etkinliğe katıldım bugüne dek, yapacağımın çoğunu yaptım, azı kaldı. İşte orada da, biriki gönül borcu ödeme seansı dışında, seçicinin seçicisi olmak tek çare” diyerek bitiriyor. (Eski banka ve yayınevi yöneticisi Selçuk Altun der ki; gönül borcu istenmeden ödendiğinde özel anlamı olur. Ve bir gönül borcu öderken, bir diğer gönül alacaklısını kırmayacaksın.) 1403 Afarozmanlarımdan Radikal Kitap, en çok satan kitaplar listesini “edebiyat” ve “edebiyat dışı” başlıklarıyla sunmakta. Onları “kurmaca” ve “kurmaca dışı” olarak değiştirmeliler. Yoksa nice sığ yazar, edebi yazar olduklarına iyice inanacak. Ayrıca edebiyat dışı bellenen bir belgesel veya yaşamöyküsünün de pekâlâ edebi dokusu vardır. 1404 Metin Celal (doğ.1961) yetkin bir SAYFA 10 İstanbullular bana bir konut armağan etmek istiyorlarsa, seçimim budur. ? 924