05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

c e n g ı z ö z a k ı n c ı KISAKISA... KISAKISA... KISA ABD'yi Uçüncü Dünya Savaşı'na Sürükleyen Büyük Sır İki Dünya Arasında' çıkmıştır, soylular kentten kaçmı^tır. Ama Türkler bu ikinci kuşatmada da başarılı olamazlar, savuşturulıır. Macaristan'ılaki kalelerini pckiştirmck için o tarata gi derler. Sebastian subay okulundaki eğitiminden sonra bir birliğe verilir. Avusturyalılar püskürttükleri kuşatmacı Tiirkleri sıkı bir takiple Bal kanlaıdan güneye süpürmenitı coşkusu içindcdirler. Ne var ki apansız bir hücumla Tatarlar üsmanlıların yardımına yetişirler, Avusturya ordusunu yüzgeri edcrler. Sebastian ccsurdur, ama gaddar değildir, askerliğe ısınamaz. Tatarların hücumıından yararlanır, Türklere esir düşer, Selanik'te tutsaklar evine kapatılır. Satılığa çıkarıldığı esir pazannda Sebastian'ı bir Boşnak Osmanlı cavuşu satın alır. Halkı sıkıştırmada ölçiiyü kaçırmış olan bir Osmanlı paşası kafası kesilerek cczalandırılmıştır. Boşnak'ın atının heybesinde paşanın kesik kellesi vardır. Cezanın bir "ibreti âlem" olarak te^hisi için, padişah kesik kellenin Istanbul'a getirilmesini cmretmiştir. Ağa at sırtında, paşanın kafası heybede, Sebasti an yaya Selanik'ten yola çikarlar, Istanbul'a doğru. Boşnak ağa Sebastian'ı Samatya'daki geniş koııağında hizmete alır, bir süre sonra da esirlikten azad eder. Mahallcdeki mevlevi tekkcsinde musiki vc sema zcn ayinleri vardır. Sebasti an'a Avusturya'nın l'eodal I Iabsburg'larının duygusuz tantanasını unutturur. Çevredeki mcvlcvi dergâhına il gi duyar, ney çalmayı oğrenir, dervişlerin ayinlerinde ney üfler. Yıllar geçtikten sonra heınşiresinden bir ha ber alır ama anayurduna dönmek istemez, semazen hayatını sürdürür. Zafcrden esirliğe düşen Sebastian'ın kiiltür dcğişimi geçirmesi, önceki kültürünü rcddetmcsi pek gerçekçi gö rünıneyebilir. Zaten gerçekçi olması da gcrckmiyor. Öykünün büyüsü olayların akışı içinde farklı kültürleri, toplum düzcnlcrini, değerlerini can alıcı ayrıntılarla görüntülemesindedir. Ürneğin müşterileıinden tertemiz yıkanmalarını istcyen Venedikli orospu, cinsel doyum sunnıayı tanrı nezdin de sevap sayıyor. Tıpkı putperest Roma'da orospuların tapınakta sundukları şchve tin tanrısal sayılması gibi. "İKİ DÜNYA ARASINDA" Sebastian Acem kökeııli bir köle kadınla, hamile olmasına rağmen evlcnir. Karısı 20'nci yüzyılın Batılı kadınları gibidir, hesabını, ki C U M H U R İ Y E T tabııu, licaıetını bılır, .ıni.ı Sebastian'ın ailoine ilgi.^ini zayıt görür, çocugunıı alıhgı gibi, daha güvenilir bııldıı ğu biriyle evlcnir guler. Sebastian Utanbul'a gemiyle ikıııal yap.ın bir Rum'un işine giıer, oıiak olur. Cicmiyle ticaret için girdiği Tıına Nehri'nin kuzeyinde Osmanlı Padişahı nın da katıldıgı seterde Türklcrin bir hezımetini daha görür. Osmanlı süvarileri yalm kdıç Avusturya birlik lerini bozguna ıığratıp saJdırılarını sürdüıürken, bataklıktan çıkagelen piyadelcrin ateşli silahları onlan atlarıyla birlikte mcrnıi yağmuru içinde yerlere savıı rur. Avusturya biıiiklerinin teknoloji üstünlügTmün Osmanlının Batı karşısındaki süvari üstünlüğüne nasıl son verdiği unutulmayacak şekilde okuyucunıın kafasına mıhlanır. Belki Bruce okumamıştır; Lesvis Armstrong White Nile adlı kitabında Nil Nehri kıyısında Napalyon'un piyade birliklerinin batarya düzeniııde toplanıp tüfeklerini bir anda ınitralyöz gibi yaylım ıiteşle bnşaltarak yalm kılıç saldıran Memluk atlılannı nasıl atlarıyla birlikte yerlele scıdiklcrını anl.ıtır. Doğu'nun gozüpek yiğitliği Bau'nuı teknolojisi karşısında bir sanıan alevı gibi sriner, gider. Sebastian nehrin karşı taratına geçse köyüne dönebilecektir, ama geç mez. Istanbul'a diiner, artık o neyıle, denizlerde yaptigı seferlerde, kısaca tiünyada cenneti bulmuştur, yeter ki insanlar ona yaşamı cehennem etmesinier. Gustave Flaubert, Salambo adlı romanını yazarken gerçckçilik kaygısıyla Kartacalılar hakkında çok bilgi toplamıştı. Madame Bovary adlı romanını, Fransız taşra burjuvazisinin değerlerini yıllarca ince elekten geçirerek yazdıktan sonra, iki bin yıl öncesinin Kuzey Atri ka'smda geçen Salambo'yu da çala kalem yazmamıştı. Bruce romanda anlattığı yaşanıı, olaylaıı, mekânları Balkanlarda ticareti inceleyen "Economic Lite in Otuman Europe' adlı kilabını yazarken ögrenmıştı. Daha sonra, beş yıl gorevli çalıştığı Yugoslavva'da da araştırmalarını sürdürdü. Emekli liğinden sonra yerleştiği Kuzey Kıbrıs'ta her yaz Balkan ülkelerinde bir tur atar. Bruce'un kitabı, şimdi bir moda olan Maloııf ve benzerlerinin tarıhsel romanlarından üstün; lıem okuyu cuyu taşıdığı geçmiş, hem de kahramanları daha gerçek. Malou! un ilk kitap larından Yahudileı in Is panya'dan kovıılmasını anlatan romanını, Atrika KİTAP SAYI 78 EURODOLAR SAVAŞI Amerikan medyasında "devlet sırrı" olarak sansürlenen Amerikancı Türk medyasının ısrarla gizli tuttuğu ABD Emperyalizmini Çökertme Planı n Kenan CENGİZ ÖZAKINCI ABD Lnıperyalizmini (,'ökertme Pl.ıııı ve Işg.ılk'rin IVrde Ark.ısı BULUTOĞLU iç Türkçesi tngilizce aslından önce yayımlanmış bir roman okudunuz ınıı? Elbette okıımadınız, çünkü böyle bir şey yoktu. Şimdi var, ama Türk okuyucular bundan habersiz. Onlar tarihi roman diye Maloııf ıın kituplarını okumakla mcşgullcr. Halıt Refig'in temiz, akıcı bir Türkçe ile dilimize kazandıtdığı bu romanın yazarı Bruce McGovven bir romancı değildir, bir tarihçidir. Bu alandaki birikimiıü usta bir romancı gibi kullanıyor. Nc var ki onun bu başarısını hcnüz Türk nkur ları bilmiyoı. lngili/. dilıni okuyanlar için ıse büsbütün siı\ >;ünkü tngılizce uslı hâlâ basılmadı. Kırk yıldır tanı dığım, beş yıldır da hcmşerim olan Brııcc'un gizli kaJmış romancılık hüncrini Türk okurlannu tauıtarak bir boşlugu doldurmayi zevkle iistleniyortım. EURODOLAR SAVAŞI " d o l m a " k a l e m s a v a ş l a r ı d i z i s i H otopsl Kendisini "Metal Fırtma"(!) olarak gösteren 'Çürümüş Amerika'nın Avrasya ve Islam ülkelerinin bir namlesiyle yıkılacak en zayıf noktası Kitabın îngilizce adı A Man of the World, çeviride "Ikı Dünya Arasında" ol nıuş. Acaba yazar romanın kahıamanı Sebastian'ın Dogu ve Batı kültürlcri arasında kalışmı mı kastedivor, yoksa kültürleri aşıp bir dünya adamı olmasını mı? Bana kaltrsa ikincisi daha uygun. Çünkü Sebastian tstanbul'da bir çeşit hidayete erıyor; Samatya'da ncyini üfledikçc dünya onun cenneti oluyor. Kitabın tngilizce adına, içeriğine daha sadık bir başlık "Bir Dünya Insanı" olnıalıydı. Brucc öyküsüne okurıın 17'nci yüzyil Avusturya'sının bir köyündeki dü|*ün törenine götürcrek basjlıyor. Sebastian bir bağ sahibinin oğludur, aılesi (,'içeği burnunda bir soyludur. Kendisi de başka soylıdar gibi orduya katılıp bir birli^in başına gc(,ıneye heveslidir. Avusturya tmparatorluğıı'nda halk her zamankinden daha (,'ok "TürkJer geliyor" paniği it,ındedir. Sebastian at sırtında Viyana yolunu tu tar. Halkın korkustı bu seler hakJıdır; Viyana'nın ikinci kuşatmacıları yola EURODOLAR SAVAŞI "yıhn tartışılan kitabı olmaya aday" kitabevlerinde • marketlerde bütün dağıtımcılarda tel: (0212) 5196H48 laks: (0212) 5196849 SAYFA 28
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle