24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Yaşam barındıran gezegenler Uzay Girişimölçer Misyonu (SIMSpace Interferometry Mission) 2009 yılında uzaya fırlatılacak. Bu uydu, Yer'e en yakın 250 yıldızın yakın komşuluğundaki yaşanabilir gezegenleri algılayabilecek niteliğe sahip. Bugüne dek 136 tane Jüpiter benzeri sıcak gezegen keşfedildi. Prof. Dr. Rennan Pekünlü (Ege Üniversitesi) B CBT 1068/ 17 7 Eylül 2007 u gezegenlerin çoğu, çevresinde dolanan gezegen(ler)in yıldızın yörüngesinde ortaya çıkardığı dalgalanmayla belirlendi. SIM yaşama uygun gezegenlerin dizelgesini yapacak. Astrobiyologlar, bulunacak gezegenlerin atmosferindeki gazları çözümleyerek bu gezegenlerdeki yaşam olasılığını bilmek istiyor. Yerbenzeri Gezegen Kâşifi (TPFTerrestrial Planet Finder) bir teleskoplar dizisidir. TPF, uzayda Yer ile Güneş'in çekim kuvvetlerinin birbirini “sıfırladığı” noktaya konuşlandırılacak. Bu dizi (Şekil 1) bir tek büyük teleskop gibi davranacak, açısal çözünürlüğü yükseltecek ve yıldızın göz kamaştırıcı ışığını engelleyecek. Bu yöntemle TPF, yalnızca hedef gezegenin atmosferinden geçip gelen ışığı algılayacak. Böylece hemen hemen 50 ışıkyılı ötedeki gezegenin atmosfer kimyasını çözecek. Bu düşünceye temel oluşturan fizik son derece basittir. Teleskop gözlenen gezegenin atmosferinden gelen ışığı toplayacak ve bir tayfçekerden geçirecek. Tayfçeker, ışığı bileşen dalgalara ayırır, tıpkı yağmur damlalarının gökkuşağını oluşturduğu gibi. Kızılöte tayfın genel biçimi gezegenin sıcaklığını, böylece gezegenin su içeriğini belirler. Değişik moleküller kızılöte ışınımın değişik dalgaboyundaki bileşenlerini soğurur. Böylece atmosferden gelen ışığın tayfındaki “çukurlara” (soğurma çizgileri) bakarak gezegenin atmosferindeki molekülleri belirleyebiliriz. Karbondioksit ve su moleküllerinin tayfa attıkları imza oldukça belirgindir. Oksijeni algılamak kolay değildir, ancak atmosferin üst kısımlarında Güneş ışığıyla etkileştiğinde ozona dönüştüğü için varlığı dolaylı olarak belirlenebilir. Oksijen ve metan gibi indirgeyici gazın varlığı gezegende yaşam olduğuna ilişkin güçlü kanıt oluşturur. Böylece, gezegenin yalnızca yaşanabilir olduğunu değil, yaşamın varolduğunu da söyleyebiliriz. Aslında tüm bu yaşam belirtileri “bir gezegenin” atmosferinden algılandı. 1990 yılında Galileo uydusu, Jüpiter'e yolculuğu sırasında Yer'in çekim alanında ivmelendi. Yer'den hızla uzaklaşırken algaçlarını Yer'e doğru çevirdi. Yer'den yansıyan Güneş ışığı atmosferden geçerek uydudaki tayfçekere ulaştı ve ışığın tayfında oksijen ve metanın izleri gözlendi. Tayfçeker aynı zamanda, karmaşık bir molekül olan ve fotosentez sırasında güneş ışığını soğuran klorofilin soğurma çizgilerini de gözledi. Tüm bu göstergeleri dikkate aldığımızda Galileo uydusu, hiç bir kuşkuya yer bırakmaksızın üzerinde yaşadığımız Yer gezegeninin yaşam barındırdığını kanıtladı. Bu güvenilir yöntem, diğer gezegenlerde de yaşamın varlığını keşfetme olasılığını barındırıyor. Kaynak: A&G, Şubat 2005, cilt 46, s.1.121.13 Şekil 1. TPF misyonu. Sol: Görsel bölgede gözlem yapacak olan koronograf. Sağ: Kızılöte girişimölçeri (NASA/JPL) Aydınlatmacıların büyük buluşması Yrd. Doç.Dr. Banu Manav (İstanbul Kültür Üniversitesi) U luslararası Aydınlatma Komisyonu’nun misyonu (CIE), aydınlatmanın çeşitli konularında kurduğu uluslararası teknik komitelerle yapılan çalışmaları bilimsel yayınlarla sunmak, uluslararası geçerlilikte kural ve ölçümler (standartlar) üretmektedir. Farklı disiplinlerde aydınlatmanın çeşitli konularında çalışan araştırmacı, akademisyen ve üreticileri bir araya toplayarak bilgi alışverişi sağlamak, dünya genelinde aydınlatma konusundaki gelişmeleri paylaşmak ve tartışmak üzere her dört yılda bir Genel Kongre ve her iki yılda bir Midterm Kongreler düzenlemektedir. 411 Temmuz 2007 tarihleri arasında, 26. Genel Kongre Çin'in Pekin kentinde düzenlendi. 3 eş zamanlı oturumda, 3'ü davetli olmak üzere toplam 98 sözlü bildiri sunuldu ve 226 poster sunumu ve çalıştaylar gerçekleşti. Türkiye'den bir grup akademisyen kongreye görevli olarak katıldı ve bildiriler sundu. Aydınlatma Türk Milli Komitesi (ATMK) Başkanı ve TC İstanbul Kültür Üniversitesi Mimarlık Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şener Küçükdoğu, CIE Bölüm (Division) Teknik Komitelerinde görevli ATMK Yönetim Kurulu üyelerinden Prof. Müjgan Şerefhanoğlu Sözen (YTÜ), Prof. Dr.Sermin Onaygil (İTÜ) teknik komite toplantılarına ve kongreye katıldılar. Ülkemizden kongreye bildirileriyle katılan diğer akademisyenler, Prof. Dr. Rengin Ünver (YTÜ), Doç. Dr. Dilek Enarun (İTÜ), Yrd. Doç. Dr Önder Güler (İTÜ), Yrd. Doç. Dr. Banu Manav (İKÜ), Arş. Gör. Emre Erkin (İTÜ), Arş. Gör. Lale Erdem (İTÜ) ve Arş.Gör. Duygu Çetegen (İTÜ). Sunulan bildiriler ses getirmiş, ülkemizdeki akademisyenlerin dünya standartlarında çalışmalar yaparak, dünya literatürüne bilimsel katkılarda bulunduğunu göstermiştir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle