Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HATİCE TUNCER
İkinci Ergenekon davasõnõn
dünkü oturumu gerilimli başladõ.
“Bizi neden burada tutuyor-
sunuz, çekilmenizi istiyorum”
diye bağõran tutuklu sanõk Türk
Metal Sendikasõ Genel Başkanõ
Mustafa Özbek salondan atõldõ.
Gazetemiz yazarõ Mustafa Bal-
bay ise “Hukuku taksit taksit,
cezayı peşin veriyorsunuz” de-
di. Tuncay Özkan, Balbay, Öz-
bek ve Emcet Olcaytu’nun he-
yetin çekilme talepleri üzerine he-
yet başkanõ Hasan Hüseyin Öze-
se, “çekilme için gerekli yasal
şartların olmadığını” belirtti.
İstanbul 13. Ağõr Ceza Mah-
kemesi tarafõndan görülen dava-
nõn 78. duruşmasõnda heyete Baş-
kan Köksal Şengün’ün yõllõk
izinde olmasõ nedeniyle Hâkim
Hasan Hüseyin Özese başkanlõk
etti. Özese, savunmasõna devam
etmesi için tutuklu sanõk Neriman
Aydın’õ kürsüye çağõrdõğõ sõrada
tutuklu sanõk eski Türk Metal
Sendikasõ Başkanõ Özbek söz
alarak 20 aydõr tutuklu bulundu-
ğunu, sorgusunun yapõlmadõğõnõ
anlattõ. “Mektuplarla, gizli ta-
nıklarla tutukladınız. Hangi
hakla beni burada tutuyorsu-
nuz” diye soran Özbek, Öze-
se’nin uyarõsõna karşõn, yükselen
söz tonuyla “Bizi burada neden
tutuyorsunuz? Size güvenimiz
yok. Çekilmenizi istiyorum”
dedi. Giderek sinirlenen Özbek,
“Tiyatro gibi, mahkemeden çık-
tı burası” diye bağõrmaya başla-
dõ. Özese’nin, Özbek’in salondan
çõkartõlmasõ talimatõ üzerine, ba-
zõ sanõklar salonu terk etti.
Balbay, duruşmalar yapõldõkça
davanõn ilerlemediğini ifade ede-
rek “Bu dava görüldükçe uzu-
yor. Daha önce ‘İstanbul’dan
Ankara’ya giderken tabelada 200
kilometre yazõyor, ilerliyorsunuz
250 kilometre yazõyor’ diye ör-
nek vermiştim. En son AKP’nin
kapatılma davasının dosya ve
eklerini istediniz. Böylece 100
klasör daha eklenmesine yol
açtı. Bu şekilde kararlar alarak
mahkemenin yükünü daha da
arttırıyorsunuz. Bu davanın
sonunu değil çocuklarımız, to-
runlarımız bile göremeyecek.
Bu davada deliller, çok büyük
ölçüde bilgisayarlardan elde
edilmiş dijital veriler” dedi.
Avcı’nın kitabı
Tutukluluklarõn makul sürele-
ri aştõğõnõ belirten Balbay şöyle
devam etti: “Cezayı peşin, hu-
kuku taksitle vermektesiniz.
Şimdi savunmasını yapan sanık
bir dosya daha isterse, ‘şu dos-
ya da getirilsin’ kararı verilirse
o zaman bu dava nasıl ilerleye-
cek.” Hanefi Avcı’nõn kitabõna
ve Türkiye Barolar Birliği’nin
(TBB) yayõnladõğõ “Tutuklama
Raporu”na dikkat çeken Bal-
bay, “Hanefi Avcı’nın kitabın-
da altını çizdiği gibi özel yetki-
li mahkemelerin tasarruflarını,
TTB’nin 30 Ağustos’ta yayım-
lanan raporunu okuyun. Baro-
lar Birliği’nin ‘Tutuklama Ra-
poru’ tutuklama suçu işlen-
mekte olduğunu gösteriyor. Siz-
ler de kamuoyu önünde nere-
deyse bizden daha önde sanık
haline gelmektesiniz” diye ko-
nuştu. Balbay, mahkeme heyeti-
nin çekilme konusunu “ciddi
olarak düşünmesini” istedi.
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Diyor ama o da bu sonuca kendini bağlamaktan
çekiniyor; son mitinglerinden birinde olası sonucu
halka şöyle açıklıyor: “Yüzde 65 hayır çıkacak diyor
‘arkadaşlar’!”
AKP Genel Başkanı RTE ise evet çıkacağını
söylüyor, ama yüzde söylemek istemiyor.
Memur-Sen’in iftar yemeğinde “Önemli olan
oran değil, evet çıkması” dediğine göre; yüzde
50’nin üzerinde ne çıkarsa, örneğin yüzde
50.05’e bile eyvallah diyecek!
Kamuoyu (anket) araştırmalarının gözde ismi
Adil Gür ise aç tavuğun kendini arpa ambarında
görmesi gibi partilerin yüksekten atan olası
sonuçlarına soğuk su katıyor:
Hayır yüzde 44, evet yüzde 45.2!
Ya kararsız seçmen sayısı? Yüzde 10.2!
AKP Genel Başkanı meydanlarda köyde kentte
yaşayan halkımızın ülkede olan biten olumlu
olumsuz gelişmeleri, muhalefetin her şeyi
karalayan tutumunu dikkatle izlediğini ve bu
nedenle anayasa paketine evet diyeceğini
söylüyor.
Bu açıklamalara göre, demek ki
halkımız; paketteki Anayasa Mahkemesi ile
Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu’nu iktidarın
denetim altına almasında çok geç kaldığına
inanıyor… İktidarın bir an evvel yargıyı da emrine
almasını istiyor…
...ve ama örneğin vatandaşın Danıştay’da hak
arama olanağını elinden alan yeni düzenlemelere
evet diyor.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu
“arkadaşlarının” tahminlerine dayanarak yüzde 65
rakamını söylüyor; ancak -Milliyet’teki- son
demecinde “Bu paketin ne getirip ne götürdüğünü
yurttaş hâlâ çok iyi bilmiyor” diyor.
Bu değerlendirmeye göre; demek ki halkımız
paketin ne getirip götürdüğünü iyi bilmeden ya
evet ya da hayır diyecek!
Gönlünde ne yatıyorsa ona oy verecek. Ya
iktidar partisine ya da muhalefete!
İzlenen kimi olaylar, referandum sonuçlarını ne
ölçüde etkileyebilir veya etkiler mi?
RTE ile kimi bakanlarının bugünlerde piyasaya
sürdükleri kimi ısrarlı ama akla aykırı dayatmaları
halkımız değerlendirebilecek mi?
Örneğin önceki gün yol kesip biri hamile kadın
dört İsrailliyi katleden Hamas’ı savunan, liderleriyle
dost olmakla övünen RTE’yi seçmen nasıl
değerlendirebilecek?
Dışımızdaki bir olay mı diyecek yoksa?...
1988’de kurulduğu günden beri Batı’nın terör
örgütü olarak tanıdığı, fakat bu hükümetin seçimle
iş başına gelen demokratik bir örgüt diye
savunduğu Hamas’ın son kanlı eylemlerini
anımsayarak RTE’ye hayır diyebilecek mi?
Ya da hayır oyu vereceğini açıkladıktan sonra
Bergama’daki antik Allianoi kaplıcalarının baraj
suları altında kalmasına karşı çıkan bir sanatçıya,
Tarkan’a… sanki gereksiniyormuş gibi, “Popüler
olmak için bizi kullanmasın” diye saldıran bir
bakanın (Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlu’nun)…
…bu iktidar gelinceye kadar gelmiş geçmiş
bakanlardan duymadığımız siyasal, toplumsal
nezaket dışı sözlerine bakarak…
…kimi seçmenler bu adamların elinde dünyanın
en mükemmel anayasasından ne ki referanduma
sundukları anayasa paketinden hiç hayır gelmez
diyecek veya diyebilecek mi?
Veya ünlü ve değerli bir ressamımızın neden
hayır oyu derken söylediği bir benzetmeyi meydan
konuşmalarında hayır diyecek sanatçılara,
yazarlara saldırı malzemesi yapan RTE’yi…
…yanı başındaki bir bakanın (üstelik AB’de baş
müzakereci Egemen Bağış’ın) evet oyu
vermeyeceklere yakıştırdığı sözleri seçmen; oyunu
kullanırken anımsayacak mı acaba?
Bağış’ın sözünü anımsatalım, şöyle demişti: “Bu
paketin içeriğini okuduktan sonra bu pakete hayır
diyenin ya aklından zoru vardır ya da vatan
sevgisiyle ilgili bir sıkıntısı vardır.”
Büyük sorunların tartışıldığı sırada bu türden
olayların nicelerini gören Türkiye’de seçmenleri
etkileyebileceğini varsaymak elbette olanaksız,
hatta geçersiz.
Sinek de ufak ama mide bulandırır!..
SAYFA 3 EYLÜL 2010 CUMACUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 3 Eylül
Oslo B 14
Helsinki B 13
StockholmPB 14
Londra PB 18
AmsterdamPB 18
Brüksel PB 17
Paris B 20
Bonn PB 21
Münih PB 21
Berlin PB 16
Budapeşte B 18
Madrid Y 27
Viyana Y 18
Belgrad PB 24
Sofya B 21
Roma PB 24
Atina B 25
Zürih PB 19
Moskova Y 14
Aşkabat A 31
Taşkent A 33
Bakû A 29
Bişkek A 25
Tiflis A 34
Kahire A 32
Şam A 34
İstanbul PB 28
Edirne B 28
Kocaeli B 28
Çanakkale B 28
İzmir B 29
Manisa B 31
Denizli B 32
Zonguldak PB 25
Sinop PB 27
Samsun Y 26
Trabzon Y 24
Giresun Y 23
Ankara B 28
Eskişehir B 27
Konya B 27
Sıvas PB 29
Antalya B 30
Adana B 35
Mersin B 35
Diyarbakır B 39
Şanlıurfa B 37
Mardin B 35
Siirt B 38
Hakkâri B 33
Van B 29
Kars PB 28
Ülkemizin ku-
zeydoğu kesim-
leri parçalı ve çok
bulutlu, orta ve
Doğu Karadeniz
ile Ardahan çev-
releri sağanak ve
gök gürültülü sa-
ğanak yağışlı, di-
ğer yerler az bu-
lutlu ve açık ge-
çecek. Hava sı-
caklığı kuzeydo-
ğu kesimlerde 2-
4 derece azala-
cak, diğer yerler-
de 2-4 derece ar-
tacak.
Eski İngiltere Başbakanı Tony
Blair’in ‘Bir Yolculuk’ isimli anı ki-
tabı önceki gün piyasaya çıktı.
Blair’in 1997-2007 yılları arasındaki
başbakanlık dönemini anlatan 691
sayfalık kitabı, yarı resmi haber ku-
ruluşumuz Anadolu Ajansı duyur-
du. AA’nın önceki gün aboneleri-
ne geçtiği ve dün Türk basının bü-
yük bölümü tarafından kullanılan
haberde Blair’in Cumhurbaşkan
Abdullah Gül ve Başbakan Tay-
yip Erdoğan için övgüleri başlığa
çıkarılmıştı.
AA haberinden öğrendiğimiz ka-
darıyla Blair’e göre “Yeni hükü-
metiyle Türkiye, Avrupa’ya doğru
önemli adımlar atıyordu. Başbakan
Tayyip Erdoğan ve zamanın Dışiş-
leri Bakanı Abdullah Gül duyarlı, ile-
ri görüşlü kişilerdi, en azından o za-
manlar tanıdığım anlaşması en ko-
lay Türk politikacılarıydı. Akıllılardı,
ne istediklerini biliyorlardı ve Av-
rupa’ya gelmek istiyorlardı, üstelik
Kıbrıs konusunda mantıklılardı...”
Devlet ajansının
‘görmediği’ tanım
AA haberi ışığında değerlendi-
renler için durum böyle. Ancak ki-
tabın içindeki Türkiye bölümlerini
kendisi okuma imkânına sahip bir
gözün dikkatinden kaçmayacak
çok önemli bir unsur nedense at-
lanmıştı AA’nın abonelerine du-
yurduğu metinde. Blair, kitabının
540. sayfasında AKP hükümetinin
farklılığını anlattığı bölümlere çok
önemli bir tespit yaparak başlıyor:
“İslamcı AK Parti”
Gül ve Erdoğan ile
defalarca buluştu
Türkiye’de Cumhuriyet gazete-
sinin de aralarında bulunduğu
önemli bir kesim AKP’nin ‘İslamcı’
kimliğine yıllardır vurgu yapıyor ve
başta eğitim ve yargı olmak üzere
AKP icraatlarına yönelik temel kay-
gının çıkış noktasının bu olduğunu
anlatmaya çalışıyor.
Bu kez bu tanımlamayı biz değil,
ABD’den sonra Türkiye’nin en
önemli müttefiki sayılan İngilte-
re’nin yıllarca başbakanlık koltu-
ğunda oturan lideri yapıyor.
AKP’nin iki önemli kurucusu Gül ve
Erdoğan ile onlarca kez buluşmuş
olan bir isim.
Gül, Erdoğan ve aralarında Yal-
çın Akdoğan’ın da bulunduğu AKP
kurmayları bugüne kadar ‘İslamcı’
tanımlamasını ısrarla reddederek
kendilerini ‘muhafazakâr demokrat’
olarak tanımladı, bunun kitabını bi-
le yazdılar. Son olarak Başbakan Er-
doğan, Fransız Le Figaro gazetesine
nisan ayında verdiği demeçte “Biz
İslamcı parti değiliz” deme ihtiyacı
hissetti.
Cumhurbaşkanı ve Başbakan
koltuğuna oturan AKP yöneticileri-
nin tüm çabasına rağmen, Avru-
pa’nın yakın tarihine damgasını vu-
ran bir liderin hâlâ bu partiyi ‘İslamcı’
diye nitelemesi tesadüf olabilir mi?
ANALİZ
UTKU ÇAKIRÖZER
Biz Değil Blair Söylüyor:
“İslamcı AK Parti”
utku.cakirozer@cumhuriyet.com.tr
İkinci Ergenekon davasõnõn oturumu gerilimli başlarken Özbek salondan atõldõ
Balbay: Bu peşin ceza
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Dünya
Barõş Günü etkinlikleri çerçevesinde gazetemiz
yazarõ Oktay Akbal, “Barış Ödülü”yle onur-
landõrõldõ. Çiğli Belediyesi’nce düzenlenen Za-
fer ve Barõş Festivali kapsamõnda verilen ödülü,
Akbal adõna gazetemiz İzmir Temsilcisi Serdar
Kızık aldõ. Akbal, törene gönderdiği mesajda
“Bugün olmasa da bir gün” barõşõn geleceğine
inandõğõnõ vurguladõ. Bu arada, İzmir Büyükşe-
hir Belediyesi’nin fuarda düzenlediği barõş kon-
serinde Zülfü Livaneli ile Yunan sanatçõ Maria
Farandouri sahneye çõktõ. Bornova Belediyesi
tarafõndan bu yõl ilki gerçekleştirilen şenlikte Ali
Nafile ve Grup Kef Kef konser verdi. Bayraklõ
Belediyesi, Atatürk Açõk Hava Tiyatrosu’ndaki
İlkay Akkaya konseriyle barõş gününü kutladõ.
Balyoz’dan
uluslararası
göreve
BARKIN ŞIK
ANKARA - Balyoz Darbe Planõ soruşturmasõ kap-
samõnda ifadesi alõnan Tümamiral Ahmet Sinan
Ertuğrul, Aden Körfezi’nde Somalili korsanla-
ra karşõ mücadele eden “CTF 151” adlõ Birleşik
Görev Kuvveti’nin komutanõ oldu. Türkiye’nin
243 milyar dolarlõk dõş ticaret hacminin 43 mil-
yar dolarlõk bölümü deniz yoluyla Somalili kor-
sanlarõn faaliyet gösterdiği Aden Körfezi bölge-
sinden yapõlõyor. Tümamiral Ertuğrul’un görevi
bu yüzden bir kat daha önem kazanõyor.
Tümamiral Ertuğrul’un karargâhõ ise TCG Gökçeada
firkateyni olacak. Ertuğrul’un öncelikli görevi ise
deniz haydutluğu faaliyetlerini engelleyerek ve
kesintiye uğratarak uluslararasõ deniz ticaretini ko-
rumak, deniz güvenlik seviyesini yükseltmek ve
seyrüsefer özgürlüğünü tüm uluslarõn yararõna sağ-
lamak olacak. Ertuğrul’a görevi sõrasõnda verilen
resmi hedefler ise şöyle:
?Deniz haydutlarõnõn hareket serbestisini kõsõtlayarak
Aden Körfezi ve Somali havzasõ başta olmak üze-
re bölgede deniz haydutlarõna karşõ caydõrõcõlõk
sağlamak ve faaliyetlerini engellemek.
? Birleşik Deniz Kuvvetleri Komutanlõğõ’na bağlõ
bir görev kuvveti komutanõ olarak, deniz hay-
dutluğuna karşõ mücadeleye iştirak eden NATO,
Avrupa Birliği unsurlarõ ve bağõmsõz olarak gö-
rev yapan diğer ülke askeri gemileri ile koordi-
nasyon ve işbirliğini geliştirmek.
Suga’da adı yer almıştı
Tümamiral Ertuğrul hakkõnda, Balyoz Darpe Planõ
iddialarõ nedeniyle soruşturma açõlmõştõ. Ertuğ-
rul’un adõ, Suga harekât planõnõn eklerindeki, “ön-
celikli ve özellikli görevlendirme listesi” baş-
lõklõ belgenin dördüncü sõrasõnda yer alõyordu. Er-
tuğrul, 21 Mayõs’ta Ankara Cumhuriyet Baş-
savcõlõğõ’na bu yüzden talimatla ifade verdi. Er-
tuğrul, verdiği ifadede suçlamalarõ reddetti. Bal-
yoz iddianamesini hazõrlayan savcõlar, bu olayõn
ardõndan Ertuğrul hakkõnda takipsizlik kararõ çõ-
kardõ. Ertuğrul, takipsizlik kararõ çõkmasõ üzeri-
ne geçen Yüksek Askeri Şûra toplantõsõnda ter-
fi etme şansõnõ yakaladõ ve tuğamirallikten
tümamiralliğe yükseldi.
ERTUĞRUL, ADEN KÖRFEZİ’NDE
Sakine’yi Savunanlar Fahişeyse... AKP’nin Türban Ezberi Nasıl Bozuldu?
CHP Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu Başkanı Prof. Sencer Ayata’nın türban
sorununun çözümü konusunda partisinin stratejisini anlatan Cumhuriyet’teki deme-
ci geniş tartışma yarattı. Ayata’nın, müzakereci demokrasi anlayışıyla, sorunun taraflarıyla
uzlaşı içinde formül bulma çabasına AKP cephesinden yanıtlar iki alanda toplandı:
1. Başbakan Erdoğan ve AKP yandaşlarınca küçümsenerek ‘CHP şekil empoze edi-
yor’ yorumları yapıldı. CHP’yi moda tasarımı yapmakla suçlayan AKP yöneticileri da-
ha iki yıl önce MHP ile vardıkları uzlaşıyı çabuk unutmuş gözüküyor. Kendilerine Baş-
bakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğ-
rul Özkök’e Ocak 2008’de verdiği mülakatı okumalarını salık veririz. Ne diyordu Çi-
çek MHP ile uzlaştıkları model konusunda: “Klasik türban takan kızlar kesinlikle üni-
versiteye giremeyecek. Sadece çenesinin altından bağlayan girebilecek. Önce ‘gele-
neksel Anadolu başörtüsü’ diyelim diye düşündük. Ama kara çarşaf bile akla gelebi-
lir diye vazgeçtik. Bunun üzerine gülünç gelebilecek bir fikri bile tartıştık. Kanuna ba-
şörtüsünün nasıl bağlanacağını gösteren bir fotoğraf koyalım dedik.”
2. Bazı AKP yöneticileri ve yazarlar ise “Zaten üniversite rektörlerinin anlayışıyla so-
run fiili olarak çözüldü” yaklaşımı içinde. Sakın bu değerlendirmeler olası uzlaşma ara-
yışında Çiçek’in tanımladığı o ‘geleneksel başörtüsü’ modeline dönülebileceği endi-
şesinden kaynaklanıyor olmasın? Yoksa AKP’nin türban ezberi bozuluyor mu?
AKP iktidarının İslamcı kimliğinin demokra-
si ile ne ölçüde örtüştüğünün en rahat test edi-
lebileceği alanların başında İran geliyor. İn-
ternet yazın dünyasının en çarpıcı yazılarına im-
za atan Eliza Doolittle önceki gün T24’te ya-
yımlanan yazısında, taşlanarak idamına hük-
medilen Sakine Aştiyani’nin kurtarılması için
kampanya başlatan aralarında Fransa’nın
First Lady’si Carla Bruni’nin de yer aldığı isim-
lerin İran rejimince ‘fahişe’ damgası yemesi-
ne isyan ediyor ve AKP hükümetini ‘kanka’sı
Ahmedinejad rejimi nezdinde daha fazla ge-
cikmeden tüm dünyanın duyacağı biçimde açık
ve net mesajlar vermeye davet ediyordu. İs-
lamcı kimliğini şiddetle reddeden AKP içinde
Sakine’ye destek verecek Doolittle’ın deyişiyle
‘hümanist fahişeler’ çıkar mı sizce?
Barış için
buluştular
Barış İçin Kadın Girişimi üyeleri önceki gün Tak-
sim’de “Barış olsun, ölüm sussun, kadınlar ve ha-
yat konuşsun” sloganıyla bir eylem gerçekleştirdi.
İstanbul Haber Servisi - 1 Eylül Dünya Barõş Gü-
nü İstanbul’da bir dizi etkinlikle kutlandõ.
CHP İstanbul İl Örgütü ve CHP Bakõrköy il-
çe teşkilatõ önceki akşam Bakõrköy Özgürlük
Meydanõ’nda “Türkülerle Kültürleri Buluş-
turuyoruz” adlõ bir etkinlik düzenledi. Yeni
Türkü, Serap Yağız, Ali Altay ve Erdal Bay-
rakoğlu’nun konser verdiği etkinlik, havai fi-
şek gösterisi ile sona erdi. CHP Bahçelievler İl-
çe Örgütü 1 Eylül Dünya Barõş Günü’nü Şiri-
nevler Meydanõ’nda “barış zinciri” kurarak
kutladõ. Etkinlikte konuşan CHP İstanbul İl Baş-
kanõ Berhan Şimşek, “Yasama yargıyı da al-
dığı zaman bu ülke tek adamlığa gider. Bu
ülkeye barış, huzur, kardeşlik, özgürlük
getirmez” dedi. Karadeniz’in hõrçõn çocuğu
Volkan Konak da Şişli Belediyesi’nin 1 Ey-
lül Dünya Barõş Günü nedeniyle düzenlediği
konserde, sevilen şarkõlarõnõ seslendirerek Şiş-
li’deki Cevahir Alõşveriş Merkezi önünde yurt-
taşlara hoş bir gece yaşattõ.
“Hukuku taksit taksit, cezayı peşin veriyorsunuz” diyen Balbay
mahkeme heyetinin çekilme konusunu “düşünmesini” istedi.
Oktay Akbal’a
Barış Ödülü
ZAFER VE BARIŞ FESTİVALİ
Gazeteci ve Yeni Parti Genel Başkanõ tutuklu sanõk
Tuncay Özkan, duruşmalarda söz hakkõnõn önce hafta-
da bire indirildiğini, daha sonra sözlü beyanlarõn ayõn
son cuma günü alõnmasõ kararõnõn verildiğine dikkat
çekerek savunma hakkõnõn kõsõtlandõğõnõ ifade etti. Öz-
kan heyete, “Her şeyden vareste misiniz? Çekilirseniz
bu davaya bakacak başka heyet yok mu? Sizin bizi
yargõlayacağõnõz konusunda şeri kanunlar mõ var? İlla
bizi siz mi yargõlayacaksõnõz? Başkasõ yargõlayamaz
mõ yani? Öyleyse sizi kim görevlendirdi, size kim gö-
rev verdi? Sizin çekilmeniz gerektiğini söylüyorum”
dedi. Başkan Özese, Özkan’õn “heyetin çekilmesi yö-
nündeki” sözleri üzerine çekilme için gerekli yasal
şartlarõ olmadõğõnõ söyledi. Aydõnlõk Dergisi Hukuk
Danõşmanõ tutuklu sanõk Emcet Olcaytu, Özbek’in dõ-
şarõ çõkarõldõğõna dikkat çekerek “Şimdiye kadar yap-
tõğõnõz uygulamalarda oy birliği olduğu için çekilme
konusunda karar vermenizi istiyorum” diye konuştu.
TUNCAY ÖZKAN: SAVUNMA
HAKKI KISITLANIYOR
İkinci Ergenekon davasõnda mah-
kemenin çeşitli kurum ve kuruluşla-
ra yazdõğõ müzekkerelere cevap ya-
zõlarõ dosyaya konuldu.
Tutuklu sanõklardan eski Başkent
Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Meh-
met Haberal’da elde edilen dijital
verilerin kopyalanabilmesi için İs-
tanbul Emniyeti Terörle Mücadele
Şube Müdürlüğü’nün “ödenek iste-
diği” ortaya çõktõ. Ankara Zir Vadi-
si’nde bulunan mühimmatõn ne za-
man gömüldüğüne ilişkin Ankara
Emniyeti’nin herhangi bir araştõrma
yapmadõğõ belirlendi. Ankara Emni-
yet Müdür Yardõmcõsõ Hamdi Sel-
çuk’tan gelen yanõtta paketlerin
bomba uzmanõ ekipler tarafõndan çõ-
kartõldõğõ ve tasniflerinin yapõlmasõ
için bomba uzmanõ ekipler tarafõn-
dan İstanbul Terörle Mücadele Şube
Müdürlüğü’ne götürülerek teslim
edildiği anlatõldõ. Mahkemenin “Al-
evi Bektaşi Dernekleri Federasyonu
Genel Başkanõ Ali Balkõz, Federas-
yonun Eski Genel Sekreteri Kazõm
Genç, Türk Ermenileri Patriği Mes-
rop Mutafyan ve Sivas Ermeni ce-
maati lideri Minas Durmazgüler’e
yönelik olduğu iddia edilen suikast
planlarõna karşõn hangi tedbirlerini
alõndõğõ”na ilişkin yazõsõna İstanbul
Organize Şuçlar Şube Müdürü Naz-
mi Ardõç tarafõndan verilen yanõtta
planda adõ geçen kişilere yönelik ko-
ruma tedbirlerinin alõndõğõ belirtildi.
ZİR VADİSİ’NDEKİ MÜHİMMAT
İÇİN ARAŞTIRMA YAPILMAMIŞ