29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
TERÖR VE TOPLUM / MEHMET FARAÇ [email protected] - www.mehmetfarac.com Kamuoyu, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) sınır ötesine yaptığı operasyonun şaşkınlığını yaşıyor. Oysa böyle bir operasyonun yapılacağı aylar öncesinden belliydi... İşte operasyonun haftalar öncesinden gelen sinyalleri ve bundan sonra yaşanacakların ipuçları: AKP’nin “Kürt açılımı” adını verdiği ama içini dolduramadığı, üstelik halka açıklayamadığı hayali plan fiyaskoyla sonuçlanınca BDP, PKK ve Abdullah Öcalan “açılım bitti” dediler. Hatta Öcalan tepkilerini daha de ileri götürerek, “AKP Kürtleri arkadan hançerledi” diye konuştu! İşin şaşırtıcı yanı AKP, 11 ay öncesinden demokratikleşme iddiasıyla bu planı devreye sokmaya çalışırken ABD-Türkiye ve Irak’ın katılımıyla Kuzey Irak’ın Erbil kentinde oluşturulan “Üçlü mekanizma merkezi” PKK’nin kıskaca alınmasının hazırlıklarına çoktan başlamıştı!.. Aynı dönemde ilginç bir gelişme daha olmuştu; güvenlik birimleri “Üçlü Mekanizma”nın talimatları doğrultusunda geçen yılın nisan ayında PKK’nin çatı örgütü KCK, yani “Kürdistan Topluluklar Birliği”ne yönelik operasyon için düğmeye basmıştı!.. PKK’nin sınır ötesinde vurulacağı sinyalleri bununla da kalmadı. Öcalan’ın 1999’da Kenya’da yakalanmasının ardından iyice panikleyen Suriye, PKK’nin Şam’daki partisini kumpasa aldı, örgüte katılımın en aza indirilmesi için girişimlerde bulundu! Operasyon sürecek gibi!.. İran ise PKK’nin uzantısı “Kürdistan Özgür Yaşam Partisi”ne (PJAK) karşı son beş yılın en büyük saldırısını başlattı. Hatta bu saldırı örgüt üzerinde o kadar etkili oldu ki Murat Karayılan, PKK’ye bağlı olan bu birimi ateşkes ilan etmeye bile çağırdı!.. Avrupa Birliği’nin Paris merkezli olarak PKK’nin ekonomik kaynaklarını kurutmaya yönelik çabalarını ise saymaya bile gerek yok... İşte kıskacın tüm bu unsurları örgüt üzerinde etkili olmaya başlayınca PKK de yeni bir saldırı konseptini uygulamaya soktu. Örgütün Kandil’deki yöneticisi Murat Karayılan bir ay öncesinden itibaren savaş tamtamları çalmaya başladı. Öcalan ise İmralı’da avukatları aracılığıyla “PKK saldıracak” mesajı verdi!. Üstelik hem Karayılan, hem Öcalan saldırının büyük kentlere yöneleceği tehdidinde de bulundu. Örgütün Kandil ve çevresinde karların erimesinin ardından saldırı hazırlığına girişmesi ise TSK’yi teyakkuza geçirdi. Benzeri 1990’larda görülen askeri yığınak nisan ayının ortalarından itibaren sınır boyunca yoğunlaştırıldı. PKK’nin Tokat, Samsun ve İskenderun saldırılarının amacı aslında sınırdaki bu askeri ablukayı psikolojik olarak dağıtmaktı! Örgüt önceki gün sınır boyunca büyük bir sızma gerçekleştirmek istedi. Güvenlik birimleri bunu fark etti ve hazırlığı aylar öncesinde yapılan operasyonu başlatarak örgütün hareket halindeki timlerini dağıttı. TSK’nin asıl hedefi PKK’nin askeri karargâhının bulunduğu Zap Kampı ile Harkuk’teki eylem birimleri... Bu yüzden önümüzdeki günlerde sınır ötesine daha kapsamlı hareketler bekleniyor! PKK aslında iki açıdan kumpasa alındı. TSK sınırı geçmeden 12 gün önce İran ordusu zaten Kuzey Irak’ın 5 kilometre içine kadar girmiş PJAK ve PKK birimlerine karşı saldırı başlatmıştı. Üstelik İran askerleri Öcalan’ın “geri çekiliyorum” açıklamasının yapıldığı 31 Mayıs’ta Berdenaze bölgesine sızmış, 3 Haziran’da ise ağır askeri araçları bölgeye sevk etmiş, PKK kamplarını top atışına tutmuştu. Nitekim peşmerge güçleri İran askerlerinin Irak içlerindeki manevralarını doğrularken PKK’nin yayın organı ANF de İran’ın yoğun saldırılarıyla ilgili haberler yayımlamıştı!.. BDP’ye aklıselim çağrısı!.. İran ordusu halen Kuzey Irak içlerinde operasyonlarını sürdürüyor. Belli ki uzun süre de geri çekilmeyecek. TSK ise son 48 saatte yürüttüğü takibi sonlandırmak için biraz geri çekilse de Kuzek Irak içlerinde operasyonlarını devam ettiriyor... Yani kısacası “Üçlü Mekanizma” ile geçen hafta Ankara’ya gelen Barzani’nin müdahale planı adım adım işliyor!.. Şunu açıkça ifade etmek gerekirse TSK’nin sınırı geçmesini bizzat PKK zorladı! Son dönemde hem saldırıların yoğunlaştırılacağı hem de eylemlerin metropollere kaydırılacağı konusunda PKK’liler ve BDP milletvekillerinin açıklamaları toplumda kaos ve endişe yaratınca, teröre karşı yürütülen çabalar hem zirveye çıkarıldı hem de sınırı aştı!.. Peki, TSK’nin bir yıl aradan sonra gerçekleştirdiği sınır ötesi operasyonlar duracak mı?. Şu bir gerçek ki, PKK’nin uygulamaya soktuğu topyekûn saldırı konsepti yeni sınır ötesi operasyonları ne yazık ki zorunlu kılacaktır! Sonunda şiddete karşı şiddet stratejisi “Kürt sorunu” adı verilen meseleyi içinden daha da çıkılmaz hale getirecektir!.. Öyleyse bundan en çok kim zarar görecektir? Bu sorunun yanıtını Öcalan haftalar öncesinden, yani 23 Mayıs’taki avukat görüşmesinde zaten vermişti: “Şimdi yeni bir süreç gelişmez ve ben daha önce söylediğim gibi aradan çekilirsem ne olur? Birincisi devlet PKK’ye ağır saldırılarla yenilgi olmazsa bile ciddi kayıplar verdirebilir. İşte son hava saldırılarında görülüyor bazı şeyler!..” Evet Türkiye’nin Güneydoğusu ne yazık ki yoğun çatışmaların yaşanacağı ve çok kayıp verilecek bir sürece doğru gidiyor!.. Bu süreci tersine çevirmek en başta PKK’ye düşüyor. Örgütün yeni saldırı konseptini bir an önce durdurması ve daha mantıklı ve aklıselim bir anlayışı benimsemesi gerekiyor. Örgütün önce Deniz Baykal’ın, sonra da CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun dillendirdiği “önce silahlar sussun” şeklindeki yaklaşımı bir kez daha değerlendirmesi kaçınılmaz görülüyor. BDP, PKK ve son olarak da Öcalan, “Bu işi CHP çözer” şeklindeki yaklaşımda ısrar ediyorlarsa, şiddeti dayatma yöntemi olarak kullanmaktan bir an önce vazgeçmeliler!.. Şu da unutulmamalı; PKK çevrelerinin “bu iş askeri operasyonlarla çözülmüyor” şeklindeki çıkışları konusunda empati yapmaları için de zaman giderek tükeniyor. Evet, görülüyor ki bu sıkıntı şiddeti dayatarak da çözülemiyor!.. Devletin bir önce siyasetin üzerinde yeni bir anlayışla bölgedeki soruna yaklaşması ne kadar elzemse başta BDP’nin çok kan akmadan aklıselimi egemen kılması da o kadar zorunludur!.. Türkiye bu kanı artık fazla taşıyamaz... Ülke barışı bekliyor!.. Ordu Irak’a Niçin Girdi?.. Bundan Sonra Ne Olur?.. CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 18 HAZİRAN 2010 CUMA 6 HABERLER Yazımızın başlığını bugün biz de kullandık. Başka vesilelerle başka kalemler de kullandılar. Soru, okurları biraz oturup düşünmeye götüren bir erdemi de taşır. Öyle olup olmadığını göreceğiz... İsrail, 1 Haziran’da Gazze’ye yardım götüren gemiyi işgal etmişti. İsrail, bununla yetinmeyecektir; çünkü Gazze Hamas’ın denetimindedir; bunu da İsrail kabul edemez. Niçin? Hamas, İslamcı bir terör temsilcisidir; İsrail de, İslamcılığın hasmı olarak, Gazze’deki işgalin karşısındadır. Bu zıtlaşmadan barış beklemeyiniz. Bu kapışmadan barış bekliyorsanız boşunadır; umut bekliyorsanız bir şartla: Türkiye -laik bir ülke olarak- çatışmanın uzağında durmalıdır. Yazık ki, ülkenin başındaki yetkili, yani başbakanımız, bir gün, bir “van münit” deyip, içine dalar: Üstelik -ısrarla- Hamas’ın yanındadır. İslamcı AKP iktidarında birileri, Türkiye’deki İslamcı iktidardan bir gemi alıp, İslamcı bir devletin bayrağını göndere çekmiş, terörist devlet İsrail’in ambargosu altındaki Gazze’ye -bir kır gezintisine çıkar gibi- yola çıkmıştır. Sonuç? Sonuç skandal! Geri dönüş bir yana, Türkiye’nin temsilcisi, -iktidardaki- AKP’nin başkanı, başbakan, üstelik Hamas’ı İslamcı ilan edince, skandal daha da açık görülür. Konuya bu açıklığı getiren, -tok sözlü- yazarımız Deniz Som oldu. (Cumhuriyet, “Van Münit” 2.6.2010) Ne demeli? Gene gazetemizdeki aydın kalemlerden Deniz Kavukçuoğlu’nun dediği gibi, “Türkiye, AKP hükümeti iktidarıyla birlikte Ortadoğu bataklığına doğru hızla sürüklenmektedir. İsrail ile olan gerginlik de bu sürüklenişin sonuçlarından biri olarak değerlendirilmelidir. Yarın karşımıza hangi ülke çıkacaktır, bilinememektedir. Bilinen, AKP yönetimi altında ülke ve toplum olarak dingin bir hayatın oldukça uzağında olacağımızdır” (“Bir Korsanlık Olayı”, Cumhuriyet, 2.6.2010) Bütün bunlar, Ortadoğu ile ilgili gelişen bir politikanın parçasıdır: Türkiye, Suriye, Ürdün ve Lübnan arasında bir işbirliği söz konusu. Türkiye, Ortadoğu’ya kayıyor diye ağızlarda bir yenilik söz konusu. Her türden bir konu: Suudi Arabistan’ın 15 milyar dolar yardımı tüy diken bir bahistir. Arap ülkelerinde Türkiye’nin güçlenişine böylesine bir katkı, bir kıskançlık konusu imiş. Böylesine bir Arap kımıldanışı, bir satın almayı getirir arkasından, Mehmet Akif’in ünlü “Türk’ün Arap Yaleli”ni hatırlatıp kendilerinden geçenlere, 12 Haziran tarihli gazetemizde Cüneyt Arcayürek’in nefis yazısını hatırlatalım. Yardımın başka türlü olanı da var: İran’a nükleer yardım hoşa gelir mi? Rusya, bu türden bir işin içindeymiş! Başka türden gelişmeler: Kadınların kurtuluşuna bir katkısı için olacak, İngiltere’de yakın günlerde, cuma namazlarını bir kadın yönetecekmiş. Elbette aklımıza gelen şu: Kadınların kurtuluşu büyük bir olaydır da, onu namaza dökmek niye? Başka bir konu: Ta başlarken, iyi olmuş uzatmış elini: İyidir de, İsrail’i bölüp parçalamak yerine, Filistin’i parçalayıp bölmeyi bırakmak, artık son bulmalıdır, bir şeyler söyleyiniz! Bölmek yerine bütünleştirmek... CHP’nin önünde büyük bir ufuk açan Kemal Kılıçdaroğlu’nu, son haftalarda, CHP’ye kazandırdığı parlamentomuzun “en renkli siması” Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in bir beyin kanaması geçirmesi sonucu hastaneye yatırılması ve ameliyatı için sağlık dileyip anlatacaklarımızı sürdürelim. Türkiye nereye gidiyor? Bu soruya bir yanıt için aranıyorduk: Emre Kongar’ın -12 Haziran günlü- gazetemizin “Çağdaş Demokrasiden Ortadoğulu Otoriter Rejime Doğru” adlı yazısı pek aydınlatıcıdır. O konuda pek güzel yazılar çıktı gazetemizde... İşler nereye uzanıyor, ayrı bir konudur: Geçenlerde, Mustafa Balbay, bir başka arkadaşının, Tuncay Özkan’ın tutukluluğunu da konu ederek, Silivri’deki davaları konu alıp hepimizi aydınlatıyordu ve öneriyordu: Bu davanın içyüzü ortaya çıkmıştır. Bizi serbest bıraksınlar; gereğinde gelip kendimizi savunalım. Aylardır süren bu ortamda bir savunma olmaz, olamaz... Son günlerde bir davanın sona ermesi üzerine: Ergenekon davasında 2009 yılında gözaltına alınan ve 15 aydır tutuklu olan Prof. Dr. Mehmet Haberal kendisi hakkında tutuklama kararı veren ve tahliye isteklerini gerekçesiz reddeden yargıçları dava etmişti. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, verdiği bir kararla, dokuz hâkimi Mehmet Haberal’a 1500’er lira tazminat ödemeye mahkûm etmiştir. Böylece karar, Ergenekon davasının içyüzünü ortaya koymuştur. Sonuç, diğer sanıklar Balbay ve Özkan için de geçerlidir... BİR BAKIMA SERVER TANİLLİ Türkiye Nereye Gidiyor? Kafes Eylem Planõ davasõnda eski Kuzey Deniz Saha Komutanõ emekli Koramiral Öğütçü: Türkiye’de 3. güç varHİLAL KÖSE Kafes Eylem Planõ davasõnda savunma yapan eski Kuzey De- niz Saha Komutanõ emekli Kor- amiral Feyyaz Öğütçü, “Sözde Kafes Eylem Planı şeytanca hazırlanmış bir plandır. Or- amiralliğe yükselmesine üç dört ay kalmış bir koramirali bu plana dahil etmek, tama- men terfisini engellemeye yö- nelik bir komplodur” dedi. Gayrimüslimlere yönelik bom- balõ eylemler planladõklarõ iddia edilen 3’ü tutuklu 33 denizci as- kerin yargõlandõğõ davaya dün de- vam edildi. Mahkeme Başkanõ Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, oturum başlarken taraflara uyarõda bulunarak, “Davada yargılanan TSK değildir. TSK hepimizin gözbebeğidir. Her kurumun için- de olduğu gibi TSK içinde de suç işleyen ya da suç işleme isnadı içinde bulunanlar olabilir. Bu- rada kimse kimseden üstün de- ğildir” dedi. İddianamenin birin- ci sõradaki sanõğõ, tutuksuz sanõk emekli Koramiral Öğütçü, dijital sunum eşliğinde savunmasõnõ yap- tõ. Kurgulanmõş bir karalama kam- panyasõ sonucu yargõlandõklarõnõ, asõl mağdurun kendileri olduğunu söyleyen Öğütçü, sorumlular hak- kõnda dava açacağõnõ belirtti. Öğüt- çü şöyle devam etti: “Türkiye’de üçüncü bir gücün olduğuna ina- nıyorum. Bu güç TSK’ye her tür- lü çamuru atmak ve yıpratmak- tan çekinmeyen organize bir eki- bin eseri olarak ortaya çıkan bir güçtür. TSK içerisindeki kös- tebekler aracılığıyla senaryola- rını uygulamaya koymaktadır- lar. Son derece örgütlü bir ter- tiple karşı karşıyayız. Özellikle emniyet içinde örgütlenmiş; te- lefonları dinliyor, kendilerine destek vermeye gönüllü doğru- dan etkilediği medya gücüyle toplumu terörize ediyor.” Müzedeki patlayõcõlarõn kalaba- lõk öğrenci ziyareti sõrasõnda pat- latõlacağõ yönünde iddialara da ya- nõt veren Öğütçü, “Ben bu ço- cukların öldürülmesine nasıl emir verebilirim? Bunu ancak vatan haini yapar” dedi. Planõn sahte olduğunu, hazõrla- yanlarõn Müslüman olamayacağõ- nõ belirten Öğütçü, Hrant Dink, Rahip Santoro cinayetlerinden Türkiye’nin gelişmesini isteme- yen ülkelerin ve güçlerin kârlõ çõk- tõğõnõ belirtti. Öğütçü “Böyle ca- nice düşünülmüş bir planı ha- zırlayanın çıldırmış olması ge- rekir. Planın siviller tarafından hazırlandığı da yazım tekniğin- den belli oluyor.” dedi. Davanõn sahte ihbarlarla oluşturulduğunu sa- vunan Öğütçü, “Bu dava Erge- nekon kazanının içine atılmak is- teniyor. Ergenekon terör örgütü üyesi olmakla suçlanıyoruz. Bu- nu kabul etmiyor ve şiddetle reddediyorum” dedi. ADLİYEYE GİTTİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Adalet Ba- kanõ Seyfi Oktay, İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn yürüttüğü soruşturma kap- samõnda ifade verdi. Oktay’õn yargõlamayõ et- kilediği iddiasõyla hakkõnda arama ve gözaltõ kararõ çõ- kartõlmõştõ. Ancak Oktay’õn bakanlõk yapmasõ nedeniyle hakkõnda soruşturmanõn an- cak başsavcõ vekilince yapõ- labileceği göz ardõ edilmişti. Bunun üzerine soruşturma dosyasõ savcõ Zekeriya Öz’den alõnõp İstanbul Baş- savcõ Vekili Turan Çolak- kadı’ya verilmişti. Gözaltõ- na alõnmasõ üzerine Oktay kalp rahatsõzlõğõ geçirmiş ve hastaneye kaldõrõlmõştõ. Ok- tay’a ilişkin gözaltõ kararõ da kaldõrõlmõştõ. İstanbul Baş- savcõlõğõ tarafõndan Oktay’õn ifadesinin alõnmasõ talimatõ Ankara’ya ulaştõ. Oktay da savcõlõğõn daveti üzerine dün avukatõ ve akrabalarõyla bir- likte Adalet Sarayõ’na geldi. Oktay’õn ifadesi, terör ve or- ganize suçlara ilişkin soruş- turmalara bakmakla görevli Başsavcõ Vekili Hamza Ke- leş ile Mustafa Bilgili tara- fõndan alõndõ. G üney Deniz Saha Komutanõ Koramiral Kadir Sağdıç yaptõğõ savunmada “Bu komployu ortaya çıkaracağımızdan yüce Türk milletimiz müsterih olsun” dedi. Tür- kiye’deki azõnlõklara en yakõn ve saygõn davranan ordu mensuplarõnõn bahriyeliler olduğunu söyleye- rek “Bu bize atılan çok çarpık bir iftira. İnsanı- mıza yönelik canilik içeren tüm bu iftiraları şid- detle kınıyor ve reddediyorum” dedi. Sert bir ifa- deyle savunmasõnõ sürdüren Sağdõç, soruşturma sü- resince bazõ gazetelerde aleyhine yapõlan haberle- rin bulunduğu gazete sayfalarõnõ gösterdi. Sağdõç, “Aileme, temsil ettiğim 20 bin kişiye, yüce Türk milletine karşı mitralyözle tarandım” dedi. Sağ- dõç, “Eli kanlı bir örgüt ile karşı karşıyayız. Bir ucunda içinde sütü bozuk muhbirler var. Mah- keme aracılığıyla bu örgüt hakkında suç duyu- rusunda bulunuyorum‘” diye konuştu. F oça Çõkarma Gemileri Komutanõ Tuğami- ral Mehmet Fatih İlgar, projeksiyonda teğmenlerin evinde yapõlan aramanõn gö- rüntülerini izletti. Polislerin CD’lere el koyarken gelen bir telefon üzerine polisin tutanak hazõrlayan memura “Bunların hangi odalardan çıktığını yazmayın” dediğini iddia etti. Polisin bu sözlerine diğer sanõklar da tepki gösterdi. Dink cinayetinde ileri gidilemediğinin belirtildiğini söyleyen İlgar, “Bir grup polis yargı önüne çıkarıldı. Daha yük- sekte olanlar yargı önüne çıkarılmıyor. Bu rüt- beliler Kafes soruşturmasını yürütüyor” dedi. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Sõnõr ke- simlerindeki teröristlerin Türkiye’ye girişlerini ve yurtdõşõna kaçõşlarõnõ engellemek için yapõlan ope- rasyonlar aralõksõz sürüyor. Yüksek dağlarda konuş- lanan termal kameralõ gözlem timleri, alõnan görüntüleri karargâhlara bildiriyor. Terörist sõzmanõn tespit edil- mesi halinde, karadan operasyonlara başlanõyor. Ope- rasyonlara Diyarbakõr’dan kalkan savaş uçaklarõ da al- çak uçuş yaparak destek veriyor. Dün, saat 10.00 sõ- ralarõnda Diyarbakõr 2. Taktik 8. Ana Jet Üs Komu- tanlõğõ’ndan peş peşe 6 savaş uçağõ havalandõ. Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn internet sitesindeki açõklamada, Hakkâri Çukurca’nõn dağlõk arazi kesi- minde 7 Haziran’da, terör örgütü mensuplarõnca açõ- lan taciz ateşi sonrasõ çõkan çatõşmada 2 teröristin et- kisiz hale getirildiği, 4’ünün de yaralandõğõnõn is- tihbarat birimlerinden gönderilen raporlardan an- laşõldõğõ ifade edildi. Erzincan ve Gümüşhane jandarma ekiplerinin istihbarat çalõşmalarõ son- rasõnda Gümüşhane’nin Kelkit ilçesine bağlõ Tütenli köyü kõrsalõnda operasyon düzenlendi. Çõkan çatõşmada 3 terörist öldürüldü. ABD’DEN DESTEK ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD yönetimi Türk or- dusunun Irak’õn kuzeyine gerçekleştirdiği sõnõr ötesi operasyonla ilgili “Türkiye’nin kendisi savunma hakkı” olduğu açõklamasõnõ yaptõ. ABD Dõşişleri Bakanlõğõ sözcüsü Philip Crowley, günlük basõn toplantõsõnda son sõnõr ötesi operasyonda ABD’nin Türkiye ile ne dü- zeyde işbirliği yaptõğõ sorulmasõ üzerine “ABD ve Türkiye NATO müttefikleri, düzenli ve sü- rekli olarak bilgi paylaşıyor ve işbirliği ya- pıyoruz. Türkiye’nin giriştiği harekâtta ABD’nin doğrudan ilgili olduğunu söyleye- mem. Bunlar, Türk hükümetini ve Türk hal- kını doğrudan etkileyen güvenlik meselele- ri. Türkiye’nin, her ülke gibi, terör örgütle- rine karşı kendisini savunma hakkı var” de- di. Terörle mücadele konusu üzerinde Türkiye, ABD ve Irak arasõnda uzun süredir görüşmeler yapõldõğõna dikkati çeken Crowley, “Irak’ın kuzeyinde, PKK gibi grupların faaliyet göstermeye devam etmesine olanak veren bu tür alanların son bulmasını istiyoruz” diye konuştu. ABD ile Türkiye arasõndaki terörle müca- dele işbirliği toplantõsõnõn ertelenme nedeni- ne yönelik bir soruyu yazõlõ olarak yanõtlayan Crowley, “Ankara’daki ikili terörle müca- dele toplantısı ABD şu an katıla- mayacağı için ertelendi. Türkiye te- rörle mücade- lede değerli bir ortak ve bu top- lantının yeniden planlanacağını tahmin ediyo- ruz” dedi. KARADAKİ BİRLİKLERE SAVAŞ UÇAKLARI ALÇAK UÇUŞLA DESTEK VERİYOR Operasyonlar sürüyor Philip Crowley Oktay ifade verdi ‘Canilik içeren bu iftiraları reddediyor ve kınıyorum’ Koramiral Sağdıç:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle