Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Hürriyet gazetesi, dö-
nemin Kara Kuvvetleri Kur-
may Başkanõ İlker Başbuğ’un
Balyoz operasyonu kapsamõnda
tutuklanan eski 1. Ordu Komu-
tanõ emekli Orgeneral Çetin
Doğan’õn 2003’teki seminerini
yönetirken yasal çerçevenin dõ-
şõna çõktõğõna ilişkin belge ha-
zõrladõğõnõ ileri sürdü. Genel-
kurmay ise haberin gerçeği yan-
sõtmadõğõnõ açõkladõ.
Hürriyet gazetesinin haberine
göre, Doğan ile eski Genelkur-
may Başkanõ emekli Orgeneral
Hilmi Özkök’ü karşõ karşõya ge-
tiren belge İstanbul’da Balyoz
soruşturmasõnõ yürüten savcõlõkta
bulunuyor. Dönemin Kara Kuv-
vetleri Kurmay Başkanõ, bugü-
nün Genelkurmay Başkanõ olan
Orgeneral Başbuğ’un imzasõnõ
taşõyan belgeye göre, Başbuğ,
seminerin özel bölümünde, Do-
ğan’õn oturumu yönetirken res-
mi ve yasal çerçevenin dõşõna
çõktõğõna ilişkin ciddi çekince ve
eleştirilerde bulunuyor. Başbuğ
bu belgeyi, Aytaç Yalman’õn
Kara Kuvvetleri Komutanõ, Öz-
kök’ün de Genelkurmay Baş-
kanõ olduğu o dönemde “Kara
Kuvvetleri Kurmay Başka-
nı” sõfatõyla durumla ilgili ya-
põlan inceleme, gelen bilgiler õşõ-
ğõnda hazõrlõyor. Başbuğ’un
değerlendirmesinde, Çetin Do-
ğan’õn 4-7 Mart 2003’te Genel-
kur-
may ka-
yõtlarõna göre
“Meriç” olarak görünen ve ya-
sal sõnõrlar içinde gerçekleşen
toplantõnõn devamõnda, mevcut
senaryoya gerçek isim ve kişi-
lerle devam ettiğine ve yasal ol-
mayan bu durumun sakõncala-
rõna işaret ediliyor.
Zamanõnda ilgili komutan-
lõklara da sunulan değerlendir-
mede, EMASYA planõ bazlõ
oluşturulan senaryoda, gerçek
isim ve koşullarla devam edil-
mesinin, TSK’nin görev alanõ
içinde olmadõğõ gibi seminer
yönetmeliklerine de aykõrõ ol-
duğu ifade ediliyor.
‘Kastını aşan ifadeler’
Habere göre belgede, ba-
zõ askeri personelin, “Ger-
çek kişiler ve yerlerle de-
vam edelim” emri üzerine
bizzat isimler vererek “Ben o
zaman hemen filanca bele-
diye başkanını, şu ismi he-
men görevden alıyorum, şu-
nu yapıyorum, bunu ediyo-
rum” gibi kastõnõ aşan ifade-
leri kullanma durumuna girdi-
ği anlatõlõyor.
Haberde ayrõca belgenin, üst
düzey emekli ve muvazzaf ko-
mutanlarõn gözaltõna alõnma-
sõnõn ardõndan Cumhurbaşka-
nõ, Başbakan ve Genelkurmay
Başkanõn’õn Çankaya Köş-
kü’nde bir araya geldikleri zir-
vede de gündeme geldiği sa-
vunuldu.
Genelkurmay Başkanlığı ise dün in-
ternet sitesinden yaptığı açıklamada söz ko-
nusu haberin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.
Sitede yer alan bilgi notunda şöyle denildi: “8
Nisan 2010 günü bir gazetede, 5-7 Mart 2003
tarihleri arasında icra edilen 1’inci
Ordu Plan Semineri’nin icra-
sını müteakip hazırlandığı id-
dia edilen bir belgeye (in-
celemeye) ilişkin haber
yer almıştır. Söz ko-
nusu haber gerçeği
yansıtmamak-
tadır.”
CMYB
C M Y B
9 NİSAN 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Burhan Hoca’nın Anayasa Sınavı
Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net
İstanbul Üniversitesi Hukuk
Fakültesi’nin Anayasa Hukuku
Kürsüsü’nde ders verirken
Erdoğan’ın davetine uyarak AKP
kurucuları arasına giren ve iki
dönemdir İstanbul milletvekilliğini
sürdüren Prof. Dr. Burhan Kuzu,
dün TBMM Anayasa
Komisyonu’nun başkanı olarak,
partisinin anayasada
gerçekleştirilmesini istediği
değişikliklerini içeren yasa teklifi
için düğmeye bastı. Parlamentoda
bir dizi komisyon var. Her birisi,
kendi uzmanlık dalları ile ilgili yasa
teklif ve tasarıları için ön görüşme
yapıp, onları genel kurula indirecek
son biçimleri oluşturmakla
yükümlü. Ama adı üstünde;
aralarında bir de Anayasa
Komisyonu var ki.. O komisyon,
sadece anayasanın yapılmasında
değil, TBMM’ye verilen tüm teklif
ve tasarıların anayasaya
uygunluğunu da karara bağlamak
gibi ağır bir sorumluluk taşıyor. O
sorumluluk 23 Nisan 1920’de
kurulmuş olan Türkiye Büyük
Millet Meclisi’nin Teşkilatı
Esasiye Encümeni’nden bu yana
sürüyor. O encümenden
başlayarak adım adım her dönemin
anayasa komisyonlarında görev
alan parlamenterlerin
özgeçmişlerine bakanlar, 90 yılın
tarihine kimlerin adlarını, nasıl
yazdırmış olduklarını da öğrenme
olanağını bulur. Dün, Anayasa
Komisyonu’nda başlamış olan
görüşmelerin ilk tartışmalarına
bugünkü yazıda yer vermek için
bilgisayar başına oturduğum
saatlerde, yakından tanımadığım
Anayasa Komisyonu’nun Kayseri
doğumlu, sevimli, öğretim üyeliği
sırasında öğrencilerinin esprili
olarak değerlendirdiği Kuzu
hakkında ünlü Google sitesinde
nelerin yazılmış olduğuna göz
atmak istedim. Onun politikaya
giriş kararını değerlendiren bir
öğrencisi interaktif sitede şunları
yazmış:
“... yıllarca temel hak ve
özgürlükleri, demokrasiyi ve hatta
laikliği anlatmış bir kişi. Hayat
nelere kadirsin? 31.10.2002 saat
19.00”.
Hocalar sınav vermez mi?
Üstteki ara başlığın kısa yanıtı
“elbette verir”den başka ne olabilir
ki? Burhan Hoca’da dünkü
görüşmeleri yöneten Komisyon
Başkanı olarak, yaşamının en
önemli sınavlarından birisini
verdiğinin elbette bilincinde
olmalıdır. Bakalım, dünkü
görüşmelerde CHP Grup
Başkanvekili Hakkı Süha Okay’ın
gündeme getirmesi beklenilen
“kolektif irade” ilkesi, AKP
milletvekillerinin iki ayrı değişiklik
teklifi olayında nasıl
değerlendirilecek? Okay, dünkü
görüşmelerde, komisyon
tutanaklarına içtüzüğün 36.
maddesine göre her iki teklifin de
basılmış olarak üyelere dağıtılması
koşulunu anımsatacağını
söylüyordu. Ankara Barosu’na da
başkanlık yapmış olan CHP’nin
“hukukçu” milletvekili, AKP
milletvekillerinin ilk teklif
paketindeki konserve imzaların
arasında TBMM Başkanı
Şahin’inkinin de bulunduğunun
ortaya çıkmasından sonra, Suat
Kılıç ve arkadaşları tarafından
verilmiş olan ikinci değişiklik
teklifinin TBMM Başkanlığı’na
teslim tarihinin 5 Nisan Pazartesi
saat 14.00 olduğunu, buna karşılık
o ilk paketin geri çekilmiş olduğunu
bildiren başkanlık sunuşunun 6
Nisan Salı saat 19.00’da
okunduğunu da anımsatacaktı.
Mahkemeden CHP’ye
verilen uyarı
Bu önemli saptamaların yanı sıra,
iki ayrı imzalı teklifin
görüşülmemesi, yani birinci
paketteki imzaların bir kısmının geri
alınmış olduğu gerekçesi ile
hareket edilmesinin istenmesi
karşısında CHP Grup
Başkanvekili’nin Anayasa
Komisyonu Başkanı’nın önüne
koyacağı önemli bir belge olacaktı.
O belge CHP’nin kendi yakın
geçmişi ile ilgili bir Anayasa
Mahkemesi ihtarını içeriyor.
2004 yılında olağanüstü kurultay
toplanması isteği ile genel başkana
yeterli imza toplayarak başvuran
delegelerin bir bölümü, imzalarını
geri çektiklerini bildirmişler genel
merkez de bu durumda tüzüğün
aradığı sayının altına düşüldüğü
gerekçesi ile kurultay
toplanmasından vazgeçmiş.
Geçmiş, ama hani şu AKP’li
dostların ve yandaş basının her
fırsatta CHP’yi koruyup kolladığını
gündeme getirdikleri Cumhuriyet
Başsavcılığı, ana muhalefet
partisinin Siyasal Partiler
yasasına aykırı davrandığını
söyleyerek Anayasa Mahkemesi
Başkanlığı’na suç duyurusunda
bulunmuş.
Başbakan’ın her ağzını açışında
muhalefet partilerini koruduklarını
söyleyerek suçladığı ve politika
yapacaklarsa cüppelerini
çıkartarak alana inmelerini
öğütlediği yüksek mahkeme de,
“bireysel imzaların geri çekilmiş
olması kolektif iradenin
oluşmasını engellemez”
gerekçesini anımsatarak, CHP’ye
ihtar vermekten geri durmamış.
Baykal ve arkadaşları da kuzu
kuzu o ihtar kararı karşısında
başlarını eğmiş, susmuşlar.
Mademki “Kuzu” dedim. Burhan
Hoca’nın internetteki CV’sinden bir
başka anekdotla bitireyim yazıyı.
Burhan Hoca, bir dersinin sonunda
öğrencilere “Bugünkü dersinde
Kuzu size neler anlattı?”
sorusunu yöneltmiş. Yanıtını da,
öğrencilerden beklemeden “Mee”
olarak kendisi vermiş. Anayasa
Komisyonu’nun başkanı, bu
görüşmeler boyunca sizce ne
yapacak dersiniz?
İstanbul Haber Servisi - İstanbul
Cumhuriyet Başsavcõ Vekili Turan
Çolakkadı, Balyoz Güvenlik Harekât
Planõ soruşturmasõndan alõnan cum-
huriyet savcõlarõnõn yetersiz olduklarõ-
nõ söyledi. Çolakkadõ, soruşturmanõn
durdurulmadõğõnõ, gözaltõ listesinde
adõ geçen generallerin gerekli görülürse
ifadelerinin alõnabileceğini kaydetti.
Çolakkadõ, Beşiktaş’taki İstanbul
Adliyesi’nden ayrõlõrken ga-
zetecilerin sorularõnõ yanõt-
ladõ. Balyoz operasyonunun
durdurulmasõ gibi bir duru-
mun söz konusu olmadõğõnõ
söyleyen Çolakkadõ, “Ope-
rasyonu falan durdurma-
dık. Yazdığımız yazıda di-
yoruz ki ‘soruşturmayõ şu
savcõlar yürütüyordu şu sav-
cõlar da eklendi.’ Yani savcı kadro-
sunda değişiklik var. Merkez Ko-
mutanlığı’na ‘Bundan sonra size bu
savcõlar talimat verecek. Bunlarla ir-
tibat kurun’ diye yazı yazıyoruz” de-
di. Gazetelerde savcõlõğõn mahkeme
kararõnõ durdurduğu yönündeki yazõ-
larõn yanlõş olduğunu yineleyen Turan
Çolakkadõ, “Mahkeme kararı yok ki.
Olsa zaten durdurun demeyiz. Ara-
ma kararı belki vardır ama bir
yakalama kararı olmadığını bili-
yorum. Mahkeme kararı ile yaka-
lanır insanlar. Savcılar yazı ile de
çağırabilir” diye konuştu.
Balyoz dosyasõnda kendisinin de so-
ruşturma savcõsõ olduğunu, talimat da
yazabileceğini vurgulayan Çolakkadõ
şöyle konuştu: “General seviyesin-
dekilerin soruşturulmasını İstanbul
Cumhuriyet Başsavcısı iki başsav-
cı vekiline vermiş. Soruşturma sav-
cısıyız biz kaymakam değiliz... Baş-
savcı vekilinin diğeri Olcay Seçkin
yok. Emekli olacak. Dolayısıyla
başsavcı vekili tek başına
yürütemeyecekse en kı-
demli savcı soruşturmaya
dahil edilir. Biz de gerektiği
zaman ifade alma işlemine
gene katılacağız.”
Generallerin ifadeye çağ-
rõlma kararõnõ Cumhuriyet
Savcõlarõ’nõn kendisi adõna
verdiklerini söyleyen Çolak-
kadõ’ya iki savcõnõn soruşturmadan
alõnma gerekçesi soruldu. Çolakkadõ da
“Aldıklarımızdan birisi buradaki
en kıdemsiz savcı, verdiğimiz de
buradaki en kıdemli savcı” dedi.
Çolakkadõ, “İfadesi alınması gerekli
görülen muvazzaf generallerin ifa-
deleri alınacak. İfadelerin tarihine ise
savcılar karar verecek” dedi.
1 asker daha tutuklandı
Soruşturma kapsamõnda serbest bõ-
rakõldõktan 3 gün sonra tekrar yakala-
ma kararõ çõkarõlan askerlerden Astsu-
bay Musa Fariz cezaevine gönderildi.
ÇOLAKKADI, BALYOZ SORUŞTURMASININ SÜRDÜĞÜNÜ SÖYLEDİ
‘Görevden alınan
savcılar yetersizdi’
Öcalan: Artık
yok bilin beni
Haber Merkezi -
Avrupa’nõn değişik
merkezlerinde PKK’nin
beyin takõmõna yönelik
düzenlenen operasyon-
lar sürerken terör örgü-
tü PKK lideri Abdullah
Öcalan’õn, avukatlarõna
“Artõk çekiliyorum,
ABD tarafõndan öldürü-
leceğimden kendi başõ-
nõzõn çaresine bakõn”
dediği öne sürüldü. Ak-
şam gazetesinde yer
alan habere göre Öca-
lan, mart ayõ içinde
avukatlarõyla yaptõğõ
görüşmede “ABD’nin
PKK’ye tahammülü
kalmadõ. Bu, BDP ile
bazõ büyükelçiler ara-
sõnda yapõlan görüşme-
den de anlaşõlmõştõr.
Avrupa’daki operas-
yonlar bilinçli yaptõrõl-
dõ. Artõk son nokta ko-
nuldu. ABD’ye iletin,
“Ben ve PKK çözüme
hazõrõz” deyin. Avru-
pa’dan, Irak’a her an
PKK imha planõ devre-
de” dediği iddia edildi.
Sarızeybek’e
Giresun’dan ödül
Haber Merkezi -
Emekli Albay Erdal
Sarõzeybek, Giresun
Üniversitesi Kültürel
Faaliyetler Topluluğu
tarafõndan üniversite
öğrencileri arasõnda ya-
põlan ankette en iyi si-
yasi yazar seçildi. Sarõ-
zeybek’e önceki gün
Güre Yerleşkesi’nde
düzenlenen törende
ödülünü öğrenciler adõ-
na Giresun Üniversitesi
öğretim görevlisi Ka-
mil Patan verdi. Sarõ-
zeybek ödül töreni ön-
cesi kalabalõk bir toplu-
luğa konferans verdi.
Öz’ü tehdit etti,
tutuklandı
İstanbul Haber
Servisi - Ergenekon so-
ruşturmasõnõ yürüten
Cumhuriyet Savcõsõ Ze-
keriya Öz’ü faks yoluyla
ölümle tehdit ettiği iddia
edilen Özkan Kurt tu-
tuklandõ. Başlatõlan so-
ruşturma kapsamõnda
operasyon yapan polis
faksõn çekildiği telefon
numarasõnõn bir kõrtasi-
yeye ait olduğunu tespit
etti. Yapõlan inceleme
sonucunda şüpheli Öz-
kan Kurt gözaltõna alõn-
dõ. Kurt, savcõlõk sorgu-
sunun ardõndan sevk
edildiği nöbetçi mahke-
mece tutuklandõ. Özkan
Kurt ifadesinde Bay-
rampaşa MHP ilçeörgü-
tü üyesi olduğunu, Ze-
keriya Öz’e faks çeke-
rek ölümle tehdit etmek
için emri bir astsubay-
dan aldõğõnõ, faksõn iç-
eriğini kendisinin yaz-
madõğõnõ ve zorla çekti-
rildiğini söylediği öne
sürüldü.
Okkan suikastı
sanığına müebbet
DİYARBAKIR
(AA) - Diyarbakõr Em-
niyet Müdürü Gaffar
Okkan’õn şehit edildiği
suikastõ gerçekleştiren-
ler arasõnda yer alan, te-
rör örgütü Hizbullah
üyesi Bedran Salambo-
ğa hakkõnda, 5 kişinin
öldürülmesi ve “anaya-
sal düzeni zorla değiş-
tirmeye teşebbüs” suç-
lamasõyla açõlan dava
dün Diyarbakõr 5. Ağõr
Ceza Mahkemesi tara-
fõndan karara bağlandõ.
2’si korucu 5 kişinin öl-
dürülmesi olayõyla ilgili
delil yetersizliğinden
beraatõna karar verilen
Salamboğa, “anayasal
düzeni zorla değiştirme-
ye teşebbüs” suçundan
ağõrlaştõrõlmõş müebbet
hapse çarptõrõldõ.
Genelkurmay yalanladõ
Dönemin Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanõ Başbuğ’un ‘Çetin Doğan’õn 2003’teki
plan seminerine ilişkin rapor hazõrladõ’ haberinin gerçeği yansõtmadõğõ belirtildi
‘Gerçeği
yansıtmıyor’
HATİCE TUNCER
İkinci Ergenekon davasõnda
tutuklu sanõk Kemal Aydın,
avukatõ Yusuf Erikel’in Erge-
nekon soruşturmasõ kapsamõn-
da tutuklanmasõ nedeniyle sa-
vunmasõna devam edemedi. Sõ-
rasõ gelmemesine karşõn sa-
vunmasõna başlayan eski deniz
subayõ Hasan Ataman Yıldı-
rım, Alevi Bektaşi Derneği Fe-
derasyonu Başkanõ Ali Bal-
kız’a müştekiliğini geri çek-
mesi çağrõsõnda bulundu.
İkinci Ergenekon davasõnõn
52. oturumunda “avukat” so-
runu yaşandõ. Savunma sõrasõnõ
rahatsõzlõğõ nedeniyle Prof. Dr.
Mehmet Haberal’a veren tu-
tuklu sanõk Kemal Aydõn’õn sa-
vunmasõna devam etmesi gere-
kiyordu. Ancak Aydõn’õn yeni
avukatõ Tuğba Bilgin Yıldı-
rım hazõrlanmak için bir son-
raki duruşmaya kadar süre iste-
di. İddianamedeki sõraya göre
hepsi de Avukat Erikel’in mü-
vekkili olan tutuklu sanõklar
Neriman Aydın, Mehmet Ali
Çelebi, Eren Mumcu ve Ham-
za Demir, avukatlarõ olmadan
savunma yapmak istemedikle-
rini söyledi. Tutuklu sanõk Yõl-
dõrõm’õn savunmasõnõn hazõr ol-
duğunu heyete bildirmesi üze-
rine Yõldõrõm kürsüye çağrõldõ.
Trajikomik dava
İkinci dava kapsamõna alõnan
3. iddianamede 19. sõrada yer
alan ve “askeri şahıslar hak-
kında bilgi arşivlemek, kişileri
dini inanışlarına, felsefi ve
siyasi görüşlerine göre kişisel
verilerini hukuka aykırı ola-
rak kaydetmek” gibi suçlar yö-
neltilen Yõldõrõm, “Trajiko-
mik bir Ergenekon davası
var. Türkiye ikiye bölündü.
Dedikodularla, çıkan cepha-
nelerle, yerleştirilen belge-
lerle suçlamalar yapılıyor.
Bu davanın hedefi çağdaşlık
yolunda yürümek isteyen in-
sanlar. Atatürk devrimlerini
yok etmek için yürütülen sivil
bir darbe var ortada” diye ko-
nuştu.
Kendisinde bulunduğu iddia
edilen bir belgede Balyoz ope-
rasyonu kapsamõnda hakkõnda
yeniden tutuklama kararõ çõka-
rõlan emekli Orgeneral Çetin
Doğan’õn adõnõn geçtiğine dik-
kat çeken Yõldõrõm, “Bana ko-
nulan belgelerde adı geçenler
sonradan gözaltına alındı. De-
mek o zamanlardan Balyoz
olayı planlanıyordu” dedi.
Acaba var mı?
Ergenekon ile ilgili iddialar
karşõndan kendisinin de za-
man zaman “acaba böyle bir
şey var mı yok mu” diye kuş-
ku duyduğunu anlatan Yõldõ-
rõm, “Bir tertip merkezi var.
Bu merkezde hazırlanan bel-
geleri savcılar incelemeden
imzalıyorlar. Bütün yük
mahkeme heyetinin omuzu-
na veriliyor. Bu dava tama-
men siyasi dava” dedi.
İstanbul Haber Servisi -
Ergenekon soruşturmasõ kap-
samõnda Poyrazköy’de ya-
põlan kazõlarda ele geçirilen
mühimmata ilişkin haklarõn-
da dava açõlan 5’i tutuklu 17
kişinin yargõlanmasõna bu-
gün İstanbul 12. Ağõr Ceza
Mahkemesi’nde başlanõyor.
İstanbul 12. Ağõr Ceza
Mahkemesi’nde görülecek
davanõn tutuklu sanõklarõ
emekli Deniz Binbaşõ Le-
vent Bektaş, Deniz Kuvvet-
leri Komutanlõğõ’nda görev-
li Yarbay Ercan Kireçtepe,
Binbaşõ Erme Onat ve Bin-
başõ Eren Günay ile tutuksuz
sanõk Yar-
bay Mus-
tafa Tur-
han Ec-
e v i t ’ i n ,
“cebir ve
şiddet kul-
l a n a r a k
TBMM’yi
ortadan
kaldırma-
ya, kısmen veya tamamen
görevlerini yapmasını en-
gellemeye teşebbüs etmek”,
“cebir ve şiddet kullana-
rak yürütme organını or-
tadan kaldırmaya, kısmen
veya tamamen görevlerini
yapmasını engellemeye te-
şebbüs etmek” suçlarõndan
2’şer kez ağõrlaştõrõlmõş mü-
ebbet hapis isteniyor. İddia-
namede sanõklarõn “Ergene-
kon silahlı terör örgütü
üyesi olmak”, “patlayıcı
madde bulundurmak”,
“6136 sayılı Ateşli Silahlar
Kanunu’na muhalefet et-
mek” suçlarõndan da 29.5
ile 57’şer yõl arasõnda hapis
cezalarõna çarptõrõlmalarõ ta-
lep ediliyor. İddianamede tu-
tuklu sanõk Ergin Geldika-
ya’nõn 17.5 ile 39 yõl arasõn-
da hapis cezasõna çarptõrõl-
masõ isteniyor.
Tutuklu sanõk Yõldõrõm, Atatürk devrimlerine karşõ sivil bir darbe olduğunu söyledi
‘Bir tertip merkezi var’
İçinde bir dönem yer aldõğõ Deniz Kuvvetleri’nde Alevi-
Sünni ayrõmõ yapõldõğõnõ görmediğini, söyleyen Yõldõrõm, id-
dianamede Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanõ Ali Balkõz’a
suikast planlandõğõ iddiasõna dikkat çekti. Yõldõrõm şöyle ko-
nuştu: “İddianamede sahte bir suikast planı hazırlamışlar.
Acaba Balkız son olayları gördükten sonra hâlâ müşteki
olarak devam edecek mi? Balkız’a sesleniyorum... Ülkede
Alevi-Sünni ayrımı mı yapılmak isteniyor? Kendisine sui-
kast yapılacağı iddia edilen Ali Balkız ne zaman dilekçe
verip müştekiliğini geri çekecek?”
BALKIZ’A MÜŞTEKİLİKTEN ÇEKİL ÇAĞRISI
Poyrazköy davası bugün başlıyor
2009 yılının Nisan ayında Poyrazköy’de yapılan kazılarda 21 lav silahı, 14 el bombası,
24 el bombası fünyesi, 450 gram C3 patlayıcı madde, çok sayıda mühimmat ele geçirilmişti.
AYDIN: YENİ DELİL GEREKİR
‘Tutuklama
kararõ yok
hükmünde’
Levent Bektaş
MELTEM
YILMAZ
İstanbul Barosu
Başkanõ Muam-
mer Aydın, son
dönemlerde siya-
silerin hukukla
adeta oynadõğõna
dikkat çekerek “Türkiye’de yasa
uygulayıcıları tarafsız değil, key-
fi bir tavır içerisindeler. Hukuk
içerisinde de büyük bir ayrışma
başladı. Artık bu ülkede huku-
kun, hukukçunun özgür olabile-
ceğinden, yargının bağımsız ola-
bileceğinden bahsetmek müm-
kün değil” diye konuştu.
Balyoz soruşturmasõ kapsamõnda
tahliye edilen 19 kişinin tekrar tu-
tuklanmasõnõ “hukukun ayaklar
altına alınması” olarak değerlen-
diren Aydõn, “Normal bir soruş-
turmada, soruşturmayı yürüten
savcılar tutuklama talebinde bu-
lunabilir, mahkeme de tutuklama
yapabilir. Bunlara yapılan iti-
razlar doğrultusunda mahkeme
tahliye kararı verebilir. Fakat
tahliyeden sonra salıverme iş-
lemlerine cumhuriyet savcılarının
itirazını düzenleyen bir yasa mad-
desi yok. Tekrar tutuklama yapı-
labilmesi için yeni delillerin olması
gerekiyor. Söz konusu karar, bi-
ze göre yok hükmündedir” dedi.