19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
t— 1 0 I Türkiye'de verimlilik, büyüme ve kriz ilişkileri .1- u 14 t 9 4 -*0 M Türkiye'de özellikle 2002-2007 döneminde önemli sayılacak büyüme oranları ve emek verimliliği ar- tışları yakalandığı halde işsizliğin gittikçe artması karşısında, kamuoyunda istihdam yaratmayan bir büyüme olgusu tarbşılmaya başlandı. Yaşanan krizin gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki en önem- li etkisinin istihdam üzerinde olduğu açıklanmakta, bu sürecin devam etmesi bekleniyor. Dr. Halit SuiçmezİMsaty), drhsuicmez9yahoo.com kunu çoğaltıyor. Mesleklendirme ve üretime yönelik eğitme gi- Bunahmın ülkemiz sanayisi üzerindeki en olumsuz etki- fo süreçler çok yavaş işlemekte. Yatırımlarm, üretimin istih- leri istihdam üzerindedir. Bu nedenlerle verimlilik-bü- j a m (>(Jaklı hir teşvik sistemi içinde olması haşarılamamıştır. yüme-istihdam kavramları ve aralanndaki ilişkiler son Kaynalc TÜİK Kısa Dönemli Iş Istatistikleri, Üretim ve İstihdam , unalımın ülkemiz sanayisi üzerindeki en olumsuz etki- kleri istihdam üzerindedir. Bu nedenlerle verimlilik-bü- ' yüme-istihdam kavramları ve aralanndaki ilişkiler son derece önemli olmaktadır. Diğer yandan krizler, hem firmalar, hem sektörler, hem de ülkeler açısından bir yeniden yapılan- ma ve kaynakları gözden geçirip etkin değerlendirme çahala- rına hız vermc süreci anlamına da gelmektedir. Üretim ve verimlilik artarken, istihdamda önemli bir ge- lişme olmadı: 2002 sonrasında Türkiye'de milli gelirde önemli artışlar oldu. 1999 ve 2001 yıllarında büyük düşüş- ler gösteren büyüme hızlan, 2002 yılından sonra göreli bir yiik- seklik ve kararlıltk izledi, 2004 yılından sonra da artış hızlan giderek azalarak 2008 ve 2009 yıllarında dip noktalara indi. Büyüme Hızı Grafiği, büyüme hızında sürekli iniş-çıkışlar olduğunu gösteriyor. İtnalat sanayinde reel değişkenlerin sey- ri Tablo ve ürafikte izlenmekte. Özel Imalat Sanayisinde 1988'de 100 olan emek üretkenliği endeksi 1993 sonuna doğ- ru 190'a yükseldi, 1994'te 150'ye düşmüş, 2000 sonunda 230'a çıkmış, 2001'de 210'a düşmüştür. 2OO2'den itibaren sü- rekli yükselen üretkenlik 2007 sonunda 330 indeks sayısına ulaş- D. 2008 ve 2009 y.llarında düştü.(TÜlK ve DPT Verileri, 2010) 1996 yılında istihdam 21.194.000 kişi, 2008'de yine 21.194.000 kişi olarak yerinde saydı. 2009 yılında da çok az bir artışla yakın seviyelerdedir. 2010 yılında da 21 milyon kişi ci- vanndan yukanlara çıkamadı. (TÜİK, 2010) Oysa yaklaşık 15 yılda nüfus arttı, işgücü arzı çoğaldı, göç- ler yoğunlaştı, eğitimin üretimden kopukluğu ilerledi, tüm bu gelişmelerin yanı sıra istihdam yerinde saydı, işsizlik oranı gi- derek yükseldi ve yüzde 20'lere yaklaştı, genç işsizliği daha da ilerleyerek yüzde 25'lerin üzerine çıktı. Kaynalc TÜİK verileri, www.tiiik.gov.tr, erişim tarihi 06.02.2010 CM o İŞSİZLİK NEDEN ARTTI? 2002-2008 yıllarında ortalama büyüme hızı yüzde 6'nın üze- rinde olmasına karşın neden işsizlik oranı giderek arttı? Türkiye'deki istihdam ve işsizlik sorununun temelinde, ça- lışma çağındaki nüfıısun hızla artması, istihdamın önemli oran- da tarım sektöründe yoğunlaşması ve ekonominin istihdam ya- ratma kapasitesinin sınırlı olması yatıyor. Gelişmekte olan bir ülke olan Türkiye'nin işgücü piyasasının, gelişmiş ekonomilerden ayrılan özelliklerinin başmda, işgücüne katılma oranının dü- şük olması gelmekte. Nüfusun ve kırdan kente göçle birlikte kentlerde iş gücü potansiyeli artmakta, ancak tanm dışındaki sektörlerde bu işgücünü karşılayacak bir işgücü talebi olmadı- ğından, istihdam artışı yaratılamamakta. Demek ki, işsizlik sorununun çözümü sadece büyüme gibi ekonomik bir boyutu değil, sosyal, siyasal, kültürel boyutlan da içine alan geniş kapsamlı bir çözümler demetini gerektiriyor. Yüksek içsizlik bizde yapısal ve kronik bir sonındur. Nüfus ar- tış hızı yıllık yüzde 1,4 gibi oldukça yüksek bir düzeydedir. Aynı süreçte köyden kente ve doğudan batıya hızlı göç, işsizlik sto- İMALAT SANAYİNDE KEEL GÖSTEftGELER IM i—l— -•+--•! Haber Bültenleri, 2010 BÜYÜME VERİMLİLİK ODAKLIDEĞİL Büyüme yani, üretim artışı; faktör miktarlanndaki artışla, faktör verimliliklerindeki yükselmeye dayanır. 199O'lı yıllar- da bazı OECD ülkelerinde toplam faktör verimliliklerinin bü- yümeye katkısı şöyledir: İsveç'te % ipO.1, İtalya'da %51,3, Almanya'da % 64.2, Fransa'da % 85,3, Finlandiya'da %92,5, Danimarb'da %64,4, Japonya'da % - 52,6, ABD'de %36,6, Türkiye'de % -2,1. (Suiçmez, 2008) Rakamlar ülkemizde bü- yümenin niteliğini ortaya koymakta. Bizde büyüme, teknolo- ji ve verimlilikten uzaknr. Özellikle 199O'lı yıllar teknoloji ve verimlilik açısından kayıp zamanlardır. Yapılan bir diğer çalışmada (Saraçoğlu ve Suiçmez, 2006) imalat sanayinde; dokuz adet ana sektörün 22 yıllık (1980-2001) dönemdcki gelişmeleri dikkate alınarak tahmin edilen üretim fonksiyonlarında imalat sanayinin genelinde katma değerin iş- gücüne göre esnekliği sermayeye göre esnekliğinden daha kü- çük çıktı. 0.29 olarak bulunan bu katsayı tek başına değer- lendirildiğinde esnek değildir. Çalışan sayısında meydana gelecek %1'lik artışın reel katma değeri daha düşük oranda artıracağına işaret eder. Bu da ilave işçinin katma değerde yaratacağı faydanın düşük ve katma değer ile emek miktarı arasındaki ilişkinin za- yıf olduğunu gösterir. İmalat sanayi genelinde üreti- min sermayeye göre esnekliği ise 1.077 olarak bulundu. Bu, istihdam sa- bitken kullanılan makine-donanı- mın %1 oranında artınlması halinde, katma değerin % l'den büyük oran- da (1.077) artacağına işaret eder. .JTEMEL )NER1MIZ * Büyüme ile verimlilik arasındaki ilişki çok zayıftır. Büyüme istihdam ya- ratamadı. * Verimlilik statiktir. Kamu ke- simindeki verimlilik artışının istihdam azalışıyla ilgili olduğu, özel kesimde- ki istihdamın ise yeterince artmadı- ğı gözleniyor. * Dinamik verimlilik gereklidir. Üretimin, istihdamın, verimliliğin, yatınmın, ücretlerin ve ih- racatın hep birlikte artması olarak tanımlanan "dinamik ve- rimlilik" zorunludur. Güney Kore bunu yatırım stratejisiyle ba- şardı. * Emek verimliliği ile istihdam arasmda eşbütünleşme yok. Yani iki değişken arasında zıt yönlü bir ilişki var, ama bu ista- tistiksel yönden çok zayıftır. (Saraçoğlu ve Suiçmez, 2008) Verimlilik artınca istihdam azalmaktadır. Daha doğrusu istihdam azalınca verimlilik artmaktadır. Bu durum özellikle kamu ima- lat kesimi için doğrudur. Özel kesimde verimlilik arttıkça is- tihdam az da olsa artmaktadır. * Büyüme ve verimlilik artışlan istihdama yansımadı. Çünkü reel ücretlerin artmadığı, istihdam oranının da yük- selmemiş olduğu gözlenmekte. * Türkiye'nin küresel kriz sonrası değişen dünya denge- lerini göz önüne alan bir büyüme stratejisıne acilen ihtiya- cı var. Bu strateji temelde verimlilik ve istihdam odaklı bir büyüme yaklaşımını içermeli. Bu noktada dinamik verimli- lik diye adlandırdığımız ve daha önceki bir çahşmamızda (Taymaz ve Suiçmez, 2005) aynntılannı tartıştığımız modelin uygulama için yol gösterebileceğini düşünmekteyiz. * Yatırımların, üretimin, büyümenin istihdam ve ve- rimlilik «daklı yapılması ve bunu teşvik edici uygulamaların olması gerek. Teşvik öncelikle istihdam yaratma potansiye- li yüksek sektörlere verilmeli. Bir diğer büyük ölçekli teşvik de iletişim yatırımlan için kamusal kaynakları seferber ede- rek firmalann yeni ürün ve teknoloji geliştirmelerini tetikle- mektir. Son AB raporunda (2010) Avrupa'yı küresel krizden yeni iletişim teknolojilerinin kurtaracağı öne sürülmektedir. * Buradan çıkanlması gereken sonuç: istihdam vc büyüme stnıtcjisi belirlenirken mutlaka sosyal bilim araştırmalarının so- nuçlanndan yararlanılmalı. * İşgücü piyasası yeniden yapılandınlmalı. * İstihdam üzerindeki yüklerin azaltılması gerekli. KAYNAKÇA: *Halit Suiçmez, Ekonomik Büyümede Toplam Faktör Verimliliğinin Rolü, Verimlilik OJaklı Büyüme, MPM Yaym No: 698, Ankara, 2008, sf; 13. *Bedriye Saraçoğlu ve Halit Suiçmez, Türkiye İmalat Sanayinde Verimlilik, Teknolojik Gelişmc, Yapısal Özellikler ve 2001 Krizi Sonrası Reel Degişimler, 1980- 2005, Ankara, 2006, sf; 35-43. *Bedriye Saraçoğlu ve Halit Suiçmez, Türkiye İmalar Sanayinde Büyüme, İstihdam ve Verimlilik Sonınları, TİSK Akademi, Sayı 6,2008II, sf; 89-126. Erol Taymaz ve Halit Suiçmez, Türkiye'de Verimlilik, Büyüme ve Kriz, MPM Yayını, Ankara 2005, sf, 61-70. TÜİK ve DPT Verileri, 2010. •TÜİK, 2010 İMALAT SANAYİİNDE ÜRETİM, İSTİHDAM VE VERİMLİLİK YILVEDÖNEM 2006 2007 2008 2006 1 II III IV 2007 1 II a=n III IV 2008 1 II III IV 2009 1 II ORETİM 107.7 114,8 112,7 95,7 111.7 109,4 r143î9 106,8 117,3 115,1 120.2 113,8 121.7 112,4 103,0 85,9 101,2 İSTİHDAM — 102.2 105,3 105,9 100,2 101,9 110372i 103,6 104,6 106,2 107,4 106,9 107,9 106,2 102,8 95,4 94,5 VERİHÜÜK 105,4 108,0 106,4 95,5 109,6 106,0 109,9 102,1 110.5 107.2 , Jld.2,4 106.7 112.8 105,8 100,2 90,0 107,1 ORETİM 6,6 -1,8 - - - - 11,6 5,0 p 5 ' 2 5,5 6,6 3,8 -2,4 -14,3 -24,5 -16,8 İSTİHDAM 4,0 -0,4 - - - - 4,4 4,1 3,2 2,0 1.6 -1.1 -3,8 -10,6 -12.4 VERİMLİLİK 2,5 -1,5 - - - - 6.9 0,8 1.1 2.3 4,5 2.1 -1.3 -10,9 -15.7 -5,1 Kaynak: TÛİK Kısa Dönemll Iş Istatistikteri. Üntlm ve İstihdam Haber Bültenleri. 2010
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle