Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
2 NİSAN 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Bir Dalga Suya Düşünce...
Lavların dibinde bir menekşe gülmeye
başlıyor sanki...
Güneş pırıl pırıl mavi göğün içinde. İlkyazın
habercisi nisanın ilk günleri...
Saatin ilk gittiği yerde, bir dalganın suya
düştüğünü görüyor gibiyim.
Seferhisar’dan Sığacık’a sapıyor, narenciye
bahçelerinin arasından geçiyorum...
Oysa ilkyazın göz kırptığı bir İstanbul’dayım...
Sardunya çiçeklerini özlüyorum, badem
ağaçlarını, Datça’nın o güzelim koylarını,
Mesudiye’yi...
Köyceğiz Gölü kıyısında dolaşıyorum,
Fethiye’de Ölüdeniz’de, Kaş’ın sokaklarında...
Aydınlık, ben, çiçek ve su!
Moskova metrosunda patlayan bombalar...
Canlı bombaların kadın olduğu açıklandı...
Büyük olasılıkla Kafkas kökenli ve adları
“Karadullar!”
Can Dündar’ın değindiği gibi Lübnan’dan Sri
Lanka’ya, Çeçenistan’dan Keşmir’e değin
rastladığımız intihar saldırılarının nedeni genel
kanının tersine din değil...
Saldırıların yüzde 95’i işgalci güçleri sindirmeye
yönelik!
Umutlarını yitiren, ölümü göze alan kadınlar,
çocuk yaşta kızlar...
Bile bile ölüme gidiyorlar!
Filistin’de de gördük intihar eylemcilerini,
Irak’ın işgalinden sonra Bağdat’ta da...
Onların çocukluk düşleri, kan ve gözyaşının
ırmağında yitip gitti.
Umutları, darmadağın oldu, işgalci güçler
yüzünden.
Sevmeyi ve sevilmeyi unuttular.
Hayatın pırıl pırıl salkımını göremediler!
Yoksulluğun orta yerinde, hastalanan
çocuklarına ilaç bulamadılar...
Güneşin feri bedenlerinde soldu, tıpkı deniz
köpüğünün kumda emilip gitmesi gibi.
Moskova metrosuna düzenlenen intihar
saldırısında 40 kişi öldü...
Sabah erkenden kalkıp işlerine giden
emekçilerdi ölenler!
Masumdular!
Bizim kuşağımız “halkların kardeşliği”ni ilke
edinmiş, sorunlara sınıfsal temelden bakmıştı.
Alanlarda haykırmıştık gençlik yıllarımızda:
“Dünya işçileri birleşin!”
Bir düştü aslında bizimki!
O düşlerimizi çoğalttık 12 Mart ve 12 Eylül
öncesi!
Sessizliğin sesi olduk!
Özgürlük için, savaşsız bir dünya için, barış ve
kardeşlik için yürümüştük alanlara...
Denizler gibi dalga dalgaydık, ırmaklar gibi
coşkulu!
90’lı yıllarda o canlı bombaları Tunceli’de
gördük, birkaç yıl önce Ankara’da Ulus’ta,
İstanbul Güngören’de...
Terörün sağcısı solcusu, dincisi dinsizi,
devleti devletsizi olmadığını geç olsa da sonunda
anladık.
Nice acılar, nice kıyımlar yaşadık son otuz
yılda...
Kanlı 1 Mayıs’lar, Madımak, Gazi Mahallesi,
Kahramanmaraş ve Madımak!
İntihar eylemcileri İstanbul’da yüzün üzerinde
masum insanımızın canını aldı!
Turan Dursun’u, Çetin Emeç’i, Aksoy’u,
Üçok’u Mumcu’yu, Kışlalı’yı, Musa Anter’i,
Hrant’ı, Hablemitoğlu’nu...
Yüzlerce insanımızı, canlarımızı yitirdik!
Kimi zaman Mahmud Derviş’in dizelerini
yazdım bu köşede, Arap Ahmet’in öyküsünü...
Sürüp giden yolculukları Tel Zaatar’ı... Kül olmuş
kentleri, kıraç toprakları, portakal bahçelerini...
Şiddetin şiddetle bastırılmayacağını anlattık
yıllarca!
Şarkılar söyledik Derviş’in dizelerinde:
“Kuşlar bana bıraktılar şarkılarını
Ve ben koştum
Yürek atışına tarlaların.
Derinliklerine in
Yalın bir yurdumuz olsun
Yasemin bir düşün beklediği.”
Zayıf, çaresiz bir suskunluk...
Acı ve gözyaşı...
Moskova metrosunda ölenler emekçilerdi, iki
gün sonra Rusya’nın Dağıstan bölgesinde ise
gençler.
Kin, intikam, şiddet!
Düşlerimizi, umutlarımızı çalıp götürüyor
bilinmeyen kıyılara...
Paslanmış bir yürek çekebilir ancak o
bombaların pimini!
Artık ülkemdeki ve dünyadaki bu acı ve
gözyaşı bitmeli...
Umutlarımız yeşermeli, sevginin sıcaklığı tüm
bedenimizi sarmalı!
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Ergin hakkındaki
suç duyurusu
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Özel Yetkili Cumhuriyet
Başsavcõvekilliği,
“Anayasayõ ihlal ettiği”
iddiasõyla Adalet Bakanõ
Sadullah Ergin’le ilgili
qsuç duyurusunda
görevsizlik kararõ vererek
dosyayõ parlamenterler
hakkõndaki soruşturmalarõ
yürütmekle görevli
büroya gönderdi.
Yargõçlar ve Savcõlar
Birliği, Ergin hakkõnda,
Hâkimler ve Savcõlar
Yüksek Kurulu’nun
toplanamamasõ üzerine
suç duyurusunda
bulunmuştu.
Pazarcı: Pakete
karşıyım
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Balõkesir Bağõmsõz
Milletvekili Hüseyin
Pazarcõ, “Hem uzlaşma
aramadõklarõ için, hem de
adaleti, yargõyõ ele
geçirmeyi tasarladõklarõ
için anayasa paketine
karşõyõm” dedi.
Görüşlerini İçişleri
Bakanõ Beşir Atalay’a da
ilettiğini vurgulayan
Pazarcõ, “CHP, Anayasa
Mahkemesi’ne
başvuracaksa dilekçenin
altõna imza atarõm” dedi.
YARSAV’dan
ziyaretler
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Yargõçlar ve Savcõlar
Birliği Başkanõ Emine
Ülker Tarhan ve
beraberindeki heyet,
anayasa değişikliği
teklifiyle ilgili olarak
TBMM Anayasa
Komisyonu Başkanõ
Burhan Kuzu ve Adalet
Komisyonu Başkanõ
Ahmet İyimaya’yõ ziyaret
etti. Tarhan, paketteki
yargõya ilişkin bölümlerin,
yargõ bağõmsõzlõğõna
nasõl engel teşkil ettiğine
ilişkin görüşlerini
aktardõklarõnõ belirtti.
‘Mahmut Esat
Bozkurt Ödülü’
İstanbul Haber
Servisi - “Mahmut Esat
Bozkurt Hukuk Ödülü”,
Hâkimler ve Savcõlar
Yüksek Kurulu (HSYK)
Başkanvekili Kadir
Özbek’e verilecek.
İstanbul Barosu’ndan
yapõlan açõklamada,
ödülün, yarõn İstanbul
Üniversitesi Fen Fakültesi
Ord. Prof. Dr. Cemil
Bilsel Konferans
Salonu’nda yapõlacak
törende Özbek’e
sunulacağõ belirtildi.
El Kaide
operasyonu
AKSARAY (AA) -
Aksaray’da El Kaide terör
örgütüne yönelik
düzenlenen operasyonda
gözaltõna alõnan sekiz kişi
adliyeye sevk edildi.
Hâkim karşõsõna çõkan
zanlõlardan Zeki Kaya ve
Mehmet Doğan
tutuklanarak cezaevine
gönderildi, altõ kişi
hakkõnda ise denetimli
serbestlik kararõ verildi.
Daha önce savcõlõktan
serbest bõrakõlan dört kişi
için de aynõ kararõn
verildiği öğrenildi.
Eski milletvekili
Aka vefat etti
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Eski Nevşehir Milletvekili
Halit Fikret Aka (96)
vefat etti. Aka’nõn
cenazesi, bugün
TBMM’de düzenlenecek
cenaze töreni ve Kocatepe
Camisi’nde kõlõnacak
cuma namazõnõn ardõndan
Karşõyaka Mezarlõğõ’nda
toprağa verilecek.
Baykal: Karalama ve suçlamayõ siyasi yöntem olarak kullanmak isteyenler oldukça yaygõn
Çiçek’legörüşmedim’ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Genel Baş-
kanõ Deniz Baykal, “Albay
Dursun Çiçek’le görüşmedi-
ğini” açõkladõ. CNN Türk
yetkililerinden konuya iliş-
kin yalanlama gelirken, Baş-
bakan Recep Tayyip Erdo-
ğan ise “Medya ilgilileri bu-
nu tespit etmişlerdir, yaka-
lamışlardır. Şimdi bundan
sonrası yargıya aittir” dedi.
Baykal, dün Parti Meclisi
toplantõsõ öncesinde gazete-
cilerin sorularõnõ yanõtladõ.
Baykal, Albay Dursun Çi-
çek’le görüştüğü savlarõyla il-
gili soruya “Böyle bir gö-
rüşme yapmadım. Ne bir
televizyon kanalında, ne bir
gazete binasında, ne de bir
başka yerde Sayın Dursun
Çiçek’le bir araya gelip bir
görüşme yapmadım. Bu
doğru değildir. Öyle anla-
şılıyor ki karalamayı, suç-
lamayı, gerçekdışı iddialar
ortaya atmayı bir siyasi
yöntem olarak kullanmak
isteyenler oldukça yaygın-
dır, düşündüğümüzden da-
ha yaygındır. Bu yöntemi
uluorta kullanmaktadırlar.
Sorumsuzca bu iddiaları
ortaya atmaktadırlar. Bu
iddianın benimle ilgili yönü
kesinlikle gerçek değildir”
yanõtõnõ verdi.
Anayasa değişiklik öneri-
sindeki imzalara ilgili tartõşma
konusundaki bir soru üzerine
de Baykal, “Bu işin tüm aşa-
malarında tartışma, yanlış-
lık, hazırlıksızlık ve emri-
vaki var, iyi düşünülmemiş
bir proje. Bunu tabii parla-
mento süreci işlerken arka-
daşlarımız değerlendire-
cekler. Yargıya intikal ede-
cek bir tarafı olursa bu de-
ğerlendirilecektir. Hukuk
duyarlılığı kesinlikle bir ta-
rafa itilerek ‘yaptõm oldu’
anlayışıyla yola çıkmışlardır
ve bunun her aşamada yan-
lışlıkları kendisini göster-
mektedir” dedi.
Baykal, “AKP ile BDP
arasındaki pazarlığa” dikkat
çekilerek yöneltilen bir soru
üzerine de şu açõklamalarõ
yaptõ:
“Bu aşamada kimseyi suç-
lamak istemem. Herhangi
bir küçük yarar hesabının
ötesinde, ülkeyle ilgili çok te-
mel bir konuyu değerlendi-
riyoruz. Böyle bir olaya ben
hiçbir sorumlu siyaset ada-
mının ve hiçbir siyasi par-
tinin küçük siyasi yarar, çı-
kar yaklaşımı içinde değer-
lendirme yapmayacağını
umut ediyorum.
Ayrıca AKP milletvekil-
lerinin de kendi aralarında
bu konuda bir rahatsızlık
içinde olduğuna dair açık-
lamalarını da okuyoruz. Bu-
nu saygıyla karşılıyorum.
Özsaygısını kaybetmemiş,
Türkiye’ye karşı sorumlu-
luğunun bilincinde olan
AKP’li bazı milletvekilleri-
nin bu yanlışa alet olmaya-
cağına güveniyorum.”
TEKEL işçilerinin Türk-İş
önünde toplanmasõnõn engel-
lenmesine ilişkin soru üzerine
de Baykal, işçilerin engellen-
melerinin üzüntü verici ol-
duğunu vurguladõ.
Baykal, “Zorlayıcı ön-
lemler alınması yanlış. TE-
KEL işçisi avına çıkılması
ne kadar yakışıksız, bunu
kınıyorum. Bu büyük bir
demokratik hazımsızlıktır.
Bu ne zorbalık, bu ne biçim
anlayış? Bu hazımsızlık, bu
zorbaca yaklaşım toplu-
mumuz tarafından kına-
nacaktır. Biz CHP olarak
TEKEL işçisi arkadaşları-
mızla tam bir dayanışma
içerisinde olacağız” açõkla-
masõnõ yaptõ.
Gazeteciler de
yalanladı
CNN TÜRK Genel Yayõn
Yönetmeni Mehmet Ali Bi-
rand da iddialarõ, “Gizlice,
gece yarısından sonra ka-
nalın anahtarını bulup gör-
üştülerse bilemem. Biz bil-
miyoruz. Kimse görmemiş”
sözleriyle yalanladõ.
Baykal’õ CNN TÜRK’teki
Ankara Kulisi programõnda
Fikret Bila’yla ağõrlayan ga-
zeteci Murat Yetkin de, “Bi-
rileri ya Zaman gazetesine
ya da bize 1 Nisan şakası ya-
pıyor” açõklamasõnõ yaptõ.
Erdoğan: Görev
yargının
CHP Genel Başkanõ Bay-
kal’õn Albay Çiçek ile görüş-
tüğü yönünde basõnda haber-
lerin yer aldõğõnõn hatõrlatõl-
masõ üzerine Başbakan Tay-
yip Erdoğan, “Bunu kendisi
söylüyor. Artık herhalde
yargı bunları adeta bir suç
duyurusu olarak, medyada
da yer aldığına göre, kabul
edecektir. Medya ilgilileri
bunu tespit etmişlerdir, ya-
kalamışlardır. Şimdi bun-
dan sonrası yargıya aittir”
diye konuştu.
Bir gazetecinin Baykal’õn
böyle bir görüşmenin olma-
dõğõnõ ifade ettiğini anõmsat-
masõ üzerine Başbakan Erdo-
ğan, “O benim görevim de-
ğil. O yargının görevi. Yar-
gı alır, bu konuda iddia ma-
kamı olan savcılık makamı.
Ortada da buna ait belgeler,
bilgiler var. Bu bilgi ve bel-
geleri de toparlar, değer-
lendirmesini yapar” dedi.
DURAK KRİZİ
Adana
için
seçim
çağrısı
Haber Merkezi - CHP
Genel Başkanõ Deniz Bay-
kal, Adana belediyesinin 4 yõl
vekaletle yönetilemeyeceği-
ni vurgularken iktidara,
“Adana’da bir belediye baş-
kanlığı seçimine gidilmeli-
dir” diye seslendi.
Baykal, dün Parti Meclisi
toplantõsõ öncesinde yaptõğõ
açõklamada, Aytaç Durak’õn
görevden alõnmasõyla Türki-
ye’nin en büyük illerinden bi-
ri olan Adana’da belediye
başkanlõğõnõn boşaldõğõnõ ha-
tõrlattõ. Belediye başkanlõğõ
seçimlerine 4 yõl olduğunu
anõmsatan Baykal, “Belediye
başkanlığının vekalet yo-
luyla doldurulması halinde
4 yıl boyunca yönetim ve-
kaletle yürütülecek. Bu iyi
ve uygun bir çözüm, doğru
bir yaklaşım değildir. Ge-
reken, bunca tartışmadan,
suçlamadan, görevden al-
madan, belirsizlikten sonra
doğrudan Adana halkının
kararına yönelmektir. Ada-
na’da bir belediye başkan-
lığı seçimini gerçekleştir-
mektir” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan, Baykal’õn seçim çağrõ-
sõna, “Hukuk devleti içinde
yasalarımız, eğer bu seçim-
lerin yapılmasına müsaade
ediyorsa biz AKP olarak her
zaman ‘hodri meydan’ deme-
ye hazırız. Biz kendisine di-
yoruz ki buyurun gelin, sizin
ekibiniz de bizim ekibimiz
de, MHP de BDP de hepsi
otursunlar konuşsunlar, eğer
hakikaten burada bir seçim
yapılabiliyorsa hodri mey-
dan, biz varız” yanõtõnõ verdi.
Meclis seçim yapamadı
Durak’õn yerine “baş-
kanvekilliği seçimi” için
dün Adana’da toplanan mec-
lis üyeleri seçim yapamadan
dağõldõ. Durak’a yönelik yol-
suzluk ve imar rantõ iddala-
rõnõ ortaya atan Belediye
Meclisi 1. Başkanvekili Mus-
tafa Tuncel’in başkanlõğõn-
da toplanan mecliste, merkez
Yüreğir ilçesinin AKP’li Baş-
kanõ Mahmut Çelikcan’õn
‘başkanvekili adaylığı’ tar-
tõşma yarattõ. Tartõşmalar
üzerine toplantõ seçim yapõ-
lamadan 7 Nisan’a ertelendi,
Durak’õn koltuğu doğal ola-
rak tartõşmada taraf olan Tun-
cel de kaldõ.
MHP Adana İl binasõnda
basõn toplantõsõ düzenleyen
MHP Genel Başkan Yar-
dõmcõsõ Recai Yıldırım se-
çimin ertelenmesine tepki
gösterdi.
CHP imza incelemesi istiyor
Meclis Başkanõ Şahin, AKP’nin hazõrladõğõ değişiklik paketinde imzasõnõn
olmadõğõnõ savunurken CHP’li Okay, konunun araştõrõlmasõ gerektiğini belirtti
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TBMM Başkanõ
Mehmet Ali Şahin, AKP’nin
Meclis’e sunduğu anayasa de-
ğişikliği önerisinde imzasõ ol-
madõğõnõ ileri sürerken
CHP’nin öneriye imza attõğõ
yönündeki açõklamalarõn “gay-
ri ciddi” olduğunu savundu.
CHP Grup Başkanvekili Hak-
kı Süha Okay ise “O imza-
ların atıldığı tarihin saptan-
ması lazım, ıslak imza ince-
lemesi yapılmalı” dedi.
CHP’li TBMM Anayasa Ko-
misyonu Üyesi İsa Gök’ün,
AKP’nin anayasa değişikliği
önerisinde daha önce imzalar
toplandõğõ için Şahin’in de im-
zasõ olduğu, bunun fark edil-
mesi üzerine yeni bir imza lis-
tesiyle önerinin komisyona
sunduğu yönündeki açõklama-
larõna Şahin dün yanõt verdi.
Değişiklik önerisinde imzasõnõn
olmadõğõnõ kaydeden Şahin,
şunlarõ söyledi: “Kimin imza-
sı var kimin imzası yok Ana-
yasa Komisyonu’ndan temin
ederek bunları bulmak müm-
kündür. Meclis Başkanı ola-
rak böyle bir metne zaten im-
za atmam. Meclis Başkanı
olmadan önce değişik top-
lantılarda yoklama bakı-
mından milletvekilleri genel
merkezde veya başka bir yer-
de o listelere imza atarlardı.
Benim imzamın da olduğu lis-
teleri bulmak mümkündür.”
CHP’li Hakkõ Süha Okay
ise Şahin’in açõklamasõyla ilgili
olarak “Bu, tevil yoluyla ik-
rardır. Mahcup ikrardır.
‘Önüme gelse de imzalamam’,
diyor. Daha önce atılmış im-
zaların kullanılmış olduğunu
bir anlamda ifade ediyor. O
imzaların atıldığı tarihin sap-
tanması gerekiyor. AKP gru-
bunun bir siyasi faaliyeti ne-
deniyle toplanmış imzalar,
anayasa değişikliği önerisi
için kullanılmış. Şu anda tek-
lifte yeterli imza yoktur, yok
hükmündedir” diye konuştu.
Okay, listede anayasa
değişiklik paketine “hayır”
diyen AKP Milletvekili Yusuf
Ziya İrbeç’in imzasõnõn da y-
er aldõğõnõ, ancak daha sonra bu
imzayõnõn da çõkarõldõğõna işaret
etti. Okay, “İrbeç’in anayasa
paketine karşı olduğuna il-
işkin basına yansıyan haber-
lerin ardından ‘Ben imza ver-
medim’ demesin diye an-
laşılan onun ismini çıkar-
mışlar” dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Türk Kızılay’ının kongresine katıldı. Erdoğan ve Kızı-
lay Genel Başkanı Tekin Küçükali, Kızılay’ın ilk aracı önünde fotoğraf çektirdi. (AA)
Konu Deniz Feneri olunca
Erdoğan hassasiyet istedi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Al-
manya’da ülke tarihinin en büyük bağõş
skandalõna adõ karõşan Deniz Feneri ko-
nusunda basõnõ eleştirdi.
Erdoğan, Türkiye Kõzõlay Derneği’nin ola-
ğan genel kurulunda yaptõğõ konuşmada, in-
sanlarõn adeta ciğerlerinden koparõp ver-
dikleri yardõmlarõn amacõ dõşõnda, kulla-
nõlmasõnõn hem hukuken hem de ahlaken ka-
bul edilemeyeceğini belirtti. “Gerek kamu
kaynaklarının, gerekse vatandaşların
yardımlarının kullanılmasında suiisti-
male gitmek, yolsuzluğa kapı açmak çok
büyük bir cinayettir” diyen Erdoğan, in-
sanlarõn sarsõlan güvenlerini tekrar kazan-
manõn uzun yõllar alabileceğini vurguladõ.
Zaman zaman karşõlaşõlan olumsuz kimi
örneklerin nasõl sarsõcõ bir etki bõraktõğõnõn
herkes tarafõndan görüldüğünü anlatan Er-
doğan, “Kim olursa olsun, hangi kuruluş,
hangi sivil toplum kuruluşu olursa olsun
yolsuzluk yapana, hele hele insanların
gönlünden kopararak teslim ettiği yar-
dımlara el uzatanlara asla ve asla müsa-
maha göstermedik. Bundan sonra da
göstermeyiz” dedi.
Tüm bunlara karşõn konuyla ilgili baş-
ka bir önemli noktanõn daha olduğunun al-
tõnõ çizen Erdoğan, şunlarõ kaydetti: “En
az yolsuzluk kadar, en az yolsuzluk ya-
panlar kadar, haksız yere ithamlarda
bulunanlar, kişi ve kurumları haksız ye-
re itham edenler, karalayanlar da bü-
yük sorumsuzluk, yanlışlık yapmış
olurlar. Yolsuzluk noktasındaki iddia-
lar, hukuk çizgisinden çıkarak, amacı-
nı aşarak bir karalama kampanyasına
dönüştürülürse, vatandaşımız da hak-
lı olarak yardımlarını keser. Sonuçta
mağdur ve muhtaç olan insanların
mahrumiyeti artarak devam eder.”
CHP PM öncesi sorularõ yanõtlayan Baykal, Albay Dursun
Çiçek’le görüştüğüne ilişkin iddialarõ yalanladõ. AKP’nin anayasa
değişikliği girişimini ‘iyi düşünülmemiş bir proje’ olarak
nitelendiren Baykal, AKP milletvekilleri içinde de rahatsõzlõk
duyanlar olduğunu belirtti. Baykal, TEKEL işçilerinin
eylemlerinin engellenmesini de ‘zorbalõk’ olarak değerlendirdi.
GÜL VE ERDOĞAN’DAN ‘İMZA’ YORUMU
CHP’nin, anayasa değişikliğine
yönelik teklifte TBMM Başkanı
Şahin’in de imzasının bulunma-
sına ilişkin görüşü sorulan
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül,
“İmza varsa üzerine çizik atılır”
ifadesini kullandı. Başbakan
Tayyip Erdoğan ise Anayasa
Komisyonu’na giden böyle bir
metin olmadığını söyledi. Erdo-
ğan, “Yani daha önceleri de
Mehmet Ali Bey’in de imzasının
olduğu, böyle bir dosyadan veya
bir sahife fotokopisi olarak gün-
deme getirilmişse bu bir defa
çok çirkin bir şey” dedi. Erdo-
ğan konuyu “CHP zihniyetinin
ön kesme anlayışı” diye niteledi.