Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 19 MART 2010 CUMA 6 HABERLER TERÖR VE TOPLUM / MEHMET FARAÇ mfarac@cumhuriyet.com.tr - www.mehmetfarac.com Terör örgütünün ajansı 21 Mart’ta kutlanacak Nevruz’la ilgili haberler yayımlarken satır aralarında çok ilginç bilgiler de sızdırıyor. Örneğin ajans dün PKK’nin çatı örgütü KCK’nin Nevruz’la ilgili açıklamasını duyururken “KCK, 2010 Nevruz’unun daha güçlü katılımla yeni bir hamleye dönüştürülmesini istedi” demişti. Peki, bu satırları nasıl okumak gerekiyor?.. Şu bir gerçek ki, TSK’nin hava operasyonları nedeniyle Kandil Dağı’nda sıkışan ve harekât kabiliyetini önemli ölçüde yitiren örgüt yeni militanlar bulmakta da güçlük çekiyor!.. Son aylarda örgütten kaçıp devlete teslim olanların çoğalması ise PKK’deki erozyonu arttırıyor. KCK’nin açıklamasındaki “daha güçlü katılım” vurgusu ve beklentisi bu nedenle çok dikkat çekicidir. İkinci önemli ve de çarpıcı noktayı daha iyi kavrayabilmek için KCK’nin açıklamasının devamını da dikkatle okuyalım: “Gün birlik, örgütlülüğümüzü güçlendirme ve serhıldanları (başkaldırı) yükseltme günüdür. Nevruz vesilesiyle önderliğimizin de (Öcalan) çağrısı temelinde çeşitli nedenlerle mücadele saflarından kopan, hareketten ayrı düşmüş tüm kişileri tekrar bulundukları yerde ilişki kurmaya ve özgürlük mücadelesinin saflarına katılmaya çağırıyoruz.” Peki aslında “af” ve “barış” da içeren bu çağrının hedefinde kimler var?.. Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman bundan 6 yıl önce bir grup arkadaşıyla birlikte örgütten kaçarak Kuzey Irak’ta “Kürdistan Yurtsever Demokrat Parti”yi (Partiya Welatpareze Demokraten Kurdistan - PWD) kurmuştu. Öcalan’ın “hain” ilan ettiği bu gruptan “Kani Yılmaz” kod adlı Faysal Dunlayıcı 2006’da Süleymaniye’de aracına konulan bombanın patlaması sonucu arkadaşı Sabri Tori ile birlikte ölmüştü! Örgütün İranlı üyesi Sipan Rojhılat ile Kemale Sor da Musul’da katledilmişti! PWD’nin Türkiye koordinatörü Hikmet Fidan ise Diyarbakır’da öldürülünce “Welatparez” diye adlandırılan bu grup suikast korkusuyla tamamen yeraltına çekilmişti! Osman Öcalan ise ablası Fatma Öcalan’ın İmralı’ya giderek Apo’ya yalvarması üzerine infazdan kurtulmuştu. “Ferhat” kod adlı bu militan evlenerek Süleymaniye’ye yerleşmişti. İşte PKK’nin firariler ve küskünlere yönelik bu sürpriz af açılımından başta Osman Öcalan olmak üzere örgütün etkin isimlerinden Hıdır Yalçın, Halil Ataç, Nizamettin Taş, Şehnaz Altun, Hıdır Sarıkaya ve Hüseyin Kaytan’ın da aralarında bulunduğu en az 200 eski militan ile yüzlerce milisin yararlandırılması hedefleniyor. Kandil’in Açılımı!.. AKP iktidarının “Kürt açılımı” girişimi fiyaskoyla sonuçlandı. Bu kaos planı nedeniyle hem doğuda hem de batıda hızla oy kaybeden iktidar, zevahiri kurtarma uğruna havanda su dövmeye devam ediyor. CHP Genel Merkezi ise açılım çabalarının perde arkasında nasıl bir tuzak bulunduğunu ilginç bir çalışmayla gözler önüne serdi. Genel Başkan Deniz Baykal’ın talimatıyla hazırlanan, “AKP’nin Açılım Fiyaskosu” adlı kitapçıkta çok ilginç 29 soru ve CHP’nin yanıtları bulunuyor. Kitapçıkta yanıtı “evet” olan sorulardan bazıları şöyle: “AKP ‘Türk Milleti’ tanımını Anayasa’dan çıkarmayı önerdi mi, iktidar 1 milyar doları alarak terörle mücadeleden vazgeçecek miydi, hükümet Öcalan’ın affını önerdi mi, AKP okullarda etnik dilde eğitimi önerdi mi?” CHP yönetimi AKP’yi zor durumda bırakan tüm sorulara belgeli yanıtlar vermiş. Bu kitapçıktan milyonlarca basılıp yurt genelinde dağıtılabilirse yurttaşlar da Kürt açılımı adı altındaki takıyye planının nasıl tuzaklar ve yanlışlarla dolu olduğunu görecektir. Ancak kitapçıkta, “AKP iktidarında terör nereden nereye geldi” sorusuna rakamlarla verilen yanıtlar bile Tayyip Erdoğan’ın iktidara geldiği 2002’den bu yana hem Güneydoğu sorununun hem de ülke güvenliğinin ne halde olduğunu göstermeye yetiyor. İşte AKP iktidarında şehit olan 719 askerin yıllara göre dağılımı: 2002 (6), 2003 (21), 2004 (73), 2005 (92), 2006 (121), 2007 (118), 2008 (150), 2009 (138). Kitapçıkta CHP’nin görüşleri ve önerileri ise şöyle özetlenmiş: “Kürt kökenli insanlarımızın Türkiye’de daha güvenli, daha özgür, daha kaynaşmış; çocuklarını en iyi okullarda okutan, işsizliği yenmiş, Türkiye’nin her yerinde hakkı olan hedeflerine ulaşabilmiş vatandaşlar olarak yaşamasını sağlamak bizim hedefimizdir. CHP olarak bunun için ne gerekiyorsa herkesten çok daha fazlasını yapmaya hazırız.” CHP’nin kitapçığı kavga ve kaos yaratmadan çözüm için her şeyi anlatıyor. Anlayana tabii!.. CHP’nin Açılımı!.. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) 2007 yılının aralık ayından bu yana sürdürdüğü hava operasyonları teröristlerin yaşam alanlarını da vuruyor. ABD, Türkiye ve Irak’ın katılımıyla Erbil’de kurulan “Üçlü Mekanizma” yönetimi de örgütün harekât alanını kısıtlıyor, lojistiğini engelliyor! PKK’liler bu yüzden artık eskisi gibi hastalarını ve yaralılarını Süleymaniye ve Zaho gibi kentlere götürüp tedavi ettiremiyor. Sağlık konusunda sıkıntı çeken teröristler sorunlarını kocakarı ilaçlarıyla çözmeye çalışıyor! Teröristlerin uyguladığı doğal tedavi yöntemleri, “Doğaya Dönüşle Gelen Sağlık” adıyla kitap haline getirilmiş. 140 sayfalık kitap bitkilerin besin değerinden masaj tekniklerine, alternatif tıptan tedavi yöntemlerine kadar çeşitli bilgiler içeriyor. Teröristlerin kitabında yılan sokması ve ayak mantarı için sumak, boğaz iltihabı için ebegümeci, saç dökülmeleri ve romatizma için ise ısırgan otunun etkili olduğu vurgulanmış! Gelelim işin ilginç noktalarına; bu kitabı hazırlamak için görevlendirilen 15 teröriste Hollandalı Dr. Anhdrea Schneiderbanger tarafından uzun süre bitkiler ve alternatif tıpla ilgili eğitim verilmiş! Kursiyerler daha sonra “Çiğdem” ve “Evin” kod adlı teröristlerin gözetiminde Kandil Dağı çevresindeki köyleri dolaşıp halk hekimlerinden bilgi toplamış! Kitabın hazırlanışına ise “Dr. Medya” kod adlı bir Alman terörist önderlik etmiş!.. Avrupa Birliği ülkeleri salt PKK’ye Avrupa’da kucak açıp lobi desteği vermiyor, şifa uğruna ta Kandil’e kadar açılabiliyor!.. Avrupa’nın Açılımı!.. ‘Tutuklama kısmi infaza dönüştü’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamuoyunda “taş atan çocuklar” olarak bilinen, Terörle Mücadele Ya- sasõ kapsamõndaki suçlardan yargõla- nan çocuklarla ilgili yasa tasarõsõ TBMM Adalet Komisyonu’nda alt komisyona sevk edildi. Hükümetin, geçen günlerde mu- halefet partilerinin görüşüne sundu- ğu tasarõ, dün TBMM Adalet Ko- misyonu’nda ele alõndõ. Aynõ konu- da verilen 5 yasa önerisi ile birleşti- rilerek görüşülen tasarõyla ilgili bilgi veren Adalet Bakanõ Sadullah Er- gin, tasarõnõn yeniden yargõlamayõ düzenleyen maddesinden Öcalan’õn yargõlanmasõnõn mümkün olmadõğõ- nõ, ancak yine de muhalefetin bu ko- nuda endişeleri varsa, alt komisyon- da çõkarõlmasõna itiraz etmeyecekle- rini kaydetti. Komisyonda özellikle CHP’li üyeler ile AKP’li üye Hakkı Köylü, tutuklu-hükümlü oranlarõ değerlendirildiğinde tutukluluk oranlarõnõn çok yüksek olduğuna dikkat çektiler. CHP’li Turgut Di- bek, Türkiye’de tutukluluğun “kıs- mi infaz” kurumuna dönüştüğüne dikkat çekerek “Mustafa Balbay, neden tutuklandığını bilmiyor ama bir yıldır içeride. Özden Ör- nek dışarıda ama onun günlüğü bilgisayarında diye Balbay içerde tutuluyor. Orada büyük hukuk- suzluk yaşanıyor” dedi. Anayasa paketine geçici 15. maddenin kaldõrõlmasõnõ ekleyerek CHP’yi köşeye sõkõştõrmayõ planlõyor AKP’nin12Eylülmanevrasõ CHP’li Hakkõ Süha Okay, ‘Samimilerse geçici 15. maddeyi tek başõna getirsinler, hemen geçirelim’ dedi Muhalefetten pakete destek yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP’den iktidarõn anayasanõn geçici 15. maddesini kal- dõrarak darbecilere yargõlama yolunu açma hazõrlõğõna sert tepki geldi. CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, ge- çici 15. maddenin kaldõrõlmasõ önerisini 25 Hazi- ran’da önerdiklerini, ancak bugüne kadar iktidar- dan ses çõkmadõğõnõ vurguladõ. Okay, “Bu bir samimiyet sınavıdır. Şark kurnazlığına gerek yok. Eğer ge- çici 15. maddeyi kaldırmak isti- yorlarsa hemen derhal yarın ge- tirsinler tek başına, anayasa met- ninden çıkaralım. Yoksa bir paket içerisine monte edip paketle bü- tünleştirip ve paket içerisinde yer alan bu madde nedeniyle paket re- ferandumda reddedildiğinde, CHP’yi zan altında bırakmaya çalışmak basit bir siyasi taktiktir. Bir siyasi manevradır” dedi. Okay, HSYK’nin yapõsõyla ilgili anayasa değişikliği hazõrlõğõ konu- sundaki soruya şu yanõtõ verdi: “AKP, açıkça yargıyı teslim al- mak istiyor. HSYK’nin yapısını değiştirerek bundan sonraki sü- reçte bir olası seçim sonrası yük- sek yargıda ve yüksek yargının be- lirleyeceği kadrolarda yargılanma endişesi taşıyanların şimdiden ken- di hâkimlerini atama gayretidir bu. Yani muhtemel sanıkların hâ- kimlerini belirleme çabasıdır.” Anayasa değişikliğinin gerçekleşmesi duru- munda Anayasa Mahkemesi’ne gidip gitmeye- ceklerine ilişkin soruyu da Okay, “Gayet tabii bu paketin içerisinde HSYK veya siyasi partilerin kapatılması gibi hukuk devleti ilkelerine aykı- rı düzenlemeler gelirse, anayasanın değiştiri- lemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez kimi maddelerine aykırı anayasa değişiklikleri söz konusu olursa çok doğaldır ki Anayasa Mah- kemesi’ne değişikliklerin iptali için müracaat ederiz” karşõlõğõnõ verdi. CHP Sözcüsü Mustafa Özyürek de pakete ge- çici 15. maddesinin kaldõrõlmasõnõn konmasõnõ “al- datmaca” olarak niteledi. Özyürek, parti kapat- malarõyla ilgili öneri konusunda da “‘Meclis par- ti kapatma davasõna izin versin’ de- mek, olsa olsa iktidar partisi ne ya- parsa yapsın dava açılamayacak de- mektir. Olsa olsa muhalefet parti- lerine kapatma davasına izin çıka- caktır. Bu, kabul edilemez” dedi. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, anayasa değişikliğini ancak pa- ketin getirilmesi halinde değerlendi- rebileceklerini belirtti. MHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Osman Çakır ise AKP’nin anayasa değişikliğinde “samimi ve güvenilir” olmadõğõnõ belirterek şunlarõ söyledi: “Attıkları imzalara, verdikleri söz- lere sadık kalmayan bir partidir. Böyle bir geçmişe sahiptir. Bu de- rece yıpratılan, gerginleştirilen, ku- tuplaştırılan ve güven ortamının yok edildiği bir siyaset ortamında, çözüm oluşturmak değil, tam ter- sine kaos, çatışma ve gerginlik ya- ratma amacıyla ortaya koymak is- tedikleri sözde anayasa değişiklik- leri tamamen toplumsal rant sağ- lamaya yöneliktir. MHP 23. döne- min başından beri anayasa deği- şikliği yapılması gerektiğini açıklamış, mad- delerine kadar ayrıntılarını ifade etmiştir. Bu değişikliklerin 70 milletvekiliyle arkasında ola- cağını ifade etmiştir. Ama bugüne kadar olan süreçte maalesef karşılık bulamamıştır. 22 Temmuz’dan bu yana yaşanan süreç, AKP ile uzlaşmanın mümkün olmadığını çok net olarak ortaya koymuştur.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP hükümeti, anayasa paketine mu- halefetin desteğini alabilmek için 12 Eylül darbesini yapanlarõn yargõlanma- sõnõ engelleyen geçici 15. maddesinin kal- dõrõlmasõ yönünde bir düzenleme ekle- meyi planlõyor. AKP, bu yolla “Darbe girişimleri yargılanıyor, ama asıl dar- be yapanlar yargılanmıyor, geçici 15. maddeyi kaldırın” diyen CHP’yi köşeye sõkõştõrmayõ hedefliyor. AKP, pakete destek alamamasõ durumunda CHP’yi sa- mimi olmamakla suçlayarak halka şi- kâyet edecek. AKP, HSYK’nin üye sa- yõsõnõn 21’e çõkarõlmasõnõ benimserken TBMM’nin üye seçmesi düzenleme- sinden vazgeçildi. AKP, bugün siyasi partilere sunacağõ anayasa paketini kamuoyuna da açõkla- yacak. AKP’nin paketinde bir sürpriz maddenin daha bulunduğu belirtiliyor. Si- yasi partilerden bugün randevu isteyecek olan AKP yönetimi, randevu talebiyle birlikte anayasa paketini de partilere sunacak. AKP, eşzamanlõ olarak paketi kamuoyuna da açõklayacak. Siyasi par- tilerle görüşmenin ise randevu istemine verilecek yanõtlara göre gelecek hafta ger- çekleştirilmesi bekleniyor. Geçici 15. maddenin kaldõrõlmasõ du- rumunda 12 Eylül darbesini yapanlarõn yanõ sõra Milli Güvenlik Konseyi’nin ka- rarlarõnõ uygulayan hükümet üyeleri ve bürokratlara da yargõ yolu açõlmõş olacak. Ayrõca Danõşma Meclisi üyelerinin de yargõlanmalarõ gündeme gelebilecek. Ancak zamanaşõmõ nedeniyle darbeyi ya- pan askerlerin yargõlanmasõ mümkün gö- zükmüyor. Türk Ceza Yasasõ’nda (TCY), darbe suçu için ağõrlaştõrõlmõş ömür boyu ha- pis cezasõ öngörülüyor. Ağõrlaştõrõlmõş ömür boyu hapis cezalarõnda ise yeni TCY’de zamanaşõmõ 30 yõl olarak dü- zenlendi. Ancak eski TCY’de bu suçta zamanaşõmõ süresi 20 yõl olarak hüküm altõna alõnmõştõ. Anayasa değişikliğinin yapõlmasõ durumunda darbeci komu- tanlarla ilgili lehe olan 20 yõllõk zama- naşõmõ süresi uygulanacağõ için zama- naşõmõnõn dolmasõ nedeniyle yargõlama yapõlamayacak. Yargõlama yapõlabil- mesi için anayasada ya da TCY’de za- manaşõmõ kõsõtlamasõnõ kaldõran bir dü- zenleme yapõlmasõ gerekiyor. HSYK’ye Meclis üye seçmeyecek AKP’nin hukukçu kurmaylarõ, dün ge- ce saatlerine kadar yapõlan toplantõlar- da HSYK’nin üye sayõsõnõn 21’e çõka- rõlmasõnõ benimserken TBMM’nin üye seçmesi düzenlemesinden vazgeçildi. Bunun yerine Cumhurbaşkanõ’nõn se- çeceği üye sayõsõ arttõrõldõ. Toplantõda memurlara grevli toplusözleşme hakkõ verilmesine ilişkin düzenleme paketten çõkarõldõ. Personel reformu yapõlma- dan anayasada kamu çalõşanlarõna grev hakkõ verilmesinin büyük sorunlara yol açacağõ dile getirildi. AKP yönetimi ana- yasa değişikliğinin Meclis’e sunulabil- mesi için gerekli 184 imzayõ da topladõ. Bir türlü geçici olamayan 15. madde Anayasa’nõn geçici 15. maddesi, “12 Ey- lül 1980 tarihinden ilk genel seçimler so- nucu toplanacak TBMM’nin Başkanlık Divanı’nı oluşturuncaya kadar geçecek süre içinde yasama ve yürütme yetkile- rini Türk milleti adına kullanan, 2356 sa- yılı kanunla kurulu Milli Güvenlik Kon- seyi’nin, bu konseyin yönetimi döne- minde kurulmuş hükümetlerin, 2485 sayılı Kurucu Meclis Hakkında Ka- nun’la görev ifa eden Danışma Mecli- si’nin her türlü karar ve tasarrufların- dan dolayı haklarında cezai, mali veya hukuki sorumluluk iddiası ileri sürüle- mez ve bu maksatla herhangi bir yargı merciine başvurulamaz. Bu karar ve ta- sarrufların idarece veya yetkili kılınmış organ, merci ve görevlilerce uygulan- masından dolayı karar alanlar, tasar- rufta bulunanlar ve uygulayanlar hak- kında da yukarıda fıkra hükümleri uy- gulanır” hükmünü düzenliyor. Anayasadaki geçici 15. maddenin kaldõrõlmasõ durumunda darbeyi yapan Milli Güvenlik Konseyi üyeleri ile konseyin kararlarõnõ uygulayanlara da yargõ yolu açõlmõş olacak. Ancak zamanaşõmõnõn dolmasõ nedeniyle yargõlama mümkün gözükmüyor. CHP’li Okay, anayasa paketinin içine geçici 15. maddenin konulmasõnõ şark kurnazlõğõ olarak nitelendirirken, MHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Osman Çakõr ise AKP’nin anayasa değişikliğinde “samimi ve güvenilir” olmadõğõnõ belirtti. Darbecilerin üçü hayatta AKP’nin anayasa taslağı ile yargılanmaları gündeme gelen 12 Eylül’ün Milli Güvenlik Konseyi üyeleri. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 12 Eylül 1980 as- keri darbesini gerçekleştiren dönemin Milli Güvenlik Kon- seyi üyelerinden Sedat Ce- lasun ve Nurettin Ersin ya- şamõnõ yitirirken, üçü hayat- ta bulunuyor. Hayatta olan Kenan Evren 92, Nejat Tü- mer 86, Tahsin Şahinkaya ise 85 yaşõnda. 12 Eylül darbesini gerçek- leştiren kuvvet komutanlarõ ve Jandarma Genel Komuta- nõ’nõn durumlarõ şöyle: Kenan Evren: Darbeyi gerçekleştiren Milli Güvenlik Konseyi’nin başkanlõğõnõ yap- tõ. Darbenin ardõndan Cum- hurbaşkanõ oldu. 92 yaşõnda- ki Evren, İzmir’de yaşõyor. Nurettin Ersin: 12 Ey- lül darbesinde Kara Kuvvet- leri Komutanõ ve Milli Gü- venlik Konseyi üyesi olarak rol aldõ. Evren’in Cumhur- başkanõ olmasõnõn ardõndan 18. Genelkurmay Başkanõ ol- du. 3 Ekim 2005’te yaşamõnõ yitirdi. Nejat Tümer: 12 Eylül darbesinin Deniz Kuvvetleri Komutanõ ve Milli Güvenlik Konseyi’nin üyesi. Halen İs- tanbul’da yaşõyor. Tahsin Şahinkaya: 12 Eylül darbesinin yapõldõğõ dö- nemde Hava Kuvvetleri Ko- mutanõ ve Milli Güvenlik Konseyi üyeliği yaptõ. Halen İstanbul’da yaşõyor. Sedat Celasun: 12 Eylül darbesi yapõldõğõ sõrada Jan- darma Genel Komutanlõğõ gö- revinde bulunuyordu. Milli Güvenlik Konseyi üyeliği yap- tõ. Celasun 1998 yõlõnda Ça- nakkale’de yaşamõnõ yitirdi. Terörle Mücadele Yasası kapsamın- da yargılanan çocuklara ilişkin dü- zenleme alt komisyona sevk edildi. 70 yıla kadar hapis istemi TÜRK VE TUĞLUK’A DAVA DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Dokunulmazlõklarõ kaldõrõlan, kapatõ- lan DTP’nin eski Genel Başkanõ Ah- met Türk ve Diyarbakõr Milletvekili Aysel Tuğluk hakkõnda dava açõldõ. Diyarbakõr Cumhuriyet Başsavcõ- lõğõ’nca, “Çeşitli tarihlerde yap- tıkları 19 ayrı konuşmada, terör örgütünün propagandasını yap- tıkları ve örgüt üyesi olmakla bir- likte örgüt adına suç işledikleri” gerekçesiyle Türk ve Tuğluk hak- kõnda iki ayrõ iddianame hazõrlandõ. Türk’ün 45 yõl, Tuğluk’un ise 70 yõla kadar hapsi istendi. Türk ve Tuğluk’un yargõlanmasõna önümüz- deki günlerde ilgili ağõr ceza mah- kemelerinde başlanacak.