15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OOOF OFF LINE Tanoi Türkoğiu (tanolturkogluegmail.com) Dijital kültürde bireyleri ve toplumu ileriye götürme amacındaki kanaat önderleri bu konudaki liderliği be- ceriksizlere kaptırmıyor, ama siyasisahnemizde bu du- rum tersine dönmüş durumda. Digital Yerli, Analog-Siyasi Bilgisayar, intemetve cap telefonu olmayan bir dünyanın ne anlama geldiğinibilmeyen ve "dijitalyerli'olarakisimlendirilen genç kuşaklar, aca- ba kendi içlerinde de çeşitlilik gösteriyor mu? Yoksa bu şeytan üçgeninin olmadığı dönemleride anımsayan "dijfal göçmen'lerin bakış açısından yo- rumlamak gerekirse, aslında hepsi de tek bir örnek mi? Son dönernde tar- tışılan önemli konulardan birisi de bu. Aslında dijitaluçurum olgusu "çeşitlilik" bakış açısını desteklernitelikte. Yanidijital deneyim açısından dünyada bir uçurum varsa bu durumda her ne kadaryaşı itibarıyla dijital yerli kategorisine girselerde gençkuşakmen- suptannm dijitalknkinlara erişebilme ve onlardan istifade edebilme imkanlan da farklılıkgösterecektir. Özellikledegelirdüzeyleriarasındakifarklılık, bu uçurumun en temelsebebidir (Yoksa dijital uçurum modem bir "kuşakfar- h olgusu"değil). Ortada bu kadar bariz bir sebep varken başka sebeplergölgede kala- biliyor. Ûrneğin dijital uçurumun gerek ülkeler arasında gerekse de bir ül- ke içinde bu denli derin olmasıküHûrelözelliklerie de HişkilendirilebHirmi? Dijital imkânları kullanmak, tıpkı diğerşeylergibi, bunları kullanma ge- reksinime bağlı. 0 halde şusoruya cevap aramalı: Gereksinimin farklındalığı ortaya nasılçıkryor?Iki alternatif çözüm var. Birisidoğalyollaria, kullanı- cının kendi özgür iradesiyle o şeye gereksinim duyduğunu belirlemesi ve bu çerçevede kullanması. Diğeriise yapayyollaria, gereksinim duyulan im- kanları sunan firmalann, çeşitiipazarlama, medya, reklambombardımanıyla kullanıcıların zihninde, hiç de hesapta yokken, o şeye gereksinim duyma- sı gerektiği inancını yaratması. 1970 modelbilimkurgu öykülerinde bu yapay yol öyle bir raddeye gel- mişti ki sokaklardaki dijital reklam panolarında ya da televizyonlardaki rek- lam filmlerinde bireylerin bilinçaltına hitap eden ve beş duyu organıyla al- gılanamayan (subliminaljmesajlar yeralırdı. Örneğin reklampanosunda di- yelim ki meyve suyu reklamı yer alırken subliminal olarak beyine "benisa- tın al" mesajı gider; böylece o reklama bakan, kendisini ilk fırsatta o mey- ve suyunu satın alırken bulur. Son çıkan dijital imkânları kullanmamanın, özellikle de yeni yetişen ku- şaklannzihninde, kûçükdûşürücûbirdurum olduğunu göstermekbugünün dijitalpazarlama taktiklerinin başında gelmekte. Böylece gençler kendile- rinigereksinim duymadıkları özellikleholan son modelcep telefonlarmı, bil- gisayarlarısatın almakzorunda hissediyor. Bunlankullanma konusunda gün- delik yaşamında bir nedeni olmayan, özellikle de bilgitoplumusüraciniid- rak edememiş toplumya da bireyierde, bu yapaykullanma gerekliliğiken- sayaralmanın temelsebebininbilgisayaroyunlan oynamakolması tipikbi- rerömek. Tablo şöyle: Bir yanda her ne kadar yaşı itibarıyla dijital yerli sınıfma girse de her genç dijital imkânlardan eşitölçüde istifade edemiyor, ancak dijital hizmetleri arz edenlerin baskısı sonucunda bunları edinme, kullan- ma zorunluluğu oluşuyor. Bu baskıyı yaşama bakış açısına göre yönlendi- rebilenler, dijitalimkanlanhayatına biranlam katacakişlevleriçin kullanırken, bunu yapamayanlarsadece ona sahip olma hissiniyaşıyor ve kullanım ama- cı eğlence kategorisinden öteyegeçemiyor. Birbaşkadeyişlebirgrup şim- saJ Son yıllarda Olkemizdekisiyasitablo ile müthiş birbenzerlik var. Bu tab- loda da demokratik imkânları yıllar boyu yönlendirmiş olanlar, bunu yakın zamana dek becerememiş olanlartarafından suçlanmakta. Hatta yıllara ya- yılan bu beceriksizlik bile ilk gruba girenlerin bu becerikliliğinin bir yan et- kisi olaraklanse edilmekte ve mağdurrolüyle beceriksizlerin sesihaline ge- linmekte. Farkiseşurada. Dijitalkültürdeileriyegötürücûkanaatönderleriliderliği beceriksizlerekaptrmıyorken siyasisahnemizde budurum tersine dönmüş durumda. BILIM IAKİHI Fransa'daki Osmanlı Oğrencilerini Himaye Cemiyeti 1909 yılında, Fransa'da eğitim gören Osmanlı oğrencilerini himaye amacıyla üyelerinin tamamına yakını seçkin fransızlardan oluşan bir cemiyet kurulmuştu. Osman Bahadıı [email protected] Bey de yer almaktadır. 19 onur üyesi arasında ise, İstanbul'daki Fransız elçisi, Paris'teki Türk elçisi, Paris Üniversitesi rektör yardımcısı, Edebiyat, Hukuk, Tıp ve Temel Bilimler fakülteleri dekanları, Yol ve Köprüler Ulusal Mühendislik Okulu direktörü, Tanm Enstitüsü direktörü, bir senatör ve bir milletvekili ile çeşitii yüksek okullardan profesörler bulunmaktadır. 76 kişiden oluşan genel kurulda ise yönetim ku- rulundaki üç Türkle birlikte Salih Zeki Bey yer al- maktadır. Genel meclisin 72 Fransız üyesi ise, Fransa'nın en seçkin bilim ve eğitim insanlanndan oluş- maktadır. Bunlar arasında, Paris Universitesi'nin çe- şitii fakültelerinin dekanları, Osmanlı Bankası Direktörü, İslam Araştırmaları Derneği başkanı, Doğu Dilleri Okulu profesörü, Fransız Bilimler Akademisi üyesi, Pasteur Enstitüsü direktörü ve bu enstitünün laboratuar di- rektörü, College de France se- kreteri, Courrier Europeen ga- zetesinin direktörü ve Paris'teki Osmanlı Ögrencileri Demeği başkanı (Poulgy) gibi kimseler dikkat çekmektedir. (Böylece bu genel kurul listesinden, da- ha önce kurulmuş Paris'teki Osmanlı Öğrencileri Demeği isimli bir demeğin varlığını da öğrenmiş oluyoruz). Fransa'daki Osmanlı Oğrencilerini Himaye Cemiyeti'nin varlığı, tüzüğünün niteliği, cemiyet üyelerinin çok seçkin nitelikleri, Osmanlı İkinci Meşrutiyet Hükümeti kadar, Fransa hükümetinin de Türk öğrencilerinin ülkelerinde eğitilmesine ne kadar büyük bir önem vermiş olduklannı açık olarak gös- termektedir. Türk eğitim ve bilim tarihinin bu ilginç olgusunun şimdiyc kadar bilinmeyen belgesinin orijinal nüshası, Sorbonne (Paris 1) Üniversitesi Arşivi'ndeki Türkiye Kutusu içindeki belgeler arasında bulun- maktadır. '/ Kasım 1909 tarihinde Paris'te, Osmanlı r \ oğrencilerini HimayeCemiyeti isimli bir cemiyet V ^ kuruldu. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin giri- şimleriyle kurulmuş olduğu anlaşılan bu cemiyetin mer- kezi Paris'te ve bilgilendirme bürosu da geçici olarak Sorbonne Üniversitcsi'ndeydi. Cemiyetin 9 maddelik bir tüzüğii vardı. Kunıluş amacı, tüzüğün bu dokuz maddesinden açık olarak an- laşılmaktadır. Bu maddelerde belirtildiğine göre, Cemiyet, Fransa ve Osmanlı Devleti arasındaki en- telektüel ilişkileri geliştirmek ve bu amacın bir parçası olarak burslu veya özgür Osmanlı oğrencilerini des- teklemek, bu ögrencileri Fransa'ya geldiklerinde bireysel veya toplu olarak iyi bir şekilde karşılamak, seçecekleri okulla- ra erişimlerini kolaylaştırmak ve Fransız yaşamtna mümkün olan en iyi biçimde uyumlarını sağ- lamaktır. Tüzüğe göre, Cemiyet, öğ- rencilerin eğitimleri boyunca danışmanlıklarını kabul ede- cek olan tüm büyük okulların temsilcilerini bünyesinde bu- lunduracaktır^Şemiyetin onur- «»•-"• r~ >~. >• «™r» sal üyeleri dışındaki faal üyele- ri yılda beşer frank ödeyecekler ve cemiyet ayrıca ba- ğışlardan ve desteklerden faydalanacaktır. Cemiyetin merkez bürosu bir başkan, bir başkan yardımcısı, bir genel sekreter ve bir mali sekreterden oluşmakcadır. Ayrıca merkez büro üyelerinin de dahil olduğu bir yönetim kurulu vardır. Büro üyeleri ve yönetim kurulu üyeleri, cetmyetin genel kurulu tarafından seçilecek- tir. Başkamn görev süresi iki yıldır ve yönetim kuru- lu üyelerinin yarısı her yıl yenilenecektir. 16 kişiden oluşan yönetim kurulunda, Ali Fethi (Okyar, Paris're Osmanlı Elçiliği'nde askeri ataşe, o.b.) Bey, Doktor Nazım Bey ve Yusuf Kemal (Tengirgenk) COMITt OC PATRONAdE DS8 BTDDIAIIT» OTTOMANS EN FRANCK STATUTS .« •••gr CM ü*t » lirn, IbkkNNUI Bor ve Ekonomisi Dokuz Eylül Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü ve Fen Bilimleri Enstitü Müdürü Prof. Dr. Cahit Helvacı 22 Mart 2010 Pazartesi günü saat 18:30'da TÜBA İstanbul Ofisinde (İTÜ Eski Maden Fakültesi, Yabancı Diller Yüksek Okulu, Maçka) Bor Madenlerinin Oluşum Ortamları, Türkiye'nin Potansiyeli ve Ekonomimizdeki Yeri konulu bir kon- ferans verecektir. Özet: Bor, doğada az bulunan duraysız element- lerden birisi olup, yerkabuğunda ortalama 10 ppm ve deriiz suyunda ise 3-5 ppm düzeyinde bulunur. Bor, doğada serbest element olarak değil, tuz şeklinde göz- lenir. Bor tuzlarına bor madenleri, bor madenlerinin kimyasal olarak işlenmesi sonucunda elde edilen ürünlere ise, bor ürünleri denilir. Bor elementinin yerkabuğundaki genel dağılımı çok az oranda olma- sına karşın, belli ortamlardaki bor konsantrasyonla- rının çok fazla artışı, ekonomik bor yataklarının olu- şumunu sonuçlar. Dünyadaki başlıca ekonomik bor yatakları ABD, Güney Amerika ve Türkiye'de Miyosen yaşlı karasal tortullar ve volkanizma ile ilişkilidir. Bor, Türkiye'nin sahip olduğu çok önemli, ancak yeterin- ce değerlendiremediği endüstriyel hammaddelerin- den biridir. Ülkemiz, gerek bor minerallerinin sahip olduğu rezerv potansiyeli, gerekse işletme maliyeti ve tenör avantajları ile dünyada çok önemli potansiye- le sahiptir. Ekonomik olarak üretilen bor mineralle- jinden boraks, kolemanit ve üleksit olmak üzere, dünya bor minerali rezervlerinin minimum % 80'i ül- kemizdedir. Bor madenlerimizin işletilmesi coğrafi, ulaşım, enerji yönünden, diğer ülkelere kıyasla son derece el- verişli ve uygundur. Örneğin Güney Amerikada mi- nimum 4000 metre yükseklikte, Kuzey Amerika'da ise, ya çölün ortasında ya da milli parkların içinde ol- ması işletme zorlukları ve sorunları oluşturmaktadır. Türkiye bor yatakları rezerv, tenör ve işletme bakı- mından tüm dünyada rakipsizdir. Türkiye'nin yapması gereken bor madenleri üze- rindeki kamu tekeliyle uğraşmak değil, uç ürün paza- nnda %1 bile olmayan ülke payını süratle arttırmaya çalışmak olmalıdır. Ülkemizin sahip olduğu bor yatakları gibi önem- li yer altı kaynağını, ülke ekonomisine en fazla geti- ri sağlayacak şekilde değerlendirebilmemiz için, bor işletmeciliğinin yeniden yapılandırılması zorunludur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle