09 Ocak 2025 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 19 MART 2010 CUMA 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Ermenistan ile Sorun ve Garip Ermeni Ne zaman Ermeni soykırımı ve bu iddia karşısında çeşitli ülkelerin parlamentolarının tutumları ya da Ermenistan ile ilgili sorunlar gündeme gelse, soğuk terler dökerim. Hep korkarım, sonunda kabak ister vatandaş olsun, ister olmasın, garip Ermeni’nin başına patlayacak diye. Söz konusu sorunların gündemden düşmemesi yüzünden, Türkiye’de Ermeni olmak zor, hem de çok zordur. Bu konular ikide bir ısıtılıp gündeme getirilmese de Türkiye’de Ermeni olmak yine zordur. Benim gibi Ermenilere karşı sözcüğün tam anlamıyla soykırım yapılmadığı görüşünde olanlar da geçmişte izleri kolay silinmeyecek büyük bir trajedi yaşandığını görüyorlar. Bu trajedinin yarattığı travmaları atlatmak, aradan geçen bunca zamana karşın hiç de kolay değil. Bütün bu mülahazalardan doğan kaygılarım canlıyken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çeşitli ülkelerin parlamentolarına ve diyasporaya öfkesinin etkisiyle, ülkemizde kaçak olarak bulunan yüz bin Ermeni’nin sınır dışı edilebileceğini söylemesi, korktuğumun gerçekleştiğini, sonunda pusulanın Ermenistan, diyaspora, ABD, İsveç değil de Türkiye’de ekmek peşindeki garip Ermeni’ye uzatılacağını gösterdi. Tayyip Erdoğan’ın sözlerinin bir devlet adamına yakışmadığını söylemeye gerek yok. Kaçak göçmen ve işçiler sorunu, her devlet için büyük sosyal ve etik bir yaradır. Olaya yaklaştığınız yöne göre, her biri de öbürü kadar geçerli zıt tezleri savunmak mümkündür. Konunun genel açıdan tartışmasını bırakalım bir yana, Türkiye’deki kaçak Ermeni işçilerin durumuna bakalım. Ermenistan’ın büyük bir ekonomik sıkıntı içinde olduğu, buradaki insanların çaresizlikten bizde ekmek aradıkları bir gerçektir. Bu olguda bir sakınca görüyorsak, o zaman buna nasıl ve neden göz yumulduğu sorusu geliyor gündeme. - O zaman işimize öyle geliyordu, görmeyiverdik şimdi ise gelmiyor, üstlerine gidiyoruz, diyemeyiz. Bu tavır söz konusu insanları bir şantaj aracı olarak kullanmak anlamını taşır ki, devlet sıfatına sahip hiçbir devletin sorumlu kişisi böyle bir tavrı benimsemez. Benimserse eğer, ona sorumlu değil, sorunlu kişi demek gerekir. Türkiye’nin kevgire döndüğünü, sınırlarından gelen geçenin ellerini kollarını sallayarak, gidip geldiklerini söyleyerek, buna bir son verilmesi gerektiğini ileri sürebilir ve çok geçerli gerekçelerle görüşünüzü güçlendirebilirsiniz. O zaman da şu soru çıkar ortaya: - Bunca milletten bunca insan varken, neden sadece Ermeniler sınır dışı ediliyor? Eğer, yukarıda belirttiğimiz gibi, Ermenistan ile diyaspora ile ABD ile sorunlarımızı bu garip insanların sırtına yüklüyorsak, yazıktır, günahtır, ayıptır. Aslında, Türkiye’yi yönetenler, sorunun gerçek tarafları olan Ermenistan ve ABD’ye bir şey söylememekte, garip insanların sırtından sahte kahramanlık yapmaya kalkmaktadırlar. Sen hem Ermenistan ile sınır kapılarını açacak protokolleri bir hiç karşılığında imzala, hem de sonra garip Ermenileri sınır dışı et. Olacak şey mi! Ermenistan’ın bu protokolleri imzalarken hangi görüşten hareket ettiğini birçok kişi, özellikle Emekli Büyükelçi ve CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, defalarca açıkladı. İktidar mensupları bunu anlamamakta direndiler. Ermenistan Anayasa Mahkemesi, gerçeği anlamayan kafaların içine çekiçle sokacak bir karar verdi. Buna karşılık Erivan’a “Peki, kardeşim biz bu koşullar altında bu protokolleri Meclis’imizden geçirmeyiz, Azerbaycan ile sorunlarını çözsen de geçirmeyiz, çünkü sen bizimle sorunlusun artık” demek zorundaydık. Washington’a dönerek şunu söylemeliydik: - Kusuru bakmayın bize karşı böyle düşmanca davrananlara verecek bir şeyimiz olamaz. Ama bütün bunları yapmayıp Erivan karşısında çaresiz, Washington karşısında el pençe divan kalıp garip yoksul Ermeniye “Seni kulağından tuttuğum gibi atarım” demek olmaz, ayıptır. Ayıptır ve de günahtır. asirmen@cumhuriyet.com.tr İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN namikzafer@yahoo.com Dünya basõnõ, Başbakan’õn ‘100 bin Ermeniyi gönderebiliriz’ sözlerini ‘tehdit’ diye nitelendirerek tepki gösterdi Erdoğan’õ sert eleştirdilerDış Haberler Servisi - Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn “100 bin Ermeniyi gönderebiliriz” açõklamasõ yabancõ ba- sõnda geniş yankõ bulurken yapõlan yo- rumlarda “Tehdit ilk defa ülkenin li- derinden geliyor”, “Kaba bir siyasi tep- ki”, “Tehdit, Türkiye’nin Kongre’yi ik- naya çalıştığı döneme rastlıyor” ifa- deleri dikkat çekti. Erdoğan’õn Türkiye’de yasalara aykõ- rõ olarak bulunan 100 bin Ermeniyi sõnõr dõşõ edebileceğini belirtmesi Alman med- yasõnõn yakõn takibine takõldõ. Gazeteler, radyo ve televizyonlar, Erdoğan’õn İngi- liz yayõn kuruluşu BBC’ye yaptõğõ açõk- lamalarõ gündemin önemli haberleri ara- sõnda işlerken, başlõklarda “sınır dışı tehdidi” ve “tehcir” gibi sözcükler kul- landõ. Der Spiegel dergisinin internet sayfasõnda “Erdoğan Ermenileri sınır dışıyla tehdit etti” başlõğõna yer verildi ve “Türk hükümetinin son soykırım ka- rarlarıyla birlikte sertleştiği” öne çõ- karõldõ. Almanya’nõn ikinci kanalõ ZDF de haberlerinde “Ermeni ihtilafı yumuşu- yor derken Erdoğan yangına körükle gitmeye başladı” görüşüne yer verdi. Frankfurter Allgemeine Zeitung gazete- si “Erdoğan’ın tehditleri yüksek dal- galara neden oldu” ifadesini kullandõ. Frankfurter Rundschau da Ermeni göç- menlere sõnõr dõşõ planlarõnõ “Tehdit al- tındaki Ermeniler” başlõğõyla verdi. Die Welt de, “Türkiye, 100 bin Erme- niyi tehcirle tehdit etti” şeklinde kullandõ. Özel haber televizyonu NTV ise geliş- meleri, “Türkiye 100 bin Ermeniye ‘tahammül’ ediyor” başlõğõyla sundu. Daily Telegraph gazetesi, sõnõr dõşõ ifa- desinin Ermenistan’da tepki yarattõğõnõ ve bir Ermeni milletvekilinin Erdoğan’õn sözlerini “şantaj” olarak nitelediğini kaydetti. Fransõz Le Monde gazetesi Türkiye’nin, 100 bin kaçak Ermeniyi sõ- nõr dõşõ etmekle tehdit ettiğini kaydede- rek “Erdoğan, kısa süre önce ABD ve İsveç’te onaylanan tasarıların Erme- nistan ile barış çabalarına zarar ver- diğini söyledi” ifadesini kullandõ. İspanyol El Pais gazetesi ise “Hiçbir tabu, Ermeni soykırımı sözcüğü kadar Türk milliyetçiliğinin sinirlerine do- kunmuyor. Erdoğan da kaba bir siyasi tepki ile Türkiye’de izinsiz çalışan 100 bin Ermeniyi sınır dışı etmekle teh- dit etti bile” diye yazdõ. ABD’nin Wall Street Journal gazete- sindeki haberde “Salı günkü tehdi- din, Türkiye’nin ABD Kongresi’ni Os- manlı İmparatorluğu’nun yok oldu- ğu dönemde yaklaşık 1.5 milyon Er- meninin katledilmesini soykırım ola- rak tanımamasını ikna etmeye çalış- tığı döneme rastladığı” belirtildi. İngiliz Times gazetesinde yer alan analizde, “Ermeni soykırım tasarısı, tarihi doğrultabilir ancak geleceği tehlikeye atıyor” denildi ve tasarõlarõn Türkiye’yi tehlikeli bir biçimde İran’a doğru ittiği görüşüne yer verildi. Tasarõlarõn Türkiye-Batõ ilişkilerine verebileceği zarara vurgu yapõlan yazõda, “ABD Kongresi’nin bir komitesince onaylanan tasarı, tarih açısından bir yanlışı düzeltebilir ancak bunu yaparken Ortadoğu’da barışçıl bir geleceği tehlikeye atabilir” denildi. Yazõda şu ifadeler yer aldõ: “İsrail’in sakar antidiplomasisine ve AB’den geçer notu alma başarısızlığına kızan Türkiye’nin, Batı ile birlikte top oynamak için gerekçeleri tükeniyor. Kongre’deki oylama ve İsveç Parlamentosu’nda buna benzer bir sonuç, Türkiye ile Batılı müttefikleri arasında yeni bir takoz oluşmasına katkıda bulundu ve onu tehlikeli bir biçimde İran’a doğru itiyorlar.” İNGİLİZ TIMES: Türkiye İran’a itiliyor S O N A R A R A Ş T I R M A S I : YurttaşTSK’nin yıpratıldığını düşünüyor İstanbul Haber Servisi - SONAR’õn “Türkiye Siyasi Eğilimler ve Beklentiler Araştırması, Mart-2010” adlõ çalõşmasõna göre yurttaşlarõn bü- yük çoğunluğu Türk Silahlõ Kuvvetleri’nin (TSK) Ergenekon soruşturmasõyla yõpratõlmaya çalõşõldõğõ- nõ düşünüyor. SONAR, Türkiye’de mart ayõndaki siyasi ve eko- nomik gelişmelerin yurttaşlar tarafõndan algõsõnõ, 15 ilde 3 bin kişi ile “yüz yüze anket yöntemi” kullanarak araştõrdõ. “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin siyasi ve haklı nedenlerle gereğinden fazla yıp- ratıldığını mı düşünüyorsunuz, yoksa TSK men- suplarıyla ilgili bütün bu iddialar ve yapılanlar doğru mu” sorusuna, ankete katõlanlarõn yüzde 63.9’u “TSK’nin yıpratıldığını düşünüyorum”, yüzde 19.4’ü “Bazı TSK mensupları ile ilgili id- dialar ve yapılanlar doğrudur”, yüzde 16.7’si ise “Fikrim yok” yanõtõ verdi. Araştõrma, TSK’nin yõpratõlmaya çalõşõldõğõnõ düşünenlerin sayõsõnõn bir önceki aya oranla arttõğõnõ da ortaya koydu. SO- NAR’õn şubat ayõna ilişkin araştõrmasõnda aynõ soru- ya, “TSK’nin yıpratıldığını düşünüyorum” yanõtõ- nõ verenler yüzde 61.40, “Bazı TSK mensuplarıyla ilgili iddialar ve yapılanlar doğrudur” yanõtõnõ ve- renlerin oranõ yüzde 20.20, “fikrim yok” yanõtõnõ verenlerin oranõ ise yüzde 18.40 olarak yer almõştõ. AKP oy kaybetti Deneklere, siyasi parti isimlerine göre alfabetik hazõrlanmõş olan birleşik oy pusulasõ verilerek se- çim yapmalarõnõn istendiği ankette, katõlõmcõlarõn yüzde 30.17’si “AKP”, yüzde 23.67’si “CHP”, yüzde 16.83’ü “MHP”, yüzde 5.63’ü “BDP”, yüzde 3.87’si “SP”, yüzde 3.77’si “DP”, yüzde 3.53’ü “DSP”, yüzde 1.37’si “BBP”, yüzde 1.57’si “Diğer”, yüzde 9.59’u ise “Kararsızım” yanõtõnõ verdi. “Kararsızlar” orantõsal olarak da- ğõtõldõğõndaysa oy oranlarõ şöyle değişti: Yüzde 33.36 “AKP”, yüzde 26.17 “CHP”, yüzde 18.63 “MHP”, yüzde 6.23 “BDP”, yüzde 4.29 “SP”, yüzde 4.17 “DP”, yüzde 3.92 “DSP”, yüzde 1.53 “BBP”, yüzde 1.70 “Diğer”... Halkın gündemi ekonomi... Anket, 29 Mart 2009 yerel seçimler il genel mecli- si sonuçlarõ baz olarak alõndõğõnda, AKP’nin yüzde 5 oy kaybettiği, CHP ve MHP’ninse oylarõnõ yaklaşõk yüzde 3 puan arttõrdõğõnõ ortaya koydu. Karşõlaştõr- malõ sonuçlara göre AKP’nin oylarõ yüzde 38.39’dan, yüzde 33.36’ya düşerken CHP’nin yüzde 23.08’den yüzde 26.17’ye, MHP’nin de yüzde 15.97’den yüzde 18.63’e yükseldi. DSP ise yüzde 1 olan oy oranõnõ yüzde 3’e yüksel- terek toparlanma sürecine girdiğinin işaretlerini ver- di. Araştõrmada, “Türkiye’nin en önemli sorunu nedir” sorusuna katõlõmcõlarõn yüzde 69.40’õ “Eko- nomik sorunlar, pahalılık”, yüzde 68.20’si “İşsiz- lik/istihdam”, yüzde 20.50’si “Devlet kurumların- daki son gelişmeler (TSK-yargı)”, yüzde 19.70’i “Kürt açılımı” cevabõnõ verdi. ‘DİYANET AÇILIMI’ BAŞLADI CHP’li Ateş’ten müftüye ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal’õn “Müftüler de il idaresi- nin bir parçası. İllerinizdeki müftülerle görüş- meyi ihmal etmeyin” talimatõnõn ardõndan CHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Yılmaz Ateş Ankara Müftüsü Mustafa Hakkı Özer’i ziyaret etti. Ateş’in önceki günkü ziyareti sõrasõnda Müftü Yardõmcõsõ Ahmet Uysal ve Şube Müdürü İbra- him Gündüz de hazõr bulundu. Görüşmede Mec- lis’e sunulan Diyanet İşleri Başkanlõğõ yasasõyla Diyanet çalõşanlarõnõn özlük haklarõnõn da günde- me geldiği bildirildi. Yõlmaz Ateş, Diyanet çalõ- şanlarõnõn özlük haklarõnõn iyileştirilmesi için her platformda gerekeni yapacaklarõnõ söyledi. Nevruz tutuklamaları DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Nevruz’da suç işleme olasõlõğõ olanlara yönelik olarak Şõrnak ve ilçelerinde düzenlenen ev bas- kõnlarõnda gözaltõna alõnan 20 kişiden 6’sõ serbest bõrakõlõrken, daha önce çeşitli olaylara karõştõklarõ belirlenen 14’ü tutuklandõ. Ağrõ’nõn Doğubayazõt ilçesinde 5 kişi gözaltõna alõndõ. Şüphelilerin Ab- dullah Öcalan’õn yakalanõşõnõn yõldönümünde ya- põlan korsan gösterilere katõldõklarõ belirtildi. Başsavcı Vekili Gürses vefat etti İstanbul Haber Servisi - Bakõrköy Cumhuri- yet Başsavcõvekili İbrahim Gürses, karaciğer yet- mezliği tanõsõyla tedavi gördüğü hastanede yaşa- mõnõ yitirdi. Gürses için dün öğle vakti Bakõrköy Adalet Sarayõ’nõn bahçesinde düzenlenen törene, ailesi, Bakõrköy Kaymakamõ Dursun Ali Şahin, Bakõrköy Cumhuriyet Başsavcõsõ Mustafa Adagül, İstanbul Barosu Başkanõ Muammer Aydõn, iş arka- daşlarõ ile adliye çalõşanlarõ katõldõ. Gürses’in ce- nazesi Eskişehir’in Çifteler ilçesine gönderildi. Hüseyin Çelik’ten açıklama AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ Hüseyin Çelik, gazetemizde dün yayõmlanan “Çelik’ten Fener Sa- vunmasõ” başlõklõ habere ilişkin açõklama yaptõ. Çe- lik “Söz konusu haberinizin içeriğinde de belirttiği- niz gibi, bu açõklamayõ CHP Genel Başkanõ Sayõn Deniz Baykal’õn partisinin grup toplantõsõnda yaptõğõ konuşmada hükümetimiz hakkõndaki beyanlarõna ce- vap vermek amacõyla yaptõm. Açõklamada yargõ sü- reci devam eden Deniz Feneri’nin lehinde ya da aleyhinde tek bir ifadem olmamõştõr. Almanya’da yürüyen bir dava ve Türkiye’de devam eden bir so- ruşturma ile ilgili sürece dair Sayõn Baykal’õn doğru bilgiler vermediğini belirttim” görüşlerini kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle