17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

22 Cavid VELİEV TUSAM Yakındoğu ve Kafkasya Araştırmaları Masası [email protected] Akdamar Kilisesi’nin açılmasının yansımaları… C S TRATEJİ Kilisenin açılışı Ermenistan ve Ermeni lobisi basınında farklı algılandı. Ermenistan Dışişleri Basın Sözcüsü Vladimir Karapetyan kilisenin onarılmasının olumlu bir gelişme olduğunu söylerken diğer yandan Türk yetkililerin ve medyasının kilisenin tarihikültürel değerini umursamadıklarını, asıl amaçlarının Ermeni soykırımı gerçeğinin dünya kamuoyu tarafından tanınmasını engellemek için propaganda yapmak olduğunu savundu. Ermeni basını kilisenin açılışından çok TürkiyeErmenistan sınır kapılarının açılması gereği üzerinde durdu ve bu konuda suçlu taraf olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni gösterirken Türkiye’nin sınır kapılarını kapatmasının gerçek nedenlerine hiçbir şekilde yer vermedi. Akdamar anıtmüzesi ile ilgili yorum yapan Oskanyan, törene Ermenistan’ın daha düşük düzeyde katılmasının nedenini TürkiyeErmenistan sınır kapılarının kapalı olmasına dayandırdı ve sınırların kapalı olmasının geçerli bir nedeni olmadığını iddia etti. Ermenistan basının dikkatini çeken en önemli konu ise Akdamar’dan bir gün önce 28 Mart 2007’de ABD Senatosu’nun Dış İlişkiler Komisyonu’nda Hrant Dink cinayetini kınayan, 301.maddenin kaldırılmasını ve Türkiye’nin Ermenistan’la diplomatik ilişkiler kurmasını öngören yasanın onaylanması oldu. Metinde "Hrant Dink Ermeni soykırımından bahsettiği için’ yerine "Hrant Dink, 1915’teki Ermeni katliamını soykırım olarak değerlendirdiği için’ hakkında 301. maddeden işlem başlatılmıştı" ifadesinin yer alması Ermeni lobisinde hayal kırıklığına neden oldu. Amerikan Ermeni Ulusal Komitesi’nin (ANCA) Basın sözcüsü Elizabet Guldciyan metinden "soykırım" teriminin çıkarılmasının kabul edilemez olduğunu, bunun metni anlamsız kıldığını ifade ederken, bir kısım Ermeni lobisi ise metinde Hrant Dink’in "soykırım" ifadesini kullandığı için yargılandığının yer almasını ise umut verici olarak değerlendirdi. Türkiye tarafı ise bu değişikliği ABD Senatosu’nun sözde Ermeni soykırımı tasarısına mesafeli olduğu şeklinde yorumlamıştı. an Gölü’nün Akdamar Adası’ndaki Akdamar/Surp Haç Kilisesi’nin onarılması Türkiye’nin, kendi sınırları içindeki Ermeni azınlığı ve Anadolu kültür tarihini korumaya yönelik bir adım olsa da aynı zamanda Ermenistan’a uzatılan bir zeytin dalı niteliğindeydi. Ermenistan’a yönelik bu açılım ilk olmadığı gibi sonuncu da olmayacak gibi görünüyor. 2.6 milyon dolar para harcanan yenileme, yaklaşık 18 ay sürdü ve Türkiye böylece kendi içindeki kültürel farklılıkları korumaya ve yaşatmaya yönelik hoşgörüsünü somut şekilde ortaya koydu. Türkiye, sadece yenileme ile yetinmedi aynı zamanda Ermeniler için büyük önem taşıyan kilisenin açılışına diplomatik ilişkisi bulunmayan Ermenistan’ı ve Türkiye’yi "soykırımcı devlet" olarak tanıtmak isteyen Ermeni lobisini de davet etti. Kilisenin bir anıt müze olarak kullanıma açılması, çan ve haçın bulunmaması ise Türkiye içinde ve dışında tartışmalara neden oldu. 29 Mart 2007’de Akdamar/Surp Haç Anıt Müzesi’nin açılışı için düzenlenen törene değişik ülkelerden basın mensupları, Ermeni diasporası üyelerinin yanı sıra Ermenistan Kültür Bakan Yardımcısı Gagik Gyurciyan başkanlığında bir heyet katıldı. Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan, katılımcı heyetin de bu kilisenin Ermenilere ait anlamı bulunuyor. Türk kaynaklarına göre, kilise olduğunu göstermek ve bu denli stratejik bir bölgede 1915 olaylarında Türklere karşı Van’daki isyancı Ermeni varlığının bulunduğunu göstermek için törene Ermenilerin örgütlenme merkezi oldu ve isyan katıldığını söyledi. hazırlıkları burada yapıldıktan sonra, Van yakılıp Açılış töreni öncesi TürkiyeErmenistan sınır yıkıldı ve 201 bin Müslüman katledildi. kapıları kapalı olduğu için Ermenistan’dan gelecek heyetin kullanacağı güzergah hem Ermenistan’da hem de Türkiye’de tartışma konusu oldu. Ermenistan RMENİLER’DEN SUÇLAMA Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan "TürkiyeAkdamar’ın açılışı, isminden kullanım amacına Ermenistan sınır kapıları açılırsa doğrudan Van’a kadar taraflar arasında birçok tartışmaya neden oldu. geçeriz" ifadesini kullandı fakat sınırlar açılmayınca Ermeni heyeti Kültür Bakanı Yardımcısı başkanlığında Gürcistan üzerinde Kiliseyi Koç ve Mutafyan açtı... kara yoluyla Van’a geldi. Bundan önce ise Türkiye’de konu ile ilgili olarak hükümet temsilcileri, eski Van valisi, İçişleri Bakanı, Kültür Bakanı ve Genelkurmay’dan temsilcilerin katıldığı bir toplantı gerçekleştirilmiş ve hükümet Erivan ve Van arasında doğrudan uçak seferlerinin yanı sıra Akyaka ve Alican sınır kapılarının açılması gerektiğini savunmuştu. Fakat Genelkurmay güvenlik nedeniyle her iki seçeneğe de karşı çıktı. V Ermeniler memnun değil Türkiye, coğrafyasında yaşamış kültürlere saygısını göstermek açısından Van’daki Akdamar Kilisesi’ni onararak müze olarak açtı. Ermeni çevreleri ise yeni ödünlerle, ibadete de açılmasını istiyorlar. E ‘SOYKIRIM’ TARTIŞMALARI ABD Senatosu Dış İlişkiler Komisyonu bu metni onaylayarak esasen Türkiye’nin iç ve dış işlerine karışmış oluyor. ABD Senatosu Dış İlişkiler Komisyonu’nun demokrasi ve düşünce özgürlüğü anlamındaki hassasiyetinin soykırımı inkârın cezalandırılması yasasını çıkaran Fransa’ya yönelik de göstermesi beklenirdi. Üstelik Türkiye’de bundan sonra bilimsel toplantılarda "soykırım" yapıldığını ifade etmek de Türklüğe hakaret suçu kapsamında görülmeyecektir. Nitekim, Hrant Dink’in ölümünden 12 gün sonra Şişli Cumhuriyet Savcılığı, 'soykırım' demenin düşünce özgürlüğü kapsamında kaldığına ve Türklüğe hakaret olarak yorumlanamayacağına hükmetti.(1) Bu yorum Ermeni lobisinin, Ermenistan’ın ve diğer dış baskıların "soykırımın" Türkiye içinde tartışma haline getirilmesi için yaptığı çalışmaların başarısıdır. 28 Mart 2007’de söz konusu metnin ABD Senatosu Dış İlişkiler Komisyonu’nda onaylanmasından bir gün önce Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Abdullah Gül Washington Times’da yazdığı "Ermeni Trajedisini Siyasallaştırmak" başlıklı makalesinde ortak tarih komisyonu oluşturulması önerisini yinelemiş ve 1915 olaylarından bir trajedi olarak bahsetmişti. Gül’ün makalesinde yer alan "Bu tür bir komisyonun kurulması TürkiyeErmenistan ilişkilerinin normalleşmesi için olumlu ERMENİLERİN YAKLAŞIMI Ermeni diasporasının en kuvvetli olduğu ülkelerden Fransa’daki Ermeni Örgütleri’nin Koordinasyon Konseyi törene katılma davetini reddetme nedenini açıklamazken, Ermenistan Eçmiyadzin Kilise temsilcileri de Akdamar, kilise olarak değil müze/anıt olarak açıldığı için törene katılmayı reddetti. Türkiye Ermenileri Patriği Mutafyan’ın sözlerine göre Akdamar XIX. Yüzyıla kadar Ermeniler açısından İstanbul, Beyrut ve Kudüs’teki kiliselerden sonra dördüncü büyük ibadet yeri olmuştu. Bu nedenle sürekli ayin yeri olmasa bile kilisenin anıt müze olarak kullanılmasını, kilisede yılda bir kere 16 Mayıs’ta ayin yapılmasını ve Akdamar adasında ise festival düzenlenmesini istediklerini dile getirdi. Mutafyan, hükümetin bu törenlere olanak sağlamasını isterken, Ermenistan ve Ermeni lobisi kilisenin devamlı olarak dini kullanıma açık olmasını istiyor. TürkOsmanlı tarihinde ise kilisenin farklı bir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle