17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

700 km doğusunda uzanır. Nüfusunun yüzde 48.5’ini Tatarlar, yüzde 43,5’ini ise Rus etnik kökenliler oluşturuyor. Dolayısıyla, Tataristan’ın Rusya açısından ekonomik, stratejik ve demografik açılardan önemli olduğu, bu nedenle de vazgeçilemez görüldüğü söylenebilir. Tatarlar ulusal yemekleri ile... C S TRATEJİ 15 Putin yönetimini tasarı konusunda daha kararsız hale getiriyor. Böyle bir durumda, aslında Tataristan’ın hukuken Rusya’nın bünyesinde olduğunu tespit eden ve merkezileşme yönünde 1994 Anlaşmasına kıyasla çok daha ileri bir adım teşkil eden yeni tasarı bile Rusya Federasyonu’nun "merkez" güçlerince artık yeterli görülmüyor. Cumhuriyet dışındaki idari birimlerden gelen baskılar arttıkça, Rusya’daki federalizm, konfederasyon–üniter devlet skalasında, üniter devlete doğru çekilmeye çalışılıyor… PUTİN’İN POLİTİKASI Putin yönetimi, federasyonun birimlerinin merkeze bağlılığının arttırılması konusunda cumhuriyetlerle özel anlaşmalar yapma yoluyla tavizler verme politikasının tersine, merkezi yönetimi güçlendirme politikasının başarılı olacağı fikrini savundu. Yukarıda aktarılan idari reformlarını da bu mantığa dayandırdı. Putin yönetiminde, Rusya Federasyonu'nun 89 bölgesinde (2005’te Permyakya ve Perm oblastları birleştirilip Perm krayı kurulmuştur. Dolayısıyla bu sayı 88’e inmiştir) valilerin seçim yerine Kremlin'in atamasıyla işbaşına gelmesi kararıyla yetinilmedi, özerk cumhuriyetlerin parlamentoları Kremlin'in adayını iki kez reddederse, parlamentoların feshi de gündeme alındı. Ayrıca Putin, Rusya Federasyonu anayasalarıyla çelişen cumhuriyet yasalarının yürürlükten kaldırılması yönünde baskı politikası izlemeye başladı. Rusya Federasyonu Anayasası’nın 66/1 maddesine aykırı olarak Tataristan Anayasası’nın 59. maddesinde yer alan "Tataristan hukukî statüsünü özgür olarak kendisi belirler" ve 61.maddesinde yer alan "Tataristan egemen bir devlettir, milletlerarası hukukun bir öğesidir, yetki ve yönetim alanlarının karşılıklı değişimi esasına dayalı olarak Rusya Federasyonu ile birleşiktir… " maddelerinin kaldırılması yönünde gayretlere girildi. Bu çerçevede 1999 yılında, 5 yıllığına uzatılan yetki ve sorumluluklar paylaşım anlaşmaları 2003 yılında uzatılmadı. Bununla da yetinilmeyerek, 1990’lı yıllarda Moskova’nın bölgelerle imzaladığı tüm anlaşmalar geçersiz ilan edildi. Anlaşma yapmak isteyen bölgelere yeni anlaşmaların 2005 yılına kadar yapılması teklifi getirildi. Ancak bu anlaşmaların imzalanması için Devlet Başkanı ve cumhuriyetlerdeki Cumhurbaşkanlarının kabulü yetersiz görüldü ve yasama organlarının onayı şartı getirildi.(3) TATARİSTAN’IN TEPKİSİ Tataristan yönetimi de bu sürecin temel dinamiklerinin farkında. İşte bu yüzden merkezileşme eğilimlerinin daha da büyüyeceğini düşündüğü yeni döneme en azından elindekini koruyarak girmek istiyor. Bu bağlamda, Tataristan Devlet Başkanı Şamiyev 2005 tarihli anlaşma tasarısını temel uzlaşma metni olarak sunmaya devam ediyor. Anlaşmanın Rusya Federasyonu yasalarıyla çelişen bir yanının olmadığını, Federasyon Konseyi oylamasında alınan kararın siyasi olduğunu, yaklaşan seçimler öncesinde Rus seçmene bir mesaj niteliği taşıdığını ifade ediyor.(4) Müdahale olası mı? 29 Ağustos 2004 tarihinde, Kremlin tarafından desteklenen eski Çeçenya İçişleri Bakanı, Ali Alkanov, Çeçenya Devlet Başkanlığına getirilmişti. Alkanov petrol gelirlerinin Çeçenya içinde kalması fikriyle, Rus enerji çevrelerinde tartışmalara yol açmıştı. Bu süreçte, Rusya Federasyonu, merkez ile daha uyumlu bir siyasi alternatif yaratma gayretine girmişti. İşte bu yüzden, bir suikast sonucu öldürülen Cumhurbaşkanı Ahmed Kadirov'un oğlu olan Ramazan Kadirov, 2006'nın Mart ayında başbakanlığa getirildi. Bu hazırlık sürecinin ardından geçtiğimiz günlerde Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin, Kadirov’u devlet başkanı adayı olarak gösterdi. Çeçenya parlamentosu da Kadirov’un başkanlığını 2 Mart 2007 tarihinde onayladı. Böylelikle Putin, bir taraftan Rusya’ya daha da ılımlı olduğuna inandığı bir ismi iktidara taşıyarak merkezi yönetimi güçlendirme yönünde önemli bir adım atmış, diğer taraftan benzer arayışlar içindeki cumhuriyetlerin liderlerine bir büyük mesaj vermiş oldu. Kuşkusuz bu mesaj en çok Tataristan’da yankı bulacak. Şamiyev’in tutumu nedeniyle, Tataristan yönetimine karşı Putin yönetiminin benzer adımları atabileceği seslendirilmeye başlandı. Hatta olası yeni devlet başkanları konusunda spekülasyonlar yapılmakta…(5) Bu durumda Tataristan yönetiminin geleceğini de Putin yönetiminin merkezileşme konusundaki politikaları belirleyecek… Dipnotlar: (1) bkz. Muhammet Karadağ, "Rus Federalizminin Tarihi Gelişimi ve Geleceği", (der.), İhsan Çomak, Rusya Stratejik Araştırmaları 1, TASAM Yayınları, Ankara, 2006, s.36. (2) Gulnaz Sharafutdinova, "Paradiplomacy in the Russian Regions: Tatarstan’s Search for Statehood", EuropeAsia Studies, C.55, S.4, Haziran 2003, ss.623,624. (3) Rusya’daki Cumhuriyetlere İlişkin Anlaşma Ertelendi", http://www.dunyagundemi.com/ydg/ index.php?option=comcontent&task=view&id=529&Itemid =47 (4) "Tatarstan: ‘Faultless’ PowerSharing", 23 Şubat 2007, http://www.unpo.org/article.php?İd =6348 (5) "Tatarstan: Longtime President Rumored to be under Fire", 1 Mart 2007, http://www.rferl. org/featuresarticle/2007/03/858e26e6f084406caca2157d04056eff.html Son anlaşma Rusya Parlamentosu’nca onaylanmadı, top sonunda Putin’e gelebilir. Devlet Başkanı’nın değiştirilmesi, özerkliğin daha da sınırlandırılması gündemde. Federasyonu Dışişleri Bakanlığı ile uzlaşma koşulu, 1994 anlaşmasının aksine bu hakkın içini boşaltmaktaydı. Tüm bunlara rağmen, Tataristan, anlaşmanın yürürlüğe girmesi durumunda 1994 anlaşmasıyla kazandığı statüsünün bir kısmı yitirecek olmasına karşın, Moskova ile ilişkilerini yöneten yeni bir yetki dağılımı dokümanına sahip olacaktı. Rusya Federasyonu’nun merkezileşme yönünde adımlarını attığı bu dönemde, bu bile Tataristan adına önemli bir kazanım sayılabilirdi. Bu nedenle, kısa sürede anlaşma metni Tataristan parlamentosundan geçirildi. MOSKOVA’DA DURUM Rus parlamentosunun alt kanadı Duma'nın kabul ettiği, Putin'in de onayladığı ve Federasyon Konseyi'ne sunduğu tasarının oylanması öncesinde konseyin dört komitesi aleyhte görüş bildirdi. Aleyhte görüşler şu sorunlu alanlara vurgu yapmaktaydı: Uluslararası ve dış ekonomik ilişkiler kurulması serbestliği, Tataristan'ın kendisini demokratik hukuk devleti ilan etmesi, milli pasaport verilmesi, Tataristan Devlet Başkanı’nın çok iyi derecede Tatarca konuşması şartı getirilmesi. Bu çerçevede, Federasyon Konseyi Başkanı Sergey Mironov'un, anlaşmayı onaylayan Rus parlamentosunun alt kanadı Duma'nın milletvekillerini ve Tataristan yönetimini bölücülükle suçladığı Rus gazetelerine yansıdı. Mironov’a göre, anlaşmanın onaylanması, tıpkı 1990’ların başında olduğu gibi, federasyona bağlı cumhuriyetlerde yeniden egemenlik ilan etme sürecinin başlatılması anlamına gelecekti. Bu tasarı, anayasada yer alan idari birimler arasındaki eşitlik ilkesine de aykırıydı. Mironov’un bu görüşü önemli ölçüde destek buldu. Anlaşma, Rusya’nın toprak bütünlüğü sorunu çerçevesinde değerlendirildi. Zaten Tatar senatörlerin tüm çabalarına rağmen, 121 senatörden sadece 13'ü bu anlaşmanın kabul edilmesi yönünde oy kullandı ve tasarı, Rus parlamentosu alt kanadı Duma’ya geri gönderildi. Tasarının Duma’da yeniden kabul edilmesi durumunda, bu kez doğrudan Putin’e gönderilecek. Putin’in onaylaması halinde yürürlüğe girecek. İşte bu noktada Putin’in kararı Rusya’daki idari yapılanmanın yönü konusunda önemli ipuçları verecek. Putin, 2005 konjonktüründe, gelecek seçimlerde belirleyici olabilecek Tatar nüfusu küstürmeme adına böyle bir tasarıyı kabullenmişti. Oysa günümüzde merkezileşme eğilimleriyle artan toplumsal destek (özellikle Rus etnik kökenlilerden) YENİ ANLAŞMA TASARISI Tataristan’la Rusya Federasyonu arasında yeni bir yetki ve sorumluluklar anlaşmasının hazırlıkları, Rusya’da merkezi hükümetin etkinliğinin 1994’e kıyasla oldukça arttığı bu süreçte gerçekleşti. Bu anlaşma tasarısı, 2005 yılı Eylül’ünde Putin ve Tataristan Devlet Başkanı Mintimer Şamiyev tarafından imzalandı. Tasarıda Tataristan’ın egemenliğine bir vurgu yapılmamaktaydı. Cumhuriyetin Rusya Federasyonu yetkisinin dışındaki alanlarda tam devlet yetkisinde olduğu ifadesiyle yetinilmişti. Böylelikle 1994 Anlaşması’nda yer alan Tataristan’ın yetkilerinden bir kısmı budanmıştı. Ancak bu anlaşma tasarısında Tataristan’ın kazançlı olduğu alanlar da mevcuttu. Tataristan’da yaşayanlar, Tataristan’ın devlet sembolünü içeren pasaport taşıma hakkına sahip olacaklardı. Fakat bu sembol, standart pasaportun bir parçası değil, bir eki niteliğinde olacaktı. Anlaşma tasarısı Tataristan’a uluslararası ilişkiler kurma hakkı da tanımaktaydı. Ancak bu noktada getirilen Rusya
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle