22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Holdingleşen Tariş, ithalat yapacak İ ZMİR (A.A) Tariş Pamuk Birliği Başkanı Basri Özçoban, birlik bünyesindeki fabrikaları şirketleştirdiklerini belirterek, ''İlk hedefimiz kar elde etmek. Şirketleşen fabrikalarımız isterse Tariş'ten hiç mal almasın ama kar etsin'' dedi. Özçoban, birlik bünyesindeki fabrikalar ve işletmelerin anonim şirket statüsüne getirildiğini, bu kapsamda kooperatifin çoğunluk hissesine sahip olduğu 8 şirketin faaliyete başladığını belirtti. Kooperatiflerin rekabet koşullarına uyumunu sağlamak amacıyla, kooperatifçilik sisteminde reform sayılabilecek girişimler yaptıklarını ifade eden Özçoban, gelecek yıl planladıkları halka arzla borsaya açılan ilk kooperatif olacaklarını ifade etti. Eskiden birlik olarak hem kooperatifleri hem ortakları hem de fabrikaları beslediklerini, birliklerin bunun için yüksek oranda borçlanmak durumunda kaldığını kaydeden Özçoban, şöyle konuştu: ''Fabrikalar artık şirket oldu. Kendi kendilerini idare edecekler. İlk hedefimiz kar etmek. Şirketler isterse Tariş'ten hiç mal almasın, kaliteli ve ucuz pamuğu nerede bulursa oradan alsın. Gerekirse ithalat da yapsın ama kar etsin. Bu durum kooperatifçilik için risk değil avantaj yaratacak. Biz yıllarca şirketleri de kooperatif anlayışıyla yönetiyorduk. Bizi seçenlerin içinden yönetici atıyorduk. İyi yönetemediklerinde hesap da soramıyorduk. Artık bu devir kapandı.'' Tariş Pamuk Birliği'nin En Büyük 500'de 141. sırada olduğunu, şirketleşme sonrası ilk 50'de yer almayı hedeflediklerini kaydeden Özçoban, şirketlerden Pamukyağı Kombinası ve İplik Fabrikası'nı halka arz etmek için çalışmalara başladıklarını belirtti. İlk etapta Aydın Pamukyağı Kombinası'nı İMKB'ye kote etmeyi planladıklarını kaydeden Özçoban, SPK'dan izin alarak 3 yıl beklemeden gelecek yıl halka arz çalışmalarını başlatacaklarını belirtti. Özçoban, ''Önümüzdeki süreçte şirketlerin perfor mansını göstermeliyiz. 1 yıllık bilançomuzu göstermeliyiz. Şu anda piyasada en çok tutulabilecek olan şirket Pamukyağı Kombinası. Türkiye'nin çok ihtiyaç duyduğu yağ alanında üretim yapıyor, kar potansiyeli çok yüksek. Bu şirketin halka açılma süreci 11,5 yıl alır'' dedi. Yeniden Yapılandırma Kurulunun şirketleşme ve olduğuna inandıklarını kaydeden Özçoban, kurulun şu anda çalışmalara destek verdiğini söyledi. Özçoban, birliğe ait atıl durumdaki gayrimenkulleri değerlendirmek üzere yaptıkları çalışma kapsamında Kuşadası'ndaki 7 dönümlük araziyi sattıklarını, İzmir'de Kahramanlar semtindeki eski pamukyağı kombinası fabrikası, Çiğli semtindeki araziler ve Aydın'daki gayrimenkuller için de yatırımcılardan proje beklediklerini ifade etti. Pamuk Birliği Başkanı Özçoban, beğendikleri projelere göre değişik sektörlerde yatırım da yapabileceklerini kaydetti. PAMUK FİYATLARI ARTACAK Basri Özçoban, tüm dünyada olumsuz hava koşulları nedeniyle pamuk üretiminin azaldığını, 6 ay önce 130 cent civarındaki pamuğun bugün 168 cente kadar yükseldiğini belirtti. ABD, Çin ve Yunanistan gibi büyük üreticilerin rekolteyi önemli oranda düşüreceğini, Türkiye'de de üretim alanında yüzde 40, verimde de yüzde 20 civarında bir daralma beklediklerini kaydeden Özçoban, üretimin geçen yılın yarısı kadar olabileceğini öne sürdü. ABD'nin pamuk satmak için uyguladığı uzun vadeli GSM kredilerini de bu yıl uygulamadan kaldırdığını ifade eden Özçoban, ''Fiyatları aşağı çeken bu kredilerin kalkması ve Çin'in çok büyük miktarda ithalat yapmak durumunda olması fiyatları artıracaktır. Fiyatlar hızla yükselse de döviz kurundaki olumsuzluk nedeniyle maliyetleri halen tutturamıyoruz'' dedi. Tariş'in elindeki pamuk stokunun Türk tekstilinin sigortası olduğunu da dile getiren Özçoban, ''Elimizdeki pamuğu bir anda satarsak Türkiye stoksuz kalır, bu tekstil sanayini yaralar. Çünkü ithalat da yapılsa zamanlama sorunları yaşanabiliyor. Basiretli bir tüccar gibi hareket etmemiz isteniyor, biz de böyle hareket ediyoruz ama stok müessesesi görevimiz ve bunun maliyetleri unutulmamalı'' diye konuştu. Tariş Pamuk Birliği Başkanı Özçoban’a göre, Türkiye elindeki pamuğu satarsa stoksuz kalacak. halka açılma hedeflerine ilk etapta şüpheyle yaklaştığını, ancak ciddi adımlar atılmasıyla hedeflerin gerçekçi Gelecek aylarda açılacak şarküteri zincirlerinin giderek tüm dünyaya yayılması hedefleniyor İzmirli gıdacılar ŞARPA'da örgütlendi Şehriban KIRAÇ ZMİR İzmir'de gıda üzerine çalışan 202 girişimci, şarküteri ürünlerini doğrudan tüketiciyle buluşturmak amacıyla Şarküteri Pazarı Gıda Ürünleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'ni (ŞARPA) kurdu. İlk mağazaları gelecek aylarda İzmir'de açmaya hazırlanan şirket yöneticileri, daha sonra bunları dünyanın çeşitli noktalarına yaymayı hedeflediklerini söylediler. İzmir'de daha önce KİPA modelini yaşama geçiren işadamları, bu kez ŞARPA'nın öncülüğünü üstleniyor. Aralarında daha sonra İngiliz TESCO'ya satılan KİPA şirketinin kurucularından Şinasi Ertan'ın da yer aldığı 202 girişimci, geçen ay ortalarında ŞARPA'nın kuruluş sürecini tamamladılar. Hisse ba İ şına 20 bin YTL ile ortak olunan şirketin, ilk mağazaları gelecek aylarda İzmir'de açacağı bildirildi. EBSO Muhtelif Yiyecek Maddeleri Sanayi Meslek Komitesi ve ŞARPA İcra Kurulu Üyesi Cihangir Hür, şu anda piyada olan şarküteri ürünlerinin yüzde 90'ını, yeni oluşumun ortaklarının sağladığını belirterek, birleşmenin gıda güvenliğine önemli katkı sağlayacağını söyledi. Gelecek aylarda açılacak şarküteri zincirlerinin, sadece İzmir ve Türkiye'yle sınırlı kalmayacağını, Türklerin yoğun yaşadıkları alanlara da yönelmeyi hedeflediklerini belirten Hür, çalışmalarıyla ilgili şu bilgileri verdi: "Özellikle gıda üreticileri tarafından şarküteri zincirler açmak üzere kurduğumuz ortaklığa, sanayi odasının eski meclis başkanı Şinasi Ertan beyin de katılması, bilgi ve tecrübeleriyle yol gösterici olması İzmirliler tarafından duyulunca, gıda sanayicilerinin dışından da ciddi bir katılım sağlandı. Kuruluşta sermaye piyasasının bürokratik prosedürüne muhatap olmamak için ortak sayısını 200'le sınırlamaya çalıştık ve 202 ortakta durduk. ŞARPA, İzmir'de parekende gıda satış zinciri kurma düşüncesinde. Ülkemizde hipermarketlerin, süpermarketlerin şarküteri bölümlerine son yıllarda özel ilgi oluşmaya başladı. Dünyada da böyle bir gidiş var. insanlar daha kaliteli, daha lezzetli, yeni tatlar arayışı içerisinde. Ayrıca maliyetleri düşürmek için zeytinyağının içine farklı yağlar karıştırmak, içinde nar olmayan nar suyu satmak gibi gıdada güvenilirliği ortadan kaldıran uygulamalar da yapılıyor. Gıda üreticileri olarak bu gidişatı çok doğru bulmuyoruz. Kaliteli gıdalar ucuza satılmazmış gibi bir düşünce var. Kaliteyi ucuza satabilecek bir güven oluşturursak, bu İzmir'de tutar. Hatta Ege'den Türkiye'ye, oradan da Türklerin yoğun olarak yaşadığı dünyadaki diğer bölgelere de dalga dalga yayılır." 21
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle