13 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

AB'de ikinci sınıf statü kabul edilemez olacağımız ve sorun yaşayacağımız üretim dalları doğru belirlenmeli ve "besin güvenliği, kendine yeterlilik ve dış pazarda yarışabilirlik" temel TEMA Danışmanı amaçlarını birlikte kavrayan üretim senaryosu oluşturulmalıdır. Bu kapsamda; önce buğday, aşanan yapısal ve dönemsel sektör şekerpancarı, ayçiçeği, kırmızı et ve süt gibi "temel sorunları, Birliğin ülkemize yönelik siyasal stratejik ürünlerimizi" kesinlikle koruyarak bakışı ve getirilen dayatmaların belirlediği geliştirecek gerçekçi projeksiyonlar tasarlanmalıdır. tarım gündemi, özetle de olsa sektörün Pamuk, mısır, soya, yem bitkisi, tavuk eti ve yumurta yakın ve orta geleceğini tartışan bir gibi yerli sanayi ve ticaretinin gerek duyduğu değerlendirme yapılmasını gerekmektedir. Kanımızca; "ekonomik ürünler" de aynı yaklaşımla dayatılan koşullara karşı "nasıl bir ulusal duruş geliştirilmelidir. Doğal potansiyelimiz ve ekolojimizin sergileneceği, olasılıklara göre nelerin, nasıl, ne tür bir avantajlı kıldığı meyvesebze, örtü altı ürünleri ve zaman tasarımı ile, hangi olanaklarla, hangi yöntem ve geleneksel ihraç ürünlerimizin AB karşısında araçlarla yapılabileceği konularında, bütünlükçü bir "yarışmacı ürün" anlayışıyla geliştirilmesi, bir başka tartışma kaçınılamaz zorunluluktur. Bu yazıda, böylesi temel doğrultuyu oluşturmalıdır. bir tartışmaya katkısı olabileceği düşünülen kimi temel Yapısal dönüşüm ve üretimde yeni doğrultu konulara kısaca değinilmeye çalışılacaktır. amaçlarını yaşama geçirmek için; "üreticinin bilgiÖncelikle, 2004 ilerleme raporları ve zirve teknolojiyle buluşması, demokratik üretici kararının ülkemiz için tam üyelik güvencesi örgütlenmesi, başta sulama yatırımları olmak üzere vermediğini saptamak durumundayız. Üyelere kamu yatırım ve hizmetleri ile ilkelietkin destekleme" uygulanan tarım politikalarının bizim için geçerli olarak özetlenebilecek temel araçlar doğru olmayacağını ve derogasyon denilen yaklaşımlarla kurgulanmalı ve "kalıcı güvenlik önlemlerinin" yani uygulanmalıdır. kısıtlamaların sürekli olacağını kavramak Hangi gelişmesi senaryo oluşturulursa zorundayız. oluşturulsun, gelişmiş ülkeler düzeyinde bir Kanımızca; emperyal bir aşağılama verimlilik ve üretkenliğin, ancak çağdaş tarım yaklaşımıyla dile getirilen ve ikinci sınıf bilgisi ve teknolojisinin sektöre egemen bir statü anlamına gelen böylesi bir kılınmasıyla mümkün olabileceğini görmek konum, kesinlikle kabul edilmemelidir. durumundayız. Dayatılan eklemlenme statüsü "mal Küçük işletme yapısının yarışabilir dolaşımı, iş gücü dolaşımı, hizmet işletmeler dokusuna dönüşmesinin, üretim dolaşımı" gibi üyeler arası eşitlik maliyetinin düşmesinin, üreticinin emeğinin sağlayan AB özgürlük alanına da açıkça hakkını alarak kendisiyle ilgili karar aykırıdır. O nedenle; önümüzdeki süreçte süreçlerinde yer almasının, girdi ve öncelikle bunun mücadelesi verilmelidir. teknolojinin etkin kullanılarak verimli üretim Gerekir ise eşitlik ve özgürlük ilkelerine yapılmasının, kamu hizmetlerinin aykırı bu derogasyon anlayışının etkinleşmesi ve amaçlarına ulaşmasının ve kaldırılması için AB hukuku üreticinin özgürleşmesinin, ekonomik çerçevesinde her türlü yargı yolu da nitelikli demokratik üretici kooperatifleşmesi kullanılmalıdır. Özel statülü entegrasyon ile sağlanabileceğini kavramak zorundayız. yaklaşımının, esasen Birlik koşullarına Yapısal dönüşüm ve üretim gelişimi AB karşısında tasfiye olmamak için bitkisel ve hayvansal uyum sorunları olan tarımımızın amaçlarına varılmasının da, sektörün bilim ve üretim yöngörüsünün yaşama geçirilmesi öneriliyor. tasfiyesi sonucunu yaratacağının teknoloji ile buluşmasının da, üretici bilincine de varmak gerekir. örgütlenmesinin etkin kılınmasının da, siyasal yarara olan yapı korunarak "üretkenyarışmacı tarım" Önce, müzakerelere güçlü ya da zayıf olduğumuz değil sektör gelişimine dönük, ilkeliseçici, DTÖ amacına ulaşmak da AB karşısında ayakta kalmak da alanlardan başlanması konusunu yeterince tartışmak koşullarını da gözeten, amaçları ve araçları net yeni zordur. Çoğunluğu küçük işletmelerden oluşan, bir ve doğru karar almak gereklidir. Bütün bunların destekleme yöntemleri ile başarılacağını bilmek kısmı cüce ölçeklere düşmüş, bilgi teknoloji ve girdi ötesinde önemli sorunlar yaşayacağımız alan olması durumundayız. kullanamayan bir işletme yapısından verimlilik, ürün bakımından, tarım dosyasının tartışılmasının bir an Özetlenmeye çalışılan nitelikte bir yöngörü yaşama kalitesi ve düşük maliyet sağlamak mümkün değildir. önce başlatılmasına çaba göstermek gerekir. geçirilemediği sürece; umulan AB fonlarının, ortak Bu yapının, ekonomik nitelikli demokratik üretici Müzakerelerin, yaşadığımız zorluklarımız piyasa düzenleri oluşturmanın, çevreyi gözeten kırsal örgütlenmesi ve arazi düzenleme yöntemleri etkin açısından daha çok bir "mücadele sürecine" kalkınma yaklaşımlarının, kırsalda tarım dışı gelir kullanılarak, işletme sayıları azalmış, işletme ölçekleri dönüşeceği, dönüşmesi gerektiği anlaşılmaktadır. kaynakları yaratmanın, gümrük vergilerinin büyümüş bir yeni yapıya ve AB ile yarışabilir tarım Böyle bir mücadelede hem güçlü olmamız hem de indirilmesine direnmenin, yeni Bakanlık ve ödeme işletmesi dokusuna dönüşmesi yönlendirilmelidir. doğru ortak çözümlerimizin oluşturulması açılarından, birimi oluşumunun, kayıt sistemi kurgusunun, iç pazar AB karşısında tasfiye olmayıp yarışmak için, ikinci ulusça dayanışma ve birlikte sorumluluk üstlenme standardı sağlamanın ve entegre yönetim kontrol temel doğrultu olarak gerçekçi ve yeni bir bitkisel ve anlayışını ortaya koymamız gerekmektedir. Bu tür bir sistemi kurmanın fazla anlam taşımayacağını görmek hayvansal üretim yöngörüsü tasarlanmalı ve yaşama ortak çözümde buluşma ve ulusça dayanışma için, gerekmektedir. geçirilmelidir. Öncelikle Birlik karşısında avantajlı iktidarı ile muhalefeti ile birlikte davranabilmenin yolu Mahir GÜRBÜZ Y bulunmalıdır. Yetmez, bu zorlu mücadelenin başarısı için kanımızca; konuyla ilişkili tüm sektör ve hizmet alanlarının sorumluluk duymasını sağlayacak, onları yönlendirecek bir siyasal iradenin ortaya koyulabilmeli ve tüm paydaşlar arasında dayanışma oluşturulabilmelidir. İlkeli ve ulusal kimlikli bu karşı duruşun yanında, zaman yitirmeden AB olsun olmasın her koşulu gözeten bir "üretken ve yarışmacı bir ulusal tarım yöngörüsü" oluşturulmalıdır. AB karşısında tasfiye olmamak için, onların düzeyinde üretim verimliliğini, kalitesini ve maliyetini yakalamamız zorunludur. Bunu yapamaz ve yalnızca eleştiri ve yakınma ile yetinirsek, bir yere varmamız mümkün değildir. Doğal üretim kaynaklarımızı, ekolojimizi ve insan kaynağımızı rasyonel ve ekonomik kılacak bir gelişim yöngörüsünün yaşama geçirilmesi için, kanımızca aşağıda başlıklar olarak özetlenen temel doğrultulara yönelmek gerekmektedir. Bu anlamda ilk söylenmesi gereken, tarımda yapısal dönüşümün gerçekleşmesi zorunluluğudur. Var 23
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle