Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
B I R A N LA T i K i TA B I "Yahudinin kendinden nefreti" Yahudice kendinden nefret, 'Bizans Sohbetleri'nde ifginç birkaç boyut kazanıyor İlkln yazan bir kadın. İklncisi, Türk toplumu açtsmdan (gevşek bir anlamda) 'iterici' denebllecek bir toplumsal/yazınsal tutumu var. Uçüncüsü sağtam, ama kıvrak, canlı, yer yer çocuksu sevlmlllikte, ama enine boyuna duşünülmüş bir dü serimiiyor. ORUÇ ARUOBA BİZANS SOHBETLERİ / E. Emine/Metis Yayınlen 1101 s. / Kod No:. 079.058 Inrımn genelliktc bir $cye henzcmediği dııypıısııyla yaşaniış; bııglln biıtıin dıinyada modern ya/ının en Oneınli yapıdan sayıian mcıink'rinin de ölümüncicn .soıv ra yakılınusını vasiyel etmijtir. Çagdaj felselcnin cn büyük isimlerinden Ludwig Wittgenstein isc ya$amında yayımladığı tek kitabı sonradan ycrden ycre çalmış; bundan sonra yazdığı kitapların hvçhirini yayıınlamaya deger bıılmamış; bııgiln anla$)lma/Iık dcreccsindc ö/.günhlğüyle lanınan nıelinlerinin kcnaruıa da "butün Yahudiler gibi bcn dc hiçbir zanıun kcndtmdcn kaynaklanan düsüncclcrc ulaşamadını" gibisinücn noılar dtt$mflş... tki tane de daha 'orialama' kılltür adamı örneği verelim: Wiihelm Almanyası'nın başta geien endüstriei, siyaseı adatnı ve popülcr yazarlanndan Waltcr Raıhcnau, "Dinlc, Isracl!" başlıklı (takmaadla da otüa, kendisinin de Yahudi olduğutıu vurgulayarak), Yahııdiliği yerden yerc <;a laıı bir yazı ya/.ar. Ya/ıyı, /ukunfl adlı önemli siyasal kltltîlr dergisinin yayıncı sı, edebiyatçı Maximilian Harden yayımlar; kendbi de antisemit olmus bir Yahıı didir. Alman milliyetçisi olup (,'ikan bu iki Yahudi, luun yıllar dosiya ınektuplafiriar; ama sonra, birbirkrinc dc laııct yağdırmaya başlarlar. Sonunda, dokuz gtin arayla, (sahici!) Alman milliyetçilerinin suikasıına uğrarlar: Rathenau olür; kurtulan Harden ise son gününe dek eski dostunu ilençle anar... Tcvckkeli dcgil, trlandalı Joyce, 20. yüzyılın belirleyid romanı Ulysses'i yazarken, ba^kahramanı Lcopold Bloom, Dublinli bir tanntanıma/ Yahudîdir... Yine, Almanca'yı başka dillcrc 'çevrilemez' ölçüdc ustahkla kullanan vc çevresindeki hcr şeyi acıması/ bir saıir ve ironi kevgirinden geçircn Karl Kraus, Yabudiliği rcddcduiş bir Yahudidir... Yahudiler, Osmanlt lınparalorluğu içinde, (öıeki azınlıklardan biraz daha az da olsa) insanı btıgUn imrendirecck bir hoşgrtrtıyle karşılanırlar, kulıllrlerini ve törelerini be« yıl/yıl gibi bir sUrc surdü rürler. Ancak, Batı'daki soy<la<,lannın tersine, içinde buluııduklaıı toplunıuıı kendi küliürüııe (tfk bir büyük vagda» iütisna dıjında), ncrcdf.vsc hiç kalkıda bulunmazlar (bozuk Türkçcli Yahudi, Karagöz oyunlanndan bu yana, bîr paradigma neredeysc.) Böylece, bizim 'yerli 1 "Yahudi nefreti" örncğine geliyoruz: "E.Emine" gibi gerçekıe salıip olması olanaksız bir aşın Mlislüman takma ad kullanan yazar, (kitaptaki ipuvları bilinvli uydurmalar değihe) 1950'lcrdc doftmuş lstanbullu bir Yahudi. Paris ile sıkı ilişkilcri ol ahudiler dünyanm cn ilginç insan topluluğudur, desck, bu "en"i, en a/ından külıürel eoğral'ya açtsmdan temellendirebiiiriz: lyice eski anlamtnda Dogulu ve köklü kUltUr sahibi bir halk olarak Baıı'da yüzyıllarca gezinmiş, oradaki toplunılann yaşamları içinc hcm girmiş, kaiılmış, bu tnplıımlarda yer yer çok önemli roflcr oynamıs hem de o toplumsal kojullarda bir türlu tam olarak ne kabul gornıi)^ ne de kcndisi onları kabul eimi> bir topluluk... Bait'nın küliilr hayaımda şa>ırııcı bir ağırlık laşıyan ya/arçizer Yahudilcrde isc, daha da ilginç bir cğilim vardır. Bunun adı. daha 19. yılzyıl sonunda konmuş: "Judischtr Selbsthass": Yahudinin Kendindrn NefrHi... (Soylemeye gerek bilc yok. Bu ndı koyaıı ve bu konuda bir dizi inceleme yapanın kendisi de bir Yahudidir: Theodor Lessing.) Birçogu önemli Yahudi yazarlann şiddetle savunmaktan hoşlandıklan bir tez, Yahudilcrin asağılık, ilkel, zararlı, kötü, ilenilesi bir loptuluk oluşturduğu yollu... Kendini eleştirmenin de otesinde, kendini kargışlama. laneilctne kertesine varan bu tutum, bazen çok garip bir ters durüsllük tUrU oluşluruyor. Bu tutumun, 20. yuzyıla damgasını vurmuş örneklerinden iki bUyük yazardaki biçimine bakalım: Çagdaş edchiyatın baş isimlerinden Franz Kafka, yazdık Y Atmen milltyotçisl iki Yahudl Yazar Waitor Rathenau (solda) ve yayıncısı, edebiyaıçı MaKimiiıan Harden Alman milliyetçısı olup çtkan bu ıkı Yahudi. uzun yıllar dostça mektuplaşırlar; ama sonra, birbirlerlne lanal yağdırmaya başlariar. Sonunda, dokuz gün arayla, Alman milliyetçiterinin suîkastına uğrarlar. muş, orada bir süre yaşamış, kitabını da son birkaç yıl içinde, orada yıumış. Tipik Yahudice kendinden ncfret, ilginc (bu, UçüncU ilgim;lik!) birkaç boyuı kazanıyor bu nıctinlc: tlkin, yazarı bîrkadın. tkincisi, Tllrk toplumu avısından (gevşek bir anlamda) 'ilerici' denebilecek bir (oplıımsal/ya/ınsal tulumu var. Üçuncüsii, (bazı tümce karışıklıklarını saynıa/.sak) sağlatn, ama kıvrak, canlı. yer yer çocuksu sevimlilikte, ama enineboyuna dUşUnülmil$ bir dil serimiiyor. Çocukluğuna geri gidip, gcvmijini kurcalıyor "U. Iimine": Uulduklan, YahudiLevanıen ailenin içteıı pazurlıklılıgı; köhne dinselt'ğilscl kurumların yo/lugu; (oplunısal koııumlardaki kişîlerîn ikiyü/.lülUğu, korkaklığı; ve bütün bunlardan kendisinc uzanan ctki izlcrinin verdiği utanç... Yazar, iğrcnmenin uyandırdığı ilgiyle yazıyor. lğrenç ilc ilgincin bu bulıışması ise, kendini kargjşlayan bir yazınsal öznenin, çcvresini (bizim bugünkü 'Turkiyeli Aydın' çcvıemi/i), soguk, kinik, yargılayan ve sonunda lancdeyen bir gözlc belimleyen mclin olarak bizim de ilgimizi çekiyor. Ancak kcndini cleşiirmek de, çevresini eleştiımek de tehlikcli silahlardır, geri tepcrler: Kendini fazlaca kargışlama, yeri gelir, narsisistik böbürlenmeye dönüsür; çevresini a$ırı ele$(irme de giderck ü cevreye fazlaca bağlanmj$lığın, bağımlıla;mıslığııı ni$anesi lıaline gelir. Çvvresini boyuna "adi. a$ağılık" bulan 'elil', o adiliklcri, o a^ağılıklan, kcndini yuceltmenin payandaları olarak kullanır hale getebilir. Çocukhıgumı fazlaca kurcalayarun en sonunda bulaca|ı da labii ki kirli kundak bezleri ile, nc kadar üevimlt bulunursa buluımın, bunların saldığı kcskin kokudur... D FnmKotka, Mlrti»» ÇERÇEVI