25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sultan II. Abdülhamid’in tartışmalı hatıratı Sultan II. Abdülhamid’in siyasi hayatına dair ilk elden kaynak kabul edilen hatıratı, yayımlandığı tarihten itibaren büyük ilgi görmüş ve tartışılmış bir kitap. Bu hatıratın doğruluğunu savunanların yanı sıra tümden uydurma olduğunu söyleyenler de var. S on zamanlarda Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın II. Abdülhamid ile Beylerbeyi Sarayı’nda yollarının kesiştiğine, Sultan’ın Gazi’ye dua ettiğine, hakkında yorumlarda bulunduğuna dair II. Abdülhamid’in dikte ettirdiği günlük notlarından oluşan “Hatırât”ına dayalı bazı yayınlardan sonra sosyal medyada bir gündem oluştu. Sultan II. Abdülhamid’in siyasi hayatına dair ilk elden kaynak kabul edilen hatıratı, yayımlandığı tarihten itibaren büyük ilgi görmüş ve tartışılmış bir kitap. İlk kez 6 Ocak 1919’da (6 Kanunsani 1335’te) yayımlanan Utarid dergisi tarafından okura sunulan “Hatıratı Abdülhamidi Sani” başlıklı tefrikayla gün yüzüne çıkar Sultan II. Abdülhamid’in anıları. Türk sinema ve musikisinin önemli isimlerinden kabul Soldan sağa: Orhan Apaydın, (?), İsmet Kür, Kemal Tahir, İsmet Bozdağ. edilen Sadrazam Halil Rifat Paşa’nın torunu Vedat Örfi Bengü tarafından çıkarılan Utarid’in yazı kadrosunda Abdülhak Hamid Tarhan, Süleyman Nazif, Arif Oruç ve Faik Ali Ozansoy gibi edebiyatımızın önemli isimleri bulunuyordu. KAZANÇ KAPISINA DÖNÜŞEN HATIRALAR Sultan II. Abdülhamid’in hatıralarını yayımlayan Utarid’i çıkaran Vedat Örfi Bengü, 1919’da henüz on dokuz yaşındadır. Eleştirmen Memet Fuat’ın babası, Piraye Hanım’ın ilk eşi olan Vedat Örfi Bey’in, o tarihlerde bu anıları yayımlayacak birikimde olmadığı ve bu işi İttihad ve Terakkicilere düşman olan Süleyman Nazif’in yaptığına dair bütün tarihçiler birleşmiştir. Birinci sayıda başlayan hatırat ikinci sayıda yoktur. Üçüncü sayıdan itibaren tekrar başlayan anı tefrikası, yedinci sayıda tekrar kesilir. Dokuzuncu sayıda tekrar başlar ve on yedinci sayıya kadar sürer. Derginin son üç sayısında II. Abdülhamid’in anılarının tefrikası görülmez. Yirminci ve son sayıda, anıların bol resimli olarak yayına hazırlandığı ve ilerde geniş bir şekilde yayımlanacağı ifade edilir. Utarid, yirminci sayısında yayın hayatına son verir. Bu tefrikalar 1922’de, Vedat Örfi Bengü tarafından bir araya getirilip Babıâli’nin ünlü yayınevlerinden Cihan Kitaphanesi’nin yayınları arasında “Hatıratı Sultan Abdülhamidi Sani” başlığıyla neşredilir. Yetmiş iki sayfalık Sultan’ın anıları dışında, bazı ekleme tarih metinleri ve “Sadrı esbak Halil Rifat Paşa hafidi Vedat Örfi” imzalı giriş yazısını içerir. Anılar daha sonra, Türk Tarih Kurumu’nun eski başkanı Prof. Ali Birinci’nin 2005’te yazdığı bir makaleye ve konuya noktayı koyan araştırmalarına göre Bursa’da Bozdağ Kitabevi sahibi İsmet Bozdağ (1916Bursa, 2013İstanbul) tarafından 1946’da ilk kez Latin harfli olarak basıldı. Fakat yayınevinin kapanmasıyla kitaplar kâğıt hurdasına gitti, yok oldu. Ticari getirisi yüksek bu anılar, daha sonra Sabahattin Selek’in sahibi olduğu Selek Yayınevi (İstanbul, 1960) ve Osman Yüksel Serdengeçti’nin patronu olduğu Serdengeçti Yayınevi’nden “Abdülhamid Anlatıyor” başlığıyla (Ankara, 1964) iki kez yayımlandı. Ardından İsmet Bozdağ tarafından Leipzig’de tam metni bulunan anılar, Tercüman gazetesinde tefrika edilmiş ve aynı gazetenin yayınevi olan Kervan Yayınları tarafından 1975’te kitap olarak çıkarılmıştır. Bu tarihten sonra II. Abdülhamid’in hatıraları, sağcı ve muhafazakâr yayınevleri için bir kazanç kapısı hâline gelirken önce Kervan, sonra Pınar Yayınları tarafından defalarca basılmıştır. Akademisyen Prof. Alaeddin Yalçınkaya’nın ifadesine makalesinde yer veren Ali Birinci, Utarid dergisindeki tefrikanın ve eski harfle yayımlanan metnin güvenilir olduğunu belirtir. Bu konuda Tarih ve Toplum Dergisi’nde makale kaleme alan Yalçınkaya ile İsmet Bozdağ (EylülAralık 1992) arasında yazılı tartışmalar yaşanır. ANILARLA İLGİLİ ŞÜPHELER Sultan II. Abdülhamid’in anılarının bütünüyle uydurma olduğuna dair bir görüşte yakın bir zaman kaybettiğimiz tarihçi Prof. Yavuz Selim Karakışla’dan gelmiştir. Toplumsal Tarih Dergisi’nin Kasım 2001 tarihli sayısında (No: 95), Vedat Örfi Bengü’nün şahsı ile ilgili pek çok olumsuzluğun bulunduğunu, edebiyat dünyasında da fazla güvenilir biri olarak görülmediğini öne sürer. Yakın tarihin önemli isimleri de (Engin Deniz Akarlı, Kemal Karpat, Metin Hülagü, Süleyman Kani İrtem, Mehmet Zeki Pakalın ve İbrahim Hakkı Konyalı) bu anı kitabına şüpheyle yaklaşıp olumsuz görüş bildirmiştir. Prof. Ali Birinci makalesinde, “Ancak açıkça ifade etmek gerekirse bu güzel hikâyenin 1974 öncesi belki doğrudur ancak 1974 senesine ait olan kısmında hiçbir hakikat payı bulunmamaktadır. Bu hikâye Kolze veya Leipzig efsanesi olarak tescil edilmeli; tarihî efsaneler arasında yerini almalı ve Sultan Abdülhamid’in Hatıra Defteri artık tartışma sahasından çıkarılmalıdır” diye hüküm veriyor. Çoğu ekleme ve ilavelerden oluşan anılar hakkındaki bu doğru hükme, bu eseri kaynak olarak da kullanmamalı görüşünü ilave etmek istiyorum. n 60 8 Kasım 2018 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle