02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

2 8 . İ s ta nbul sa na t F UA RI ENDOTERBEI.YDAAMTEÖDDE SÜIOLNÜ 11.YILINDA 37. TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı’nda düzenlediğimiz “21. Yüzyılda Edebiyatı Seçmek” konulu panele davetlisiniz. Konuşmacılar: Selim İleri (yazar) Liz Behmoaras (yazar) Metin Celal (şairyazar) 10 Kasım 2018 Cumartesi 17.5018.50 TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi, Karadeniz Salonu NDS Edebiyat Ödülü, bir yıl Türkçe yazan bir yazarın kitabına, ertesi yıl yabancı bir yazarın Fransızcadan Türkçeye çevrilmiş kitabına verilmektedir. Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2009 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2010 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2011 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2012 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2013 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2014 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2015 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2016 Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2017 www.nds.k12.tr Notre Dame de Sion EDEBİYAT ÖDÜLÜ 2018 www.ndsliler.com ? [email protected] >> mi tekil ve mahrem olmaktan çıkarıp kolektifleştirerek politik kılar. Sanatı hayat pratiğine dâhil ettikleri anda deneyim olağanüstü güçlerle donanır. Aslında estetiğin romantik vaadini yüklenmiştir avangart: Sanat, akıl ve bedenin ihtiyaçlarını, birey ve toplumu uzlaştırabilecek tek araçtır. Özgür bireylerden oluşan bir topluluğun tek ihtimali estetik bir cemaattir. Böylece modern toplumsal yaşama, meta fetişizmi ve duyusal yabancılaşmanın zindanına, estetik deneyimin ışığı düşecektir. Fakat işler beklendiği gibi gitmez. Sermayenin dolaşım hızına paralel olarak dünya üzerine her şey yoksulluk ve bayağılık zemininde eşitlenirken, istisnai olanın sığınağı da yağmalanır. Sanatın performansı, gündelik hayatı, sıradan nesneleri ya da dolaysız deneyimi bedeni özgürleştirmenin aracı olarak benimsediği yılları, deneyimin aynı araçlarla metalaşması süreci izleyecektir. DENEYİM EKONOMİSİ VE PAZARI Bugün deneyimi kim sahipleniyor? Sanat ve siyaset üzerine düşünenler neoliberal tahayyülde, deneyim kategorisinin öznenin ölümü söylemiyle birlikte silinip gitme tehlikesine girdiğini ifade ederken “deneyim pazarı” giderek genişliyor. Öznellik, kamusallık, toplumsallık, gerçeklik, özgürlük gibi kategoriler çekiciliğini yitirirken deneyimin cazibesi hızla artıyor. İş dünyası için yirmi birinci yüzyılın sihirli kelimesi deneyim: Deneyim ekonomisi, deneyim yönetimi, deneyim tasarımı, marka deneyimi plaza dilinde en sık kullanılan ifadelerden. Kültür endüstrileri de deneyim aşkına tutulmuş durumda. Vazgeçme ve gevşeme çağının solgun gündelik hayatında, “hayatınızı değiştirecek” o kadar çok deneyim var ki. Bu ürün bazen pahalıya patlayabilir; ama nihayet sahip olabileceğiniz pek çok nesneden fazla sembolik sermaye kazandırır. Deneyim gündelik hayatın bütününden kopuk bir arzu nesnesi, yatırım aracı, hatta özel mülk hâline gelirken hayatın kendisi deneyimler arası boşluk, uslu uslu katlanılması gereken bir çileye dönüşüyor. Böylece deneyim aracılığıyla yaşamın bütüncül bir evrimini hayal eden insandan, bir deneyime daha sahip olmayı arzulayan insana geçilir. Sanat, gastronomi, turizm, aktivizm ya da mistik arayışlar... Deneyim kavramı duyularımızı farklı biçimlerde geçici olarak uyaran tüm durumları eşitler. Başından beri metaları özel güçlerle donatan duyusal vaatler, nesnelerinden kopmuş hâlde piyasaya düşmüştür. Eagleton’ın ifadesiyle “İstisnai değere sahip bir olay anlamına gelebilecek deneyim kelimesi, her şeyi eşitleyen ölü bir terime dönüşmüştür” (3). DENEYİM SONRASI ÇAĞ Çağdaş sanat da deneyim üzerine kurulur. Sanat yapıtı, sanat mekânı, sanatçı ve izleyici arasındaki ilişki örüntüsü, deneyim kavramı olmadan yorumlanamaz. Fakat deneyim artık avangardın ütopik zamansallığından, güncelliğin “ezeli ebedi şimdisine” taşınmıştır. Sanatçının iş üretirken yaşadığı deneyimler ve izleyicinin işleri deneyimleme süreçleri, zengin ve çeşitli olduğu kadar süreksiz ve kesintilidir. Deneyimin hızını ve ritmini sosyal medya belirliyor. Sanatın kurumsal özerkliğin bu aşamasında, seyirciyi duyusal olarak uyandırması gereken sınır aşıcı estetik deneyim gösteri kültüründe yerini kolayca bulabilir. Sanal dünyayı da işe koşarak izleyicisine uzay yolculuğu, kaçak avcılık, doğal afet, terörist saldırı ya da devrim deneyimi yaşatabilir. Sonuçta mesele bu deneyimin gerçek dünya ile arasında açtığı eleştirel mesafede insanın soluk alıp alamayacağıdır. Sanayi toplumlarında emek süreçleri insan için bir deneyim olmaktan çıkmıştı, endüstri sonrası emek piya >>sasında ise deneyimsiz iş gücü ter cih ediliyor. Buna karşın küresel Koordinatörlüğünü Eda Yiğit ve Ezgi Bakçay’ın üstlendiği Ağustos Atölyesi ürünleri, 28. ARTİST / İstanbul Sanat FuarıDeneyim Sergisi’nde izleyiciyle buluşacak. 56 8 Kasım 2018 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle