28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

John Burdett’in ilginç polisiye romanı Bangkok 8 Bangkok 8, polisiye romanseverlerin çok iyi tanıdığı John Burdett’in çok bilinen bir yapıtı. Kitap, halis bir polisiye roman yani “muamma içeren suçun” anlatıldığı bir öykü. Ë Erol ÜYEPAZARCI ugün yaşı altmışa yaklaşmış veya benim gibi yetmişi geçmiş olanlar 1970’lerin ünlü yayınevi E Yayınları’nı hatırlayacaktır. Cengiz Tuncer ve Aydın Emeç’in yönetimindeki bu yeni yayınevi o günlerde fırtına gibi yayın hayatına girmiş, düzenli baskıları ve itinalı çevirileriyle yepyeni yazarları okuyucuya sunmuş ve okuyuculardan da büyük bir rağbet görmüştü. E Yayınları polisiye romanda da nitelikli yazarları okuyucuyla tanıştırmada öncülük yapan yayınevlerinden biriydi. Ünlü Şibumi’nin yazarı Trevanian, Macar kökenli tarihi polisiyelerin yazarı Maria Fagyas’ın yanında Morris West, “Deadly Sin” serisiyle Lawrence Sanders; üç ünlü İngiliz yazar Frederic Forsyth, Len Deighton ve John Lecarré; Amerikalı Patricia Highsmith ve çarpıcı Pazarların Kadını romanıyla İtalyan FrutteroLucenti ikilisi E Yayınları’nın bizlere nitelikli çevirilerle tanıttığı yazarlar oldu. E Yayınları polisiye roman konusunda 1971 yılında unutulmaz bir atılım yapıp bağımsız bir “Polisiye Dizi”ye de başladı. Ne yazık ki 14 kitapta kalan bu dizide ünlü BoileauNarcejec ikilisi yanında Ed McBain, José Giovanni, Sebastian Japricot, John D. Macdonald gibi polisiyenin büyük ustalarını okumak olanağını bulduk. Fransızların ele avuca sığmaz fırlama polisiye yazarı “Frederic Dard” özel bir diziyle okuyucu ile buluştu ve Sinan Fişek’in nefis bir çevirisi olan Sırça Anahtar ile Dashiell Hammett okuru olmanın keyfini çıkardık. Ne yazık ki kurucularının erken ölümü ile E Yayınları bir duraklama dönemine girdi ve bu dönemden sevgili kardeşim eski tüfek Mehmet Atay’ın yayınevini sahiplenmesiyle kurtulup yaşamını sürdürme olanağını buldu. Eskiden savunduğu düşüncelerden “dönmenin ve tam tersini söylemenin” erdem sayıldığı günümüzde “dönmemenin” asıl erdem olduğunu gösterenlerden biri olduğunu gözlemlediğim Mehmet Atay sessiz ve pek reklamını yapamadan E Yayınları’nı eski çizgisinde yürütmeye samimiyetle çalışıyor. Aynı özeni yayımladığı polisiye romanlarda da gösteriyor. E Yayınları’nın çıkardığı polisiye romanlardan ikisini Cumhuriyet Kitap okuyucularına tanıtma olanağı bulmuştum. Bu kez çok nitelikli bir polisiye romanla karşı karşıyayız. Bu roman, John Burdett’in Bangkok 8 adlı dünyadaki polisiye romanseverlerin çok iyi tanıdığı, çok bilinen bir yapıtı. Okuyucuyu hemen uyarayım, Bangkok 8 halis bir polisiye roman yani “muamma içeren suçun” anlatıldığı bir öykü. Dan Brown, Jean Christophe Grangé gibi sahtekârların ürettiği polisiye romanın gayrimeşru ve dejenere çocuğu, bazılarının “thriller” dediği romanlardan değil. Bu sonuncu romanlar, suç ve muamma yanında daha çok şiddet, seks öğelerine de yer vererek ve son biJohn Burdett limsel gelişmeleri saptırarak güya yeni bilimsel gelişmeler ışığında eskilerin deyimiyle malumatfüruşluk yaparak çok satan kitaplardan ama foyaları artık halis polisiye roman meraklılarınca anlaşıldı ve gözden düşmeye başladı. Dan Brown’ın son kitabı okuyucudan yayıncıların beklediği ilgiyi görmedi, çünkü yazacaklarını tüketmişti, Da Vinci Şifresi bir yıl çoksatanlar listesinde kalmışken son kitabı bir hafta bile bu şerefi(!) yakalayamadı. Grangé ise önceki kitaplarındaki absürd olağanüstülüklere yenilerini ekleyebilmek için kadın kurbanlarının cinsel organlarını yiyen manyaklar icat etmek zorunda kaldı. Halbuki XX. yüzyılın en büyük yazarlarından olan Georges Simenon’u okusaydı ilginç bir polisiye roman yazmak için kurbanlarının cinsel organlarını yiyen sapıklara gereksinim olmadığını; sıradan insanlar ve sıradan olayları anlatarak da çok iyi polisiye roman yazılacağını görürdü ama bunun için yetenek gerektiği de bir başka gerçek. B HALİS POLİSİYE YAZARI İşte bu yüzden John Burdett’e halis polisiye roman yazarı diyorum. Anlattığı öyküde iki Bangkoklu polis memurunun hikâyesi var. Öykü bu polislerden birinin ağzından anlatılıyor. Amerikan Büyükelçiliği’nde çalışan bir Amerikalının ihanet ettiği bir mafya tarafından ibret olsun diye yılanlarla öldürüldüğü bir olayda “ruh ikizim” dediği arkadaşını kaybediyor ve bu olayı çözmek için varını yoğunu ortaya koyuyor. Kendisi sıradan bir polis; daha önceleri dünyanın en eski mesleğini yapan ve şimdi kendini emekliye ayırmış akıllı bir kadının oğlu. John Burdett ise eski bir hukukçu. Hong Kong hükümeti nezdinde görev yapmış, sonra özel olarak mesleğini sürdürmüş ve Bangkok 8’i yazdıktan sonra mesleğini bırakmış ve polisiye roman yazarı olmaya karar vermiş. Kitapta yalnız polis memuru Sonchai Jitpleecheep’in çözmeye çalıştığı olayı izlemiyoruz, Avrupalı ve Amerikalı erkeklerin bütün cinsel fantezilerini gerçekleştirmek için “seks turları” ile geldikleri Bangkok’taki seks ticaretini, ülkedeki rüşvet batağını, fuhşun yanında uyuşturucu ve gizli yeşim ticaretini bütün gerçekliği ile izleyebiliyoruz. Burdett’in yapıtı “polisiye roman toplumsal romanın yerini aldı” savının gerçek olduğunun örneklerinden biri. Yazar ustaca bir polisiye kurgu içinde toplumdaki çürümeyi ve sorunları da alabildiğince sergilemeyi başarıyor. Bangkoklu bir polisin gözünden harika bir Batı ve Doğu’nun kıymet hükümleri analizi de ilgiyle okunmaya değer. Donanımlı polisiye roman meraklılarının bu halis polisiye romanda polisiye romandan bekledikleri bütün tatları alacaklarını sanıyorum. Son olarak daha önce başarılı Lawrence Block, Trevenian, Patricia Highsmith, Val Mcdermid çevirilerini okuduğumuz Şen Süer Kaya’nın başarılı çevirisine de dikkati çekmek isterim. ? Bangkok 8/ John Burdett/ Çev: Şen Süer Kaya/ E Yayınları/ 432 s. SAYFA 21 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1082
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle