Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Şiir Atlası CEVAT ÇAPAN Gerry van der Linden/ Şiirler/ Çeviren: Erhan Gürer ‘Nemli külden daha fazlası var gözlerde’ Ş iirleri daha önce de Şiir Atlası’nda yayımlanan Gerry van der Linden Hollanda’nın uluslararası üne sahip şairlerinden biridir. İstanbul ve İzmir’de okumalara katılan şairin şiir kitaplarının yanı sıra romanları da çeşitli dillere çevrilmiştir. Amsterdam Üniversitesi’nde edebiyat dersleri veren Gerry van der Linden’in eserleri İngilizce, Fransızca, Almanca gibi birçok yabancı dile çevrilmiştir. kadife bedeni, efordan katılaşmış. III. Zaman yara mı ödünç almış? Süpürgenin evi aldığı gibi? Geriye mi dönerler farklı bir ambalaj içinde örneğin bir yün manto içinde? O zaman acı sökülmesidir astarın o zaman zaman sökülmesidir astarın. Süpürge bir evdir o zaman. IV. Böyle bir şey için zaman ayırman. Gün henüz soğuk. Fakat daha sıcak bir bakış açısından. Harika bir gün yaratır insan acizlik çamurundan. Balık ağı kullanmak gerek. Güzel bir gün olacak. Neredesin? Kestane ağacının goncasında mı? Hisset. Çektir bir polaroid arka fonda bir ilkbahar. Bununla mutlu ol. Son Haberler I. Ayak parmakları ve topuklar, daha yüksek sesle bağırmak. Her köşede bir cop. Ve bir cop daha. Hikâyeler, ne fark eder başka bir diyar. Yakın alınmış. Kimse var mı? Haber bu kadar. Sakın bakma yere düşene kadar. Zambak yerde kalıyor. Ölmüş. Akşam dağın ardında kırmızı kapanıyor. Dağın ardında sallanıyor bir kamera. Bir yerlerde. II. Artık gazeteleri okuyamıyorum. Artık gazeteleri okuyamıyorum. Artık gazeteleri okuyamıyorum. Okuduklarımı aklımda tutamıyorum. Okuduklarımı aklımda tutamıyorum. Okuduklarımı aklımda tutamıyorum. Okuduklarımı kafamdan atamıyorum. Okuduklarımı kafamdan atamıyorum. Okuduklarımı kafamdan atamıyorum. Bir gazete, bir taş, kaldırım taşı. SAYFA 23 Şair ve Sihirbaz Dans ettiler gece yarılarına kadar dağın eteğinde. Şair ve sihirbaz dağın şavkında. Her şey eğildi, attı. Bütün kapılar açıktı. Yüzler birbirine dokundu duvar yumağında. Her yatağın arkasında bir başkası. Kaprisli Ay tülünü düzeltti. Bütün kapıları kapattı. Yüzler birbirini yedi. Yazık, dedi sihirbaz, kimsenin canı masal istemiyor. İyi İnsanlar Gel, dolaşalım birlikte su setinin kenarında, şirin bir ev görür, hayal ederiz içinde kimin oturacağını. Sen ve ben elbette, değil mi? Gözümüzden uzaklaşana kadar bakarız o eve. Sürükler bizi sonuna kadar! Aynı fikirde eve döneriz. Tarih aramızda yürür. Kayaları sayan tek çocuk. Havadis Kartın söylediğinden daha fazla mesafe var burası ve orası arasında. İki dünyadan daha fazla da denilebilir. Birbirinden uzaklaştırılmış tek bir dünyadan. Seninkinden ve benimkinden daha fazla ve herkesin kahrolası kendi dünyasından. Nemli külden daha fazlası var gözlerde. Kum, taş, dağ geçidi. Elin ulaşamadığı. Yumruğun daha az. Daha fazlası var ırmakta bir tas içme suyundan felsefesiz. Bir katırın dudakları. Ağız silimliğinden daha az elinin tersiyle. II. Süt satıcısı yok artık ve şarkı söyleyen transistor. Ayakkabılar boyanmamış, erkekler kadınlar atılmışlar. İki çift yeni eşya tuhaf bile görünmeyen. Bir şiirde hiçbir şey geri dönmez. Zamana maruz, ölüme aileye ve dostlara tuhaf görünen. Ve onun vücudu CUMHURİYET KİTAP SAYI 988