06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Paulo Coelho’nun son romanı “Portobello Cadısı” üzerine… dan hayli hayıflanılırsa da hep hatırlanır. “Portobello Cadısı” herkesi kendi kişisel öyküsünü bulmaya davet eden bir roman. Kişinin hayatı üzerindeki tasarrufuna, kapasitesine, azmine, kararlılığına saygılı. Düşünmeye, kafa yormaya sevk ediyor (şükür ki “kara kara” değil). Genelinde karamsar değil romanı, hele dram hiç değil. Çatıya yerleşen “aşk”, romanın önemli bir güzelliği. Aşkın dibi de var, yüzeyi de ve her çeşidi de. Her hayat diğerinde mutlaka bir fark yaratır düsturu ise hayli geçerli. Her bir anlatan yeni kapılar açıyor. Her hayatın özel, eşsiz ve kendi yoluna gidebileceği vurgusu çok net. Yarım yamalak hayatlarımıza uyarlanabilir mi? Elbette. “Kendimizi bu kitapta bulur muyuz?” derseniz, kim bilir! Herkes kahraman olmak ister! Bu neyi aradığınıza bağlı. BİR COELHO KOKTEYLİ ALIR MIYDINIZ? Athena, çocukluğunu travmalara kurban etmiş bir çocuk kadın kimi kimi.. Çelişkilere düşüyor sıklıkla.. Çelişkilere boyun eğmiyor eğmesine ama ne yapacağını da pek bilmiyor. Hepimiz gibi.. Pişman mıydı? Hiç sanmıyorum. Düşledi, yaşadı, öldü!. Üçünün arasını da dolu dolu değerlendirdi.. İz bıraktı.. Kurban falan da değil, “düş”ünün peşinde düşbaz bir hayat cambazı düpedüz.. Ve Tanrı sevgisi dolu, yolunu arayan bir seyyah kuşkusuz.. Diğer yapıtlarıyla karşılaştırıldığında bu son romanı için bir Coelho kokteyli demek hiç de yanlış olmaz aslında.. İç yolculuk, “Zahir”dekine benzer, bir gidenin ardından yakılan ağıt, yollara düşme, iz sürme, hayatı keşfetme, aşka rehin taraflar.. Ya “Hac”daki inanca ve azme bağlı o aydınlatan yolculuk düsturu… “Simyacı”ya ne hacet, başlı başına örtüşen o büyülü, o mistik algılama.. Evet imzasına ne hacet bu bir Paulo Coelho romanı, biçem o biçem.. Daha yenisi, daha ilerisi kuşkusuz.. Kaderine ne mahkum ol, ne kaderinden utan, sakın, kork.. Kaderini yaz, azmet, sonuna kadar git.. Ödeyeceğin bedel/bedeller de o kaderin bir yapıtaşı ne de olsa diyor en yalın dille. Ana karakterleri “Işığın Savaşçısının Elkitabı”nda olduğu gibi asi, başına buyruk, kusurlarıyla erdemleri arasındaki dengeyi tutturma yolunda ehlileşmekte.. “Beşinci Dağ”ın insan inadı da var bu yapıtında, kadın çerçevesinde gelişse de bal gibi bir erkek kitabı olan “On Bir Dakika”daki tuhaf sürükleniş, kendi bırakmışlık da.. Ve “Şeytan ve Genç Kadın”daki kurtuluş amacı, umut ile hezeyan gelgitleri.. Düşük dozda da olsa “Portobello Cadısı”nda satırlara sarılı. CADIYA AFOROZ! Her bir anlatan, her bir karakter Coelho kokteylinin has elementleri. Birkaç örnek verirsek; Heron Ryan, 44 yaşında, gazeteci. Athena ile Transilvanya’da bir otelin lobisinde tanışır.. Athena gerçek annesinin izini bulmaya çalışıyordur. Yazar “kader” dedirtiyor bu esnada Heron’a, öyle mi sahi yoksa güçlü bir tesadüf mü? Heron hayıflanır, bunu bir süre sonra kendine itiraf edebilse de ilk görüşte âşık olduğu bu kadınla el ele dünyayı KİTAP SAYI Son hippinin cadı kazanı Kendimize karşı her zaman içten olma cesaretini nasıl ediniriz? Paulo Coelho, yeni romanı “Portobello Cadısı”nda bu sorunun yanıtını arıyor. “Portobello Cadısı”, Athena adlı gizemli bir kadının ruhsal ve duygusal yolculuğunun öyküsü... ? Gamze AKDEMİR “Kim lambayı yaktıktan sonra onu kapının ardına gizler ki: Işığın amacı daha çok ışık yaratmak, insanların gözlerini açmak, çevremizdeki mucizeleri aydınlığa çıkarmaktır.” itapları 150 ülkede 100 milyon satan ve 66 dile çevrilen usta Brezilyalı yazar Paulo Coelho’nun yeni romanı “Portobello Cadısı” Türkçede. Can Yayınları tarafından yayımlanan “Portobello Cadısı”nda, hayatın anlamını bulSAYFA 14 K mak adına ödenebilecek bedeller hesaplanıyor, kimilerinin yazık ki yaygın nitelemesiyle “kadın başına” çıkılan bir keşfin sonucunda hem de.. Bu nitelemenin kahramanımız “Athena”nın hayatına nasıl hükmettiği de var kitapta, cesareti, boşvermişliği, oluruna bırakıvermişliği de.. Transilvanya’da yaşayan Romanyalı bir Çingene’nin gayrimeşru kızıdır Athena. Bebekliğinde annesi tarafından yetimhaneye bırakılır. Zengin bir Lübnanlı çiftin evlatlığı olarak BeyrutLondra hattında büyür. Dindardır, geleceği sezme yeteneği vardır. Gün gelir kabına sığmaz, sığamaz. Ne yapacak edecek güçlerinin kaynağını bulmak yolunda sanki helak olacaktır. HERKES KAHRAMAN OLMAK İSTER! İskoçyalı bir kadının rehberliğinde, sıra dışı yeteneklerini kullanmaya ve bir Portobello Yolu rahibesi olarak insanlara tinsel kavrayış gücü dağıtmaya, bedenle ruh arasındaki ilişkiyi güçlendirmenin ve evrenle bütünleşmenin yollarını öğretmeye başlar. Bu noktadan sonra da hayatlarında anlamlı farklar yaratacağı diğer kahramanlarla yolu birer birer kesişir. İlişkiler yaşar, düş kırıklıkları olur. Kimisinde de başlıca düş kırıklığı kendisidir, acı çeker, acı verir, sever, sevilir, ardın ? CUMHURİYET 939
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle