29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Galip Baldıran'dan 'Pierre Loti ve Oryantalist Söylem' Avrupalı’nın Doğu’ya bakışı şında İstanbul'da, yaşlı bir tüccarın beş karısından biri olan on dokuz yaşındaki Hatice adlı Çerkez güzeliyle yaşadığı yasak aşkın Loti'nin yaşamını ve yapıtlarını nasıl etkilediği anlatılıyor ve “Aziyade” romanı ele alınıyor. Baldıran, Loti'nin “Aziyade”sinin Batılı’nın belleğindeki Doğu imgesini pekiştirdiği gerçeğinin altını önemle çiziyor ve Doğu'yu çok sevmesine rağmen Fransız yazarın “Aziyade” adlı romanında, Doğu hakkında önceden yazılmış olanlara ters düşmemek ve kendi okurunu şaşırtmamak adına, Batı’nın Doğu’ya biçtiği, formüle ettiği oryantalist söylemi vurguladığı saptamasını yapıyor. Baldıran, Loti'nin Doğulular ile ilgili önyargı ve kötü dure, Pierre Loti'yi öteki oryantalist yasuz koşutlukları yoğun olarak irdeleryumsamalarını daha romanın başlazarlardan ayıran en önemli özellik, ler. rında okura hissettirmeye başladığını onun çok kez İstanbul'a gelmesi, İsFransız yazar Pierre Loti, aynı zave tüm romanda Doğu ile ilgili daha tanbul'da uzun süreler ikâmet etmesi manda deniz subayıdır ve Fransız Deönceden yazılmış olan olumsuzlukları ve her şeyden önce de Doğu izlenim niz Kuvvetleri'nde albaylığa kadar yinelediğini belirtmektedir. ve gözlemlerini yazınsal bir tür olan yükselmiştir. Mesleği gereği yaptığı seBaldıran, Loti'nin, Hatice (Aziyade) roman biçiminde sunmuş olmasıdır. yahatlerinden birinde İstanbul'u görile ilk karşılaşmasını anlatırken daha Onun 'Aziyade' adlı romanı, Batılı bir me fırsatı bulur, ancak İstanbul'dan o hakkında hiçbir şey bilmediği halde erkeğin İstanbullu/Doğulu bir kadına kadar etkilenir ki bir daha bu kentten sanki Hatice'nin düşüncelerini biliolan aşkını konu edinirken, Doğu’ya uzun vadeli olarak kopamaz. Öyle ki yormuşçasına yorumlar yapıp, olumilişkin dönemin Avrupa bakış açılarını 18701913 yılları arasında yedi defa suzlamalar aktarmasını eleştirirken, da içinde barındırmaktadır. Türkiye'ye gelir, bazı gelişleri ise bir bu tarz küçümsemelerin her toplumsüre ikamet etmek içindir. Pierre Loda olabileceğine dikkat çekmektedir. DOĞU’YA BAKIŞ... ti'nin yaşamında Türk kültürü derin Aziyade'yi sevdiğini sık sık vurgulaGalip Baldıran, Çizgi Kitapevi Yaizler bırakır. Hatta İstanbul'da başınmasına rağmen, Loti'nin, “eğer o gelyınları arasında çıkan 'Pierre Loti ve dan bir de aşk öyküsü geçmiş ve “Azimezse, onun yerini bir başkası alacak” Oryantalist Söylem' adlı kitabında, Piyade” adlı romanında bu konuyu ve sözünü de yadırgamaktadır. Baldıran, erre Loti'nin 'Aziyade' adlı romanı ile Türk kültürünün daha başka özellikayrıca romanda çelişkili ve mantığa özyaşam öyküsüne dayanarak 19. yüzlerini bir Avrupalı’nın bakış açısından aykırı birçok noktayı sıralamıştır. Çeyılda Avrupalı’nın Doğu’ya bakış açıyansıtmıştır. Sevdiği kadın Hatice, lişkili imgelerden biri de; “Kuru Çeşsını irdelemiştir. Kitapta, kitabın baAziyade ismiyle “Aziyade” adlı romame” adlı sokakta oturduğunu söylenının başkahramanı mesine rağmen, yazarın o olur. Avrupalıların zamanlar İstanbul'daki soTürk kültürüne ilgikakların isimsiz olduğunu sinden olsa gerektir anlatmasıdır. Aziyade, ki, “Aziyade” romanı sonbaharda kocasının kaile Loti tüm Avrurılarıyla beraber İstanpa'da ünlenir. Bu bul'a geleceğini, şayet koünün de verdiği özgücası getirmezse kendisinin venle ardından birçok tek başına geleceğini söyönemli yapıta imzasını ler romanda. Ama G. Balatar. 1903 yılında dıran'a göre o dönemin Fransa'nın Vautour şartlarında bu mümkün zırhlısına süvari oladeğildir. Çünkü o dönemrak atanarak İstande kadınların tek başlarıbul'da yaklaşık iki yıl na seyahat etmesi söz kokalır. Yaşadığı sürede nusu değildir. Başlarda Türk kültürünü AvruEyüp semti ve insanlarınpa'ya tanıtma uğraşı dan övgüyle bahsederken, veren Loti, artık Türsonraları “fazla güven verkiye'de de tanınmakmez ve misafirperver detadır. 1913 yılında yeğildir”, “acımasız yaşlı dinci kez gelen yazar, dervişler ve en fanatik İstanbul'da büyük bir Müslümanların” yeri olatörenle karşılanır. rak tanımlaması, yer yer 1920 yılında felç geçiDoğu'yu cinsel malzeme ren Pierre Loti, 1921 olarak betimlemesi, Osyılında Türkiye Büyük manlı'daki kardeş katlinMillet Meclisi adına den bahsetmesi de Galip gönderilen bir heyet Baldıran'a göre Doğu'yu tarafından ziyaret “ötekileştirme” çabasınedilmiştir. Aynı zadan başka bir şey değildir. manda kendisine fahri Aziyade'de Türkler hayalhemşehrilik nişanı superest insanlar olarak sunulmuştur. 1923 yılınnulur. Aziyade'nin şahsında da hayata gözlerini Pierre Loti'yi öteki oryantalist yazarlardan ayıran en önemli özellik, onun çok kez da Doğu’nun kadınları İstanbul'a gelmesi, İstanbul'da uzun süreler ikâmet etmesi ve her şeyden önce de kapamıştır. için “tembel”, “baskı alDoğu izlenim ve gözlemlerini yazınsal bir tür olan roman biçiminde sunmuş olAraştırmacılara gö masıdır. tında tutulan, bir tür esa Galip Baldıran, Çizgi Kitapevi Yayınları arasında çıkan 'Pierre Loti ve Oryantalist Söylem' adlı kitabında, Pierre Loti'nin 'Aziyade' adlı romanı ile özyaşam öyküsüne dayanarak 19. yüzyılda Avrupalı’nın Doğu’ya bakış açısını irdeliyor. Kitabın başında İstanbul'da, yaşlı bir tüccarın beş karısından biri olan on dokuz yaşındaki Hatice adlı Çerkez güzeliyle yaşadığı yasak aşkın Loti'nin yaşamını ve yapıtlarını nasıl etkilediği anlatılıyor ve “Aziyade” romanı ele alınıyor. ? Nevide Akpınar DELLAL(*) ransız yazar Pierre Loti, Avrupalıların Doğu ülkelerine ilgisinin doruk noktasında olduğu yıllarda İstanbul'u mekân edinen Avrupalı bir yazardır. Aslında Avrupa saraylarının önde gelen insanları, Doğu'nun zenginliklerine ve Doğulu insanın yaşam tarzına 18. yüzyılın başlarından itibaren ilgi duymaya başlarlar ve bu ilgi 19. yüzyılda artarak sürer. Doğu'daki ülkeler arasında Türkiye ve Mısır Avrupalıların özel ilgisine maruz kalır. Daha 18. yüzyılın ortalarında hemen hemen tüm Avrupa'da "Türk modası" ("Turquerie") yaşanmış ve yazın, tiyatro, süsleme gibi sanat alanları ve giyimkuşam bu modadan etkilenmiştir. Doğu'dan doğa manzaraları ve Doğulu insanın yaşamı, ressamların, yazarların ve tiyatroların en önemli konusunu oluşturur. 19. yüzyıla gelindiğinde birçok Avrupalı Doğu'ya seyahat etme hayaliyle yanıp tutuşmaya başlar. Doğu'ya seyahat etme hayali, Avrupa'da Doğu'yla ilgili sunulan her şeye, toplanan bilgi ve belgelere karşı olağanüstü ilgiyi de beraberinde getirir. Hatta ünlü Fransız, İngiliz ressam ve yazarları İstanbul'u mekân edinir. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti'ne turlar da düzenlenmeye başlanmıştır ve Doğu'ya ilişkin kaleme alınan her şey Avrupa'da keyifle ve yazınsal bir tatla okunmaya başlanır. Oryantalizm (“Doğubilim”) ile ilgili ilk Akademik disiplin, "Ecole speciale des langues orientales” adı altında 1795 yılında artık Paris'te kurulmuştur. 19. yüzyılda Doğu halklarının tarihleriyle, Doğu'daki geçmiş ve yaşayan kültürlerle ilgili bilgileri toplayan, yorumlayan ve yayımlayan birçok “Doğubilimci” yetişir. Onlar, yazı ve yapıtlarında genel anlamda Doğu'nun kültürel, toplumsal ve iktisadi her türlü özelliğini konulaştırır ve “Batı kültürü” ile “Doğu kültürü” arasındaki olumlu ve olum F ? SAYFA 18 CUMHURİYET KİTAP SAYI 902
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle