03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

? me kaydeden Hanlık, 7. yüzyılın ortalarında artık Bizans ve İslam devletlerinin arasında bir denge unsuru haline gelmiş, ticaret yollarının üstündeki canlı ekonomisi ve çokkültürlü toplum yapısı sayesinde döneminin saygın ve güçlü devletlerinden biri olmuştu. Bu yüzyıllar süresince Hıristiyan ve Müslüman gezginlerin ilgi odağından ayrılmayan Hazar devleti, zenginliği ve adil yönetimi ile birçok göçmenin de umut kaynağı haline gelmişti. Özellikle Ortadoğu’dan sürülen ya da zorunlu göçe tabi tutulan birçok Yahudi aile de bu Hanlığın koruyucu kanatları altında kendilerine yeni bir yaşam olanağı bulmuştu. Üç büyük dinin ilgi odağında bulunan Hazar devleti, Kral Bulan zamanında önemli bir seçimle yüz yüze gelmişti. Bulan Han, toprakları içinde günden güne yayılmakta olan tektanrıcı dinlerin temsilcilerini davet ederek, dinlerini kendisine tanıtmasını talep eder. Bu çağrı üzerine Hıristiyan, Müslüman ve Yahudi din adamları Kralın huzurunda, kendi dinlerinin neden diğerlerinden daha doğru ve üstün olduğunu anlatırlar. Her temsilci uzun uzun kendi dininin neden en doğru inancı temsil ettiğini anlatırken, dinler arasındaki farkları ve doğruluk paylarını tartışırlar. Bu tartışmaların sonunda Bulan, kendisi ve toplumuna din olarak Yahudiliği benimseyecektir. Bu seçimde idealist öğeler de rol oynamış olabilir; ancak seçimin, devlet çıkarlarının soğuk gerçeği temelinde yapıldığı da kabullenilmeli. Ancak bu çıkar gerçeğinin, Hazarlar özgülünde hem bir savunma güdüsünce belirlendiği hem de Hazar halkının gönüllü kabulüyle örtüştüğü de unutulmamalı. Bu dönemin kuşkusuz en önemli siyasal sonucu, Hazar devletinin Arap Halifeliği’nin kuzey yönündeki ilerlemesini durdurması ve böylece Kafkasya’yı İslam fethinden korumuş olmasıydı. Bu durum, Bizans İmparatorluğu’nun da İslam Halifeliği karşısında ayakta durabilmesinin en önemli sebebi olurken, tarihin sonraki şekillenmesini de değiştirecekti. Yani Bizans, yıkmaya ve asimile etmeye çalıştığı Hazarların, koruyucu şemsiyesi sayesinde ömrünü uzatacaktı. YOKOLUŞ VE ASİMİLASYON 10. yüzyılda iyiden iyiye gücünü yitirmeye başlayan devlet Alanların, Arapların, Rusların ve daha birçok devletin saldırılarıyla iyice hırpalanacak, son olarak Etil kentine kadar çekilen Hazar devleti, 1299 yılında, Altınordu devletinin hakanı Sürbidey Noyan tarafından yokedilecekti. Brook’un işaret ettiği gibi, 1240’lardaki Moğol istilası nedeniyle ortaya çıkan bozulma sonucu, diğer bölgelere kaçan Kiev Yahudileri, muhtemelen daha sonraları şehirlerine geri dönecekti. Her halükârda, Kiev Hazarlarının büyük bir bölümü (Chernigov Hazarları gibi), ülkelerinden çıkarıldıktan sonra dahi, Doğu Avrupa’daki varlıklarını sürdürecek; fakat Hazar kimliklerini yavaş yavaş kaybederek, yalnızca ‘Yahudiler’ (Yiddiş dilinde Yidn) olarak kalacaktı. Yiddiş dilinin 14 ve 15.yüzyıllarda, Doğu Avrupa Yahudileri arasında hâkim dil olmasıyla, tüm Yahudi toplumları içindeki Hazar Slavca konuşan HaBİZANS İLE Hakanlığı, Yahudiliği zarların özümsenmesi ABBASİ ARASINDA de tamamlanmış olaseçen Kral Bulan Seçim Hazar Devleticaktı. öncesinde oldukça nin egemenlik çıkarıyla Hazar soyundan birdoğrudan ilgiliydi. Öncekozmopolit bir toplum çok kişinin, neden artık likle tektanrılı dinler Haözelliği gösteriyor. 630 kendilerini Hazar, ya da zar toplumu içinde hızla yılında Batı Hun Togarmah’ın torunları yayılarak, demokrasi bidevletinin yıkıntıları olarak adlandırmadıklincinden yoksun olan o üzerinden Budist bir larına gelince; burada gerçeklikte Hanların kuşkusuz antisemit toplumsal yapıyı kontGöktürk Kağanı olan dışlayıcılığın yarattığı rollerini güçleştirmeye Tong Yabgu’nun oğlu büzülmenin etkisi başlamıştı Bu anlamda tarafından kurulan bu içe yanında diğer dinlerRoma İmparatorluğu’yeni devletin sınırları den ayrımla Yahudi nun Hıristiyanlığı resmi içerisinde Uygur, inancının asimile edici din olarak benimsemesi gibi bir durum söz konuPeçenek, Bulgar, Sabir özelliği ile karşılaşıyoruz. Talmudik teologlar, suydu; bir farkla ki burave Hazar gibi Türk "dönüşenin, yeni bir da devlet, halkın benimboylarından gelen ruhla doğan yeni bir sediği tek seçenekle karma bir toplum bebek olduğunu ve karşı karşıya değildi. yaşamaktaydı. dönüşümden önce saDolayısıyla devlet behip olduğu akrabalarınimseneni kendi çıkarlanın hiçbirinin artık akrının aracı kılarak kabulraba addedilmediğini" söylerler. Judaist den öte, benimsenenlerden birini kabul dualar ve bayramlar da Hazarya ile değil edip halkı ona yönlendirmek şeklinde arantik İsrail ülkesi ile olan bir bağlantıyı tı bir irade sergileyecekti. vurgularlar. Jacob Agus’un dediği gibi: Seçimdeki ikinci faktör ise, Yahudilik "Yahudi olmayanlar Yahudi inancına dışında kalan iki büyük dinin, Abbasi ve döndükleri zaman, İbrani soyu efsanesiBizans gibi iki büyük ve yayılmacı devleni de kabul etmiş olurlar… Judaizme tin siyasal çıkarlarının ideolojik aracı oladöndürülmüş olan Hazarlar bile, kendirak işlev görüyor oluşuydu. Bu durumda lerini tarihin ışığında antik İsrail’in ‘çekirBulan Han’ın İslam’ı ya da Hıristiyanlığı deği’, ya da ‘kan bağı’ olarak görmüşlerseçmesi halinde, Hazar devletinin Bidir. Hazarlar, en azından "Simeon" ya da zans ya da İslam İmparatorluğu’nun et"Menasseh" Klanı’nın bir parçası haline kisi altına girerek ortadan kalkması güngelmişlerdir". deme gelecekti. Siyaseten yokolmanın ve antisemit İşte bu stratejik seçim sonucunda, baskılanmanın yanında bu Yahudi özelliHazar Türkleri bir imparatorluk olma yoğin de etkisiyle Hazarların torunları, solunda önemli bir adım atmış oldu. Özetle nunda Türki kökenlerini unutacaklardır. Hazarların Yahudiliği benimsemesi, Biİşte tam bu noktada Yahudi toplumunun zans ve Abbasiler karşısında ‘üçüncü bir parçası olmanın ve "İbrahim’in çogüç’ haline gelen bu devletin hikâyesi cukları" olarak adlandırılabilmenin, inolarak şekillenecekti. Bunun sonucunda sanları diğer kök ve kimliklerinden kopaİslam’ı ya da Hıristiyanlığı benimsemiş rıcı özelliği ile karşılaşıyoruz; ki bunun olanlar her ne kadar bu karardan hoşnut çoğulcu kültür ve demokrasi açısından kalmasalar da, Bulan’ın tercihi, halkın bir sorun alanı olarak altı mutlaka çizilbüyük kesiminden de onay alacak, Yamelidir. ? hudilik hızla benimsenecekti. KİTAP SAYI 890 SAYFA 27 CUMHURİYET
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle