Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kemal Özer'le 50 yıl ‘Sırada iki şiir kitabı ve anılar var’ Geçtiğimiz günlerde yazın hayatının 50. yılını kutlayan Kemal Özer’in tüm kitapları Toroslu Kitaplığı’nca yayımlanmaya başladı. 50 Kuşağı’nın etkin şairlerinden Kemal Özer’le yazarlığını ve kitaplarını konuştuk. ? Cenk GÜNDOĞDU G eçtiğimiz günlerde yazın hayatınızın 50. yılı Nâzım Hikmet Kültür Merkezi'nin düzenlediği bir programla kutlandı. Buradan başlayalım konuşmaya isterseniz. Neler hissettiniz? Bu tür anma ve değerlendirmeler, konu alınan kişiye yönelik olsa da, izleyenlere bir ileti taşıyor diye düşünüyorum. İzleyenler derken, yalnız salonda bulunanları kastetmiyorum üstelik. Sanat yaşamının daha başında bulunanlardan tutun da, emeği daha hak ettiği biçimde değerlendirilmemiş olanlara değin herkese bir iletisi var. Üretim bir süreç olduğuna göre, bu sürecin 'yeniden üretim' halkasını oluşturan okurlar da bunun içinde. Öncelikle böyle bir iletiye vesile olmak, benim için sevindiriciydi. Çünkü medyatik dünyanın dışındakiler de, edebiyatımızın içine sürüklendiği kısır döngüye uzak duranlar da böyle bir değerlendirmeyle anılabildiyse, o kesimin sanatçı ve izleyicilerine bulundukları yerin, takındıkları ödünsüz tavrın, ürettikleri değerin bilinebileceğini göstermiş oldu. Verili yayın dünyasına karşı tavır aldığınızı ve tüm kitaplarınızı kendi kurduğunuz 'Yordam Yayınları'nca yayımladığınızı biliyoruz. Üstünden çok zaman geçti ama biraz bu konudan bahseder misiniz? 80 sonrası, yayın dünyasına egemen olan koşullar, dayatılanı kabul etmeSAYFA 10 den üretimlerini sürdürenler için sıkıntılı bir ortam yaratmıştı. O ortamın her türlü sınırlayıcılığına, ödüne zorlayan baskılarına boyun eğmemek için kendi kitaplarımı kendim yayımlamaya karar verdim. 19892000 arasında, büyük çoğunluğu benim olan 62 kitap yayımladım. Bu girişim, her güçlüğünü göğüslemek zorunda kalmama karşın, hem daha üretken olmama, hem de okurla daha yakın ilişki kurmama yol açtı. Dağıtımdan gelen sıkıntıları, yurt içi ve dışında okurla beni yüz yüze getiren buluşmalarla aşmaya çalıştım. Öyle ki, bu buluşmaların sayısı kimi yıllar 50'ye ulaştı. Kitaplarımın toplam satışı ise 50 bini geçti. Sonuçta, yazdıklarımı bir yandan değişik türleri kapsayacak kadar genişlettim, bir yandan da onların niteliğine olumlu etkileri olacak ilişkiler kurmuş, deneyimler kazanmış oldum. KALDIĞI YERDEN DEVAM Tüm kitaplarınız 'Toroslu Kitaplığı'nca 6 cilt olarak yayımlanacak. Bu projeden ve bu talebe karşı yaklaşımınızdan konuşalım mı? Titiz, ayrıntılara önem veren birisiniz; bu projeyi nasıl kabul ettiniz? Kitap yayımını 2000 yılında bıraktığım zaman, yayımlamayı düşündüklerimin büyük çoğunluğu yayımlanmış durumdaydı. Ama yine de eksikler kalmıştı; üstelik yeni yazacaklarım vardı. Bunları değişik yayınevlerinde çıkarma fırsatı buluyordum; ama önemli olan, bir yayınevinin çatısı altında topluca yayımlanmalarıydı. Toroslu Kitaplığı, benim bu isteğimle örtüşen bir öneride bulundu. Bir bakıma, kendi başladığım ve büyük ölçüde sonuçlandırdığım diziyi kaldığı yerden, ama yeni koşullar içinde sürdürecektim. Üstelik daha önce amaçladığım titizliği ve ayrıntılara verdiğim önemi gösterebilmiş olacaktım. Toroslu Kitaplığı'nın yayımladığı kitaplar, hem hazırlanış olarak, hem sağlayacağı koşullar bakımından bana bu izlenimi verdi. Tüm kitaplarınız kapsamında 'Toroslu Kitaplığı'nca her yıl bir yeni, bir de yayımlanmış kitaplarınız okurla buluşacak. Yayımlanacak yeni kitaplarınız? Evet, öyle bir tasarı yapıldı. Çocuk kitapları dışındaki kitaplarım şu ciltlerde toplanıyor: Şiirlerle İstanbul seçkisi, çeviri şiirler, şiirler, denemeler, günlükler. Bunlardan ilki yayımlanmış bulunuyor. Öbürleri de önümüzdeki yıldan başlayarak sırayla yayımlanacak. Çocuk kitapları elbette tek tek basılıyor. Yeni kitaplar oluştukça onlar da yılda en az bir tane ayrıca basılacak. Bir Kemal Özer okuru olarak şunu çok merak ediyorum: Evet, Kemal Özer öncelikle şair, ama öyküleri de bir öykü yazarı kadar usta işi. Yakın zamanda ya da zaman içinde yeni bir öykü kitabıyla buluşturur mu bizi Kemal Özer? Ya da şöyle sorsam; öyküyle arasındaki ilişki nasıl? Aslında daha gençlik yıllarında öyküler yazmış, dergilerde yayımlamıştım. Onları yıllar sonra yayımladığım Baba ile Kız kitabına da aldım. Bu kitabın arkasından tasarladığım iki kitap daha var: Baba ile Oğul ve Bastonlu Adam. Bir de biliyorsunuz çocuklar için yazdığım öykü kitapları var, onları da sürdüreceğim. Bugünlerde sizi heyecanlandıran, bir başka çalışma projeniz var mı? Son şiir kitabım Sevdalı Buluşma'nın ardından iki şiir kitabı tasarısı birden gündemde: Temmuz Yangını ile 16 Haziran Kavşağı. Onları sağlık sorunları yüzünden zamanında bitirememiştim. Başlayıp yine aynı nedenle bitiremediğim bir başka tasarı daha var: Anılar. İlk cildi, çocukluğumla ilgili, kısa zamanda yayımlanabilir hale gelecek: Anayurda Yolculuk. ? Şiirlerle İstanbul/ Kemal Özer/ Toroslu Kitaplığı/144 s. Sevdalı Buluşma/ Kemal Özer/ Adam Yayınları/ 62 s. KİTAP SAYI 890 CUMHURİYET