05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Truman Capote... Asıl adıyla Truman Streckfus Persons. Andy Warhol ile birlikte... ? üzerine tüm bildiklerini harmanlayabileceği, gerçekle, kurguyu mantık hatalarına düşmeden koşut geliştirebileceği yeni bir üsluba merhaba der: “...Bir yazar, yazının diğer tüm formlarına ilişkin bildiği şeyleri, tek bir türde, diyelim ki kısa öyküde nasıl başarıyla birleştirebilirdi? (...) yazmak üzerine bildiğim onca şeyi, senaryolar, oyunlar, röportajlar, şiir, kısa öyküler ve novella'lar... Şimdi kendimi sahnenin tam ortasına yerleştiriyor ve katı, bireysel bir tutumla sıradan insanlarla yapılmış basmakalıp konuşmaları yeniden inşa ediyordum: oturduğum apartmanın yöneticisi, jimnastik salonundaki masör, eski bir okul arkadaşı, diş doktorum. Bu tür yalın şeylerle yüzlerce sayfa doldurduktan sonra sonunda bir üslup bile geliştirdim. Yazmak üzerine ne biliyorsam hepsini özümseyebilecek bir çerçeve bulmuştum. Daha sonra bu tekniğin daha gelişmiş bir biçimini kullanarak, kısa, ‘gerçeğe dayalı’ bir roman (“El Oyması Tabutlar”) ve birkaç kısa öykü yazdım. Sonuç, elinizdeki kitap: Bukalemunlar İçin Müzik.” olduğuna kim inanır. İlk öykülerinin Harper’s Bazaar’da yayımlanmasıyla henüz yirmilerinde ün kazanmıştır. Meslek yaşamının başından sonuna dek geniş ve renkli bir çevrede, yazarlar, sanatçılar, yüksek sosyete ve uluslararası ünlülerle birliktelikleri, taşkın sosyal yaşamıyla basının ilgisini daima üzerinde hissetmiştir. “Gece Ağacı” ve “Tiffany’de Kahvaltı”dan sonra bütün enerjisini sahneye ve gazeteciliğe adar. 1951’de yazdığı “Çimen Türküsü”nü tiyatroya uyarlar, 1954’te “Çiçekten Ev” müzikalini yazar. “Yerel Renkler” (1950) ve “Esin Perileri Duyuldu” (1956) çalışmaları gazeteciyazarlığın ilk örnekleri olur. Ayrıca John Huston’ın çektiği “Beat the Devil” (1954) filmine yazdığı senaryoyla sinemayla da flört eder. Ünlü “Soğukkanlılıkla”sı (1966) ona duyulan hayranlığı körükler. “Soğukkanlılıkla”nın bitişi şerefine Plaza Otel’de verdiği, basında günlerce yer alan maskeli balo, 1960’ların en çarpıcı olaylarından biri olur. Parti o kadar büyük sükse yapar ki Capote sıklıkla dergilerin kapaklarında ve televizyon ekranlarında görünmeye başlar hatta daha da ileri gidip “Murder By Death” adlı bir filmde bile rol alır. MAHREM SIRLAR... 20. yüzyılın Amerikan edebiyatının en büyükleri arasında gösterilen Truman Capote, en büyük eseri olacağını ifade ettiği, dejenere çevrelerden gözlemlediklerinden yola çıkarak adeta ifşalarla beslediği “Answered Prayers” adlı kitabını hiç bitiremedi. Alabildiğine taşkın, toplumsal ve cinsel aşırılıklarla dolu, hırpalayıcı dönemlerden fırsat bulup, 1975’de yazabildiği iki yüz sayfanın bazı bölümlerini Esquire’da yayınladı. Yazdıklarıyla mahrem sırlarının açığa vurulduğu gerekçesiyle paniğe kapılan çoğu sosyete mensubu varsıl dostlarını epey öfkelendirdi ve bir zamanlar ilham perisi olduğu bu dünyadan bir anda dışlanıverdi. Bu, derinlerdeki yalnız ve duygusal yoksunluklarla geçen çocukluk, gençlik ve ergenlik yıllarının acısını yüze çıkardı. Uyuşturucu ve içkiye daha fazla sarıldı. Daha sonraki yıllarda “Bukalemunlar İçin Müzik”i yayınladı ama artık bambaşka bir Capote vardı. İletişimden kaçan, perişan. Uyuşturucu ve alkol sorunlarıyla mücadele eden ama başarılı olamayan Capote, 25 Ağustos 1984’de intihar ettiğinde 59 yaşındaydı. Yakın zaman önce Capote'un el yazmaları bulunan bir romanı Amerika’da yayımlandı; “Summer Crossing” (Yazı Aşmak). Oysa Capote, 1940'ta yazdığı romanın el yazmalarını imha ettiğini açıklamıştı. Kitabın yıllar sonra bulunmasının ardından onun yaşamöyküsünün yazarı Gerald Clarke yazarın kitabı yayımlamak istemediğini ve buna saygı gösterilmesi gerektiğini belirtti. Ancak Capote'un vârisleri kitabın basılmasına karar verdi. Random House tarafından kitapta anne ve babası tatile giden 17 yaşındaki bir genç kızın New York'taki yaşamöyküsü anlatılıyor. ? Tiffany’de Kahvaltı/ Truman Capote/Sel Yayıncılık/ Çeviren: Meral Alakuş/124 s. Soğukkanlılıkla/ Truman Capote/Sel Yayıncılık/ Çeviren: Ayşe Ece/419 s. Gümüş Damacana/ Truman Capote/Sel Yayıncılık/ Çeviren: Püren Özgören/363 s. 848 SAYFA 11 OTOBİYOGRAFİK YAPITLAR Korku öykülerini topladığı “Gece Ağacı”, ruhun dehlizlerini, merak duygusunu tatmin edebilmek adına bilinçli olarak zayıf bir ışıkla aydınlatır. Tatminsizlik ve yalnızlıkla sarılı karakterleri, fiziki ve çevresel ayrıntılarla tanımlamayı tercih eder. Okuru yorumda özgür kılar. Capote, küçük kasabalarda yaşlı akrabalarının yanında geçirdiği çocukluğunu “Bir Noel Anısı” ve “Şükran Günü Ziyaretçisi” adlı kısa otobiyografik yapıtlarda anlatır. Topluma uyum göstermeyi reddeden masum insanları “Çimen Türküsü”nde ve daha sonra bir fahişenin öyküsünü de “Tiffany’de Kahvaltı”da anlatır. Bu arada müzikal, film senaryoları ve gezi izlenimlerini kaleme alır. Gazeteciliğe artan ilgisi, bir grup ünlüyü konu aldığı yapıtı “Gözlemler”e yansır. Capote, özellikle 1950'lerden 70'lere değin yüksek sosyetedeki varlıklı kişilerin gözdesi olur. Kırklı yılların başında The New Yorker dergisinde işten atılana dek fotokopici CUMHURİYET KİTAP SAYI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle