Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Dönüş, Cemil Kavukçu'nun ilk romanıydı, ikinci romanı Suda Bulanık Oyunlar onun romancı olarak kendini bize kanıtladığı yapıt oldu. M. Sadık Aslankara toplum, sancüar ıçınde kıvranı yor İNSANA BAKIŞIYLA CEMIL KAVUKÇU Ana ızleğı Kavukçu nıın "genç ınsandakı yarılnıa Nc kı bu kışılık vartlmasından çok bır toplumsal yarılmanın gençtekı yansıması bağlamında alınmalı Orneğın Tarık derın bır kavgı, korku yaşar (, unkıı bırakıp gel dığı kasabası da unıversıte oğre nımı gordugu kent de tehlıkeler le doludur artık 1 îer ke7inde, "kapdarı kırılıp" "uzerlerıne mermı yağdı"rdacakmış gıbı "urpen"r (79) Sanrdar ıçındedır sankı 'Çokuşun çocuklarıyız bi7, oluyor, ofduruyor ışkence lerden geçıyor, tutukevlerınde çuruyor ve delırıyoruz ' (91) Bır yerde de şoyle duşunur Tarık "Daha dun mahallc arala rında naylon top koşturan bır çocuk, çaktırmadan ve hızla de fıkanlı oluverıyor Ne delıkanlısı, mılıtan oluyor Sol kanatta yerını alıp ne zaman nerede kullanaca 2ını bdmedığı sılahını belıne ta kıyor"(117) Sağ dunya goruşu nun ardılı ya/arlar, ( emıl Ka vukçu'nun sergdedığı durust lukle, hıç bu kadar cesur eğıldı ler mı, egılıyorlar mı genç ku şakların dramına hele de kendı lerının heder ettığı gençlere, eğı lıyorlarsa nasd, hangı bakışla eğdıyorlar' Bunun ıçın Pethı Nacı'nın, temel başvurıı vapıtla rından Yuzyılın 100 Turk Romanı'na (Adam, ıkıncı basım, 1999) başvuracağım Fethı Nacı, Tarık Buğra'nın, aynı donemlen anlatan Gençliğim Eyvah dc Dunyanın En Pis Sokağı adlı ro manlarından bakın ne ornekler getırıyor "Işte Tarık Buğra'nın 'safi' tanımı ' Sağ denılen Dev let Koruyucuları ' / tşte 'faşızm' hakkındakı duşuncesı Dunya propaganda endustrısının, çağlar boyunca eşı gorulmemış ve gorulemeyecek bır canavar ve dehşetengız bır umacı kabul ettırdığı faşızm ' / tşte 'komunıst' ve 'fa şıst' tanımı 'EL sdahlı bır komu nist uzerınıze gelır ve sız de ken dınızı korumaya çalışırsanız, sıze faşıst der' " (365) " 'Sağ denılen Devlet koruyucuları' derken Turkeş'le, 'sağ'ın 'tedhış'ını bır kez bıle anmayarak Demırel'le aynı çızgıde bırleşmek, duşunce romanı ya7mak ıçın yola çıkan Tarık Buğra ıçın buyuk talıhsız lık olmuş Roman basıt bır propaganda kıtabı olmaktan ote geçemıvor Devrımcdere karşı uyandırdığı kın vc nelrctlc M11P gençlık kollarının, Ulkucu Gençlık deıneklerının 'ıstıfadesı ne ar7 olunmuş bır propaganda kıtabı Canımı/ sıkılıyordu bır komunıst oldurelım dedık' dıyen gençlerın ıçlerını rahatlatacak bır kıtap'"(:>68) "Solcu aydına, solcu gencc oylesuıe kın duyuyor kı Tarık Buğra " 'Sol nefretı, kaçınd maz olarak Tardc Buğra'yı de mokratık ozgurluklcre karşı bır tutuma ıtıyor " (376) Oysa Cemd Kavukçu, solcu da sağcı da olsalar, onları anla maya çalışıyor ılkın Bu çerçe vede Kavukçu nıın sağdakı ro mancdara da ders verdığı du şunulebdır Ah, Tarık Buğra da gorebılseydı keşke bunlan Suda Bulanık Oyunlar da 68lı, 78 lı genç kuşak ıçın hu 7unlu bır şur dokuyor Cemıl Kavukçu Ozellıkle gençlerın, bır donemı kavramak ıçın de yararlanabdeceğı, otesınde zevk alarak okuyabıleceğı bır roman bu Okuyun, derım • SAYFA 23 Kitaplar Adası 1 990'larda ya/ınımi7 ıkı oncmlı kazanımla rcnk lendı Bunlardan bırı Mehmet Zanıan Saçlıoğ lu'ydu, otekl ( emıl Kavukçu ITer ıkısı dc 1950'lerde doğmuş tu, ama 1990'larda yukselıs gos teren genç oykuculerle anıldılar ncdcnsc Oysa ıkısı de ya/aılıklarını bu alana doktuklerı emeğe boıçluy dular, sonradan gorduk bunu Saçlıoğlu, 1985 te bır şıır kıtabı yayımladığı haldc patlamasım oykudc yapmıştı Kavukçu da 1980'lerde oykulerıvle dergder de yer almış otesınde 1980'ler boyunca uç dt* oyku kıtabı ya yımlamıştı adı yavgın olarak yı nc dc 1990'lann oıtasında one ^ıktı Yanı yazınsal açıdan ancak o /aman keştedılebıldder Doğ rusu ya, bu keşıfte Fethı Na cı'nın onemlı rolu oldu, bunun otesınde doğrudan yonlendırdı de yazın kamııoyunu Saelıoğlu, oykuculuğumuze ıçkınleştırdmış dıl getırdı, Ka vukçu lse oykuculuğumu7iı kıv rakJaştırdı, anlatımcı olunmadan da anlatı ustalığı yapdabdeceğını, gerçek bır "anlatı"cı kımlık ka7anılabıleceğını gosterdı Bugun hıç kuşkum yok kı, on ların oyku ya7inımi7a gctırdığı bu değerler, otedcn berı gostere geldıklerı emeğın, bırılumın, ça banın sonucu tyı kı de boyle oldu Kolayca unlenıvermedı bu yazarlar, pek eskı bır dcyışle dıle getırelım bunu bılekJennın hak kıyla ka7andılar Cğer çok genç yaşta unlenseydder bu belkı de sırtlarına yuk olm boğulup ka lırlardı Pışmış olgunlaşmış ya /aı olarak ortaya çıkular, eaydı ııcı, çeldıııcı onca engcle karşın bu tııtıımlaıını suıduıduler Sonuçta ka7anan yazınımız ol du Andığım soy yazaılaıın ya /ınımı/a getırdıkleıı u/trındc bunea duımanı surdurduklerı alçakgonullu tutuma vurgu yap mam genç yazınulaıimı/ıçın bır ıputıı olabılıı dıyc ıımııtlan nıanıdan kaynaklanıyor yalni7 ıa "ANLATTCI OLARAK CEMİL KAVUKÇU Yııkarıda dcğındım anlatım" a\rı anlatı a\ıı /aman /a man kaııştıısak da bu ıkı sovle yış apayrı anlamlara çıkarıyor bı /ı Beşiı Cıoğıış Dı leıhan Oğu/kan, Prol Dr Olcay Oncıto> Mahır Unlu Sevınç Koçak Dıl Demeğı'ncı yayım lanan Yazın Terimleri S07İUğu ndc (1998), yetcrıncc ay dınlatıyoı bi7i doğuş'le arka daşlaıı, anlatım ın karşdığın da şu açiklamayı gctırıyor "Bır duygu duşunce ve konuyu so7 ya da yazıyla bıldııme, açıkla nıa ' Buna gore bır anlatım gu/el de olabılır yetersız hatta bo/uk da Oysa anlatı faıklı 'sımdı ona bakalım So7İuk, 'anla tı'nın karşdığında, 'Roman, oyku, masal, oyun turlcrınde Cemil Kavukçu olduğu gıbı, gerçek ya da duş lemsel olaylar dı/ısının, durum ların ya/ınsal duzeyde anlatılma sı, oykuleme " açıklamasını getı rıyor Buna gore anlatı "cı ol mak usta yazar olmak anlamına gelıyor Dahası her yazar Memet Fuat'ın da belırttığı gıbı 'ıvı ko tu" bır anlatıma sahıp olabılır ama ustalaşmadan anlatı "cı olamaz çunku anlatı yazınsal ustalık gerektırır kışiden Gençleıın 'anlatım"cı olup "anlatı'cı olamayışlarının nedc nı burada aranmalı ışte1 Otesın de "nakılcı", ' bıkâye edıcı", "olup bıtenlerı sıralayıu" aktar macüık da yıne anlatımcdığın gosterenı "Anlatı'cı dedığımız de ış değışıyor, o bu tur aktarım lara yıi7 vermıyor Ne kı "anlatı cı" tenmını ozoykusel anlatılann ya da tıyatro oyvınlarının "anlatı cı"larına kaptırmış bulunuyo ruz Bu nedenle de ya7arın "an latı"cı olduğunu bclırtcceksek, "usta bır anlatı yazarı" demeyı yeğlıyoruz Evet, Cemıl Kavukçu, bır "anlatı"cı yanı usta bır anlatı ya zarı Boyle olduğu ıçın de, hı kâye ederek yapılandırmaya gı rışmıyor anlatısını hıçbır zaman Anlatı ya7arı olarak, başka yol larla yapıyor bunu Gızlı tuta rak, sıra sıra dızıp soyleyıvermek yerıne ıpuçları doşeyerek, belırlı i7İer, ımlcr sımgeler varmış da anlatıya yayıp yerleştırmışçesıne bunlan okura tek tek derleterek boyle yapması için okurıı kışkıı tıp bu yondekı bmkımını, alım lama gucunu kurgulama yetısım eylcme geçırerek Ozetle şovlc dc denebılır Ce mıl Kavukçu bır anlatı yazarı olarak anlatan dcğıl tam tersıne susan bır vazar Bu llk ozellıkse Kavukçu anlatılaıında ıkıncı o/ellık bu yondc suıcklı cksıltdışı nutnın uçunuı o/ellık dc eğıetılenıc ım gelemc volııyla orııntulc nışı bunun Bıı ığneoyası gıbı ışlıyor o anlatısını ama bız yapılı^ını değıl yapılmıs,ını goruvoru/ gorkemlı bır tablo gıbı kars,ımı/da Anlatıdakı ustalığmı romanlarında da surduruyor Cemıl Kavukçu ROMANCI OLARAK CEMIL KAVUKÇU Donuş (Can, 1998), Cemıl Kavukçu'nun ılk romanıydı, ıkıncı romanı Suda Bulanık Oyunlar (( an 2004) onun ro mancı olarak kendını bi7e kanıt ladığı yapıt oldu Doniış uzerıne yazmış, "Kavukçu'nun derıde yayımlayabıleceğı olası romanla rın onunu de açmaya gırış'mış tım bu yazıyla (Bak Adam Sa nat, Ağustos2003) Donuş'te, adı uzerınde "Donuş" olgusu uzerınde duruyor du yazar Vedat, devrımcı oğren cılık yıllannda yaşadı^ı onca olaydan, atlattığı tehlıkeden son ra bıra7 da çaresi7İığın ço7um suzluğun ıtkısıye, lstanbul dan kasabasına doner, kasım nısan arasına yayılan, altı aylık bır gun dokumu ya da anı demetı olarak alınabılecek bıçımde bır sorgu lamaya gınşır Bu arada îstan buJ'dakı devrımcı oğrencılığı ıle kasabadakı çocukluğu, yenıyet melığı arasında gıdıp gelır Ne var kı bu "donuş"e dek, yanı kasabadan çıkışıyla kasabaya do nuşu arasındakı surede devrımcı bır grubun haddesınde bır ılışkı lenış zıncırı ıçınde yenıden bı çımlenmıştır o t^te Suda Bulanık Oyunlar'da so7 konusu ılı^kılenı^ 7in cınnın oncesinı yanı kasabadakı lıse yıllarının sonuvla kenttekı unıversıte yıllarının baslangıç aşamasını getırıyor bu kcv Ka vukçu Bu nedenle romanlar ' suda bulanık ovıınlardan do nui} gıbı gencl bır basjık altın da, aıt aıda hatta sııalama de gıştırılerek yanı ılkın bırıncı ro man sonra da ıkıncı roman oku nabılır Roman kahramanının adı Ta nk olmus.tur Ama ortanılar (unıversıte, kent kasaba vb ) ay nıdır Kasabanın parkı, kahvcsı, Tarık'ın evı, annesı scvgılısı de ğışmemı^tır Bu nedenle Suda Bulanık Oyunlar, çokuşun, Dönüş se yenıden dırılışın romanı gıbı okunabılır herhalde Yapı tın çokuş" sorunsalına odak lanmış roman olduğunu Kavuk çu da apaçık dılc getınyor zaten Tarık'a, ıç soylcşımınde şoyle dedırtıyor "çokuyoruz bır ta nem / ağır a#ır ve onarılması guç bır çokuş buyuk çokuş " (192 193) Bu açıdan bakıldıgında Cemıl Kavukçu'nun, varoluş sorunları nı deştığı, eksıklı, sıkışıp kalmış erkcklerın parçalanmıs kışılıkle rı U7crıne butuncul bakışlar ge tırdığı duşunulebdır Gerçekten de bıreyın bungunluğu, çozum suzluğu, dahası hıçbır çıkıs yolu bulamayışı buyuk bır ıncelıkle, duyarhkla yansıtdıyor romanda Sonra butun bunlan, dızgelı bır bıçımde bır varoluş sorunsaJı te melıne oturtmakta buyuk başarı gosterıyor yazar Kuşku yok kı her ıkı roman da buyuk ıçtenlık le yazılmış, bu nedenle olağa nustu gerçektenlık duygusu ya yabılıyor satırlar Bır turlu yerlı yerıne oturama van aşklar, ergenlcrın cınsellığı, bu genç ınsanları bır yandan ote yana kuşatan, baskı altına alma ya çalışan sıyascd kastlar, Kavuk çu'nun roman evrenınde ana de ğerler Doğal olarak yaşanması gereken cınsellık bde, bır mutlu luk eylemı olarak değıl, bır he sap oyununa savaş evlemıne do nuşerek yaşanıyor sankı Heder olmuş daha dogrusu heder edıl mış bır gençlığın romancısı, oy kucusu anlatıcısı ( emıl Kavuk çu Onun hemen butun anlatda rında bır turlu yerını bu lamamış yaşamlar var Bu nedenle lırık oldu fiu denlı hu/unlu bır an latı çıkıyor ortaya Uste lık kent kulturunun, kcntlılı^ın vaşanamadığı bır ulkc bu Kentler ka sabalaşıvor kasabalar da ha da gcrıye kayıyor Taş ralılık ortamında tıım Romanlarıyla Clemil Kavukx,iı SUDA BUL\NIK OYUNL/VR C U M H U R İ Y E T K İ T A P SA YI 768