Katalog

GÜNDEM Bir Danimarka Okulunda "Manevi Mirasım Akıl ve Bilimdir!" "Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır... Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve ilmin gelişimini inkâr etmek olur... Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar." Mustafa Kemal Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in sorusuna Mustafa Kemal’in yanıtı. Kaynak: İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeoloji, İÜ. Yayınları Cumhuriyet BİLİM VE TEKNOLOJİ Sayı: 1067 31 Ağustos 2007 İMTİYAZ SAHİBİ Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk GENEL YAYIN YÖNETMENİ İbrahim Yıldız YAYIN YÖNETMENİ Orhan Bursalı SORUMLU MÜDÜR Güray Öz GÖRSEL YÖNETMEN Tüles Hasdemir YAYIMLAYAN Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. İDARE MERKEZİ VE YAZIŞMA ADRESİ Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No:2 34382 Şişli İstanbul Tel: 0212.343 72 74 Faks: 0212. 343 72 64 CUMHURİYET REKLAM Tel: (0212) 251 98 74/ 343 72 74 Yerel Süreli Yayın BASKI İhlas Gazetecilik A.Ş. 29 Ekim Caddesi No: 23 Yenibosna İstanbul www.cumhuriyet.com.tr CBT 1067/3 31 Ağustos 2007 Bulut'un Kopenhag'ta okulu 15 Ağustos'da açıldı. Aslında okullar 10 gün daha önce başlıyordu, ancak “iklim kayması”, yani Ağustos başında havaların henüz sıcak olması gerekçesiyle açılışı Ağustos'un ortasına almışlar. Kopenhag bir Kuzey Avrupa kenti. Biz Ağustos'ta yanıp tutuşurken, orada sonbahar ilerlemiş oluyor. Şüphesiz hiç bir zaman da yaz mevsimi bizdeki gibi geçmiyor. Bulut, bir özel okula gidiyor. Annesi daha disiplinli olması nedeniyle, kuruluşu 100 yıldan önceye giden, geleneksel ve tanınmış bir okulu tercih etti! Özel okul, ama yıllığı, bizdekilerin öğrenim bedelinin yaklaşık dörtte biri kadar. Söylendiğine göre, devletten de destek alıyormuş. Okul sadece liseye kadar öğrenci yetiştiriyor. Size İlkgünü ve okuldan izlenimle aktaracağım. Okul binası Kopehnag'da binlerce yapıdan biri. Ev sanabilirsiniz. Ama anladığım kadar bir kaç evin birleşmesi ve ortadaki avlunan ortak alan olarak kullanımı ile oluşmuş. Kimsenin aklına şöyle dörttebaşı mamur, yepyeni, gıcır gıcır bir binadan, duvarlardan, boyalardan, sınıflardan oluşan bir okul yaptırmak gelmiyor. Alt, üst ve yan katlara geçerken labirent dolaşıyorsunuz. Normal eski bir binanın fazla geniş olmayan, hatta dar denebilecek merdivenleri. Sınıflar 20'şer kişilik. Bildiğimiz sıralar; ikişerüçer kişilik. Okul size, akıl binada değil yönetimde, öğretmenlerde, sistemde, diyor! Bina kapısından toplanma yeri avluya girerken, okulun müdürü sizi karşılıyor, ana baba ve öğrencilerin ellerini sıkıyor, hoşgeldin diyor. Sıkı bir adam, diyorlar, disiplinli, takım elbiseli ve kravatlı... Veliler bir yanda, öğrenciler öbür yanda. Müdür kısa, özlü, sonunda yumruğunu havaya kaldırarak bitirdiği ikiüç dakika bile sürmeyen bir konuşma yapıyor. Hepsi bu! Danimarka Milli Marşı okunuyor. Sanırım yılda sadece iki kez, açılışta ve kapanışta. Doğum günlerinde bile salonlarını küçük Danimarka bayraklarıyla donatacak kadar milliyetçi Danimarkalılar için, insan onlardan daha fazlasını bekleyebilirdi! *** Çocuklar sıra halinde bina içine giriyorlar ve hepsi sınıflarına dağılıyor. Sınıfın kapısında bir isim dikkatimi çekiyor. Danimarkalı ünlü bir kişi olduğu söyleniyor. Diğer sınıf kapılarına bakıyorum, Niels Bohr, Hans Christian Andersen... Her sınıfa, bilime, kültüre, düşünceye, topluma çok önemli katkılarda bulunmuş bir Danimarkalının adını vermişler! Buradan, okulun yüklendiği misyon hakkında bir fikir ediniyorsunuz. Öğrenciler sıralarında. Kız erkek dağılımı yarı yarıya gibi. Veliler sınıfın çevresinde ve kapısında ayakta. Sınıf öğretmeni kısa bir konuşma yapıyor. Yeni öğretmenlerini tanıtıyor. Kara tahtaya tebeşirle haftalık ders programını yazıyor ve öğrenciler de programı önlerindeki fotokopi çizelgeye geçiriyorlar. Sorular var mı? Öğrenci ve velilerden kısa sorular ve öğretmenden kısa yanıtlar... Derslerine ve saatlerine bakıyorum: Danimarkaca 7, Hesapmatematik 6, İngilizce 3, Din tarihi 1, Tarih 2, Doğa ve Teknik 3, Elişi 1, Şarkı 1, Jimnastik 2, Sanat 1, Edebiyat 1; toplam 28 saat... 5. sınıfta ikişer saat biyoloji, 9 sınıfta ise 4 saat Latince giriyor... ileri sınıfta bazı dersler yokoluyor, diğerlerinin ağırlığı artıyor. Öğrenciler getirdikleri ders kitaplarını kendilerine ait raflara koyuyorlar. Hepsi önceden kaplanmış ve isimleri üzerine yazılmış. Öğrenciler kitap dolu çantalarıyla gidip gelmiyor. Okul bitiminde sadece ders çalışacakları kitabı veya kitapları çantalarına koyup evlerine götürüyor. Toplam bir saat sürdü bu tanışma ve çocuklar evlerine gönderildi! İlk günkü tören böyle, ikinci günden itibaren sıkı çalışma başlıyor. *** Bulut'un geçen yılki matematik öğretmeni, bu yıl Paskalya tatilinde 7 kişilik kalabalık ailesi ile birlikte İstanbul'da Büyükada'da kalan Jeanette Emme, bize okulu gezdiriyor. Kütüphane, öğretmenler odası, sanatresim ve elişi çalışmalarının yapıldığı odalar, geride kalan öğrencilere özel ders yeri, bilgisayar odası vb. Bulut, sınıfın en iyileri arasında. Okulundan ve arkadaşlarından da çok mutlu. Türkiye'de okul, okumak hakkında ne düşünüyor? Burada Batu'nun lise giriş sınavlarını, yoğun ders çalışmalarını, hocalarını gördükten sonra, Türkiye'de okumanın zorluğunu dile getiriyor! Okumak orada, yaşamak burada iyi! *** Gelecek cuma yeniden birlikte olmak üzere..