20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 12 EYLÜL 2010 PAZAR 20 SPOR SIRBİSTAN’I DEVİREN AY - YILDIZLILAR, DÜNYA ŞAMPİYONLUĞU İÇİN BUGÜN ABD İLE SAAT 21.30’DA KARŞILAŞACAK Devlere final yakıştıDevlere final yakıştı POTA ALTI C A N İ Ş B A K A N İki Galibiyet! Son topların takımını son toplarla yendik. Hem de iki kez. Birincisinde Kerem Tunçeri turnikeyi attı ve son saniyede bizi öne geçirdi. Tam kutlamalar başlamıştı ki hakemler saniyenin yarısı kadar bir süre daha oynanacağına karar verdiler. İşte ikinci kez Sırbistan’ı orada yendik. Semih, deneyimli Sırpların çok doğru olarak kullandığı son topu blokla kesmese arifeyi görüp bayramı yaşayamayacaktık... Bu maçın bence başka bir önemi daha var: FIBA ve hakemler Sırbistan’ın lobiciliğine kulak asmayarak ‘Türkler uçmayı sürdürsünler’ dediler. Yani.. Sahada ortaya koyduğumuz mücadelenin hakkı olan toleransı takımımıza gösterdiler. Eğer onlar sert savunmaya izin vermeseler ve saha dışından Ivkovic’in, saha içinden de Teodosic ve Krstic’in baskılarına boyun eğseler, hakkımız olan bu maçı söküp alamazdık... Neyse! Şimdi artık Dünya Şampiyonası’nın finalini oynayacağız. Karşımızda favori olarak ABD var ki bu da bizim için büyük şans. Sırbistan maçının başındaki gibi ellerimiz kasılmaz çünkü orada kaybedeceğimiz çok şey vardı. Böyle güzel oynanan bir şampiyonada alınacak dördüncülük başta oyuncular olmak üzere, kimseyi tatmin etmeyecekti. Oysa gümüş madalya büyük başarıdır. Gümüş cepte olunca altın madalyaya uzanabilirsiniz çünkü şimdi stres onlara yüklendi. Sırbistan’a belki; Rusya veya Yunanistan’a da belki ama tarihinde ilk kez finallere gelmiş bir Türkiye’ye kaybetmeyi hiç istemez Amerikalılar. Bu nedenle bence şansımız var. Haydi hayırlısı! 12 Kahraman Tarihimizin en zor 40 dakikalarından biriydi dün gece yaşanan… Öylesine gergin, öylesine heyecanlıydı ki, bu mücadelede ayakta kalmak önemli bir karakterle mümkün olabilirdi. 12 Dev Adamımız’da ise o karakter ‘kimlik’ olmuştu artık. Savunmamız, yardımlaşmamız ve takım kimliğimiz cebimizdeydi, bilincindeydik bunun… Hele o ulusal marş okunurken oyuncuların yüzüne yansıyan onur yok mu… En çok da ona güvenmiştik Sırbistan karşılaşması öncesi. Gergin bir mücadele dedik ya.. Öyle de başladı işte maç... Şu ana kadar turnuvada çok başarılı attığımız dış atışlar baskılı savunma karşısında beklediğimiz yüzdeye çıkmıyordu. Savunmada Ömer Onan, Teodosic’i çok iyi savunuyordu ama Sırplar penetre ve pasla boş şutu buldular. Velickovic ve Tepic’le 5. Dakikada 12-6 öne geçti Sırplar. Tanjevic mola alarak takımını sakinleştirmek ve geri dönmek için gerekli hamleyi yaptı. Dönüşümüzde dümene Hido geçti ve 7-0’lık seride Ömer Onan da katkısını yapınca durumu 15-15’te dengeledik. Yarı sahada yaptığımız ‘meşhur’ alan savunmasına geçtik ancak Teodosic baskı karşısında önemli bir üçlük bulunca Sırplar ilk çeyreği 20-17 önde kapattı. İkinci periyotta ulusal takım Kerem Gönlüm’ü oyuna alıp 3 uzuna döndü. Hücumda Kerem’in sırtı dönük, Sinan’ın da penetresiyle sayı bulup 14. Dakikada farkı 1 sayıya (26-25) indirdik. Ancak Ivkovic, Savanovic hamlesini yaptı. Turnuvanın yıldızı, 4/7 saha içi isabeti bulunca savunmada sıkıntı yaşadık. Hakemler de savunmada sertlik yapmamıza izin vermeyince (Sinan’a 1 dakikada 3 faul çaldılar) soyunma odasına 7 sayı geride gittik. (42-35) Soyunma odasından agresif döndük. Semih içerinden Hidayet ve Ömer dışarıdan sayılar bulunca 23. Dakikada 11-4’lük seriyle 46-46 eşitliği yakaladık. Ancak 22 yaşındaki müthiş yıldız Teodosic asistleri ve üçlükleriyle 8-0’lık seriyi bulup dengeleri bozdu. Yarı saha alan savunmamız ve Kerem Gönlüm ile Ender’in sayılarıyla yine ortak olduk oyuna ancak son periyoda Sırbistan 63-60 önde girdi. Son periyot değil 10 dakika sanki 1 yıl sürdü. Uzun yıllar unutulmayacak sahnelere tanık olduk o çeyrekte… Sırbistan her yaklaştığımız anda ya Savanovic ya Teodosic ya da Keselj ile bir üçlük bulup umutlarımıza darbe vurdu. Kerem Tunçeri işte bu anda elini taşın altına soktu. İnanılmaz işler yaptı. Tarihe geçen adam oldu. 10 sayı atıp 3 asist yaptı, takımı öne geçirdi. Yetmedi, son 4 saniyede kalabalığın içinden çıkıp turnikeyi bıraktı ve “Finale gidiyoruz” dedi. Yerimizden fırladık, havalara uçtuk derken hakemler bitime 0.5 saniye kala Sırbistan’ın mola aldığını söyledi. Durdu oyun. Kenara gittik sevinmişken. Sırplar son topu oynayacaktı. Kenardan topu pota altındaki Velickovic’e ulaştırmayı başardılar. Ama bu kez de Semih devleşti, bloğu vurdu ve kendimizden geçtik. Finaldeyiz, finalde! Rüya değil bu gerçek… Elinize sağlık 12 Dev Adam… Dünyanın en iyi iki takımından biriyiz. Ama bitmedi… Şimdi rakip ABD… Haydi Devler… Şampiyon olalım şimdi! Simitçi Çocuğun Rüyasõ Bu... O, bugün bir dünya yıldızı... O, bugün Türkiye’nin tap- tığı bir isim... O, bugün arkadaşlarıyla beraber ülke- sinin makus talihini değiştiren bir sporcu, o Sırbis- tan’ı sahadan silen bir basketbolcu.. Kim mi? 22 - 23 yıl öncesine bir dönelim isterseniz... Gaziosmanpaşa’daki simitçi fırınının önünde, tepsi- siyle çıtır çıtır simitleri bekleyen miniğin yanına gide- lim. Ailesinin dar gelirine katkıda bulunup, yaklaşan bayramda kendisine ve kardeşlerine birer çift ayak- kabı hediye etmek için Muharrem Usta’nın pişirdiği simitlerden 80 tanesini ‘borca’ alıp, “Akşam hasılatı bırakırım usta” diyen ufaklığın arkasından yürüyelim... Onunla beraber satalım gevrekleri... Onunla yaşaya- lım 90’lı yılların o sıkıntılı günlerini... “Simiiiit.. Sıcacık.. Çıtır çıtır...” Kim mi bu simitçi? Kim biliyor musunuz? Bugün peşinden koştuğumuz, onunla yatıp, onunla kalktığımız, posterini duvara, formasını arabamıza as- tığımız Hidayet Türkoğlu... Evet, o simitçi çocuk, tepsisindeki gevrekleri satıp, sı- cacık yatağına yattığında ulusal takım formasıyla Dün- ya Şampiyonluğu’na koşacağını rüyasında görüyor muydu bilemiyorum ama şimdi biz ülkece gerçek olan bu düşün birer oyuncusuyuz... Çünkü finaldeyiz... Ve bu düşü bize, Angre Gide’in yıllarca önce satırlara döktüğü gibi ‘hayata dar kapıdan’ çıkan bir çocuk ile benzeri yaşam şartlarından gelen arkadaşları arma- ğan etti. Balkanlar’dan göçen yoksul bir ailenin fidan boylu evladı Semih Erden, dar gelirli gruptan gelen Ömer Aşık, Antalyalı Ender, Kerem’ler ve diğerle- ri... Evet, işte bu yüzden dün geceki Sırbistan zaferi çok önemli Türk basketbolu için... O yüzden fazla eleştirmeyeceğiz onları. Yoksa yüre- ğimizin ağzımıza geldiği bir 40 dakikaydı. Düşünse- nize hep geridesiniz, alan savunmanız dağılmış, top kayıpları üst noktada, ama o maçı çeviriyorsunuz, bi- time 3 dakika kala öne geçip final diyorsunuz..Mucize bu, mucize... Keşke sona bırakmasaydık, ilk bölüm- de düşük yüzdeli oynamayıp, Sırbistan’ın inanılmaz yüksek yüzdesine set çekseydik ama olmadı. Nedense bizimkilerin eli bir tutuktu. Eğer savunma ribauntları da olmasa fark daha çok açılırdı. 5. dakikadaki 12- 6’dan sonraki toparlanma sürecinde Ömer Onan’ın sahneye çıkıp Hido’nun da boyalı alan dışında so- rumluluk alması maçı 8. dakikada kafa kafaya getir- di (15-15). Yine de şut yüzdesi daha iyi olan (2 sayı- lık atışta yüzde 100) Sırbistan periyodu 20-17 önde geçti. Hücumların yanlış set tercihleriyle boş geçilmesi yine arayı açar gibi olsa da Kerem Gönlüm, Semih ve Ender’in katılımı daha savaşçı bir 5 yaratıca maç yi- ne dengelendi. Ancak iki hızlı hucum başlangıcında önce Kerem’in sonra da Ender’in topu rakibe kap- tırmaları tüm keyfimizi kaçırdı ve devre 42-35 geri- de geçildi. Alan savunması çökmüştü. İkinci devre- de hücumların daha reel kullanılması farkı eriten fak- tördü. Ersan, Hido ve Ömer Onan’ın sayıları 25. da- kikada 46-46’ya taşıdı. Maçın bir gidip bir geldği an- lardı. Semih’in kayıpları Ender’in üçlüğü derken 28. dakikada 56-55’i bulduk. Ama tam rakibe yetişirken yaşanan kayıpları ve 3’lük bombardımanı hesapları yi- ne bozacaktı. 63-60 girilen son periyotta artık son koz- lar oynandı. Biraz agresiflik, biraz gayret, Hido’nun yük- sek yüzdesi, Kerem’in üçlüğü ilk kez galibiyeti geti- riyordu maç içinde: 76-75. Ardınan Ömer... Sonrası mı tam bir meydan muharebesi, sanki ikinci Sırp Sın- dığı zaferi... Sahada 5, kenarda 5, tribünde 15 bin dı- şarda 70 milyon. Anlatmak zor, keşke yaşasaydınız... Altın değerindeki her top, doruktaki heyecan. Ve Ke- rem Tunçeri... Değiştir soyadını be evlat ‘Altıneri’sin artık.. Altın... Ve derin bir oh... 40. dakika düdüğü çaldığında... İna- nılır gibi değil.. Aman Tanrım, Türkiye finalde... FATİH ERDOĞDU A Ulusal Basketbol Takõmõ, dün gece Sõrbistan karşõsõnda tarihimizin en önemli maçõndan galip ayrõlarak adõnõ finale yazdõrdõ. Ay - Yõldõzlõlar nefesleri kesen mücadelenin son saniyelerinde Kerem Tunçeri ile bulduğu basketle güçlü Sõrbistan’õ 83-82 yenerek ABD’nin rakibi oldu. Mücadele sonrasõ sahada sevinç yumağõ oluşturan basketbolcularõmõz taraftarlarla büyük coşku yaşadõ. Oyuncular taraftarlarla hep bir ağõzdan Gençlik Marşõ’nõ söyledi, uzun süre tezahüratta bulundu. 2010 Dünya Basketbol Şampiyonasõ yarõfinal mücadelesinde Türk basketbolseverler, ‘12 Dev Adam’a büyük destek verdi. Salondaki kõrmõzõ-beyaz coşku, ulusallarõ da havaya soktu. Ay - Yõldõzlõ yandaşlar, Sõrbistan Ulusal Takõmõ sahaya çõkarken rakip takõm oyuncularõnõ õslõkladõ. İstiklal Marşõ’nõn ardõndan çalõnan 10. Yõl Marşõ’na salondaki 15 bin basketbolseverimiz Türk bayrağõ sallayarak eşlik etti. A Ulusal Takõm oyuncularõ, salon görevlilerinden maç öncesi Tarkan’dan ‘Adını kalbime yazdım’ şarkõsõnõ istedi. 12 Dev Adam sahaya çõktõktan sonra salonda Tarkan’õn şarkõsõ çalõndõ. Sõrbistan-Türkiye karşõlaşmasõnda tribünlerde üst düzey güvenlik vardõ. Cumhurbaşkanõ Gül’ün korumalarõ ile yan localarda oturan FIBA üyeleri arasõnda sözlü atõşma yaşandõ. Maçõ izlemekte zorluk çeken Gül’ün korumalarõ maçõ izleyememekten şikayetçi oldu. Salonu tamamen dolduran Ay - Yõldõzlõ taraftarlar, tribünde “Ömrüne bereket Tanjevic” pankartõ açtõ. Zorlu mücadelenin biletlerinin karaborsada 250 Avro’ya alõcõ bulduğu öğrenildi. Maçõ izleyen yaklaşõk 500 Sõrp seyircinin salona girişinde ufak tefek sözlü sataşmalar yaşandõ. Bursa-Yenikapõ seferini yapan feribotta Türkiye-Sõrbistan basketbol maçõnõ izlemek isteyen vatandaşlarla İDO yönetimi arasõnda da kanal tartõşmasõ yaşandõ. Tartõşmanõn büyümesi üzerine 21.30’da hareket etmesi gereken feribotun kalkõşõ gecikti. Olay yerine gelen polis, iki grup arasõndaki gerginliği büyümeden önledi. 70 milyon uyumadı ELEŞTİRİ A R İ F K I Z I L Y A L I N ELEŞTİRİ A H M E T K U R T Litvanya’yõ yenen Rüya Takõm, 12 Dev Adam ile mücadele edecek Rakibimiz Amerika ABD: 89 - LİTVANYA: 74 SALON: Sinan Erdem HAKEMLER: C. Jungebrand (4)(Finlandiya), F.Benito (4)(Brezilya), S.Pukl (4)(Slovenya) ABD: Rose (5), Billups (5)3, Durant (9)38, Iguodala (7)9, Odom (7)13, Westbrook (8)12, Gay (5)2, Gordon (5)3, Love (6)6, Granger (4), Curry (5)3, Chandler (4) LİTVANYA: Kalnietis (6)10, Pocius (7)13, Maciulis (5)9, Kleiza (2)4, Javtokas (7)15, Seibutis (4), Delininkaitis (6)8, Jasaitis (5)5, Jankunas (4)4 1.PERİYOT: 23-12, İLK YARI: 42-27, 3.PERİYOT: 65-53 FATİH ERDOĞDU Dünya Basketbol Şampiyonasõ yarõ finalinde ABD, Litvanya’yõ 89-74 yenerek finale çõktõ. ABD’de Durant 38 sayõyla ABD ulusal takõm tarihinde bir maçta en çok sayõ atan oyuncu olurken Rüya Takõm 16 yõl sonra Dünya Şampiyonasõ’nda finale çõktõ. GÜL’E TEPKİ Türkiye-Sõrbistan yarõfinal mücadelesini Cumhubaşkanõ Abdullah Gül protokol tribününden izledi. Gül’e Sõrbistan Cumhurbaşkanõ Boris Tadic de eşlik etti. Gül’ün salona geldiğinin anons edilmesinin ardõndan salonda protesto sesinin yükseldiği duyuldu. koç gözüyle E R G İ N A T A M A N Çok önemli bir zafer elde ettik... Sonunda Türkiye hak ettiğini aldı. Bunu hak etmiştik. Bu maçın son topa kalacağı belliydi. Sırplar oyunun temposunu istedikleri şekilde uyguladılar. Kırılma anında maçın kahramanının Kerem Tunçeri oldu. Üst üste attığı basketler tarihi bir zafer kazanmamızı sağladı. Bir mucizeyi gerçekleştirdik. 82 sayı yememize rağmen kazanmayı başardık. Bunu neye bağlıyorsunuz? Maçın temposu beklenenden daha düşük oldu. Karşılaşmanın büyük bölümü sete set oynandı. İki ekip için de bu durum ‘kontrol dışı’ydı. oynandı. Sahada kazanmaya inanmış bir takım vardı. Değişik dakikalarda farklı oyuncular öne çıktı. Gerçekten müthiş konsantre olmuşlar ve şampiyon olacaklarına inanmışlar. ABD karşısındaki şansımızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Ben Sırbistan’dan daha çok korkuyordum. Durant’ı durdurursak şampiyon olacağımıza inanıyorum. Bunu başaracak gücümüz var. Kerem Tunçeri Farkõ SIRBİSTAN: 82- TÜRKİYE: 83 SALON: Sinan Erdem HAKEMLER: J.A. Carrion (4)(Porto Riko), P.A. Estevez (4)(Arjantin), M.Sanchez (4)(Dominik C.) SIRBİSTAN: Teodosic (8)13, Tepic (5)5, Bjelica (3)2, Velickovic (6)8, Krstic (7)15, Rasic (3)2, Markovic (3)2, Savanovic (7)15, Keselj (7)18, Perovic (3)2, Macvan (3) TÜRKİYE: Kerem Tunçeri (9)12, Ömer Onan (9)14, Hidayet (9)16, Ersan (7)6, Ömer Aşık (7)5, Sinan (7)3, Semih (8)9, Kerem Gönlüm (8)6, Ender (9)12 1.PERİYOT: 20-17, İLK YARI: 42-35, 3.PERİYOT: 63-60 5.’lik Maçı - (Sinan Erdem/15.00) İspanya-Arjantin. 3.’lük Maçı - (Sinan Erdem/19.00) Sõrbistan- Litvanya. Final Maçı - (Sinan Erdem/21.30) Türkiye-ABD. KUPA EKRANI NTV Spor/15.00 İspanya- Arjantin, (19.00) Sõrbistan-Litvanya, NTV /21.30 Türkiye-ABD. KUPADA BUGÜN Fotoğraf: FATİH ERDOĞDU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle