Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHUR YET 12 EYLÜL 2010 PAZAR 18 KÜLTÜR [email protected] British Council’den sinema girişimcilerine destek Kültür Servisi - British Council, sinema - televizyon alanõnda çalõşan yaratõcõ girişimcileri destekleyip, film, televizyon ve animasyon alanõnda çalõşmalarõnõn önemini vurgulamak amacõyla “Yõlõn Genç Sinema - Televizyon Girişimcisi Yarõşmasõ”nõ bu sene ilk kez Türkiye’de de düzenliyor. Söz konusu yarõşmayla, İngiltere’yle olan kültürel bağlar kullanõlarak, uluslararasõ iş dünyasõndaki yenilikçi fikirleri sinema - televizyon alanõna taşõyabilmek hedefleniyor. Başvurularõ http://www.britishcouncil.org/tr/turkey.htm sitesinden yapõlacak olan yarõşmaya son katõlõm tarihi 16 Eylül 2010 olarak belirlendi. ‘Örümcek Adam’ Bono’ya kolay geldi Kültür Servisi - Geçen hafta İstanbul konserleriyle Türkiye’nin gündeminden düşmeyen dünyaca ünlü rock grubu U2’nun solisti Bono, grubun gitaristi The Edge ile birlikte müziklerini üstlendiği “Örümcek Adam” müzikaliyle ilgili açõklamalarda bulundu. Bono, tüm müzikali yazmanõn, tek bir U2 şarkõsõ yazmaktan daha kolay olduğunu söyledi. 60 milyon dolarlõk bütçesiyle Broadway tarihindeki en pahalõ müzikal olarak tarihe geçecek olan “Spider- Man: Turn Off the Dark” müzikali, kasõm ayõnda sahnelenmeye başlanacak. Drama Kumpanya’dan tiyatro çalışmaları Kültür Servisi - Drama Kumpanya Tiyatro Atölyesi, yeni mevsim tiyatro atölyesi çalõşmalarõna başladõ. Yeni mevsim boyunca Harbiye Getronagan Sahnesi’nde temel oyunculuk, yaratõcõ drama, sahne bilgisi, tiyatro kuramlarõ, ritmik beden dili, diksiyon, dans ve şan eğitimleri verilecek. Eğitim koordinatörü ise Kemal Oruç. (www.dramakumpanya.com) ‘Galata Felsefe Okulu’ seminerleri Kültür Servisi - Felsefe Sanat Bilim Derneği’nin bir etkinliği olan ‘Galata Felsefe Okulu’, bu yõl 1 Ekim’de eğitim seminerlerine başlayacak. Felsefe alanõnda temel ve gelişmiş eğitim seminerlerinden oluşan etkinlikte katõlõmcõlarõn sorgulayõcõ ve eleştirel düşünce geliştirmeleri hedefleniyor. Derneğin Yönetim Kurulu Başkanõ Doç. Dr. Örsan K. Öymen tarafõndan verilecek seminerler, “Felsefeye Giriş”, “Bilgi Felsefesi”, “Varlõk Felsefesi”, “Ahlak Felsefesi”, “Siyaset Felsefesi”, “Din Felsefesi”, “Bilim Felsefesi”, “Sanat Felsefesi” alanlarõnda olacak. (www.felsefesanatbilim.org ) Mikail Aslan “Petag” (Kalan Müzik) 38 yaşõnda bir Alevi Zazasõ Mikail Aslan. Dersimli, ayrõca adõ, abdal ozanlar soyundan gelen bir müzisyen. Almanya’da yaşõyor, zaman zaman memle- kete gelerek müzik ve tarih ko- nulu araştõrmalarõnõ sürdürüyor, albümler yayõmlõyor. Birkaç yõl önce çõkardõğõ dördüncü albümü “Zernkut”ta (altõn işleme, sim- ya) tarihi belleği canlandõrma- ya çalõşan Aslan, bu kez yeni albümü “Petag” ile Dersim Er- menilerinin şarkõlarõna 95 yõl sonra yeniden soluk veriyor. Aslan’õn kalabalõk bir ekiple dört yõlõ aşkõn bir zamandõr üzerinde titizlikle çalõştõğõ “Pe- tag - Dersim Ermeni Halk Şarkıları” adlõ projede yer alan şarkõlar, geçen yüzyõlõn ba- şõnda halk arasõndan çalõnõp söylenen bir re- pertuvardan oluşuyor. Aynõ yõllarda yaşayan müzikolog Mihran Tumacan’õn, Ameri- ka’ya göçen Çemişgezekli Bagikyan ve Ce- lalyan ailelerinin hafõzalarõndaki ezgilere da- yanõyor. 95 yõl sonra, Ilda Simonian ve Hovsep Hayreni’nin de katkõlarõyla bir ara- ya getirilmiş yaklaşõk 100 şarkõlõk bir reper- tuvar içinden seçilen 11 şar- kõ, yazõlõ notalardan hareket- le yeniden canlandõrõlõyor. Bu şarkõlar, dönemin siya- si tablosundan sosyal yaşa- mõna, kültüründen gündelik yaşamõna, aşklarõndan gele- neklerine kadar uzanan her konudaki insanlõk hallerinden kesitler sunuyor; duduk, shvi, davul, gitar, ut, kontrbas, kanun, kemençe gibi sazlarla notalanõyor. Albümün prodüktörlüğünü üstlenen Aslan, albümle eşzamanlõ olarak bir de kitap ya- yõmladõ. “Hayig”, Dersim’in hikâye anlatõ- cõlarõnõ gönül kulağõ ile dinliyor, hikâyelerini hayale çeviriyor. [email protected] Interpol- Interpol (Matador Records) 2000’lerde post-punk’õ yeniden canlandõran gruplarõn başõnda gelen Interpol, grupla ay- nõ adõ taşõyan yeni bir albüm yayõmladõ. Ge- nelde bir albümün böyle adlan- dõrõlmasõ, grubun yõllar son- ra yeniden ilk dönemdeki ro- tasõna döndüğü şeklinde yo- rumlanõr. Bu isim, ilk duy- duğumda bende de aynõ iz- lenimi yarattõ. Ayrõca Inter- pol’ün üç yõl önce anlaştõğõ büyük plak şirketinden ayrõlõp, eski albümlerini çõkaran ba- ğõmsõz Matador Records’a dö- nüşü de bu yönde bir ipucuydu. Albümü din- ledikten sonra, şunu söyleyebilirim ki, Inter- pol’ün böyle bir çabaya giriştiği açõk. Peki ba- şarabilmiş mi? En azõndan albümün ilk yarõ- sõnda başarmõş. Albümün iki yarõsõ arasõnda- ki farkõn, şarkõlarõn yansõttõğõ duygularõn de- ğişiminden kaynaklanõyor olmasõ da muhte- mel. Sözlere bakõldõğõnda, bir ilişki çerçeve- sinde gelişen umutsuzluk, sona doğru daha çok hissediliyor. “Turn on the Bright Lights” (2002) ve “Antics”de (2004), kendine özgü karanlõk rock sounduyla dikkat çekmişti In- terpol. Vokalist Paul Banks’in ba- riton sesi ve Ian Curtis’i andõran şarkõ söyleme tarzõ, Carlos Deng- ler’õn çarpõcõ basõyla bütünleşirken, bir yandan da dinleyicileri depre- sif bir müziğe dansla eşlik ettirme hünerini göstermişti. Dördüncü albümde bu hüner bir ölçüde et- kisini yitirmiş sanki. Sound olarak çok radikal değişiklikler yok, dinlediğiniz an- da “Bu Interpol” diyorsunuz; ama ilk iki al- büm kadar hipnotize edici değil. Bazõ şarkõ- larda, bas geri planda kalõp piyano ve klavye öne çõkõnca sound yumuşamõş. Grubun sekiz yõl önceki daha sert havasõna tutkunsanõz, bu sizi pek hoşnut etmeyebilir. www.zulalkalkandelen.com Müzik eğitimi ‘Pekinel’lere emanet ANKARA (AA) - Milli Eğitim Bakanlõğõ, devlet sanatçõlarõ Güher-Süher Pekinel kardeşler ile müzik eğitiminin yeni bir yaklaşõmla verilmesini öngören protokol imzaladõ. Ana sõnõflarõndaki müzik etkinlikleri ile ilköğretim 1-5. sõnõflardaki müzik eğitiminde, Pekinel kardeşlerin, ismini ünlü besteciden alan ‘Carl Orff’ sistemi konusunda 9 ildeki müzik öğretmenleri eğitimden geçirilecek. Eğitim alan öğretmenler, müzik etkinliklerinde ve derslerinde bu yöntemi izleyecek. Protokol, 2010–2011 eğitim-öğretim yõlõnda İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Mersin, Bursa, Trabzon, Gaziantep ve Mardin’de ‘Anadolu Müzik Eğitimi İyileştirme Projesi’ başlõğõyla uygulanmaya başlanacak. Kültür Servisi - İstanbul’un ilk çağdaş kent müzesi olma özelliğini taşõyan Adalar Müzesi, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansõ projeleri kapsamõnda Adalar Belediyesi, Adalar Vakfõ ve Adalar Kaymakamlõğõ’nõn ortak çalõşmasõyla önceki gün açõldõ. Büyükada Aya Nikola Hangar mevkiinde bulunan müze ana binasõnda düzenlenen açõlõş törenine, Adalar Belediye Başkanõ Mustafa Farsakoğlu, Adalar Vakfõ Başkanõ Halim Bulutoğlu, 2010 Ajansõ Yürütme Kurulu üyesi Vecdi Sayar, CHP Parti Meclisi Üyesi ve eski devlet bakanlarõndan Önay Alpago, Atina Büyükadalõlar Derneği ve Atina Heybeliadalõlar Derneği temsilcileri katõlarak birer açõlõş konuşmasõ yaptõlar. Törende ada halkõnõn yanõ sõra Yunanistan’dan ve İstanbul’dan ada severler de yer alõrken, müzenin açõlõş törenine katõlacağõ bildirilen Devlet Bakanõ ve Başmüzakereci Egemen Bağış, katõlõmcõlar arasõnda yer almadõ. Açõlõş konuşmalarõnda müzenin kent müzeciliği ve Adalar için bir milat olacağõ vurgulandõ. Törende konuşan Sayar, Londra Müzesi direktörünün “Dünya üzerinde bir kent müzesi kurulacaksa, bu İstanbul’da olmalıdır” dediğini hatõrlatarak, İstanbul’un 1 değil 10’larca kent müzesine sahip olacak bir birikime sahip olduğunu söyledi. Alpago ise birçok açõlõşa katõldõğõnõ, ancak daha önce bir çöplükten sanat eseri yaratõldõğõnõ hiç görmediğini söyledi. Adaların oluşumu Adalar Müzesi, İstanbul adalarõnõn oluşumu ve doğasõnõ, hayatõn şekillenmeye başlamasõnõ, tarihçilerin ve gezginlerin 2500 yõl boyunca hakkõnda yazdõklarõnõ, aynõ süreçte Adalar’da yaşayanlarõ, mimarisinden ulaşõma geçirdiği tüm değişimleri, dini yaşamõnõ, lezzetlerini, edebiyatçõlarõnõ ve Adalõlarõ, 600 milyon yõl öncesinden bugüne değin araştõrarak izleyicilere yansõtõyor. 1 buçuk yõldõr yürütülen çalõşmalarõn sonucunda açõlan müzenin, 31 Temmuz 2010 günü yapõlan ön açõlõşõnda, ‘Ada Sahillerinde Bekliyorum’, ‘Adalılar’ ve ‘Adalar’da İz Bırakanlar’ sergileri açõlmõş ve büyük ilgiyle karşõlanmõştõ. (www.adalarmuzesi.org.tr) Prens Adalarõ’nõn tüm tarihi tek bir mekânda Adalar ‘müzesi’ne kavuştu Zırhlı balık replikası. 67. Uluslararasõ Venedik Film Festivali’nde En İyi Film ödülü Sofia Coppola’nõn “Somewhere”inin VENEDİK (Cumhuri- yet) - Uluslararasõ Venedik Film Festivali’nde En İyi Film Ödülü, ‘Baba’ filmi- nin ünlü yönetmeni Fran- cis Ford Coppola’nõn kõ- zõ Sofia Coppola’nõn yö- nettiği “Somewhere”in (Bir Yerde) oldu. Quentin Tarantino başkanlõğõnda- ki seçici kurulun, Coppo- la’nõn filmini oybirliğiyle Altõn Aslan’a değer gör- düğü açõklandõ. Yaşamõna bir anlam yükleyemediği için boşluk duygusuna ka- põlan Hollywood yõldõzõ bir aktörün ruhsal dalgalan- malarõnõ 11 yaşõndaki kõzõ- nõn gözünden anlatan “So- mewhere”in En İyi Film seçilmesi bazõ sinema ya- zarlarõnca sürpriz olarak nitelendi. Sofia Coppola, Altõn Aslan’õ Tarantino’nun elinden alõrken “Tüm öğ- rettikleri için babama te- şekkür ediyorum” dedi. En İyi Yönetmen ödülü, İspanya’nõn faşist dönemi- ne bir gönderme niteliğin- deki korku filmi “Balada Trieste de Trompeta” ile Alex de la Iglesia’ya ve- rildi. En İyi Erkek Oyuncu ödülü, Polonyalõ usta yö- netmen Jerzy Skoli- mowski’nin “Essential Killing” adlõ filmindeki başarõlõ yorumuyla Vin- cent Gallo’nun oldu. Af- ganistan’da ABD ordusu- nun elinden kaçõrdõğõ bir Taliban savaşçõsõnõ can- landõran ve film boyunca hiç konuşmayan Gallo, ödülünü almak için sahne- ye gelmedi. En İyi Kadõn Oyuncu ödülüne ise “At- tenberg” adlõ Yunan fil- mindeki rolüyle Ariane Labed değer bulundu. Seçici Kurul Özel ödü- lü, Jerzy Skolimows- ki’nin “Essential Kil- ling” filmine verilirken; Marcello Mastroianni En İyi Genç Oyuncu ödülü “Siyah Kuğu”daki ro- lüyle Mila Kunis’in oldu. En İyi Senaryo ödülünü de Alex de la Iglesia alõr- ken; tüm yapõtlarõ için Özel Aslan ödülü Monte Hellmann’a verildi. Bu arada, “Siyah Ku- ğu”daki başarõlõ yorumuy- la Natalie Portman’õn En İyi Kadõn Oyuncu ödülünü alamamasõ hayal kõrõklõğõ yaratõrken Seçici Kurul Başkanõ Quentin Taranti- no’nun Coppola’nõn yakõn arkadaşõ olmasõ da ‘Bü- yük Ödül’ konusunda eleş- tirilere neden oldu. Taran- tino ise böyle bir eleştiriyi kesinlikle reddettiğini açõk- larken, “Sofia seçici ku- rulun öteki üyelerini ta- nımıyor ve ödül oybirli- ğiyle verildi” dedi. B üyük ödülün Sofia Coppola’nõn filmine verilmesi, bazõ sinema yazarlarõnca sürpriz olarak nitelendi. Alex de la Iglesia En İyi Yönetmen seçilirken, Ariane Labed En iyi Kadõn Oyuncu, Vincent Gallo da En İyi Erkek Oyuncu ödüllerine değer görüldü. AltõnAslan‘Baba’nõnkõzõna ArianeLabed SofiaCoppola Alex de la Iglesia