Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 8 NİSAN 2010 PERŞEMBE 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI Çete Suçlaması Başbakan, Balyoz operasyonunda tutuklanma ve salıverilmeler üzerine yorum yapıyor: “Bu olaylar bizim HSYK ve anayasa değişikliğinde ne kadar haklı olduğumuzu gösterir...” Yani? Yanisi şu: “Ergenekon ve Balyoz vb. çerçevesinde asker tutuklamaları yapan savcı ve hâkimler, doğru savcılar ve hâkimlerdir. İyidirler... Yani bizdendir, bizim siyasetlerimiz ışığında tutuklamalar yapıyorlar... Askerleri salıverenler ise bizden değildir, kötüdür, Ergenekoncudur, askercidir... Kemalisttir. Biz anayasa ve HSYK’nin yapısını değiştirerek, bu kötülerin kökünü kazıyacak ve hepsini bizden yapacağız.” Başbakan anayasa değişikliklerinin amacını ilan ediyor, dili bile sürçmeden. Geveze olan sadece Başbakan değil, “bütün adamları”, neredeyse! Önceki gün gazetemizin bir köşesinde sıkışan haberde, bu kez, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün Bursa’da konuşuyordu: “Çetenin nöbetçi hâkimi, savcısı var!” Arabacıların dilinden eksik olmayan bir sözcüğü burada dile getirmek ayıp olur. Bir Bakan, tutuklayan savcı ve hâkimlere bir şey demiyor (!) ama salıverenleri çete mensupları olarak sınıflandırıyorsa, iktidarın adalet, savcı ve yargı anlayışı için sözün sıfıra vurduğu noktadayız! Birisi kalkar ve Bakan’a “tutuklama dalgasını yaratan savcı ve hâkimler iktidar çetesinin mensubu olmasın”, diye sorarsa buradan adalet mensupları yara alır mı almaz mı? Adaleti ikiye böldüğünüz yetmiyormuş gibi sizden olmayanları çete olarak suçlamakla, yargının bütününe ağır hakaret ediyorsunuz! Muhatap alınan adalet mensupları, iktidarbaşı ve “bakanının”, kendilerini “iktidarın malı” olarak gören bu anlayıştan rahatsız olmuyor mu? Dava açılmasını beklemiyoruz, Başbakan’a ve Bakan’a verecekleri bir yanıtları da mı yok? Böylece iktidar, anayasa ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu için öngördüğü değişikliklerin siyasi ve ideolojik kapsamı konusunda, kafası karışıkları aydınlatmaya devam ediyor! Bu bağlamda, Baykal’ın, değişiklikler paketinden 3 maddenin ayrılmasını istemesi ve diğer 24 maddeyi destekleyeceklerini açıklaması olumludur ve AKP’yi açığa düşürmüştür! CHP, referanduma gidilmesi halinde, halka durumu açıklayacak iyi bir koz sahibidir şimdi. Sadece bununla kalmamalı Baykal. Seçim barajının düşürülmesi için de bastırmalıdır! AKP’nin yüzündeki demokrasi maskesini düşürecek bütün demokratik değişiklikleri, yasa ve anayasa maddesi olarak gündeme taşımalıdır. Mücadele yumuşak zeminde değil çok sert zeminde seyrediyor. Bu nedenle partiyi öne çıkartacak, iktidarı geriletecek her araç önemlidir. Balyoz tutuklamalarının hacminden anlaşılıyor ki aslında iktidarın adamları, bütün subayları tutuklamak ve içeri tıkmak için yanıp tutuşuyor. Neredeyse son 10 yılda yükselen subayları, bir bahane ile şaibeli duruma düşürmek ve saf dışı bırakmak niyetleri mi var? Estirilen geniş tutuklama rüzgârını başka türlü değerlendirebilmek mümkün mü? Zorunlu olarak bir askeri seminere katılan bütün subayları, “darbe yapacaklardı” diye tutuklama histerisi psikiyatrik bir duruma dönüştüyse... Bence tutuklayıcılar, durumu yeniden gözden geçirmeli: Eldiven, Sarışık gibi darbe iddiaları yöneltilen üst düzey subaylar, o tarihlerde darbeyi nasıl yapacaklardı? Şüphesiz emri altlarındaki subay ve birliklerle... Onların kimler olduğu bellidir. O halde içeri alınmalıdırlar!.. Türkiye hukuk, yargı, adalet bakımından, tarihinin en karanlık dönemini yaşıyor. Yandaş medyadaki manşetlere ve yorumlara bakın: Yüreklerinin ve niyetlerinin nasıl kapkara olduğunu görürsünüz! İnsanlar yargılanıyorlar ama mutlaka hücrelere tıkılmasını istiyorlar! Türkiye’yi bütünüyle büyük bir zindana dönüştürmek isteyen, alçaklığın bataklığında, iktidarın niyetlerini bile aşan iktidar yalayıcısı bir medya güruhu, utanmaz ve rezil, görev başında! Silivri’de yıllarını çoktan aşan Mustafa Balbay’ın, Tuncay Özkan’ın ve diğer tutukluların, Doğu Perinçek ve arkadaşlarının, orada neden tutulduklarını açıklayacak, bir hukuk vicdanı aranıyor: Hey orada kimse kaldı mı! [email protected] Erdoğan’a sert eleştiri ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu’nda söz alan Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Başbakan Tayyip Erdoğan’õ eleştirerek “Sen hangi hukuk tahsilini yaptõn da ‘cüppeni çõkar gel’ diyorsun? Böyle seviye itibarõyla düşük bir ifade olabilir mi? Bu nitelikteki kişilerin Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetmesi Türkiye için büyük bir talihsizlik” dedi. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, Genç’in “Ağõz dolusu pisliklerinin seviyesine inmekten” sõkõntõ duyduğunu belirtti. ‘AKP’nin TSK’ye alerjisi var’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AKP grup başkanvekilleri ve bazõ milletvekilleri tarafõndan verilen Sayõştay Yasasõ Teklifi’ni, Alt Komisyon raporu üzerinden görüşmeye başladõ. Söz alan CHP Milletvekili Akif Hamzaçebi, “Silahlõ Kuvvetler ismi nerede geçiyorsa bu kötüdür, onlar ne istiyorsa tersini yapalõm düşüncesi var. Silahlõ Kuvvetler ismi nerede geçiyorsa buna alerji olmak, klasik AKP tavrõdõr” dedi. AKP’liler ise Hamzaçebi’nin sözlerine tepki gösterdi. ANKA’da anlaşma sağlandı İstanbul Haber Servisi - TGS ile ANKA Ajansõ arasõnda 22 Şubat’tan bu yana yürütülen toplu iş sözleşmesi anlaşmayla sonuçlandõ. 1 Ocak’tan geçerli olacak anlaşmaya göre çalõşanlarõn aylõklarõnda net 225 TL artõş sağlandõ. Anlaşmaya göre, çalõşanlara yõlda bir kez brüt 250 TL yõllõk izin ödeneği, her yõl ekim ayõnda 200 TL giyim yardõmõ, şeker ve kurban bayramlarõnda ise brüt 200 TL bayram harçlõğõ verilecek. Zorla evlilikler AP gündeminde STRAZBURG (ANKA) - Avrupa Parlamentosu üyesi Philip Claeys Türkiye’de görülen “zorla evlendirmelerin” Türk hükümeti ile AB Komisyonu arasõnda yapõlan görüşmelerde gündeme gelip gelmediğini sordu. Claeys, AB Komisyonu’nun yanõtlamasõ istemiyle verdiği soru önergesinde ocak ayõnda Güneydoğu Anadolu’da iki kadõnõn, içlerinden birinin istemi dõşõnda kuzeniyle zorla evlendirilmesi üzerine intihar girişiminde bulunduğunu belirtti. Eskişehir’de tramvay kazası Haber Merkezi - Eskişehir’de A.Y. (35) idaresindeki SSK- Otogar hattõnda çalõşan 6 numaralõ tramvay, Kurtuluş Mahallesi Cumhuriyet Bulvarõ’nda yolun karşõsõna geçmek isteyen E.A’ya (18) çarptõ. Hastaneye kaldõrõlan E.A’nõn hayati tehlikesinin bulunduğu bildirildi. Görüşülmesi istenen ilke kararõna göre yedek üyenin katõlõmõyla toplantõ yapõlabilecek HSYK’demüsteşaraçmazõ İLHAN TAŞCI ANKARA - Adalet Bakanlõğõ ile Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kuru- lu (HSYK) arasõnda aylardõr süren bu- nalõmõn odağõnda bakanlõk müsteşa- rõnõn kurul toplantõsõna katõlmamasõ halinde toplantõnõn nasõl gerçekleşti- rilebileceğine ilişkin arayõşõn etkili ol- duğu anlaşõldõ. HSYK üyesi Ali Su- at Ertosun’un görüşülmesini istedi- ği ilke kararõna göre, müsteşar ol- madõğõnda yedek üyenin katõlõmõyla toplantõ yapõlabilecek. Bakanlõk ilke kararõnõn ancak ocak aylarõnda alõn- dõğõnõ savunmasõna karşõn geçen yõl- ki ilke kararlarõnõn 26 Şubat 2009 ta- rihini taşõmasõnõ yok saydõ. Hükümet bir yandan anayasa de- ğişikliği paketine ilişkin değerlen- dirmeleri nedeniyle yüksek yargõyõ he- def alõrken Adalet Bakanlõğõ kanalõyla da HSYK’yi çalõştõrmama eğilimini her geçen gün daha yoğun hissettir- meye başladõ. YARSAV Başkanõ Emine Ülker Tarhan, Adalet Bakanõ Sadullah Ergin’in HSYK çalõşmalarõna “ara verildiğini” duyurmasõ üzerine suç duyurusunda bulunmuştu. YARSAV’õn bu suç duyurusunun ardõndan Adalet Bakanõ Sadullah Er- gin HSYK’nin iki toplantõsõna da katõlarak hakkõnda düzenlenecek ola- sõ bir fezlekenin önüne geçme yolu- na gitti. Ancak Ergin katõldõğõ her iki toplantõyõ da terk etti. Böylece Ergin toplantõlara girerek HSYK’nin çalõş- masõnõ sürdürdüğü görüntüsünü yan- sõtarak, hakkõndaki suç duyurusunu da konusuz bõrakma yoluna gitmiş oldu. HSYK’nin önceki günkü toplantõ- sõnda da Adalet Bakanõ Ergin ve Müsteşarõ Ahmet Kahraman, üye Ali Suat Ertosun’un görüşülmesini istediği ilke kararlarõ nedeniyle top- lantõyõ terk etmişti. Müsteşar mutlaka katılmalı HSYK’nin kurul toplantõsõnõ ya- pabilmesi için Adalet Bakanõ katõl- masa bile Adalet Bakanlõğõ müsteşa- rõnõn mutlaka katõlmasõ gerekiyor. Çünkü Adalet Bakanõ’nõn katõlmadõ- ğõ toplantõya üye yedeği girebiliyor. Ancak Adalet Bakanõ müsteşarõnõn yedeği bulunmadõğõ için kendisinin toplantõda hazõr bulunmasõ gerekiyor. Adalet Bakanlõğõ da bir konunun gö- rüşülmesini istemediği ya da zamana yaymak istendiğinde müsteşar top- lantõya katõlmõyor ve engelleme ya- põlmõş oluyor. Bu nedenle HSYK üyesi Erto- sun’un şubat ayõndan beri görüşül- mesini istediği ilke kararlarõ arasõn- da bu durumun da yer aldõğõ öğrenildi. Ertosun, Adalet Bakanlõğõ müsteşa- rõnõn katõlmamasõ halinde toplantõnõn bir başka güne ertelenmesi yerine müsteşarsõz bir toplantõnõn aynõ bakan için olduğu gibi yedek üye ile yapõl- masõ önerisini de içeren bir ilke ka- rarõnõn görüşmeye açõlmasõnõ istedi. Ertosun’un ilke kararõyla yanõtõnõ aradõğõ sorunun “Müsteşar toplan- tıya katılmadığında kurul topla- namıyor, bu durumda kurul nasıl hareket edecek” olduğu öğrenildi. Ertosun’un önerisine göre, aynõ ba- kanda olduğu gibi müsteşarõn da top- lantõda bulunmamasõ durumunda ye- dek üyenin katõlõmõyla kurul toplan- tõsõnõ yapabilecek. Adalet Bakanlõğõ ile HSYK arasõnda süren bunalõmõn odağõnda, bakanlõk müsteşarõnõn kurul toplantõsõna katõlmamasõ halinde toplantõnõn nasõl gerçekleştirilebileceğine ilişkin arayõşõn etkili olduğu anlaşõldõ. BAŞKANVEKİLİ SEÇİLEMEDİ Adana’da seçim cumaya ertelendi Dört turda tamamlanmasõ gereken seçimde ilk turda meclis üye tam sayõsõnõn üçte ikisine ulaşan aday olmadõğõ için toplantõ cuma gününe ertelendi. YUSUF BAŞTUĞ ADANA - İçişleri Bakanlõğõ’nca görev- den uzaklaştõrõlan Bü- yükşehir Belediye Baş- kanõ Aytaç Durak’õn yerine bakacak baş- kanvekilini seçmek için toplanan belediye mec- lisi üyeleri, ilk turda başkanvekilini seçeme- di. Yapõlan oylamada AKP adayõ Mahmut Çelikcan 12, MHP ada- yõ Fethi Coşkuntuncel 11 ve CHP adayõ Yıl- dıray Arıkan 10 oy al- dõ. 2 bağõmsõzla birlik- te toplam 34 üyenin oy kullandõğõ seçimde 1 oy da boş çõktõ. Büyükşehir Beledi- yesi Tiyatro Salonu’nda yapõlan seçim nedeniy- le emniyet güçleri çok geniş güvenlik önlemi aldõ. Halkõn izlemesine izin verilmeyen seçim- lere yalnõzca basõn men- suplarõ, meclis üyeleri ve grubu bulunan par- tilerin il başkanlarõ alõn- dõ. MHP ve AKP yan- daşlarõ salon önünde büyük kalabalõk oluş- turdu. Polisin dağõt- makta güçlük çektiği gruplar zaman zaman polisle tartõştõ. Durak’a yönelik imar rantõ ve yolsuzluk suçlamala- rõnda bulunan Büyük- şehir Belediye Meclisi 1. Başkanvekili Mus- tafa Tuncel başkanlõ- ğõnda toplanan meclis üyeleri ise seçime izle- yici alõnmamasõna tep- ki gösterdi. Tuncel de güvenlik gerekçesiyle Adana Valiliği’nin gö- rüşünü alarak izleyici alõnmamasõna karar ve- rildiğini söyledi. Oylamaya geçilme- den önce Tuncel de aday olduğunu açõkladõ. Adaylõk dilekçesini ve- ren Tuncel, ilk tur oy- lamaya katõlmayacağõ- nõ, sonra duruma göre hareket edeceğini kay- detti. Toplam 34 üyenin oy kullandõğõ seçimde 1 oy boş çõktõ. Dört turda tamamlanmasõ gereken seçimde ilk turda mec- lis üye tam sayõsõnõn üçte ikisine ulaşan aday olmadõğõ için meclis cuma gününe ertelendi. YURTTAŞIN EN ÇOK GÜVENDİĞİ KURUM ORDU Türkiye’nin en büyük sorunu terör İstanbul Haber Servisi - Ka- dir Has Üniversitesi’nin kamuo- yu araştõrmasõna göre, halk Tür- kiye’deki en büyük sorun olarak “terör”ü görüyor. Araştõrmaya göre halkõn en güven- diği kurumlarõn başõn- da ise “ordu” geliyor. Kadir Has Üniversite- si’nin Türkiye’yi tem- sil eden 26 ilde, üni- versitenin öğretim üyesi Doç. Dr. Banu Baybars Hawks tara- fõndan yürütülen araş- tõrma çarpõcõ sonuçlarõ ortaya çõkardõ. Araş- tõrmaya göre, Türk halkõ gelecek 10 yõl içinde Türkiye’nin en büyük sorununun yine “terör” olacağõnõ belirtirken bu- nu “işsizlik” ve “ekonomik kriz” takip ediyor. Araştõrmaya katõlanlarõn yüzde 35.4’ü Türki- ye’nin bu sorunlarõ çözebileceği- ne, yüzde 64.6’sõ ise çözüleme- yeceğine inanõyor. Araştõrmada, en güvenilir kurumlar şöyle sõra- lanõyor: “Yüzde 80.2 ordu, yüz- de 71.1 polis/kolluk güçleri, yüzde 63.2 cumhurbaşkanı, yüzde 60.1 yargı, yüzde 56.5 hükümet, yüzde 55.4 sivil toplum örgütleri, yüzde 34.3 siyasi parti- ler, yüzde 33.6 medya.” Araştõr- mada ayrõca halk terörle mücadele görevini üstlenmesi istenen güçlerin ba- şõnda da orduyu gösteriyor. Araştõrmaya yanõt veren yurttaş- larõn yüzde 64.6’sõ Türkiye’nin önün- deki sorunlarõn çözülebileceğine inanmadõğõnõ söylüyor. Türki- ye’deki terörün baş sorumlusu ise yüzde 17.4 dõş güçler/dõş dev- letler olarak “Amerika”yõ belir- tilirken bunu yüzde 16.7 ile hü- kümet takip ediyor, sõralamada en alt sõrada ise yüzde 0.5 ile Er- genekon yer alõyor. İstanbul adliyesine gelen Dilmen, ifade verdikten sonra 15.00 sıralarında adliyeden ayrıldı. (AA) Yasadõşõ dinleme operasyonunda gözaltõna alõnmõştõ Rıdvan Dilmen serbest İstanbul Haber Servisi - Ya- sadõşõ dinleme operasyonunda gözaltõna alõnan Rıdvan Dilmen serbest bõrakõldõ. İstanbul başta olmak üzere dört ilde bir suç örgütüne yönelik dü- zenlenen eşzamanlõ operasyonda gözaltõna alõnanlar arasõnda bulu- nan eski futbolcu ve spor yorum- cusu Rõdvan Dilmen, emniyetteki işlemleri tamamlanõnca, savcõlõğõn talimatõyla dün serbest bõrakõldõ. Dilmen, dün öğle saatlerinde Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne geldi. Soruşturmayõ yürüten Cum- huriyet Savcõsõ Hakan Karaali’ye ifade verdikten sonra saat 15.00 sõ- ralarõnda adliyeden ayrõldõ. Dil- men’in avukatõ emniyette gazete- cilere yaptõğõ açõklamada, Dil- men’in yasadõşõ dinleme olayõyla hiçbir ilgisinin bulunmadõğõnõ söy- ledi. Dilmen’in yanlõş kişilerle arkadaşlõk yaptõğõ için bu durumun yaşandõğõnõ ifade eden avukat, “Kendisi mağdur oldu” dedi. ‘Yanlış anlama’ Dilmen’in avukatlarõndan Emin Canacankatan da Beşik- taş’taki adliye önünde yaptõğõ açõklamada, “Sporcu kimliğiy- le, seçkin ahlakıyla topluma örnek olmuş müvekkilim yan- lış bir anlamayla gözaltına alın- dı. İfadesini verdi. Emniyette serbest bırakıldı. Savcının ta- limatıyla buraya geldi. Hukuk süreci devam ediyor. Hep be- raber izleyeceğiz. Rıdvan Bey bugünden itibaren normal ha- yatına döndü” dedi. Dilmen ise katõldõğõ bir televiz- yon programõnda şaibeden anlõnõn akõyla çõktõğõnõ belirterek “Tabii ki kusurlarımız, hatalarımız vardır. Belki de görüşmeme- miz gereken insanlarla telefon görüşmesi yapmışızdır” dedi. Ulaştõrma Bakanõ Binali Yıldı- rım, yasadõşõ dinleme iddialarõy- la ilgili olarak, “GSM şirketinin kurumsal olarak sorumluluğu varsa, gereği yapılacaktır” dedi. Yõldõrõm, geçmişteki kadar yo- ğun olmasa da yasadõşõ dinleme gi- rişimlerinin olduğunu anlattõ. Kadir Has Üniversitesi’nin araştõrmasõna göre Türk halkõ gelecek Türkiye’nin en büyük sorununun yine “terör” olacağõnõ belirtirken bunu “işsizlik” ve “ekonomik kriz” takip ediyor. ANKARA VE MARMARA’DA KAVGA Üniversitelerde olaylı gün: 3 yaralı ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet) - Anka- ra ve Marmara üniversitelerinde karşõt görüşlü öğrenciler arasõnda çõkan kavgalarda 3 kişi ya- ralandõ. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğraf- ya Fakültesi’nde dün öğleden sonra karşõt gö- rüşlü iki öğrenci grubu arasõnda kavga çõktõ. Kavga sõrasõnda bacağõndan bõçakla yaralanan İhsan K. isimli öğrenci, Ankara Numune Has- tanesi’nde tedavi altõna alõndõ. Öğrencinin du- rumunun iyi olduğu öğrenildi. Marmara Üni- versitesi İletişim Fakültesi’nde de karşõt görüş- lü öğrenciler arasõnda dün öğle saatlerinde taşlõ sopalõ kavga çõktõ. Arkadaşlarõnõn kavgaya ka- rõştõğõnõ öğrenen bir grup ülkücü öğrenci, montlarõnõn altõna sakladõklarõ sopalarla kam- pusa girmek istedi. Bu öğrencilere polis ve ka- põdaki özel güvenlik görevlileri müdahale etti. Sopalõ iki öğrenci burada, bir öğrenci de kam- pusta gözaltõna alõndõ. Kavgada yaralanan 2 öğrenci ise ambulansla hastaneye kaldõrõldõ.