28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Inşaatta çalışanlar için MP3 çalar Ryobı T e k 4 Allplay el- v e r ı ş s i z ortamlar- da kullanı- labilen bır MP3 çalar. Toza, suya ve darbeye dayanıklı olan MP3 çalıcısı kemere ve bilekliğe takılabilıyor. Ryobi firması yeni iirü- niinü özellıkle ınşaat alanlannda çalışanlar için üretmış. Ryobi Tek4 Allplay bu yüzden ileri tek- noloji cihazdan çok kaba bır alet sapını andırıyor. MP3 çalıcı avuç içinde tutularak ayarlanabilir şe- kilde tasarlanmış. 4V lıryum iyon aküsii şarj edil- diğinde 72 saat çalışan MP3 çalıcısı WMA, WAV ve AAC iTunes dosyalarını da okuyor. 2GB belle- ğe 500 müzik parçası yüklemek mümkün. Fiyatı: 70 Dolar. Bilgi için: http://www.coolest-gad- gets.com/20100217/ryobi-tek4-allplay-job-site- music-player/ Corsair USB bellek artık daha güvenli Veri giivenliği özellıkle de USB belleklerde çok önemli. Bırincısı çok kolay kaybedilebiliyor ve çal- dınlabiliyor. Ikincisi veriler yalnızca birkaç sani- ye içerisinde okunabiliyor. Tabii bellekleri şifre programlarıyla daha güvenli hale getirmek müm- kün, ancak bu işlem birçokları için fazla zahmet- li geliyor. Corsair firmasının bulduğu çözüm aslında yeni değil. Bellek üzerindeki rakamlı tuşlar firma- nın 2007 yılında ürettiği bellekler üzerinde de vardı ama yeni modelde sayı kombinasyonu on ra- kama kadar çıkarılabılıyor ki bu da 265 AES şifre- leme sisteminde oldukça güvenli sayılır. Avrupa'da Mart ayında piyasaya çıkması beklenen Corsair Flash Padlock 2USB bellek 8GB gücünde. Fiyatı: yaklaşık olarak 40 Avrn. Bilgi için: http://www.cor- sair.com/products/padlock2/default.aspx özel lamba Yumurta biçi- mindeki Less Lamp, yalnızca çekiçle iş- lendiği zaman ay- dınlatıyor. Ispanyol sanatçı Jordi Canudas tarafından tasarlanan ve Modern Sanatlar Müzesi'nde sergilenen bu il- ginç lambanın üzerinde isteğe göre ucıı sivri bir çekiçle delikler açılıyor ve çeşitli motıfler yaratı- lıyor. Her vtıruş tasarımı değiştiriyor ve kişiye özel kılıyor. Yumurta biçimindeki gövdeyi kırarak da kullanmak mümkün. Fiyatı: 875 Dolar. Bilgi için: http://technabob.com/blog/2010/02/11/less-lamp- break-your-lamp/ Masa altında düzen Soon Mo Kang tarafından tasarlanan TAB çok- lu prız masa altındaki düzensizliğe son vererek han- gi fişin hangi alete ait olduğunu gösteriyor. Prizlerin üzerindeki sembollere basıldıfjıııda fişler kendi kendine çıkıyor. Ayrıca TAB çoklıı prize is- tege göre eklentiler yapmak mümkün. Ürün henüz tasarım aşamasında. Bilgi için: http://www.yankodesign.com/2010/02/19/tab-the- power-strip/ Kalem biçiminde tarayıcı Planon firması Cebit 2010 fuarında kalem bi- çiminde üç tarayıcısını tanıtacak. Ookümanların üzerinde gezdirilen aletler 1.200 dpi çözünürlüğe kadar ulaşabiliyor. Kaydedilen verilen Bluetooth ile işlemciye aktarılabilmekte. Yazıcılar daha çok yolculuk sırasında örneğin sözleşme, hesap. makbuz veya tek sayfalı benzer veriler için düşü- nülmüş. Docupen Xtreme serisinden olan X50 1.200 dpi çözünürlüğe kadar ulaşırken, X05 ve X10 modellerinin çözünürlüğü 600 dpi ile sınırlı. Tüm modellerde 64MB bellek var. Bilgi için: http://www.planon.com/ Ekolayzırlı başlık MP3 çalıcısı, iPod veya mini disk çalıcısı gi- bi aletlerle uyumlu müzik başlığı üzerine dikili özel sensorlarla çalışıyor. Sensörlar müzıgin sesi- ne göre hareket ediyor. Sesne kadar yüksekseo kadar çok maviçizgigö- rünüyor. Başlık 2 adet CR2032 tipi pille çalışıyor. Piller başlıkla birlikte sunuluyor. Fiyatı: 30 Avro. Bilgi için: http://www.iwantoneofthose.com/gadgets-giz- mos/equaliser-music-hat/index.html Nilyün Ö/hnşnrnn Drnle ZÖMRÜTTEN AKİSLER A. M. Celal Şengör Şu anda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlannın karşısındaki en bü- yük problem bireysel olarak bilgi değerlendirmesi yapılması zo- runluğudur. Bu zorunluğun bir problem olarak tezahür etmesinin nedeni ise, ulus olarak bilgi değerlendirmesi yapma alışkanlığı- mızın olmamasıdır. Bilgi Değerlendirmesi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları etnik ve dinsel kökenleri ne olursa olsun, ge- nellikle kendilerıne otorite olarak gördükleri kişi ve kurumlar tarafından tebliğ edi- len ifadelere inanma eğilimindedir. Bilgi akışı tek bir otoriteden geldiğisürece bu toplum için bir sorun olmaz: Evde babanın, okulda öğretmenin, askerde komutanın, siyasette liderin, cemiyethaya- tında hükümet ve temsilcilerinin ve onun çevresinde şekillenmiş basın, sözlü ve görüntülü medya vb. kurumların ifadeleri doğru olarak algılanır. Sorun, bu kay- naklardan gelen bilgiler çeşitlendiği zaman ortaya çıkar: Toplum hangibilgiye ina- nacaktır? Işte bu durumda topluma verilen eğitimin doğası belirleyici bir rol oynar. Çocuk otoriter bir babanın egemen olduğu bir evde yetişmişse, yaklaşık 6-7 yaşı- na kadar, verilen bilgiyi veya alınan kararları sorgulamanın pahalıya patlayacağını öğrenir ve öğrenilen bu kalıp onu ömür boyu pençelerine alır. Böyle bir ortamda yetişen çocuk kendi aklını ve gözlemlerini kullanmayı öğ- renemez veya öğrense bile bunu açıkça değil, dolambaçlı ve gizli yollardan yap- mayı tercih eder (yani namussuzluğu öğrenir). Yakında Ingiltere'de yapılan «Zamanımızın Çocuğu» (Childofourtime) adlı bir proje, otoriter evlerde yetişen, kendisine küçük yaşta bir birey olması nedeniyle değerli olduğu hissi verilmeyen çocukların aynı zamanda ömürleri boyu karamsar bireyler olarak yaşadıklannı göstermiştir. Türkiye'deki ailelerin ezici çoğunluğu hâlâ otoriter pederşâhîaileler olup böy- le ailelerde çocuğa birey olarak değer verilmez. Çocuk yavru olarak sevilir ve kol- lanır, ama kendisine bir birey olarak saygı duyulmaz. Bu kendi aklını ve gözlem- lerini kullanamayan (yani aptal) bireyler oluşturduğu gibi, bu bireyleri aynı zamanda karamsar da yapar. Bu ortamdan okula gönderilen çocuk orada da genellikle otoriter öğretmen- lerle karşılaşır, zira öğretmen de aynı toplumun çocuğudur. Üstelik hele ellili yıl- lardan sonra öğretmen yetiştirmede yapılan fahiş hatalar nedeniyle öğretmenle- rin bilgi düzeyi de günden güne düşmüştür. Cahil öğretmen cehaletini genellikle şiddete baş vurarak kapatmak yolunu seçerek, çocuğun evden zaten tanıdığı bas- kı rejimini sürdürür. Okulu bitiren erkek askere gider ve orada karşısına çıkan disiplin kavramını o zamana kadar gördüğü otoriter ortamın havasıyla kanştırdığı için, askeri disipli- nin gerçek doğasını anlayamadan ve ne yazık ki hayatının kendisine askere gidene kadar vermiş olduğu intibalarını güçlendirerek terhis olur. Kız çocuğu ise tahsili- ni bitirince evlenir ve genellikle baba otoritesinden koca otoritesinin altına teslim edilir. Böyle bir toplumsal ortamın sağlıklı VB bağımsız düşünebilen bireyler Oret- mesinin imkânsız olduğu muhakkaktır. Bu ortamlarda en başarılı egemenlik araç- ları sorgusuz inanç demek olan «iman» (Ing. faith, Al. Glaube, Fr. foi) kavramını te- melalan dinlerdir ve bilhassa baba imajına sahip tek ve herşeye kadir Tanrı'ya ina- nan üç büyük Sâmi dinidir. Bu nedenle bağımsız bir eleştirel düşünce, yani yargı yeteneği gelişmeden önce çocuklara verilecek her türlü dinsel eğitim, türü ne olur- sa olsun, toplumun zarannadır, çünkü çocuğun bireysel muhakeme ve değerlendirme yeteneğinin gelişmesine zarar verir. Böyle bir eğitim bireyler değil, robotiar (kul- lar) toplumları üretir. Son zamanlarda televizyon ve gazetelerde yurttaşlarımdan en çok duyduğum şikâyet «kime inanacağımıa şaşırdık» şeklinde dile gelen birotorite arayışıdır. Halbuki yapılacak iş duyulan ifadeleri birakılsüzgecinden geçirmek ve inanılabilecekle ina- nılamayacağı birbirinden ayırmaktan ibarettir. Bu herzaman açık olmayabilir, ama uzun bir sürede meydana gelen olayların zincirlenmesi en sonunda bireye bir fi- kir verir. Onun için yurttaşlarım şunlara dikkat etmelidirler: Söylenenlerin kendi içindeki tutarlılıkları; söylenenlerin o zamana kadar edindikleri bilgilerle olan tu- tarlılıklan; söyleyenlerin konumları ve o konumlanna göre mevcut olabilecek art niyetlerinin olup olmayabileceği; söyleyenlerin geçmişleri; bilgi kaynaklarının çe- şitli olup olmadığı ve bu kaynaklar arasındaki tutarlılık; tarihten ve günümüzden baş- ka ortamlardaki olaylarla söylenenlerin benzerlik gösterip göstermediği. Bunlara dikkat edenlerşunu da kesinlikle bilmelidirler ki, kesin bilgi kaynağı hemen hiçbir konuda yoktur. Doğru bilgiyi üretmek bireye ait bir sorumluluktur. Bu sorumluluğu büyüğüne, yöneticisine, dinine vs. yıkmaya kalkan insanlığından fe- ragatle koyunluğa razı olmuş demektir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle