Katalog

ZÖMRÖTTEN AKİSLER Oturma odasında ay ışığı Bu yumuşacık yastık ışıldayan ve hareketli mo- tifleriyle oturma odasında ay ışığı etkisi ya- r a 11 y o r. Odaya sı- cak bir ha- va katan bu etki, yastı- ğın fermu- arlı bir böl- m es i n d e g i z I i LED'lerle gerçekleşi- yor. Işıldayan yastık normal yastık gibi kulla- nılabitjyor. Fiyatı: 37 Dolar. Bilgi için: http://www.chipchick.com/2010/03/moon- light-cushion.html Elmaslı iPad Meraklısı için elmaslı İPad üretildi. Cihazın çer- çevesı 11.43 karat elmaslarla kaplı. Elmasların renk değeri G/H, ber- raklık değeriyse VS2/S11. Az sayıda üretilen elmaslı İPad, haziran ayında satışa sunulacak. Fiyatı: 19.999 Dolar. Bilgi için: http://www.mervisdia- mond.com/tacori-dia- monds Işıklı şarj aleti Scosche firması tarafından üretilen reviveLITE II doğrudan doğruya prize katıldıktan son- ra İPod' u şarj ediyor. Ayrıca küçük bir LED ile kendisini ay- dınlatıyor. Şarj etme özelliği ve LED dışında aletmesela di- ğer cep tele- fonlarını şarj et- meye yarayan bırUSB gırişıne de sahip. Fiyatı: 35 Dolar. Bilgi için: http://www.scosche.eom/products/sflD1/210/s flD2/318/productlD/1902 Bisiklete koruyucu kılıf Biknd firmasının bir ürünü olan Helium, şişi- rilebilir bir bisiklet koruyucusu. Helium pahalı bisikletinizi yolculuk sırasında meydana ge- lecek hasarlardan koruyor. IMaylon ve pol- yesterden üretilen kılıfın içine bisikleti yer- leştirmek için önce tekerlekler, pedallar, se- le ve gidonun sökülmesi gerekiyor. Parçalar kılıfa yerleştirildikten sonra pompayla şişiri- lıyor. Bu şekilde bisiklet parçaları birbirine sür- tünmeyecek şekilde paketlenmiş oluyor. Kılıfın üzerindeki tekerlekler sayesinde Helium ko- layca taşınıyor. Helium'un ağırhğı yaklaşık on kilo kadar. Fiyatı: 600 Dolar. Bilgi için: http://www.biknd.com/index_en.html Nerede gündüz nerede gece Xumb firması tarafından çocuklar için üreti- len ışıklı dünya küresi, dünyamızla eşzaman- lı olarak dönerek, dünyanın neresinde gündüz, neresinde gece olduğunu gösteriyor. Kürenin ışığı sadece dünyanın gündüz tarafını aydın- latacak şekilde ayarlanmış. Gece tarafı ka- ranlıkta kalsa da kentler üzerinde minik ışık- lar görülmekte. Fiyatı: 50 Dolar. Bilgi için: http://www.xump.com/science/City-Lights- Earth-Globe.cfm FujiFilm Z700 dijital kamera K FujiFilm, ilk olarak Finepix Z700 dijital kame- rasında kullanılacak yeni bir teknolojiyi tanıttı. Kamera "Pet-Detection" teknolojisi sayesin- de sadece in- san değil hay- van yüzlerini de tanıyacak. Kameranın 12 megapiksel sensoru ve fo- toğraf, video kaydı için ge- rekli ayar fonksiyonlarını yerine getiren dokunmatik ekranı var. Yeni Finepix Z700'ün fiyatı: 280 Dolar. Bilgi için: http://www.pcworld.com/ar- ticle/191387/fujifilms_latest_camera_aims_at_ dogs_cats.html Nilgün özbaşaran Dede A. M. Celal Şengör 25Şubat20W'da meşhurAvusturyalı jeolog Hermann Vetters'in to- runu aziz dostum VVolfgang Vetters'in emekliliği dolayısıyla satmak istediğikıymettibirjeolojik harita koleksiyonunu almak ve hem Viyana Doğa Tarihi Müzesi'nde hem de Avusturya Jeoloji Servisindeki ba- zı meslektaşlarımla orîak çalışmalanmız hakkında görüşmeler yap- mak üzere Avusturya'ya gittim. İki Kişi, İki Görünüm Jeolojik kısmı çok verimli ve eğlenceli geçen gezinin tek can sıkıcı kısmı, Türkiye hakkında hem Avusturya hem de Amerikan, Fransız ve Ingiliz gazete- lerinde gözüme çarpan kötü haberlerdi. Itiyâden sabah kahvaltısında hızla göz attığım gazeteler Türkiye'den iki ha- ber üzgrinde daruyörlâ"rdi: 1) Geniş çaplı asker tutuklamasının AKP'nin Fethullah Gûlencemaatinin desteğiile otoriterbirlslamîrejime yönelmekte ol- duğu ihtimalini güçlendirdiği ve 2) Başbakan Tayyip Erdoğan 'ın gazeteciler hak- kında sö'ylediği sözlerin Türkiye 'de politikacı-yönetici-basın ilişkilerinin ilkelli- ği ve ifade özgürlüğünün nasılJıâlâ yaratılamamış olmasının bu ülkenin sosyal yapısıhakkında belirttikleri(ve tabii, Türkiye'nin Avrupa Birliğinde yerininolup olamayacağını sorgulayan karamsar düşünceler). AKP ve Erdoğan genelde dışarıda ilk başta yakatadıklan demokrasi savu- nucusu görünümlerinikaybetmiş, otoriter bir rejimi amaçlayan bir parti ve tek adam iktidarına doğru yönelmiş ilkelbirgrup görünümünü almışlar. Bu da gi- derek Türkiye aleyhine eskiden beri kullanılan söyleme yeni bir destek olmuş. Bilhassa Jeoloji Servisinde «Türkiye'de neler oluyor» soruşuyla başlayarak, öa* na izlenim ve düşüncelerimi soruyordu. Bu sorulara ülkemmimajını zedeiemeâen dürüst cevap vermenin ne denlizor olduğunu tahmin edersiniz. *-;: . 28 Şubatgünü tatili Viyana'da Belvedere SarayındakiPrens Eugen sergi- sini gezerek değerlendirmek istedim. Prens Eugen, veys tam adıyl&paypf- Carignan PrensiFrançois-EugĞne (1663-1736) Fransız olduğuhalde, XIV:Louis'nin kendisine orduda iş vermemesi nedeniyle genç yaşındabeş perasızblrşekil- de Avusturya'ya giderek burada onyedinci yüzyılın sonunda ve onsekizinci yüz- yılın başında Habsburgların en dirayetli komutanı mertebesine yükselmiş, Napolyon'un değerlendirmesiyle dünya tarihinin en büyük yedi askeri dehâsından biridir. Kendisininkinden katkatgüçlü Osmanlı ordularını herkarşılaşmada bü- yük yenilgilere uğratmış, Padişah II. Mustafa'nın çadırının, mührünün ve3mil- yon guldenlik Osmanlı hazinesinin de ele geçirildiğıZenta muharebesinden son- ra ilk defa toprak kaybettiren Karlofça antlaşmasını imzalatmıştı! Prens Eugen'e ilgim, askerliğinden ziyade bilime ve güzel sanatlara olan me- rakı ve bilime verdiği büyük destek nedeniyledir. Muazzam bir kişisel kütüphane de toplamış olan Prens Eugen, 1717'de Augsburg'da bir kitapçıdan Peutinger Haritasını satm almış ve ilkçağdan elimize gelen tek dünya haritasının da kay- bolmamasını sağlayarak büyük bir kültür hizmeti yapmıştı (bu harita Prensin tüm kitaplarıyla beraber Avusturya Millî Kütüphanesi'nde). Sergi gerçekten muhteşemdi (keşke Türkiye'ye de getirilse; tek yanlı din- lediğimiz Osmanlılar hakkında da bize yeni ufuklar açabilir). Bu sergi için hem Almanca hem de Ingilizce olarak enfes bir katalog da basılmıştı. Bu büyük ese- re bakarken bir de ne göreyim: Yazarlardan biri büyük tarihçimiz llber Ortaylı değil mi? Yüreğimin nasıl iftiharla dolduğunu tahmin edemezsiniz. Oano ser- gi bana bir başka gözükmeye başladı. Yapılan muazzam işte, benim bir vatan- daşım, yani Türkiye de vardı. Bunu, kendilerine Prens Eugen sergisini tavsiye ettiğim Avusturya'daki tüm dostlanma mutlulukla anlattım. Onlar arasında tabiîbana «Türkiye'de neler oluyor» sorusunu soranlar da vardı. Onlara şunu dedim: Eğer Türkiye, Erdoğan ve benzerlerinin şekillendir- diği bir ülke olursa, sonu Cezayir'dir, hattâ Afganistanlaşabilir bile. Yok eğer llber Ortaylı gibiler Türkiye 'nin geleceğini şekillendiren en önemli unsur olabilirler- se, biz de en az sizin kadar olabiliriz, hattâ sizisollayıp Fransa'yı yakalayabili- riz. Şu anda ne yazık ki halkın ö'nünde llber'den ziyade Tayyip Erdoğan duru- yor ve büyük bilim insanı Ortaylı'ya bir külhanbeyi tavrıyla «Hoca Efendi» diye hitab edebilecek cesareti kendinde bulması cahil alt tabakası içinde hoşa gi- debiliyor. İşte buna manî olabilmek en büyük görevimizdir. Nasıl ki Ingiltere 'de baş- bakan VVilliam P'rtt ve tüm kabinesiAdam Smith odaya girince ayağa kalkmış ve o oturana kadar oturmayı reddetmişlerdir, bizde de, llber'in karşısında hür- metle ayağa kalkacak düzeyde bir kültüre sahip başbakanlar gelene kadar, Türkiye, karşısındaki çatallı yolun endişesini taşıyacaktır.