15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Oû ÖLÜMSÜZ POLtPtN KALITIMIÇÖZÜLDÜ Neredeyse ölümsüz olan tatlı su poliple- ri, kendilerini ycnileme yetileri nedeniyle her zaman bilimin ilgisini çeker. Uluslararası bir araştırma ekibi şimdi yaklaşık 20.000 gene sa- hip poliplerin neredeyse insan kadar karma- şık olduğunu buldu. Arajtırmaya Avusturya'dan katılan İnnsbruck Universitesinden Bert Hobmayer, Polip DNA'sının yiizde elli yedisi virüslere uza- nıyor, dedi. Birkaçmilimetre büyüyen tatlı su polipinin yenilennıe yetisi bilimi uzun bir sü- redir büyiilemekteydi. Hayvanlar kesilip, par- çalara ayrılsalar bile yeniden birleşebiliyorlar. Yenilenme yetisi, sürekli yeni oluşan kök hüc- releriyle gerçekleşmekte ve hayvanlar genç kal- malarını da yine aynı hücrelere borçlu. Sinir hücreleri bile yenilenerek gençleşiyor. Oysa tatlı su polipleri en eski ve en basit çok hücreli organizmalar. Normalde sadece iki hücre tabakasından oluşan knidliler, yaklaşık 600 milyon yıldır dünyamızda yaşıyor. Birçokları serbest yüzen medüzler veya zemi- ne tutunan polipler olarak denizlerde, hidra gibi küçük bir kısmı ise tatlı sularda yaşar. Yapılarının basitliği nedeniyle tatlı su polip- leri bilimin en sevilen model canlılanndan bi- ri haline geldi. Hidra kalıttmı- nın tekrarlanan par- çalardan oluşan yüz- de elli yedilik bölü- mün virüs kökenli olduğu ortaya çılctı. Hatta ayrmtılı kar- şılaştırmalar sonu- cunda, virüslerin geçmişteki saldırıları bile açıklanabilmiş. Virüs saldırısı iiçdalga halinde gerçekleşmiş. Gerçi hayvanların etkili sa- vunma sistemleri virüsleri zararsız hale getir- miş, ama kalıtımda kahntılarının izleri var. İnsan DNA'sında da virüslerin kalıtımına ait çok sayıda izler bulunur. Hidra kalıtımında bakteri kökenli oldu- ğu sanılan genler de saptanmış. Bundan son- ra bu yabancı kalıtım parçalarının tatlı su po- liplerinin biyolojisi üzerindeki etkileri araştı- nlacak. Son çalışmada, hücreler arasındaki ya- şam kanallarının ne şekilde oluştuğu ve bun- larla ne şekilde iletişim kurulduğu da araştı- nlarak, kanalların oluşumundan sorumlu gen- ler de saptanmış. Ayrıca hidranın, kas sistemi için gerekli olan en önemli bileşenlere de sahip olduğu gö- rülmüş ki diğer hayvanlarda kas sistemini oluş- turan üçüncü tabaka yani mezoderm, polip- lerde bulunmaz. Hidralar tatlı suya uyum sağlarken bazı genlerini kaybederken, diğer- lerini duplikasyon yoluyla kazanmışlar. Orneğin bağırsak epiteli gibi önemli do- ku türlerinin moleküler bileşimleri insanda ve hidrada 600 milyon yıl önce evrimsel olarak birbirinden ayrılmasına rağmen, iki türde de neredeyse hiçdeğişmemiş. Bilim insanlan bun- ların ortak atada bu şekilde kabul gördüğünü sanıyor. BİLGİSAYARIGÖZLE ÇALIŞTIRMAK Bilişimcilerin geliştirdikleri bir sistemle bil- gisayar doğrudan doğruya gözle çalıştırılabil- mekte. Bu durumda fare gereksiz kalıyor. Şimdiye dek büyük zahmetlerle özel amaçlarda kullanılan sistem artık "normal" alanlarda da kullanılabilir hale geldi. Göz hareketleri analizleri aslında yeni de- ğil. Mesela günümüzde kullanılan "Eye- Tracking sistemleri" ile uygun yardımcı mad- delerle birlikte bir deneğin göz hareketlerini kaydedip, çeşitli sorulara göre değerlendirilir. Sistem bu yüzden daha çok reklam kampan- yalarının etkisini ölçmek için piyasa araştır- ma analizlerinde veya İntemet sayfalannın ra- hat kullanımını ölçmek için kullanılır. Bu tür "EyTracking sistemlerinden" artık bilgisa- yarların çalıştırılmasında da yararlanılıyor. Alman bilim insanlan şimdi "Bright Eyes" ile bilgisayar kullanıcısının göz hare- ketlerini ger- çek zamanlı olarak analiz eden ve ekran- daki dinamik bir sistem uyu- mu için kulla- nılan bir pro- totip geliştirdi. Bright Eyes sisteminde PC kul- lanıcısının göz hareketleri bir "Eye-Tracker" ile kaydediliyor. Ekran üzerindeki imleç bu- nun üzerine programlan doğrudan doğruya gö- züyle çalıştırabilen kullanıcının bakışını takip ediyor. Böylece bilgisayar faresi gereksiz kalı- yor. Bright Eyes kullanıcının alışkanlıklanna uyum sağlayarak bunlara reaksiyon biliyor. J4STRESÎN EŞ SEÇİMİ ÜZERÎNDEKÎ ETKİSİ Araştırmalar birçok insanın göreceli ola- rak kendisine benzeyen kişileri eş olarak seç- tiğini gösterdi. Ancak stres erkeklerde bu ku- ralı tersine çevirmekte. Çok gergin olan er- kekler, dış görünüşü tamamen farklı olanları seçiyorlar. Bilim insanları bunu ilkel üreme baskısına bağlıyor. Stres hormonları zihinsel yetileri zayıfla- tarak insanın daha çok içgüdüsel davranma- lanna neden oluyor. Stres altındayken, genetik açıdan iyi donanımlı bir canlı dünyaya getir- me baskısı büyüyor diyor araştırmacılar. Proceedings B dergisindeki yazıya göre bu da farklı bir gen havuzundan olan bir kişiyle da- ha kolay. Birbirine benzer çiftler ise evrimsel açıdan başka bir avantaja sahip: Bu çiftler da- ha sadık ve güvenilir olarak algılanıyorlar di- yor, araştırmayı yöneten Johanna-Lass- Hennemann. Araştırma çerçevesinde 50 heteroseksü' el erkek kendilerine benzeyen ve benzemeyen kadınların çıplak resimlerini değerlendirmiş- ler. Erkeklerin yansı fotoğraflara bakmadan ön- ce üçdakikalığına ellerini soğuk suya tutmak zorundaydı. Bu şekilde kalp frekansı, kan basıncı ve stres hormonu kortizol değerleri yük- selmiş. Stres altında kalan bu erkekler, ken- dilerine benzemeyen kadınlan daha çekici bul- muşlar. Oysa sakin bırakılan erkekler kendi yüz hatlanna benzer hatlara sahip kadınlan seç- mişler. Deney şimdilik sadece erkeklerle ya- pılmış ama bilim insanlan kadınların da ay- nı şekilde reaksiyon göstereceklerine inanı- yorlar. Sonuçlar, stresin, hayvanların normal zamanlarda tercih ettikleri eşlere ilgiyi azalt- tığını açıklayan araştırmayla örtüşmekte. VİKÎNGLERDE TOPLUKATLÎAM " % Haziran 2009 yılında Ingiltere'de bulunan başsız iskeletlerin Vikinglere ait olduğu an- laşıldı. Elliyi aşkın iskeletin onundan alınan diş örnekleri bu kişilerin Britanya adasından daha soğuk olan bir bölgede yaşamış olduk- fennı^östermiş. Nottingham İzotop Jeolçjisi Merkezinde görevli arkeologjane Evans ve CarolynChenery, kalıntılann İ.S. 910 ve 1030 yıllaiına ait olduğunu saptamışlar ve Vikinglerin, Anglosaksonlar tarafından top- lum önünde düzenli olarak katledildiklerine inanıyorlar. Toplu mezar 2009 yılında Ingiltere'nin gü- neyindeki Dorset kontluğundaki bir yol ça- lışması sırasında bulunmuştu. Projeyi yöneten David Score, bu döneme ait bu kadar büyük bir toplu mezarın alışılmışın çok dışında ol- duğunu ve o tarihlerde Dorset'te nelerin ya- şandığıyla ilgili bilgiler vereceğini söylüyor. Bilim insanları ayrıca Vikinglerin yaşam bi- çimi, beslenme ve genel sağlık durumlarıyla ilgili yeni bilgiler de edinmeyi umuyorlar. Öldürülen Vikingler tahminlere göre İskandinavya'nın çeşitli bölgelerinde yaşa- mışlardı. RH^KLERİ EN HIZLI GÖREBÎLEN CANLI, ARI Ingiliz bilim insanlarının Journal of Neuroscience dergisinde yayımlanan araş- tırmasına göre arılar ve yabanarıları dünyayı insandan daha hızlı görebilme yetisi dışında canlılar dünyasında da renkleri en hızlı göre- bilme yetisinc sarıip: : Anlann renk duyu hüc- releri omur^alılardari iki misli, siyah b e ^ gör- me yetileri ise beş tntşli hızlı. r " ^ Ancak böC|Werin birçoğu sadece siyah be- 1 * yaz görme yerifine sahiptir. Sadece arılar ve" yabanarıları renkli görebilirler. Fakat arıların hızlı uçuşları sırasında da renkli görüp göre- medikleri bilinmiyordu. Son araştırmayla bu konuya bir açıklık getirildi. İnsanlar hızlı uçan böcek- leri takip edemez- ler ama onlar hız- lı görme yetenek- leri sayesinde bir- birlerini izleyebi- liyorlar diye açık- lıyor Queen Mary UniversitesindenPeterSkorupski. Birçokbö- cek insandan daha hızlı görebiliyor, bu yüzden de yakalanmaları zordur. Hızlı görebilen can- lıların görme hücreleri örneğin sinyalleri hız- lı bir şekilde aktarabilen güçlü zarlara sahip- tir. Peki arılar farklı hızlarda reaksiyon gös- teren reseptörlere mi sahip? Yani bazıları hızlı renk algılaması diğerleri yavaş algıla- madan mı sorumlu, yoksa hepsi aynı hızda tnı tepki gösteriyor? Bilim insanlan bu sorulan ya- nıtlayabilmek için yabanarılarının üç farklı görme hücresinde ışıkla oluşan sinyalleri kay- detmişler. Bu şekilde hızlı uçuş sırasında gö- rüş keskinliğinden sorumlu olan yeşile duyarlı fotoreseptörlerin en hızlı reaksiyon göste- renler olduğu anlaşılmış. Bunlar insanın gör- me hücrelerınden beş misli hızlı tepki göste- riyorlar. Arılar renkleri, beyaz ışığa kıyasla yüzde elli daha geç algılıyorlar. Deneyler arı- ların renkleri daha çabuk görebilmek için da- ha fazla enerji harcadıklanm gftstermekte. (tğgün Özbaşaran Dede Araştırma YAŞLILIKTA BİRAZ FAZLA KİLO, HAYAT KURTARIY0R Normal kiloya sahip insanlar genelde daha sağ- lıklıdır. Ancak özellikle de bakım evlerinde yaşayan yaşlılann biraz kilolu olmaları onları tehlikeli enfek- siyonlardan koruyabilir. Viyana Tıp ÜniversiteM, Sosyal Tıp Enstitüsü araştırmacılarından Thomas Domer, Viyana'daki büyük bir bakım evinde yaşa- yan 610 kişinin verilerini incelemiş. Yaş ortalaması 87,6 olan bu yaşlıların beden ağırlıkları ve enfeksi- yona yakalanma sıklığı araştırılmış. Bir kişide yılda ortalama olarak %0,8 enfeksiyon meydana gelmek- te. En sık görülen enfeksiyon, türü idrar yolu (ortalama %0,3) en- feksiyonu, bunu %0,19'la akciğer enfeksiyonu takip ediyor. Üçüncü sırada ishal (%0,12) ve diğer enfeksiyonlar (toplam %0,20) yer alıyor. Anlaşıldığı üzere hafif ve orta derecede kilolu olan yaşlılarda enfeksiyon görülme sıklığı daha düşük. Beden kitle endeksi yirmiden düşük olanlarda enfek- siyon görülme sıklığı beden kitle endeksi 24 ila 27,9 olanlara kıyasla %62 daha fazla. Beden kitle endeksi 28'i geçen yaşlılarda ise enfeksiyon tehlikesi %54 ci- varı. Buna göre, gerek aşırı zayıflık gerekse aşırı şiş- manlık enfeksiyon riskini arttırıyor. Enfeksiyonlarla birlikte en sık görülen hastalıklar ise demans, kalp dolaşım ve ak- ciğer hastahkları.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle