21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
JDA GELÎŞMELER: eyleri başladı Ocak ayında lEKH'lerinden üretilen sinir hücrelerinin insanlara implant edi- leceği kesin gibiydi. Ancak birkaç retvakasından sonra Geron isimli biyo- teknoloji şirketi bunları alt omurilikleri ağır hasar görmüş hastalara implant etmek için FDA'dan gerekli izni kopardı. Ne var ki ağustos ayında FDA ça- lışmayı durdurdu. Geron'un bu konuda yaptığı açıklamaya göre FDA, tedavi gören farelerde kist oluşumu tesprt etmişti. Şirket, bu kistlerin hasarlı böl- genin dışına taşmadığını ve hayvana zarar vermediğini ileri sürdü. Şirket şimdi hücresel markörler yardımıyla kistleri oluşturacak "başıboş" hücrelerin gelecekte tesprt edilmesini sajjlayacak bir sistem üzerinde çalışıyor. Bu ge- lişmelere paralel olarak insan doneylerinin gelecek yıl eylül ayında başla- tılması planlanıyor. Ayrıca bu çalışma sadece alt omurilik hasarlarına de- ğil, boyun bölgesindeki hasaıiara da uygulanacak. Aynca lEKH'lerinden üre- tilen sinir hücrelerinin MS, inme, Alzheimer hastalıtjı gibi sinirsel hastalıklarda da uygulanabilecek. ekmek için türmeyi plan- şirket şu an- ı ürettiği hüc- )hapsederek edilmeye ha- ne girmesine îngelleyecek jileri veriyor: n attında yar n çıkarsa ge- erbestbirşe- on da bu hüc- ürettigi hiic- n. Paris'teki George Pompidou Hastanesi'nden Philippe Menasche ve ekibi, 2012 yılında lEKH'lerinden Üretilen hücrelerle hasarlı kalpleri onarmaya başlayacaklarını duyurdu. Bilim in- sanları, kalp krizi geçiren hayvanlann kalplerine kök hücrelerden üretilmiş kardiyak hücreleri enjekte ettikleri zaman, bunlann atmakta olan kalp hücrelerine dönüştüjjünü ortaya çıkarttılar. Bunlar da daha sonra hasarlı dokuların onarımını tetikliyordu. Bilim insanlarının hedefi bu hücre- leri, kendi dokuları hasar gören, koroner arter bypas ameliyatı geçirmiş insanlara enjekte etmek. Menasche bu konuda şöyle konuşuyor: "Planımız bu uygulamaya iki yıl içinde geçmek. Ancak ace- le etmiyoruz, çünkü çalışıp çalışmayacağı ko- nusunda tedbiri elden bırakmamak gerekiyor." Biyoteknoloji şirketi Geron da kalp dokusu hasar gören insanların tedavisi için kardiyomtyosit denilen hücreleri geliştirmeye çalışıyor. TEDAVİLERİN HANGİ EVREDE OLDUGU: İnsan deneylerinde ™ kullanılıyor ., İnsan deneylerinde kullanılmaya hazırla- nıyor İleri hayvan çalışma- ları evresi alp hastalığı için tedavi yöntemleri sırada. JCRELERİNÎN 1İLİRLİGİ niya, La Jolla'daki Burnham Enstitüsü'nden ler, kök hücrelerin giivenilirliği konusunda erçekçi olmayan bir düzeyde garanti talebin- )ileceğine dikkat çekiyor. Kendisi de FDA'da eri konusunda danışman olarak görev yapan Snyder, FDA'nın bu istcğinin anlayışla karşılanması ge- rektiğini savunuyor. Singapur'daki Institute of Medical Biology'de kök hücre uzmanı olarak çalışan Alan Colman ise bu çalışmalan şöyle değerlendiriyor: "ACT'in göz tedavisindeki hedefini, Geron'un hedefinden daha gerçekçi buluyorum. Çünkü güvenilirlik açısında ACTin projesi kontrole açık." Türkçesi: Reyhan Oksay Kaynak: New Scientist, 28 Kasım 2009 AYLAK BILGI Tahir M. Ceylan tahirmceylan@gma1l .com Bazı ağlamaların gerçek olduğunu biliyoruz, bazılarının yalan olduğunu bilmemiz gibi. Bir insanı teslim alan ağlamalar, hep bir iyilik karşısında kalakalan ağlamalar olmuştur. Neden aca- ba, neden iyilik karşısında... lyi İnsan Ağlatır! Ağlamanın ne olduğuna bakalım, ağlamak duygusal ezilmedir. Ezilme de en derininde bir çaresizlik durumuna karşılık gelir. Çıkışın olmadığı du- rumda, karşıdaki açıkça üstün ve ezici olduğunda, kişi yoksun ve zayıfkal- dığında, insanı sinirli bir ağlamak tutar. Yenilgi ağlamasıdır bu, kendini ye- nilecek şekilde yaratan Tanrı'ya karşı bir cins hak arama... Bu tarz ağla- ma yeterince kuvvetli değildir, çünkü kişi kendinden sonra suçu yükleyebi- leceği geride hâlâ birisi (Tanrı) vardır. Suç birzincirdir, herkes birsonraki halkaya atarsuçu, önemliolan son halka olmamaktır, son halka kalakalır. Tekrar eden iyilikler karşısında insan, suçlu olarak bazen son halkaya kadar iner ve orada sade, sakin hatta bahtiyar biçimde ağlar. Sadece iyi- lik, tekrar eden iyilik insanı mazeretsiz ve geride suç atacak birisini bırak- madan yenilgiye uğratır. Basitçe iyi insan olmak bu dünyada kıskanılacak tek büyük değerdir çünkü. Vakti zamanında Roma'da, herşey entrika olup çıkınca ortalıkta hiç ağ- layan insan kalmamış. Hâlbuki hiç olmazsa cenazelere ağlayacak insan lazımdı. 0nun için altın karşılığı çalışan, meslekten yalan ağlayıcılar türe- mişti. Bunlar cenazenin ardından gider, mevtanın evine yaklaştıkça, şehir- de ileri gelenlerin arasına karıştıkça koro halinde hüngür hüngür bir naka- rat tutturur, üzüntü yönünden cenaze sahibinin gireceğizahmeti üzerleri- ne alırlardı. Bugün de ağlayıcılık artan ölçüde devam ediyor. Aile şirketleri, aileler, henüz aile kuramamış sevgililer ağlayıcılığın yo- ğun olduğu bölgeler mesela. Şirkette itilip kakılanlarlüzum ettiğinde patro- nun yerine ağlıyorlar. Roma'dan kalma gelenekle bunlara altın verilmiyor belki ama, çırpınarak ağlamanın, kendini bu kadar harcamanın karşılığın- da şirkette alayla karışık birsaygı görüyorlar. İyilik karşısında, özellikle saflıkla karışık iyilik karşısında ağlamak her zaman insan psişik topoğrafyasmdaki (süperego-ego-id) derin mekaniz- maları çalıştıran birişlemin sonucu olmuştur. Bunca saflığına rağmen, iyi- nin hayatta kalması üzer insanları: Kendileri yaşamak için kaç takla atmış, kaç kişiye yalvarmış, akla hayale gelmedik ne kölelikler yapmıştır. Burada apaçık bir dengesizlik vardır, Tanrı "haksızlık" yapmıştır ve su içinde su kadar temiz birinin yaptığı iyiliğe mahkum kalmıştır; şimdi de kendine acı- mış, ağlamıştır. Öte yandan iyiler, neredeyse Tanrı tarafından seçilmişlerdir. Herkes, için için bunu böyle düşünür. Bunca saflıklarına rağmen iyilerin kaybolup gitmemesi, buna bağlanır. Bu çeşit bir tanrısal iyiyle karşılaşmak ortalama bir kötüye her zaman hatırı sayılır bir çöküş getirmiştir. lyi olmak o kadar ışık saçan bir durumdur ki, aynen okyanus dibinde yaşayan ahtapotlar ya da bazı kabuklular gibi iyi, hiç bitmeyen yağıyla kendi kendine yanar. İyilik, herkesiyenen birmittir, bir dindir belki ama bir öz değildir. İnsan iyi doğmaz, iyi olarak doğmak iyi değildir zaten. Doğuştan iyi olmak sürdürülemez çünkü. İnsan yaşamla kirlenmeli, sonra temizlenmelidir. Temizlenme çoğu kez aktif bir iştir. Insanın kendini iyi yapması uzun uzadıya devam eder. Sonra bir sınıra gelir, etler acıyarak son bir hamle... lyi olmak bir iştir, bu işi olan başka iş yapamaz. Terzi Salih gibi, lyi Süleyman derler, Süleyman'ın işi odur. İyilik iş olunca, iyilikten iflas etmemek ama önemlidir, doğuştan saf olanlar, birsüre sonra iyilikten iflas edip, müflis, muhteris, müfsit, müfritbir kötü olurlar. Müfret bir iyiliği iş edinince halbuki insan, para sever gibi iyi- lik sevmek, her gün dükkan açar gibi iyiliğe çıkmak mümkün olur, yoksa iyilik sürdürülemez, kötülerin darbeleriyle yok olurgider. En güzeli iyiliğin hayvani bir şey olmasıydı, kıtadan kıtaya ısrarla uçan kuşlann iyilik sürdürdüğünü düşünün, fillerin ya da, sadece iyilik için yaşa- dığını. Evet iyilik hayvani bir huy değildir, ama insani bir erdem de değildir, analann, babalann, kralların, çocukların sadece iyilik için varolduğunu dü- şünemeyiz. 0 nedenle iyilik insani bir iş, tanrısal bir görevdir. lyi insan gö- rünce insan, iyiliğin ardındaki emeğe ağlar bir, Tanrı'yla insanın tutturduğu tek ortaklığın ulaşılabilir olup da ulaşamadığı düzeyine ağlar iki. CTÎ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle