Katalog

C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 ARALIK 2009 CUMA 16 KÜLTÜR K Â M İ L M A S A R A C I K Ü L T Ü R Ç İ Z İ K [email protected] “C anadian Bacon”, “Roger & Me”, Oscar’lõ “Benim Cici Silahım” (Bowling for Colombine), “Fahrenheit 9/11”, “Sicko” gibi, genelde Amerikan zihniyetine ve ku- rulu sistemine ilişkin kõş- kõrtõcõ, duygu sömürüsü ya- pan ve yer yer didaktik kaçan filmleriyle son yõllarõn Ame- rikan sinemasõnda özel bir yer edinmiş, ezeli ve ebedi muhalif belgeselci yönetmen Michael Moore’un 2009 Venedik Festivali’nde gösterilmiş son eseri “Kapitalizm: Bir Aşk Hikâyesi”, kuşkusuz yeni haftanõn filmi nitelemesini hak ediyor. Refah düzeyi bakõmõndan günümüzün en güçlü dev- leti olarak nicedir dünyanõn jandarmalõğõnõ üst- lenmiş ABD’yi, ilk çağõn kudretli Roma İmpa- ratorluğu’yla kõyaslayan eğlenceli bir giriş bö- lümüyle açõlan filmin ana temasõ, Amerikan eko- nomik sistemi. Birtakõm röportajlarla gelişen filmde Moore, kamerasõnõ bu kez büyük küre- sel ekonomik bunalõma ve bu bunalõmõn baş so- rumlusu olan Amerikan bankacõlõğõna ve emlak sektörüne çeviriyor, her zamanki keskin miza- hõ, iğneleyici ironisi ve kendine özgü kolaj tar- zõyla. Din adamlarõnõ bile grev yapan işçilere des- tek verirken ya da kapitalizm aleyhinde konuş- tururken gösteren Moore, düzenin karmaşõk top- lumsal, siyasal ve ekonomik ağlarõnõ fazlasõy- la basitleştirerek anlatõrken seyircisini uluslar- arasõ şirketlere karşõ mücadeleye çağõrmaktan da geri durmuyor. Ancak eleştirdiği sistemin bir parçasõ haline gel- mekten de kurtulamayan Michael Moore’un “Kapitalizm: Bir Aşk Hikâyesi” filmi, kapi- talizmi ve demokrasiyi birbirlerinin yerini ala- bilecek (ya da birbirlerine karşõt) kavramlar- mõşçasõna kullanmasõ yanlõşõna karşõn yõlõn en çok iş yapan belgesellerinden biri oldu ABD’de, 15 milyon kadar seyirci toplayarak. Batõk ban- kalardan birine elinde boş torbayla girip Ame- rikan halkõnõn parasõnõ geri isteyen, bankacõlardan mali terimlerin anlamlarõnõ soran ve bu çarpõk aşk hikâyesinin sonuçlarõnõ araştõran üstat Moo- re’un, Brecht’vari biçimde bankalarõ suç mahalli sayma çabasõnõn ürünü, kimi eğlenceli sahnelerle bezediği ve enternasyonal’in swing versiyonu- nu içeren keyifli finaliyle, bir kez daha kaçõrõl- mayacak bir film kotardõğõ kesin sonuçta. Muhalif belgeselci Michael Moore, ‘Kapitalizm: Bir Aşk Hikâyesi’nde, kamerasõnõ günümüz ekonomik bunalõmõna çeviriyor Bu‘aşk’õnbedeliçokağõr Bir 12 Eylül hikâyesi GECENİN KANATLARI ‘Beyaz Melek’le ‘Güneşi Gördüm’ gibi gişeye yö- nelik, aşõrõ bir duygusallõğa da- yanan filmleriyle sinemaya gi- ren Mahsun Kırmızıgül’le Ah- met Küçükkayalı’nõn senar- yosunu yazdõğõ, yönetmenliği- ni ise en son ‘Barda’yla (2007) hatõrladõğõmõz Serdar Akar’ın üstlendiği ‘Gecenin Kanatları’, bir 12 Eylül dönemi hikâyesi. 12 Eylül darbesinden sonra anne- siyle babasõnõn bir polis baskõ- nõnda katledilmesine tanõk olup intikam bombacõsõ olmaya ha- zõrlanan bir genç kõzla (Beren Saat), milli formaya aday, 400 metre koşucusu bir atletin (Mu- rat Ünalmış) yollarõnõn kesiş- tiği filmde bir örgüt lideri ro- lündeki Yavuz Bingöl’ün yanõ sõra Cezmi Baskın, Arif Erkin ve TV dizileri oyuncusu Erkan Petekkaya var. AŞKA DAİR Bir zamanlar İtalyan sinemasõnõn önemli oyuncularõndan Ugo Tognazzi’nin, armut dibine dü- şer misali baba mesleğini seçen kõzõ Maria Sole Tognazzi’nin senaryosunu yazõp yönettiği ‘L’Uomo Che Ama’, aşkta terk edilme korkusu (ya da terk etme güdüsü) üstüne bir dram. Alda- tõldõğõnõ öğrenmesine karşõn iliş- kiyi sürdürmek uğruna bu duru- mu kabullenen ama yine de sev- gilisince (Kseniya Rappoport) terk edilen, yolu çoktan yarõla- mõş, Torinolu eczacõ Rober- to’nun (Pierfrancesco Favino), bir sanat galerisinde çalõşan Al- ba’yla yeni bir aşka doğru yelken açmasõnõ konu edinen ‘Aşka Dair’, 2008 Roma Festivali’nin de açõlõş filmiydi. Terk edilme korkusu TESTERE 6 S on dönemde, korku sinemasõnõn umulmadõk bir hasõlat getiren, aşõrõ şiddet ağõrlõklõ, 5 filmlik bir seriye dönüş- müş ‘Testere’sinin altõncõsõ da, yine karmaşõk ve kanlõ bir gösteri beklendiği gibi. Önceki ‘Testere’lerin montaj- cõsõ Kevin Greutert’in bu kez yönetmen koltuğuna otur- duğu, Amerikan sigorta şirketleri eleştirisiyle karõşõk ‘Testere 6’nõn serinin düzeyli örneklerinden biri olduğu be- lirtiliyor. Öncelikle türün iflah olmaz tiryakileri için. Testere yine karmaşık ve kanlı Futbol âleminin isimleri bu filmde NO OFSAYT F utboldaki ofsayt kuralõna kafayõ takan Ali Tarantula’nõn (vaktiyle Ali Desidero reklamlarõyla ünlenmiş Yıldı- rım Memişoğlu) hikâyesini aktaran bir futbol komedisi ‘No Ofsayt’. Reklam piyasasõnõn meşhur simalarõndan Ali Taran’õn senaryosunu yazõp yapõmcõlõğõnõ da üst- lendiği ve ‘Kara Köpekler Havlarken’ filmiyle dik- kati çekmiş yönetmen çiftin (Mehmet Bahadır Er- Maryna Gorbach) imzaladõğõ filmde, futbol âleminin kimi popüler isimleri de boy gösteriyor. Kültür Servisi - ‘Karika- türlerle Çocuk Hakları’ ko- nulu karikatür sergisi dün Ankara Türkiye Barolar Bir- liği Kültür Merkezi’nde açõl- dõ. Açõlõşõnda karikatüristler- le bir söyleşi düzenlenecek Türkiye Barolar Birliği ve Karikatür Vakfõ tarafõndan düzenlenen sergide, 50 kari- katür yer alõyor. Geleneksel İnsan Haklarõ Karikatür Ser- gileri’nin dördüncüsü olan ‘Çocuk Hakları’ karikatür sergisinde Turhan Selçuk, Tan Oral, Eray Özbek, Ne- zih Danyal, Atila Özer, Kâ- mil Masaracı, İzel Rozental, Ercan Akyol, Semih Poroy, Ferit Avcı, Sait Munzur, Musa Gümüş, Muhammet Şengöz, Oğuz Gürel, Mert Gürkan ve Emre Yılmaz’õn karikatürleri yer alõyor. 10 Ocak’a kadar sürecek sergi, daha sonra başta İstanbul, İz- mir olmak üzere çeşitli kent- lere de taşõnacak. ‘Karikatürlerle Çocuk Haklarõ’ ‘Kral’ın bilinmeyen fotoğrafları Kültür Servisi - Rock’n Roll müziğinin kralõ Elvis Presley’in gençlik yõllarõnda çektirdiği bilinmeyen fotoğraflarõ, Londra’daki bir sergiyle gün yüzüne çõktõ. Proud Chelsea galerisindeki sergi, sanatçõnõn ABD ve Kanada’yõ kapsayan 1956 tarihli turnesi sõrasõnda, ünlü fotoğrafçõ Alfred Wertheimer tarafõndan çekilen yaklaşõk 400 fotoğraflõk çalõşmasõndan oluşuyor. Elvis Presley’nin fotoğrafõnõ yaklaşõk 5 ay süreyle sõnõr olmadan çekmesine izin verilen Wertheimer’in çalõşmasõ, sanatçõnõn özel ve gündelik hallerini yansõtõyor. Fotoğraflar 31 Ocak’a kadar sergilenecek. Johnny Depp devrime hazırlanıyor Kültür Servisi - ‘Arizona Rüyasõ’, ‘Ak Kedi Kara Kedi’, ‘Yeraltõ’ gibi kült filmlerin yönetmeni Emir Kusturica’nõn yeni filminde, Amerikalõ oyuncu Johnny Depp, Meksikalõ devrimci Pancho Villa’yõ canlandõracak. James Carlos Blake’in “Pancho Villa’nõn arkadaşlarõ” kitabõndan uyarlanan film, Villa’nõn yaşamõnõ, arkadaşlarõ ve sevdiği kadõnõn gözlerinden anlatõyor. Fimde “Bir Zamanlar Meksika’da” filminde Johnny Depp’le çalõşan Meksikalõ oyuncu Salma Hayek de rol alacak. Depp, Kusturica ile de daha önce ‘Arizona Rüyasõ’nda beraber çalõşmõştõ. Sotheby’s’de Van Dyck rekoru Kültür Servisi - Dünyanõn en önemli portre ressamlarõndan sayõlan Van Dyck’õn yaşamõnõn son aylarõnda tamamladõğõ otoportresi, Sotheby’s tarafõndan önceki gün Londra’da düzenlenen açõk arttõrmada 8.3 milyon sterline (yaklaşõk 19.5 milyon TL) satõldõ. Bu fiyatla bir Van Dyck tablosu için yeni bir rekor kõrõlõrken, Flaman ressam Paul Rubens’e ait bir portrenin de alt sõnõr olarak belirlenen fiyata ulaşamamasõ yüzünden satõştan çekildiği belirtildi. NezihDanyal CMYB C M Y B