Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28 EKİM 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kurtuluş'a
ülkücü saldırısı
• İstanbul Haber Servisi -
Haftalık Kurtuluş gazetesi
Eskişehir biirosuna
MHP'Iilertarafından
baskın yapıldığı bildirildi.
Kurtuluş gazetesinden dün
yapıian yazılı açıklamada.
önceki giin saat 16.00
sıralarında ellerinde MHP
Eski$ehir 11 Teşkilatı irazalı
bildiriler bulunan 15-20
kişilik bir grubun gazeteyi
basarak. camlarım
kirdıklan \e bazı
muhabirlere saldırdıklan
belirtildi. Açıklamada
aynca. gazetenin Gazi
bürosunun da polis
tarafından basılarak. 1
muhabir. 5 okur ve 6
kişinin daha gözaltına
alındığı kaydedilerek. bu
kişilerin serbest bırakılması
istenildi.
5 PKK'Iİ
öldÜPÜIdü
• TAT\AN (AA) - Bitlis'in
Tat\an ilçesinde PKK'liler
ıle giivenlik güçleri
arasında çıkan çatışmada 4
terörist öldürüldii. Edinilen
bilgıye göre Tatvan'ın
Andere ve Kolbaşı köyleri
kırsa! alanında
operasyonlannı sürdüren
giivenlik güçlen, bir grup
teröristle karşılaştı. ""1651101
ol" çağnsına ateşle karşılık
verilmesi üzerine çıkan
çatışmada, 4 PKK'Ii
öldürüldü. birPKK'lide
yakalandı.
'Barış için
1 milyon imza'
• SAMSL'N (Cumhuriyet)
- ""Banş için bir milyon
imza" kampanyasına bir
destek de Samsun'dan.
Düzenlenen bir toplantıyla
başlatılan imza
kampanyasında ilk imzayı
Türk-İş 6. Bölge Temsilcisi
Sebalattin Çam attı. Türk-
İş. Petrol-lş Sendikası.
Ozgürlük \e Demokrasi
Partisi \e eski il Başkanı
Cemil Devecı ile Ankara
Sanat Tiyatrosu'ndan Altan
Erkekli'nin girişimiyle
düzenlenen törende yapıian
konuşmalarda da ""Banşa
siz de bir imza venn"
çağnsinda bulunuldu.
Cezaevinde
ölümOPUCU
• DİYARBAKIR
(Cumhuriyet Bürosu) -
Amasv^ Cezaev i'ndeki
tutuklu \e hükümlülerin
yakınları Diyarbakır"da
vaptıkları yazılı
açıklamada. cezaev indeki
baskı \e sındirme politikası
sonucu başlatılan açlık
grevinin ölüm orucuna
dönüştüğünü belirttiler.
Tutuklu ve hükümlülere
yönelik hak gasplarının
sürdüğünün ileri sürüldüğü
açıklamada.
"Çocuklanmıza baskı ve
ifirafçı politikası
dayatılmaktadır. Özellikle
Amasya ve Erzurum
cezaev lerine yönelik yeni
tecrit. baskı ve işkence
politikaları uygulanarak
çocuklanmızı insani
haklanndan \azgeçirmeye
zorlamaktadırlar. Huzur ve
anlaşmanın sağlanması için
bu sorumlulann görevden
alınmalarını bekliyor\e
istivoruz" dedi.
Çelik'in 'imam
operasyonu'
• ANKARA (ANKA) -
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Necati
Çelik'in SSK Personel
Daire Başkanlığf ndan
sonra müsteşar
yardımcılıklarına da imam-
hatip kökenli bürokratlan
atadığı belirtildi. Çelik'in
müsteşar yardımcılıklanna
aladığı bakanlık iş
müfettışlennden RıfatÖzer
ile Yüksek Hakem Kurulu
genel sekreterlerinden
Ahmet Erdem'in imam-
datip kökenli olduklan ve
RP ile öteden beri bağlan
îiılunduğu öne sürüldü.
Seçim ifine onay
I ANKARA (Cumhuriyet
Jiirosu) - Cumhurbaşkanı
iüleyman Demirel.
JEFAHYOL hükümeti
ırafından 3 kasım ara yerel
eçimleri öncesinde
ıkanlan ve Osmaniye"nin
olmasını öngören yasayı
nayladı. Demirel
ırafından onaylanan yasa.
dana'ya bağlı olarak
Dprakkale, Hasanbeyli ve
umbasadıyla üç ilçe
ırulmasını da öngörüyor.
) bin civarında seçmeni
ılunan Osmaniye, 100 bin
vannda seçmenin
ıtılmaM beklenen 3 kasım
a yerel seçiminde.
rtilerin ov oranlan
ısından en belırleyici
Ige olacak.
CHP'nin Tımceli'ye ilişkin raporu hükümetin RP kanadmı harekete geçirdi
Erbakan: Rapor inceleniyorA-NKARA(CumhuriyetBürosu) - RP Ge-
nel Başkanı ve Başbakan IVecmettin Erba-
kan. CHP'nin Tunceli'ye ilişkin raporunun.
panisinin Güneydoğıı Komitesı tarafından
incelendiğini ve savlarciddi bulunursa ilin
durumunun düzeltilmesi için talimat vere-
ceğini söyledi. Erbakan. çok partili rejime
geçilmesinden bu v ana halk iradesinin ilk kez
RP ile iktidara gel'diğini öne sürerken. 1997
bütçesıni övdü ve eski bütçeleri kapısı kilitli
olmasına karşın çevresi açık oian Nasrettin
Hoca'nın türbesine benzetti.
Erbakan, dün panisinin ıl başkanlan ve ıl
müfettışleri toplantısına katıldı. Toplantıda.
emekli kurmay albay Kantaş Er ile Sakar-
ya'nın Ortaköy üçesinin ANAP'lı Belediye
Başkanı Fikret Terzioğlu ve 6 meclis üyesi
RP'vegeçtiler. 30ağustostakadrosuzlukne-
deniyle emeklıye aynlan emekli albay Er, alış-
tığı disıplin RP'de olduöu için bu partiye ka-
tıldığını söyledi. Erbakan. bu açıklama üze-
rine "BizjmordumuzdanemekJıolan RP'de
muvazzaf oluyor" diye konuştu.
Erbakan, toplantınınaçılışındavapttğıko-
nuşmada CHP v e ANAP'tan partısine yoğun
katılımlarolduğunusavunarak "Herşey as-
lına döner. Seller RP'\e akmaktadır. 70 mil-
• RP Genel Başkanı ve Başbakan Erbakan. CHP'nin Tunceli
raporunun, partisinin Güneydoğu Komitesi tarafından incelendiğini
ve dile getirilen savlann doğru olduğunun anlaşılması durumunda
ilin durumunun düzeltilmesi için talimat vereceğini söyledi.
yon temelde RP'cidir.Çünkü. RPdemek hal-
kınıı/ın kendi tarihi. inancı. aslıdır. İki kısım
insan vardır. Bir kısım RP'ciliğiniilan etti. bir
kısmısırasınıbeklivor~dedi. RP'nındünva-
nın en büvük partisi olmasının vanı sıra di-
siplın açısından da dünvaya örnek olduğıı-
nu ıleri süren Erbakan. "Nasılşanlıordumuz
canını dişine takıp bu vatanı korumak için
disiplin içindeçahşıvorsa \e dünvanın en bü-
yük ordusuvsa. RP de milletin hakkı hâkiın
kılmakiçin yaptığı çalışmalann ordusudur"
diye konuştu.
Yeniden büyük Türkiye'vi kurduklarını
veTBMM'nıngeceligündüzlüçalıs.tığmı be-
lırten Erbakan. sözlerini şövle ^ürdürdü:
"Demokratik bir ülkede yaşamaktan bahti-
vanz. Meclisimizin, halkımız için çalışrvor
olmasından bahtiyanz. Hükümetinıiz. halkı-
mı/ın kendisidir. Çok partili dönenıe »eçil-
mesinden bu vana Uk defa halkımı/ kendisi
olarak. inancı olarak iktidara gelnıiştir. Dev -
let ve millet kaynaştı. Böyle olunca. vapılma-
vacak iş voktur. Dün (önceki gün) Ronva'da
102 \aşında isinısi/ bir nefer geldi bize sanl-
dı. Bir kövdeimamlık vapıvor. Herkesin var-
dımına koşuyorama bunun karşılıgında mad-
dihıçbirşev istemiyor. herkese Sizden birri-
cam var lütfen RP've oy venn' diyor."
Erbakan. 50 vıldan bu vana ilk kez denk
bütçe hazırlavan hükümetin kendilerı oldu-
ğu .savıııı vıneleverek IMF'nin ~Kuşkulu,
hajalci>egü\enilmez"bulduğu 1997bütçe-
;>mın de\ rım olduğunu sav undu. Geçmış dö-
nemde hazırlanan bütçeleri. çev resı açık ol-
masına karşın kilitli bir kapısı bulunan Nas-
rettın Hoca'nın türbesine benzeten Erbakan,
"Bir büvük devrinı başardık. Başkalannın
bunu bilt1
sö>leme>e cesareti yoktu. Sultan Fa-
tih, 'Bızım yapacaklarımıza onların hayal-
lerı bile erışemez" demişri. RP'lilerFatih'in
torunu olduğunu gösterdiler. İnancın önün-
de durulamaz" dive konuştu
DYP ile uyumlu bir çalışma ıçinde olduk-
larını. ANAP'ın ıse kımiik bunalımları içi-
ne düşerek RP've katıldığı görüşünü yine-
leven Erbakan. istanbul'da yapıian Müslü-
man-8'ler toplantısına da değinerek şöyle
dedı:
"Çok manalı bir toplantı oldu. 800 milyon
insan temsil edildi. Bu toplantıva katılaniar-
dan Endonezya'nın Batanı Adası. 18 vıldır
geri kalmıştıktan dümanın en ileri üİkeie-
rinden daha ileri gitmiştir. Türkiye de dün-
yanın en ileri ülkesi olacaknr. Bu hamle baş-
İamıştır."
Erbakan. yarın Ankara'da yapılacak Kün
zırvesıvle ilgili bir soru üzerine. "Kuzey
Irak politikamız açık ve berraktır. Biz ora-
nın teröristlerin banndığı bir bölge olnıak-
tan çıkarılmasını istivoruz. Irak'la ticarvtimi-
n de geliştirmek isti>oruz. Kim nerede top-
lanırsa toplansın bizim bir hedeflmiz var,
onu gerçekleştirmek için uğraşıyoruz" dedi.
Erbakan. CHP'nin Tunceli raporuvla ilgili
bır^oruüzerınede. raporu "iddia" olarak de-
ğerlendirip. "Bu iddialan Güne>doğu Komi-
temizincelnor. Eğerbunlargerçekse.sürat-
le Tunceli'nin her ihtiyacını karşılamak için
emirler »ereceğiz" diye konuştu.
Meclis'teki şiddet onaylandı
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, eski SHP Milletvekili Mahmut Alınak
y
ın
TBMM kürsüsünden susturularakyaka paça aşağı indirilmesini onayladı
ANKARA (A.NKA)- Yargıtay Hu-
kuk Genel Kurulu. TBMM'dedüşün-
ce özgürlüğünün şiddet kullanarak
sınırlanmasına v ıze verdi. Genel Ku-
rul, ~l lusal birlik, düşünce özgür-
iüğüylesağlanır. Demokrashle vöne-
tilmeyen ülkelerde olduğu gibi kiir-
süde konuşanı susturnıak. itelemek
ve hırpalamakyasama göreviyle bağ-
daşmaz"gerekçesıylemillervekille-
rinin görüşü ne olursa olsun TBMM
kürsüsünden yakapaça aşağıya indi-
nlmesini suç sayan mahkeme kara-
nnı ezici çoğunlukla kaldırdı. Genel
Kurul karannı 4'e karşın 39 oyla al-
dı.
TBMM'de şiddet tartışması Mah-
mut Alınak'ın açtığı birdava üzeri-
ne gündeme geldi. SHP Grup Baş-
kanvekili olduğu dönemde Mahmut
Alınak, "Kars'ınDigorüçesindeak-
raba olan iki gencimiz çatışmalarda
can verdi. Biri asker, büi PKK'li>-
di" demesi üzerine DYP Nfilletve-
kili Sadık Avundukluoğlu tarafın-
dan Meclis kürsüsünden yaka paça
indirilmişti. Buolay üzerine Alınak.
Avundukluoğlu hakkında tazminat
davası açmıştı. Davaya bakan 6. As-
liye Hukuk Mahkemesi "kürsüden
zorla indirilmeyi kişilik haklanna
saldırı olarak" değerlendirmış ve
Avundukoğlu'nu 7 milyon lira ma-
nevi tazminat ödemeye mahkûm et-
mişti.
Bu karann temyiz edilmesi üze-
rine davayı inceleyen Yargıtay 4.
Hukuk Dairesi. yerel mahkemenin
kararını bozmuştu. Yargıtav 4. Hu-
kuk Dairesi bozma karannda
M
Alı-
nak'ın konıışmasında bölücülük yap-
tığı, Türk askeriyle PKK militanını
bir tuttuğu. bu yolla davalı milletve-
kilini tahrik ettiği. bu nedenle kür-
süden indirilmesinin kişilik hakla-
nna saldın kabul edilemeyeeeğTgö-
rüşüne ververmişti. Karann bozul-
ması üzerine yeniden 6. Asliye Hu-
kuk Mahkemesi'ne gelen davada.
Yargıç Sami Özfırat. "eski karann-
da direnme" karan vermışti. Özfı-
rat direndiği kararda TBMM'de zor
kullanmaya prim venlemeyeceğini
belirtmişti. Yerel mahkemenin kara-
nnda direnmesi üzerine dosya Yar-
gıta,v Hukuk Genel Kurulu"na gitti. j
Kararları bağlayıcı olan Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu. mahkemenin'
tazminatta direnme kararını kaldır-
dı. Kurul. milletvekillerinin kürsü-
den zorla indirilmelerinin kişilik
haklanna saldın kabul ermeyerek
ilk mahkûmivet kararını bozan Yar-
gıta> 4. Hukuk Dairesi'nin görüşü-
nü oyçokluğuyla onadı. Ovlamaya
aralarında Yargıtay Hukuk Genel
Kurulu ve Hukuk Dairesi başkanla-
nnın da bulunduğu 43 yüksek yar-
gıç katıldı. Bunlardan 39'u yerel
mahkemenin direnme karannın bo-
zulmasını istedi.
Zeyl^k
Zeybek, gazetemizi zivaret ederek hazırlattığı Basm Kanu-
nu Değişiklik Taslağı hakkında bilgi verdi. Zeybek'le görii-
şen Genel Va>ın V önetmenimiz Orhan Erinç ile hukuk da-
nışmanlanmı/dan A\ ukat Fikret İlkiz. taslağın olumlu \eek-
sik vönleri konusunda görüşlerini ilettiler. Zeybek. diğer ba-
sm organ ve kuruluşlan ile yapacağı göriişmelersonunda tas-
lağın ortak bir toplantıda yeniden eîe alınacağını açıkladı.
(Fotoğraf: KADER TüGLA)
Baykal. iktidara gelenlerin cumhuriyeti yeni bir kalıba sokamayacaklannı söyledi
'Laik Türkiyesonsuzakadaryaşar'ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP Genel Başkanı
DenizBaykal. "73 >ıllık
Türkiye Cumhuriyeti'nin
kendisıne yönelik tehlike ve
tehditleri yenecek kadar güçlü
olduğunu belırterek. "*Laik ve
demokratik Türkiye sonsuza
kadar yaşayacaktır" dedi.
Baykai. RP'nin Atatürk'ün
önünde diz çözmek zorunda
kaldığını söyledi.
CHPİiden Baykai. Çankaya
Belediyesi'nin
"Gecekondudan Çağdaş
Konuta Geçiş Projesi
(GEÇAK)"çerçevesinde Koza
Sokak'ta yaptırılan konutların
anahtar teslim törenine katıldı.
Baykai. ülkenin 40 vıldır
gecekondu sorunuv la karşı
karşıya bulunduğunu. ancak
çözüm >ollannın
bulunamadığına dikkat çekti.
• Baykai, "Kongrelerinde Atatürk'ün
posterini asan RP'liler Atatürkçü
olmamıştır. Ancak. Atatürk'ün önünde
diz çökmek zorunda olduklarını
anlamışlardır. Anıtkabir'e giden Refah
Partisi Genel Başkanı Erbakan, terleyerek ve
zorlanarak şükran dileklerini imzalamıştır" dedi.
GEÇAK projesiyle gecekondu itildiğinı ve gelir dağılımında
insanının çağdaş bir yaşama
geçmesinin sağlandığını
kaydeden Baykal. projede en
büyük fedakârlığı sahip
olduğu arsav ı tahsis eden
gecekondu insanının vaptıgını
söyledi.
Bavkal. 29 ekimde Türkiye
Cumhuriveti'nin ~3. vılına
gıreceğini anımsatarak ülkenin
önemli bir konuma
getirildiğini sövledi. Ülke
ekonomisinin son y ıllardakı
politikalarla dış borç batağına
büyük biradaletsizliğin
vaşandığını belırten Bavkal.
bu tabloyu cumhuriyet
rejıminın yaratmadığına
dikkat çektı
Cumhurivet rejıminın tehlike
altında olduğunu ve tehditler
aldığını anlatan Bavkal.
'•Ancak. hiç kimse korkmasın.
Türkiye Cumhuriyeti'nin.
kendisine vönelen bütün
tehlikeleri ortadan kaldırmaya
gücü yeter. Sonsuza kadar laik
\e demokratik cumhurivet
yaşamaya devam edecektir"
dedi.
İktidara gelenlerin
cumhuriyeti yeni bir kalıba
sokamavacaklannı. ancak
cumhurivet rejiminin iktidara
gelenlen venı bir kalıba
sokabilecek güçte olduğunu
vurgula>an Baykai. RP'de
yaşanan değişimlerin bunun
bir göstergesi olduğunu
kavdetti.
Bavkal. "Kongrelerinde
Atatürk'ün posterini asan
RP'liler Atatürkçü olmamıştır.
Ancak, Atatürk'ün önünde diz
çökmek zorunda olduklannı
anlamışlardır. Anıtkabir'e
giden Erbakan. terleyerek ve
zorlanarak şükran dileklerini
imzalamıştır. Bu durum,
Türkiye Cumhuriyeti'nin ne
kadar güçlü olduğunu
gösterir" dive konuştu.
IRMIKIAYDIN ENGIN e-mail: engin@planet.com.tr
Cumhuriyet'teki personel ka-
yıtianna göre şu anda izin yap-
maktayım. Yıllık izin hakkım/n
bir miktannı daha kullanmakta-
yım(mış). Ama Tırmık'a devam
edilecek(miş). Böylece bir haf-
ta izin yapıyor gibi olacağım.
"Cumhuriyet usulü" izin böyle
oluyor anlayacağınız...
Olsun, buna da şükür.
• • •
Gebze, Hereke. Tavşancıl.
Yarımca. Derince, Serince çok-
tan geride kaldı. iyi ki de kaldı.
Adlannın çağrıştırdığı yürek ısı-
tıcı güzelliklerin tümü, çoktan
sanayileşmeye ve iç göçün
amansızca kışkırttığı betonlaş-
maya kurban edılmiş. Örneğin
Tavşancıl'da artık tavşan yok.
Serince de serin değil. soğuk.
Sonra Izmit, Gölcük, Değir-
mendere. Karamürsel... Gele-
nekli, görgülü körfez kültürün-
den iz ka)mamış gibi. Varsa
yoksa pişmaniye, Safranbolu
Biçilmiş Ot Kokusu
lokumu, Trabzon-Vakfıkebir ek-
meği, saray helvası tabelaları.
Denizden sanayi atığı kokusu,
karadan egzoz dumanı. Yapış-
kan, ıslak bir yağmur...
Karamürsel'in içindeyken ya-
vaşla. Sapağı sakın kaçırma.
Geldim işte. Sağını solunu kol-
la ve kop körfezden. Vur dağ-
lara...
Vurdağlara!..
Egzoz dumanı dağıldı. Sa-
nayi sisine batmış körfez görün-
müyor artık. Dağlardasın. Kes-
kin virajlı, dar asfalt seni dağ-
ların tepesine ve bağrına taşı-
yor. Incecik bir yağmur. Kede-
h ve mutluluğu aynı anda tat!..
Hızlı gitme. Budala olma. Do-
ğanın tadını çıkar.
Ulaşlt, Hayriye, Valideköprü,
Yalakdere, Kızderbent... Dur
biraz. Yanaş yolun soluna. in
arabadan.
Islan biraz.
Ne zamandır yeni biçilmiş ot
kokusu duymadın sen?
Ne zamandır yeni sürülmüş
birtarladaya//nayaA\ günlerdir
yağan yağmurun oluşturduğu
minik su birikintilerine bata çı-
ka yürümedin?
Ne zamandır yol kıyısındaki
ıssız bir çeşmede, çamurlu
ayaklarını buz gıbı bir suda yı-
kamadın?
Önce üşüyüp. ardından. ço-
rapları, ayakkabıları giydikten
sonra bütün bedenınizi saran o
tanımlanması zor sıcaklıkla kü-
çücük mutluluğu ne zamandır
yaşamadın?
• • •
Sonra Boyalıca, Çakırca, El-
beyli sapağı ve iznik!
Yağmur hızlandı. Külrengi bu-
luta kesmış gök, iznik'in üstü-
ne basmış. Göl. külrengi. Bo-
yalıca'da sazlar göz alabildiği-
ne.
Yağmur hızlandı.
Ne zamandır yağmuru, ara-
banın sileceklerinin arasından
değil. bir yaşlı zeytın ağacının
dibinden gözlemedin?
Nâzım Hikmet'in. "...dağla-
rın arasında bir kuyu gibi de-
rin" diye betimlediği gölün bü-
yülü pusu, her yanını sardı ış-
te. Kederı ve mutluluğu bir ara-
da yaşa.
iznık çarşısı, yüzyıllık ve sırıl-
sıklam çınarların altında alabil-
diğine sakin. alabildiğine telaş-
sız. alabildiğine sessiz.
Yağlı sele zeytini var mı?
- Var beyim ama geçen yılın
mahsulü. Yenisine daha bir iki
ayvar.
- Olsun ver.
Yağlı sele zeytininin acı- bu-
ruk tadı. Üstüne yarım fıncan
zeytinyağı kokan zeytinyağı. Bir
tutam kekik. Bir dilim eski ka-
şar. Bir şişe kırmızı şarap.
Ne Çiller. ne Erbakan. ne
Esenlercinayeti. ne "ezanbay-
rak" cıvıklığı, ne kentin otobüs
duraklannda üstünüzezifos sa-
çarak geçen otomobil sürüle-
ri, ne egzoz dumanı, ne televiz-
yon, ne o bitip tükenmeyecek
koşuşturma.
Damda. yağmurun sesi. Dı-
şarıda yeni biçilmiş ot kokusu.
Zeytinyağı kokan zeytinyağı.
Kekik. Bir dilim peynir ve kırmı-
zı şarap.
Bir yolunu bulup bir "düşün-
ce suçu" işlesem, bana burada
müebbet izin cezası verirler mi
acaba?
POLITIKA GÜ1NLUGU
HİKMET ÇETİNKAİA
Çıkar Peşindeler...
Milli Gençlik Vakfı. Refah Partisi'nin 'gençlik ko-
lu' gibi çalışır...
Acaba Milli Gençlik Vakfı'nın Almanya'da kaç tu-
rizm şirketi vardır ve Suudi Arabistan'ın yabancı ül-
kelere tanıdığı 'hac kotası'ndan ne denli yararlan-
maktadır?
Türkiye'de Islamı 'siyasete ve ticaretealeteden-
ler' bir yandan ülkeyi yönetiyorlar bir yandan da ka-
salarını dolduruyorlar...
Vurgun, REFAHYOL desteğinde öyte hızlandı ki
durdurmak olanaksız...
Oyun tam kuralına göre oynanıyor...
Yani!
Alan razı, satan razı...
Tansu Çiller, elinde tespih, başında örtüyle ül-
keyi bilinmeyen bir yöne sürüklemek için Erbakan
Hoca'yla yarış ediyor...
Konuşmalarına bakıyoruz ülkeyi yöneten iki lide-
rin. Tansu Hanım 'vatan, millet, ülkenin bölünmez
bütünlüğü' gibi sloganları elden bırakmıyor; Erba-
kan Hoca, 'üniter devlet, vatan, millet, kahraman
ordu' diyerek güncel çıkarların çerçevesinde 'işbi-
lirliği'ni sergiliyor...
Şimdi Erdoğan Aydın'ın bir yazısından bir bö-
lüm aktarıyorum...
Aydın diyor ki:
"RP 5. Olağan Kongresi, ciddi sorunlarla, gide-
rek artan gerilim faktörleriyle yürüyen bir iktidar
partisinin ilk kongresi olmasıyla ayn bir önem taşı-
yordu.
Iktidan elinde tutmayı her türlü ilkesinden daha
önemli bulan, ancak bununla bihikte rejimı şeriat
yönünde olabildiğince revize etmeye çalışan bir
partinin kongresi bu. Totaliter bir zihniyetin partisi
olduğundan, RP'nin kongresi, organ seçimlerinin
sonuçlanyla değil, 'komutan 'ın hangi mesa/lan ver-
diği temelinde anlam kazanan bir kongreydi.
'Komutan'a gelince, kongredeki konuşmasında
o, bir yandan iktidar sürecinde düş kırıklıkları ya-
şayan tabanının duygulannı okşamaya özen gös-
terirken diğer yandan rejimin egemen dengeleri-
ne uyum sağlamakta kat ettiği mesafeyi sergiliyor-
du. Konuşması boyunca Erbakan, rejimi değiştir-
mekyönünde motive edilmiş tabanına muktedir, çiz-
gisinden taviz vermez birgörüntü sunmaya çalışır-
ken gerçekte, rejimin egemen dengelerine güven
vermeye çalışan bir savunma hattında yüruyordu.
İktidar yürüyüşünde kitlesel desteğini arttırma-
ya yönelik açılımlann yapıldığı 4. kongreden ayınm-
la 5. kongre, rejimin egemen güçleriyle olan çatış-
masını ortadan kaldırmaya yönelik bir savunma,
düzen içi rüşt ispatlama çizgisinde biçimleniyordu.
Muhalefetteyken rejimin krizini derinleştiren, bu
krizden faydalanarak desteğini arttırmaya çalışan
RP, şimdi hükümetin büyük ortağı olarak krizi aş-
maya, egemen güç odaklanna ne kadar uygun bir
seçenek olduğunu ispatlamaya çalışıyordu."
• • •
Milli Gençlik Vakfı'nın 'hac pastası'ndan payı 1
trilyon liradır. Bir tarikat şeyhinin Orta Asya Cum-
huriyetı'nden 'hac yolculuğu' için koparacağı pa-
ra ise 2 trilyon liradır...
DYP ile RP bu paydan hisse alır mı almaz mı bil-
meyiz, ama gerçek budur...
100 günü dolduran REFAHYOL ekonomiyı altüst
etti, yoksulu daha yoksul yaptı...
Türkiye ekonomik olarak darboğaza hızla sürük-
lenip IMF Türkiye'ye rest çekerken ilginç gelişme-
ler oluyor ve toplumun dikkati bir başka yöne kay-
dırılıyor...
10 trilyonluk hac pastasından en az 5 trilyonun
birilerinin cebine kaydırılması düşünülürken kamu-
oyu 'bomba' gibi bir haberle irkiliyor:
"Vehbi Koç'un naaşı çalındı!.."
Kim çaldı, neden çaldı?
Benim ilgimi çekti Yeni Şafak'taki haber.
Okuyalım:
"Işadamı Vehbi Koç'un Zincirlikuyu'daki meza-
rını açarak cesedini çalanların kimlikleribütün araş-
tırmalara rağmen dün de belirlenemedi. Olayın or-
taya çıkmasından sonra bazı gazeteleriarayan kim-
liği belirsiz bir kişi ceset çalma eylemini 'Kızıl Or-
du' adlı sol bir örgüt adına üstlendi. Ancak dün ce-
set çalma olayını 4 ayn örgütün daha üstlenmesi,
olayın siyasi olup olmadığı sorusunu gündeme ge-
tirdi. Koç ailesi suskunluğunu korurken cesedi ka-
çıranlann 500 milyar lira fidye istedikleri doğrulan-
madı. Polis, Koç ailesinin bütün telefonlannı din-
lemeye aldı. Bu arada birçok ünlü sanatçı ve işa-
damının mezarlıklannda güvenlik önlemleri alındı.
Olaydan sonra gözaltına alınan mezahıktaki gö-
revli Banş Ulusoy, Muharrem Sümerile mezarka-
zıcısı Kâzım Çimen, Cuma Çövga, Satılmış Bo-
ra ve Memduh Ourmaz, Asayiş Şube Müdühüğü
Hırsızlık Büro Amirliği'nde gece boyu sorgulandı.
Bu kişilerin olayla ilgileri olup olmadığı polis tara-
fından açıklanmadı.
Parmak izi uzmanlan mezar çevresinde bulunan
herşeyde parmak izi araştırması yaptı. AncaK olay
günü yağan yoğun yağmurun parmak izi delilieri-
nin çoğunu yok ettiği bildirildi."
Bu olayın sol bir örgütle ilişkisi olduğunu sanmı-
yorum...
Kafamda Vehbi Koç'un mezarının açılıp kemik-
lerinin çalınmasından Adana'daki hain ve alçakça
saldırıya dek uzanan olaylarda 'kuşkulanm' gide-
rek artıyor...
Özetle senaryo üzerine senaryo kuruyor ve so-
ruyorum:
"10 trilyonluk hac pastasından kimler ne elde
edecek?"
• • •
Eski Turizm Bakanlarından Abdülkadir Ateş'le
konuştum dün sabah.
Ateş şöyle dedi:
"Hac turizmi için A grubu şirketiere getirilen kı-
sıtlama bizim dönemimizde olmuştur. Bu, yeni de-
ğildir. O dönem Şevket Kazan beni ziyaret etmiş,
bu kısıtlamanın kaldınlmasını istemişti..."
Durum tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştı...
Şeriatçı basın ve özellikle Beşir Darçın hac dü-
zenlemesine getirilen sınırlamanın kaldınlmasını is-
tiyordu.
Neydi bu istekleri?
1 - Hac, turizm değil ibadettir, isteyen istediği yol-
la gitmelidir. 2- A grubu turizm şirketlerine getirilen
sınırlama kaldırılmalıdır...
Aslında RP ile DYP bu işten bir çıkar sağlamak
için anlaşmışlardır...
10 trilyonluk 'hac pastası', son bir haftadır yaşa-
nan olaylar bizi ister istemez düşündürüyor ve şu
soruyu yöneltmemize neden oluyor:
"RP ile DYP siyasi ortaklık mı yoksa ticari ortak-
lık mı kurdu?"
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (o Planet.com. TR