28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29EKİM1993CUMA 12 DIZIYAZI B A S I N D CUMHURİYEJ T A R T I Ş M A S I NALAHSECKİN îkinci Cumhurbaşkanı Ismet inönü} 50, yılınıgördü. Üçüncü Cumhurbaşkanı Bayar 62. yılını selamladı. îkisi de aynı görüşteydi: Büyük Millet Meclisi olmasa Cumhuriyet olmazdı!.. Çıktık açık alıııla 70 yıMa... Cumhuriyet'in 10. yıldönümü tüm yurtta ve dış temsilciliklerde çok gör- kemli kutlandı. Ankara ve yurtdışın- daki temsilciliklerde düzenlenen şölen- lere, dünyaca ünlü devlet adamlan katıldı. Türkiye'deki kutlamalan. Cumhuriyet'in ilanmdan sonra adının başına "Cumhuriyet" sözcûğü eklenen CHPGenel ve İl Yönetim Kurullan dü- zenledi. İl görevlileri kutlamalarda ne- ler olup bittiğini birer raporla parti ge- nel merkezine bildirdi. Bunlardan biri- ne göre, (İstanbul'un işgalınde dûşman komuLanını çiçeklerle karşılayıp "boş gektiniz" diyen azınlık patrikliğinin) bir papaa. 10. yılda Kadıköy'deki törende yaptığı konuşmada "Cumhuriyet'in erdemini" anlattı! Kadıköy'deki törende (resmi sözcü) Hüsnü Bey'den sonra (Musevi cemaa- tinden) Yaşova Bey ve (hamal) Meh- met'le (bakkal) Hikmet efendiler de söz aldı. CHP Bevazıt Bucak Örgütü'nün ra- poru 13 maddeydi. Bucak kapsamında- ki Direklerarası ve Bakırcılar esnafı bü- yük ğzveride bulunmuş. 15 metre tül kullanarak dokuz metre yüsekJiğinde iki tak yapünlmış, onlar da parti ilkesi dövizlerle süslenmişti. Kapalıçarşı es- nafıyla Kunduracılar Derneği de ıkisı tramvay caddesine, biri Mercan'a ol- mak üzere, üç tak kurdurmuşlardı. Par- ti aynca, üyelerini, eş ve çocuklanyla ocak merkezlerine davet etmiş, ikram- da bulunmuştu. Tüm yurtta olduğu gibi Beyazıt'taki kutlamalarda, halk coşkunca eğlenmiş, sokaklara yerleştirilen radyolan dinle- miş, oyunlar oynamış, İstiklal Marşı ve "Çıktık açık alınla" diye başlayan 10. Yıl Marşfnı. yüreğini yırtarcasına haykırmıştı. 50. yılı görenler f kinci dönem milletvekillerinden I 12'si, Cumhuriyet'in 50. yıhnı I gördü. Bu üyeler, seçim yöreleri parantez içınde belirtilen şu milletvekil- leriydi: tsmet İnönü (Malatya), Celal Bayar (Izmir). Fahrettin Altay (İzmir). Yakup Kadri Karaosmanoğlu (Mardin). thsan Hamit Tigrel (Ergani). Kaznn Vehbi Oral (Ergani). Refik Koraltan (Konya). Ekrem Rize (Rize). Ali Şadi Çdik (Kozan-Adana), Şeref Uluğ (Di- yarbakır). Ahmet Remzi Güres (Gazi- antep) ve Abdülgani Ensari'ydı (Mar- din). 29 Ekim 1923 gecesi, "Allah Nze 15 yıl daha ömür verse de Cumhuriyet'i ko- rusak" diyen Celal Bayar. Cumhu- riyet'in 62. yılını da selamladı. İsmet tnönü, 50. yıldan 28 gün sonra sonsuz- luğa göçtü. Cumhuriyet'in 50. yıh, yurtiçi ve dı- şında çok coşkulu törenlerle kutlandı. Törenler için Türkiye'ye dünyanın dört bir yanından 43 başkan geldi. Başta devlet kuruluşlan olmak üzere, özel sektörden de ceşitli kurumlar Türkiye'- nin elli yılda nereden nereye geldiğinı anlatan yayınlar çıkardı. Avrupa'yla Asya'yı kavuşturan Boğaz Köprüsü, ulaşıma 50. yılda açıldı. Gazetelerde TRT'nin konuya ilişkin yayınlan da haftalarca sürdü. Törenlerin en göz kamaştıran ve ki- şiyi duygulandıranı, Cumhuriyet'in ilan edildiği ilk Meclis binasında yapı- lanıydı. tsmet tnönü, tş Bankası'nca düzen- lenen bu törende Cumhuriyet'e ilişkin anılannı özetlerken. şöyle konuştu: "... Kurtuluş Savaşı çok zor oldu. Eli- mizde kuvvetler vardı. ordular yokru. Bi- rinci Dünya SavaşTndan sonra ordu dağılmış, Anadolu'da kalanlar, bir kadro durumuna gelmişlerdi. Yalnız kaçınlabi- len silahlar vardı elimizde. "... Bununla birlikte Sevr Antlaşmasr- nı kabul ettirmek için müttefikkr hepsin- den kuvvetli bir yardımcı bulmuşlardı. Yalnız Yunanlılar ya da Ermenistan hü- kümeri değil, bizzat Padişah Se\T Ant- laşması'nı benimsetmek için Şeyhülis- iam'la el ele verdi ve BMM'ni dağıtmak için var gücüyle çalıştı. Nitekim Anado- lu'da düşman orduları yenildiği zaman, bir gün durmadan da gjtti. Birlikte saklırdılar ve biriikte gittiler. Cumhuri- yet, böyle bir savaşuı eseridir. "... Cumhuriyet'in 50. yıü BMM'nin eseridir. Cumhuriyet, Kurtuluş SavaşT- n«n kuruluşudur. Dinle deviet işjerini ayı- rmak zorunluluğmla kunıhnuştur." () Hedefine ulaştı 5 0. yılda Celal Bayar da aynı gö- ruşteydı: "BMM olmasa Cumhu- riyet olmazdı" dedi. "Cumhurijet repminin hedefine ulaştığmı" söyleyen Bayar, 50. yılda 1923-73 Türkı'yesi'ru karşılaştırarak, gözlemlerini şöyle dile getirdi: "... Söz gelimi, yol konusu ele alına- cak olursa, 50 yıl önce İstanbul'dan tzmıt'e bile karayoluyla gitmek im- kansızdı. Şimdi Diyarbakır-Kars pla- kalı araçlar vızır vızır Trakya ve Ege yö- relerinde geziyor. Geçen yıl gittiğım umhuriyet'in 50. yıh BMM'nin • eseridir. Cumhuriyet kurtuluş savaşımının kuruluşudur. Dinle devlet işlerini ayırmak zorunluluğuyla kurulmuştur" diyordu İsmet Paşa. Aynı 50. yılda Celal Bayar'ın sözleriyse şöyleydi: "... Türkiye'nin 50 yılda kazandıklannı Abdülhamit mi, Vahdettin mi, yoksa çürümüş saltanat mı yapacaktı?" Siverek MiUetvekili Abdülgani Ensari Cumhuriyet'in 50. yılını gördü. S Ydlar süren dargınlıktan sonra İsmet İnönü Celal Bayar'ı Göztepe'deki evinde ziyaret etmişti. Alanya'da sebze halini gezdim. îstanbul plakalı kamyonlan görünce hem şaşırdım. hem de çok sevindim. Bıra- kalım yolu izi, 50 yıl önce Türkiye'nin ekonomisi yoktu, ekonomisi! "... Türkiye'nin 50 yılda kazandık- lannı Abdülhamit mi. Vahdettin mi, yoksa çürümüş saltanat mı yapacaktı? "... Cumhuriyetin Türkiye'ye çok şey kazandırdığından en küçüİc bir kuşkum yok. Çünkü Cumhuriyet'ten önce uy- gar dünya, Türkiye'yi kendisinden saymıyordu. Atatürk ilİceleriyle dünya, Türkiye'yi ileri bir ülke kabul etti. Hem sosyal. hem de siyasal açidan Türkiye'- nin saygınlığı arttı." (2 ) Fahrettin Altay - Yakup Kadri 5 0. yıL gören üyelerden biri de. İkinci Dönem Izmir MiUetvekili emekli orgeneral Fahrettin Al- tay'dı. Yunanı İzmir Körfezi'ne döken süvari aiayı komutanı Fahrettin Al- tay... Cumhuriyet'in kabulü oylanacağı gün Altay Paşa cephedeydi. Makine başına gelen Mustafa Kemal sordu: "Cumhuriyet'e oy veriyor musun?" Al- dığı yanıt: "Ben cumhuriyetçjyim" oldu. (3 ) Mardin MiUetvekili, Türk yazınının dev adı Yakup Kadir Karaosmanoğlu, 'Cumhuriyet' sözcüğünü ilk kez Sivrihi- sar'da duydu. Bau cephesi bu ilçedeydi. Halide Edip'le birlikte orduya yardım edıyorlardı. Akşam olunca Komutan İsmet Paşa kendilerini cadınna çağınr, gündem "Cumhuriyet"ten oluşurdu. Halide Hanım'ın ateşli cumhuriyet yanhlığına karşılık o, BMM hükümeti- nin daha ileri, daha demokratik bir re- jim biçimi olduğunu savunurdu. Karaosmanoğlu, 20 yıl önce şöyle düşünüyordu: "... Şimdi, ilanına oy verdiğim Cum- huriyet'in ilerlemesinden. gelişmesinden kıvanç duyuyorum. Elli yıl önce şalvarh- ların, poturlularuı sağduyulanyla yöneri- len devlet, şimdi bir kadroya sahip >e bu da çok sevindirici. Fakat 50 yıl sonra çok üzüldüğüm iki konu var Biri, gençterin fikir üretme yerine anarşiye yöneuneieri, öteki de konuşmacılannın, Abdülhamit dönemine taş çıkaıtacak bir partinin Meclis'tebulımmas..."(4 ) Ergani MiUetvekili İhsan Hamit Tig- rel, 1973'te 50 yılın değerlendirmesiru yaptı, en çok devrimlerin zedelenmesin- den yakınarak şunlan söyledi: "... Politik nedenlerle >erikn ödünler, amaçlanan hedefe ulaş- ma hızuıı sekteye uğratıyor. Kadın-erke- ğm. toplu taşın araçlarına yan yana bin- meleri ise sevindirici bir durum. Karayolu ağının genişlemesinden de çok mutluluk duyuyorum. Lnhersitede okumak için Diyarbakır'dan İstanbul'a arabayla 20 günde gidebilmiştim. Şimdi sıkıldığım için trene bile binmcyi göze alamıyo- rum."(! ) Cumhuriyet'e oy verenlerden Ergani MiUetvekili Kazım \'ehbi OraPa göre. 23 Nisan 1920'de BMM'nin açılmasıyla doğan çocuğun adı 29 Ekim 1923"te konmuştu. Oral, İstanbul'daki bazı ya- zarlann Cumhuriyet'in ilanının aceleye getirildiği görüşlerine. 50 yıl sonra bile akıl erdiremediğini belirttığı sözlerini şöyle sürdürdü: "... Oysa biz aynı dönemde Anadolu'- da ne garip olaylarla karşılaşnorduk. 1923 başında, öğretmen çıkıp Diyar- bakır'a dönmüştüm. Bir ev kiralamam gerekiyordu. Evi buklum, sahibiyle an- laştım. Ertesi gün adam haber saldı ki, caymış. Vermiyor evini. Gerekçe naraaz kdmamammış. Komıyu önce ciddiye aldım. Muhtardan, imamdan namaz küdığuna dair belge götümeyi düşün- düm. Sonra da 'Herif delirmiş, ben de mi kaçırdım' diyerek karanmdan vazgeçip şunlan yazdım: 'Ey binamaz diye beni Hakk'tan uzak gören Sığmaz senin hayaUne mihrabı min- berim Sen sade beş > akitte ararsın ilahını Ben her zaman emin ol onunla bera- berim.' Şiir, Halide Edip-Adnan Adıvar çif- tinin çok hoşlarına gitti \e yıllar boyu İstanbul Aksaray'daki evlerinin dırvar- lannı süsledi." Cumhunyet'in ilanı tasansında im- zası bulunan 1950-60 döneminin TBMM Başkanı Refik Koraltan, olayın gerçekleşmesınden, sanklılann rahatsız olduklan kanısındaydı. Koraltan'a göre onlar. "Cumhuriyet'in kunılmasıy- la hilafetin son bulacağını biliyor ve en- gellemek icin ellerinden geleni yapıyor- Uw"da. (') "Cumhuriyet rejiminde devlet baş- kanlığı makamına, ancak ülkeye hizmeri obtn bir adam seçilerek gelir. Birkaç yıl orurur \e sonra vatandaş olarak evine dö- ner. İşte Cumhuriyet, Türkiye'ye bu mo- ral rejimi kazandırmıştır. Buunla gunır duyar, övünürüz." 70 yıl öncesinin Rize MiUetvekili Ek- rem Rize, Cumhuriyet'e oy verişinin ge- rekçesini 20 yıl önce böyle açıkladı ve şunlan ekledi: "Bana göre, dünyanın en onur kıncı vönerimleri. yöneticilerinin so\dan gelen olanlandır. Söz gelimi krallıkla \öneti- k-n ülkelerde, baba ölünce yerine oğlu ge- çer. Koskoca bir devlet. aslında bir hiç olan bu çocuğun önünde eğilir. Bu çok acı bir şeydir. Dola>tsı>Ia, Cumhuriyet'in erdemi. ilkokuldan başlayarak, gazetele- rin de y ardımlanyla miniklerin beyinleri- ne bilinçli bir şekilde işlenmeUdir." O AB Şadi Çelik. İkinci Dönem"de Adana Milletvekili'ydi. Cumhuriyet'in 50. yıhnda, 70 yıl öncesine ilişkin duy- gularını şöyle anlattı: "... O tarihi günde, ağır hasta eşim, İstanbul'da ameliyat oldu. Bu nedenle ben oylamada bulunamadım. Fakat 1923'ten beri yüreğimin üzerinde taşı- dığım bir hançer \ardır. Bir >umruk, ge- lip gelip boğazıma düğümlenir. Geceleri riiy amda hep Cumhuriyet'e oy verirken görürüm kendimi. "Bence Cumhuriyet, Türkiye'nin btr 'devlet' olduğunu dünyaya kabul ettir- miştir. Bu yüzden Türk ulusunun, dünya durdukça Cumhuriyet ve Mustafa Ke- mal Atatürk'e teşekkür etmesi gerekir." 70 yılda anayasalarımız 50 yıllık Türkıye Cumhuriyeti. üç ana, iki geçici anayasayla yönetil- dı. Bu süreçte demokrasi, iki kez sekteye uğradı. 'ara rejim' dönemleri yaşandı. Türkiye'nin ilk anayasası BMM'nce 20 Ocak 192 l'de '85' sayıyla kabul edil- di. 23 ana ve bir ayn maddeden oluşan bu anayasayı. 20 Nisan 1924"te '491' sayıyla gkanlan 105 maddelik ikincisi ızledi. 9 Temmuz 1961'de yürürlüğe gi- ren '334' sayılı anayasa 157 asıl. 11 geçi- ci maddeden oluştu. 1082 Anayasası, 177esas, 12geçici hüküm getirdi. 70 yıllık süreçte, 1921 Anayasası'nda Cumhuriyefin ilanı dolayısıyla birkaç değışıklik yapıldı. 24 Anayasası'nın 22 maddesı değıştinldı. 1937'de ikinci maddesine yapılan ekle devlet "Uik" olarak tanımlandı. 61 Anayasası'nın 63 maddesi. yedi ayn değişiklikle yeniden düzenlendi. Türkiye, 2"1 Mayıs 1960-9 Temmuz 1961 tarihleri arasında "geçici anayasa" dönemi yaşadı. 12 Eylül 1980 - 1 kasım 1982 sürecinde de "Anayasa Düzeni Hakkında Kanun" adlı yasayla Milli Güvenlik Konseyi'nce yönetildi. 1961 ve 82 anayasalannın ortak özel- lıği. halkoyuna sunulmalan ve gırişleri- ne "Başlangıç" bölümlerinın konul- masıydı. "Başlangıçlar"da 1960 ve 80'- de "Türk Silahlı Kunetleri'nin yönetme el kovma gerekçeteri" anlatıldı, çalışma- lann halk yaranna yapılacağı, Atatürk ilke ve devrimleriyle, "Yurtta ve dünya- da banş" anlayışına bağlı kalınacağı vurgulandı. İdamlar-sürgünler 7 0 yıllık Türkiye Cumhuriyeti iki ihtilal, üç darbe girişimı gördü; anayasa iki kez yürürlükten kaldırıldı. 27 Mayıs İhtilali İ960,22 Şu- bat 1%2 ve 2021 Mayıs darbe girişim- leri 1963, 12 MartOlayı I97J ve 12 Ey- lül İhtilali 1980'de yapıldı. thtılallerde TBMM kapatıldı. 1960 İhtilali'nden sonra Yassıada'da kurulan Yüksek Adalet Divanı, Başbakan Adnan Men- deres, Dışışleri Bakanı Fatin Rüştü Zor- lu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ı idama mahkum etti ve kararlar yerine getinldi. 22 Şubat ve 20,21 Mayıs ayak- lanmalanndan sorumlu tutulan asker- ler Talat Aydemir'le Fethi Gürcan'ın ya- şamlanna da yargı karanyla son \erildı. 12 Mart'tan sonra Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan adlı gençler, An- kara Sıkıyönetim Komutanlığı 2 numa- ralı Askeri Mahkemesi'nin karanyla asıldı. 12 Eylül thtilali. tüm siyasal partıleri kapatu. Lıderler Süleyman Demirel (AP). Bülent Ece\it (CHP) eşlenyle bir- likte Hamzakoy'a. Necmettin Erbakan (MSP) ve Alpaslan Türkeş (MHP) de İğneada'ya sürüldüler. Seçimkr ve cumhurbaşkanlanmız 7 0 yıllık Türkiye Cumhuriyetinde 18 milletveİcili genel seçimi yapıldı. 1920-46 döneminde ulu- sumuzu TBMM'de tek bir partı, CHP temsil etti. 1920-1950 arasında CHP. 1950-60 döneminde DP tek başlanna iktidar oldular. 1961 -80 sürecinde (AP- nin 1965-73 arasında mutlak iktidar ol- duğu dönem dışında) koalisyon hükü- metleri göreve geldi. 12 Eylül sonrası- nda. iki dönem üst üste ANAP iktidar oldu. 1991 seçimiyle gene koalisyon sü- recine dönüldü. 70 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde dokuz cumhurbaşkanı görev aldı. Cumhurbaşkanlan: Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ce- mal Gürsel. Cevdet Sunay, Fahri Koru- türk, Kenan Evren, Turgut özal ve Sü- leyman Demirel. Cumhurbaşkanlannın sekizi TBMM'ce seçildiler. Evren, 82 Anayasası'nın geçici 1. maddesi uyan- nca cumhurbaşkanı oldu. Atatürk'ün cumhurbaşkanlığı 15 yıl 12 gün. İnönü'nün ki 12 yıl altı ay 11 gün. Bayar'ın da on yıl beş gün sürdü. 27 Mayıs 1960'ta göreve. deviet başkanı olarak başlayan Gürsel, 26 Ekim 1961 - 28 Mart 1966 arasında cumhurbaş- kanlığı yaptı. Sunay. Gürsel'in hastalık dolayısıyla görevini bıraktığı tarihten başlayarak yedi yıl süreyle hizmet verdi. Korutürk, 6 Nisan 1973'te geldiği göre- \inden. yedi »yıl sonra aynı tarihte aynldı. Evren. 18 Eylül 1980'de devlet başkanı olarak ant içti, 7 Kasım 1982'- de cumhurbaşkanı oldu ve 31 Ekim 1989'da görevini Özal'a devretti. 8 cum- hurbaşkanı. 17 Nisan 1993'teyaşammı yitirdi, yerine bir ay sonra Süleyman Demirel secildi. Dokuz cumhurbaşkanından Bayar, Özal ve Demirel dışındakiler asker kö- kenliydi. Görev başındaki Demirel ve Evren dışındakiler sonsuzluğa göçtü. Cumhurbaşkanlanndan özal (1927), Demirel (1924) Cumhuriyet'in ilanı- ndan sonra doğdular. 70 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde 50 hükümet kuruldu. Bu süreçte ismet tnönü "en uzun süreli başbakan" oldu. 29 Ekim 1923-20 Şubat 1965 yıllan arasında ayn dönemlerde 10 hükümet yönetti; toplam 17 yıl üç a> 21 gün baş- bakanlık yaptı. Cumhuriyet tarihimizin ikinci uzun süreli başbakanı Süleyman Demirel. 9. Cumhurbaşkanı, 27 Ekim 1965-17 Mayıs 1993 tarihleri arasında çeşitli dönemlede yedi ayn hükümete 11 yıl üç ay 22 gün başkanlık etti. 22 Mayıs 1950-27 Mayıs 1960 döneminde (ara- lıksız) on yıl başbakanlık yapma rekoru da Adnan Menderes'e ait. (*) 70 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde bi- lindiği gibi ilk kez bir kadın, pohtikayla 1991'de tanışan Prof. Dr. Tansu Çffler başbakan oldu. l)İşDergisi, Ekim 1983 2. 3, 4. 5. 6, 7, 9) Nalan Seçkin'le gö- rüşmeleri, Ekim 1973 8) AA fstanbul Bülteni, Ekim 1973 10) 1920-1987 Hükümetler ve Prog- ramlan. TBMM Yayını BİTTİ ANKARA...AJNKA... MÜŞERREF HEKİMOĞLU KuOuOlsun! Cumhuriyetimiz 70. yıla ulaşıyor bugün. Elbet güzel şeyleryazmakistiyorum. Amakolay değil. lyimser kişili- ğime karşın, hüzünle kutluyorum bu yıldönümünü. Hüz- nüm yetmiş yılın öyküsünden kaynaklanıyor. Geçmiş yılları düşünüyorum, cumhuriyetimizin 10. yıl- dönümünü, 20, 30,40, 50, 60. yıldönümlerini. Kinrıi yıldö- nümlerindeyazdıklarımı anımsıyorum. Bayram sevinci- ni nasıl kutlardık, yaşamasevincimizi yeşerten bayram- lar ne güzeldi! insan olmanın, özgür, bağımsız bir ülkede yaşamanın coşkusu vardı o bayramlarda. Başı- mız dikti, geleceğe umutla bakardık, Atatürk devrimleri- nin doğrultusunda ilerlemekten mutluluk duyardık. Ulusal marşları söylerken ciğerimiz delinirdi nerdeyse! Herdizeyi gözeneklerimizde hissederdik... Acı amager- çek, o coşku soldu giderek! Kimi yıldönümlerinde proto- kolün gereği yapıldı ancak. Törenler, konuşmalar, demeçler ama yüreği delinen beri gelsin! Kutiama töre- nine katılmayan kişiler de var! Cumhuriyetimizin ilkelerini aşındırmaya yönelik ca- balar yoğunlaştı giderek. Atatürk devrimlerini yozlaştır- ma cabaları, karşıdevrimlerle cağdaşlaşma hızı yavaş- ladı.çağındışınakaydık. Demokratikleşmesüreci uzadı, yollar tıkandı. Lozan'ı unutup Sevr'i diriltmek cabaları boy verdi. Yurtta banş, dünyada barış' sözleri havada bugün. Barış değil savaş var ülkemizde! Basında, rad- yoda, TV'de kanlı olaylardan başka haber yok. Devleti yönetenler birlikten, bütünlükten söz ediyor ama bu söz- leri gerçekleştiren politikalar oluşturamıyor. Kesin ve kararlı bir politika oluşmadan savaşı barışa döndürmek olanağı var mı? Sözlerin değil, inandırıcı eylemlerin önemi var bugün. Sayın Başbakan "ya bitecek, ya bitecek" diyor. Ama nasıl? Ne bitecek, ne başlayacak, dökülen kan nasıl ku- ruyacak? Atatürk yurtta barış, dünyada barış, diyor. Ül- kemiz barışçı politikalarla saygınlık kazanıyor uzun yıl- lar. Ama barış ülkemizden de dünyamızdan da hayli uzak bugün, somut değil, soyut bir söz o artık. Oysa ba- nş özlemini dindirecek güç de, birikim de var toplumu- muzda. Değerlenirse savaş barışa dönüşür, solan umut yeşehr, toplumun kimi kesimleri karşı karşıya değil, yanyana yaşar, gelecek bayramlar daha mutlu oluruz. ••• Polonyalı sanatçı Szajna'nın "Izler" oyununu sayret- tim geçen akşam. Auschvvitz kampının acı izlenimlerin- den bugüne yöneliyor Szajnâ. Bosna'ya, Azerbaycan'a, giderek Güneydoğu'ya... Oyunu sahnelerken yeniden yazmış nerdeyse! Izler, ayn bir yazı konusu. Güzel denemez, düşündü- rücü bir oyun. Kimi sahneler acımasız ve kaba. Kimi gerçekler gibi. Szajna uyarıyor izleyicileri, savaştan bel- li bir ders alamayanları, belli bir yoruma varamayanları düşünmeye çağırıyor. Bir mezarlık, kopuk kollar, başlar, ayaklar, toprak dalgalanıyor durmadan. Derken birkaç kişi çıkıyor mezardan, hâlâ yaşıyoruz, diye seviniyorlar. Yaşamak çok önemlielbet. Yeniden güçlenir, umutla- nır insan. Savaşa karşı çıkabilir, sevgiyle, hoşgörüyle bakar dünyaya, barışa katkıda bulunabilir. Szajna'nın oyunu, sevgisizliği sergiliyor aslında. Bir- birini sevenler, yüreği insan sevgisiyle ağaranlar öldü- resi savaşlar yapabilir mi hiç? Var etmek yerine yok etmeyi yeğler mi? Yan yana yaşayanlar, karşı karşıya gelir, kardeş kardeşi vurur mu? Tüm güzellikler gibi barışı da sevgi üretiyor. Szajna'- nın oyunuyla bunları düşündüm yeniden. Cumhuriyetimiz de sevgiyle oluştu değil mi? Halkını sevenler, halkıyla bütünleşenler, halkın kurtuluşu, öz- gürlüğü, mutluluğu için savaşanlarla oluştu bu görkemli yapıt. Bu yapıtı korumak göreviyle yükümlüyüz hepimiz. O görevi başarmak gerekiyor. Hepimize kolay gelsin ve bayramımız kutlu olsun! BULMACA 1 2 3 4SOLDA.N SAĞA: 1/ Ökçesiz ve arkahksız terlik. 2/ Gözün rengini veren tabakası... E>oku- nan, ilgilendiren. daya- nan. 3/ Bir ^noktanın de- niz yüzeylnden olan yüksekliği... Deriden sı- zan sıvı. 4/ Yapma, et- me... tki anlamı olan bir sözcüğün akla en az gelen anlamının amaçlanarak kullanılması sanatı. 5/ Pi- 8 rinçle yapılan yeraek. 6/ Bir bağlaç... Geyikgiller- den bir hayvan. 7/ Avı ya da ken- disine gösterileni yakalayıp getir- mesi için köpeğe verilen buyruk... Bir şeyin doğru olduğunu belirt- mek için yapılan işaret. 8/ Yakışır, yerinde, uygun... Dinsel tören. 9/ II. Dünya Savaşı'nın sonlanna doğru Japonlar tarafindan kulla- nılan ıntihar uçaklanna verilen ad. YLKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Karagöz, ortaoyunu, tuluat gjbi seyirlik oyunlarda, lafı açan ve karşıandakine nükte yapma fırsatı vererek konuşan kişiye veri- len ad. 2/ Asya'da bir ülke... Bir dokuma maddesi. 3/ Küçük kamyon... Düz ve geniş arazi. 4/ Hararet... Alışverişte satıcının alıcıya yaptığı indirim. 5/ İsa Peygamber'in doğduğu gün. 6/ Şarkı, türkü... Eski dilde eşek... Bir renk. 7/ Göçebe balıklann ısı dûşmesi sonucu Karadeniz'den Marmara Denizi'ne ya da Akdeniz'e geçmeleri. 8/ Şarabı bulduğuna inanılan efsanevi tran hükümdan... Yapılmasmda sakınca olmayan. 9/ Yaşh, koca, ihtiyar... Bir oyun ya da fılmin başhca bölümlerinden her biri. Bulmacaseverlerin vazgeçemeyeceği bir kaynak BÜLMACASÖZLÜĞÜ Postamasrafıdahil 100.000.TL. P.Ç. hesabı: 524229 60.000 kelime Atatürk Buhan 95/1105 Kızüay/ANKARA Tlf: (312) 418 79 45 ÎLAN T.C. MALATYA 1. SULH HUKUK MAHKEMESt'NDEN DosyaNo: 1993/310 Davaa Rıza Karakütük vekili av. Mehmet Görgec tarafindan davalılar Zeynep Sana vs. aleyhlerine acüan izale-i şuyu davasının mahkememizce yapılan açık dunışmalan arasında verilen ara karan gereğince: Taraflann maJiği bulunduklan Malatya'nın Hidayet mahallesi Sa- ncıoğhı mevkiinde kain, tapunun ımar ada: 93. parsel: 40'ta kayıtlı bulunan taşınmaz maliklerinden Mehmet Sancıoğlu, Faik Hacıbeki- roğlu, Ayşe Hacıbekiroğlu, Hacıbekır Hacıbekiroğlu, Zehra Haabe- kiroğlu ve Mustafa AJioğlu Ali'ye ve tüm ilgililerin adresleri tespit edılemedığinden adı geçenlerin 09/11/1993 günü saat: 9.00'da mah- kememızde hazır bulunmalan veya kendilerini vekille temsil ettinne- leri, aksi halde yargılamanın yolduklannda yürütüleceğı tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunr. Basın: 52132
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle