Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29EKİM1993CUMA
12 DIZIYAZI
B A S I N D
CUMHURİYEJ
T A R T I Ş M A S I
NALAHSECKİN
îkinci Cumhurbaşkanı Ismet inönü}
50,
yılınıgördü. Üçüncü Cumhurbaşkanı
Bayar 62. yılını selamladı. îkisi de aynı
görüşteydi: Büyük Millet Meclisi
olmasa Cumhuriyet olmazdı!..
Çıktık açık alıııla 70 yıMa...
Cumhuriyet'in 10. yıldönümü tüm
yurtta ve dış temsilciliklerde çok gör-
kemli kutlandı. Ankara ve yurtdışın-
daki temsilciliklerde düzenlenen şölen-
lere, dünyaca ünlü devlet adamlan
katıldı. Türkiye'deki kutlamalan.
Cumhuriyet'in ilanmdan sonra adının
başına "Cumhuriyet" sözcûğü eklenen
CHPGenel ve İl Yönetim Kurullan dü-
zenledi. İl görevlileri kutlamalarda ne-
ler olup bittiğini birer raporla parti ge-
nel merkezine bildirdi. Bunlardan biri-
ne göre, (İstanbul'un işgalınde dûşman
komuLanını çiçeklerle karşılayıp "boş
gektiniz" diyen azınlık patrikliğinin) bir
papaa. 10. yılda Kadıköy'deki törende
yaptığı konuşmada "Cumhuriyet'in
erdemini" anlattı!
Kadıköy'deki törende (resmi sözcü)
Hüsnü Bey'den sonra (Musevi cemaa-
tinden) Yaşova Bey ve (hamal) Meh-
met'le (bakkal) Hikmet efendiler de söz
aldı.
CHP Bevazıt Bucak Örgütü'nün ra-
poru 13 maddeydi. Bucak kapsamında-
ki Direklerarası ve Bakırcılar esnafı bü-
yük ğzveride bulunmuş. 15 metre tül
kullanarak dokuz metre yüsekJiğinde
iki tak yapünlmış, onlar da parti ilkesi
dövizlerle süslenmişti. Kapalıçarşı es-
nafıyla Kunduracılar Derneği de ıkisı
tramvay caddesine, biri Mercan'a ol-
mak üzere, üç tak kurdurmuşlardı. Par-
ti aynca, üyelerini, eş ve çocuklanyla
ocak merkezlerine davet etmiş, ikram-
da bulunmuştu.
Tüm yurtta olduğu gibi Beyazıt'taki
kutlamalarda, halk coşkunca eğlenmiş,
sokaklara yerleştirilen radyolan dinle-
miş, oyunlar oynamış, İstiklal Marşı ve
"Çıktık açık alınla" diye başlayan 10.
Yıl Marşfnı. yüreğini yırtarcasına
haykırmıştı.
50. yılı görenler
f kinci dönem milletvekillerinden
I 12'si, Cumhuriyet'in 50. yıhnı
I gördü. Bu üyeler, seçim yöreleri
parantez içınde belirtilen şu milletvekil-
leriydi: tsmet İnönü (Malatya), Celal
Bayar (Izmir). Fahrettin Altay (İzmir).
Yakup Kadri Karaosmanoğlu (Mardin).
thsan Hamit Tigrel (Ergani). Kaznn
Vehbi Oral (Ergani). Refik Koraltan
(Konya). Ekrem Rize (Rize). Ali Şadi
Çdik (Kozan-Adana), Şeref Uluğ (Di-
yarbakır). Ahmet Remzi Güres (Gazi-
antep) ve Abdülgani Ensari'ydı (Mar-
din).
29 Ekim 1923 gecesi, "Allah Nze 15
yıl daha ömür verse de Cumhuriyet'i ko-
rusak" diyen Celal Bayar. Cumhu-
riyet'in 62. yılını da selamladı. İsmet
tnönü, 50. yıldan 28 gün sonra sonsuz-
luğa göçtü.
Cumhuriyet'in 50. yıh, yurtiçi ve dı-
şında çok coşkulu törenlerle kutlandı.
Törenler için Türkiye'ye dünyanın dört
bir yanından 43 başkan geldi. Başta
devlet kuruluşlan olmak üzere, özel
sektörden de ceşitli kurumlar Türkiye'-
nin elli yılda nereden nereye geldiğinı
anlatan yayınlar çıkardı. Avrupa'yla
Asya'yı kavuşturan Boğaz Köprüsü,
ulaşıma 50. yılda açıldı. Gazetelerde
TRT'nin konuya ilişkin yayınlan da
haftalarca sürdü.
Törenlerin en göz kamaştıran ve ki-
şiyi duygulandıranı, Cumhuriyet'in ilan
edildiği ilk Meclis binasında yapı-
lanıydı.
tsmet tnönü, tş Bankası'nca düzen-
lenen bu törende Cumhuriyet'e ilişkin
anılannı özetlerken. şöyle konuştu:
"... Kurtuluş Savaşı çok zor oldu. Eli-
mizde kuvvetler vardı. ordular yokru. Bi-
rinci Dünya SavaşTndan sonra ordu
dağılmış, Anadolu'da kalanlar, bir kadro
durumuna gelmişlerdi. Yalnız kaçınlabi-
len silahlar vardı elimizde.
"... Bununla birlikte Sevr Antlaşmasr-
nı kabul ettirmek için müttefikkr hepsin-
den kuvvetli bir yardımcı bulmuşlardı.
Yalnız Yunanlılar ya da Ermenistan hü-
kümeri değil, bizzat Padişah Se\T Ant-
laşması'nı benimsetmek için Şeyhülis-
iam'la el ele verdi ve BMM'ni dağıtmak
için var gücüyle çalıştı. Nitekim Anado-
lu'da düşman orduları yenildiği zaman,
bir gün durmadan da gjtti. Birlikte
saklırdılar ve biriikte gittiler. Cumhuri-
yet, böyle bir savaşuı eseridir.
"... Cumhuriyet'in 50. yıü BMM'nin
eseridir. Cumhuriyet, Kurtuluş SavaşT-
n«n kuruluşudur. Dinle deviet işjerini ayı-
rmak zorunluluğmla kunıhnuştur." ()
Hedefine ulaştı
5
0. yılda Celal Bayar da aynı gö-
ruşteydı: "BMM olmasa Cumhu-
riyet olmazdı" dedi. "Cumhurijet
repminin hedefine ulaştığmı" söyleyen
Bayar, 50. yılda 1923-73 Türkı'yesi'ru
karşılaştırarak, gözlemlerini şöyle dile
getirdi:
"... Söz gelimi, yol konusu ele alına-
cak olursa, 50 yıl önce İstanbul'dan
tzmıt'e bile karayoluyla gitmek im-
kansızdı. Şimdi Diyarbakır-Kars pla-
kalı araçlar vızır vızır Trakya ve Ege yö-
relerinde geziyor. Geçen yıl gittiğım
umhuriyet'in
50. yıh BMM'nin •
eseridir. Cumhuriyet
kurtuluş savaşımının
kuruluşudur. Dinle
devlet işlerini ayırmak
zorunluluğuyla
kurulmuştur" diyordu
İsmet Paşa.
Aynı 50. yılda Celal
Bayar'ın sözleriyse
şöyleydi: "...
Türkiye'nin 50 yılda
kazandıklannı
Abdülhamit mi,
Vahdettin mi, yoksa
çürümüş saltanat mı
yapacaktı?"
Siverek MiUetvekili Abdülgani Ensari Cumhuriyet'in 50. yılını gördü.
S
Ydlar süren dargınlıktan sonra İsmet İnönü Celal Bayar'ı Göztepe'deki evinde ziyaret etmişti.
Alanya'da sebze halini gezdim. îstanbul
plakalı kamyonlan görünce hem
şaşırdım. hem de çok sevindim. Bıra-
kalım yolu izi, 50 yıl önce Türkiye'nin
ekonomisi yoktu, ekonomisi!
"... Türkiye'nin 50 yılda kazandık-
lannı Abdülhamit mi. Vahdettin mi,
yoksa çürümüş saltanat mı yapacaktı?
"... Cumhuriyetin Türkiye'ye çok şey
kazandırdığından en küçüİc bir kuşkum
yok. Çünkü Cumhuriyet'ten önce uy-
gar dünya, Türkiye'yi kendisinden
saymıyordu. Atatürk ilİceleriyle dünya,
Türkiye'yi ileri bir ülke kabul etti. Hem
sosyal. hem de siyasal açidan Türkiye'-
nin saygınlığı arttı." (2
)
Fahrettin Altay - Yakup Kadri
5
0. yıL gören üyelerden biri de.
İkinci Dönem Izmir MiUetvekili
emekli orgeneral Fahrettin Al-
tay'dı. Yunanı İzmir Körfezi'ne döken
süvari aiayı komutanı Fahrettin Al-
tay...
Cumhuriyet'in kabulü oylanacağı
gün Altay Paşa cephedeydi. Makine
başına gelen Mustafa Kemal sordu:
"Cumhuriyet'e oy veriyor musun?" Al-
dığı yanıt:
"Ben cumhuriyetçjyim" oldu. (3
)
Mardin MiUetvekili, Türk yazınının
dev adı Yakup Kadir Karaosmanoğlu,
'Cumhuriyet' sözcüğünü ilk kez Sivrihi-
sar'da duydu. Bau cephesi bu ilçedeydi.
Halide Edip'le birlikte orduya yardım
edıyorlardı. Akşam olunca Komutan
İsmet Paşa kendilerini cadınna çağınr,
gündem "Cumhuriyet"ten oluşurdu.
Halide Hanım'ın ateşli cumhuriyet
yanhlığına karşılık o, BMM hükümeti-
nin daha ileri, daha demokratik bir re-
jim biçimi olduğunu savunurdu.
Karaosmanoğlu, 20 yıl önce şöyle
düşünüyordu:
"... Şimdi, ilanına oy verdiğim Cum-
huriyet'in ilerlemesinden. gelişmesinden
kıvanç duyuyorum. Elli yıl önce şalvarh-
ların, poturlularuı sağduyulanyla yöneri-
len devlet, şimdi bir kadroya sahip >e bu
da çok sevindirici. Fakat 50 yıl sonra çok
üzüldüğüm iki konu var Biri, gençterin
fikir üretme yerine anarşiye yöneuneieri,
öteki de konuşmacılannın, Abdülhamit
dönemine taş çıkaıtacak bir partinin
Meclis'tebulımmas..."(4
)
Ergani MiUetvekili İhsan Hamit Tig-
rel, 1973'te 50 yılın değerlendirmesiru
yaptı, en çok devrimlerin zedelenmesin-
den yakınarak şunlan söyledi:
"... Politik nedenlerle >erikn
ödünler, amaçlanan hedefe ulaş-
ma hızuıı sekteye uğratıyor. Kadın-erke-
ğm. toplu taşın araçlarına yan yana bin-
meleri ise sevindirici bir durum. Karayolu
ağının genişlemesinden de çok mutluluk
duyuyorum. Lnhersitede okumak için
Diyarbakır'dan İstanbul'a arabayla 20
günde gidebilmiştim. Şimdi sıkıldığım
için trene bile binmcyi göze alamıyo-
rum."(!
)
Cumhuriyet'e oy verenlerden Ergani
MiUetvekili Kazım \'ehbi OraPa göre.
23 Nisan 1920'de BMM'nin açılmasıyla
doğan çocuğun adı 29 Ekim 1923"te
konmuştu. Oral, İstanbul'daki bazı ya-
zarlann Cumhuriyet'in ilanının aceleye
getirildiği görüşlerine. 50 yıl sonra bile
akıl erdiremediğini belirttığı sözlerini
şöyle sürdürdü:
"... Oysa biz aynı dönemde Anadolu'-
da ne garip olaylarla karşılaşnorduk.
1923 başında, öğretmen çıkıp Diyar-
bakır'a dönmüştüm. Bir ev kiralamam
gerekiyordu. Evi buklum, sahibiyle an-
laştım. Ertesi gün adam haber saldı ki,
caymış. Vermiyor evini. Gerekçe naraaz
kdmamammış. Komıyu önce ciddiye
aldım. Muhtardan, imamdan namaz
küdığuna dair belge götümeyi düşün-
düm. Sonra da 'Herif delirmiş, ben de mi
kaçırdım' diyerek karanmdan vazgeçip
şunlan yazdım:
'Ey binamaz diye beni Hakk'tan uzak
gören
Sığmaz senin hayaUne mihrabı min-
berim
Sen sade beş > akitte ararsın ilahını
Ben her zaman emin ol onunla bera-
berim.'
Şiir, Halide Edip-Adnan Adıvar çif-
tinin çok hoşlarına gitti \e yıllar boyu
İstanbul Aksaray'daki evlerinin dırvar-
lannı süsledi."
Cumhunyet'in ilanı tasansında im-
zası bulunan 1950-60 döneminin
TBMM Başkanı Refik Koraltan, olayın
gerçekleşmesınden, sanklılann rahatsız
olduklan kanısındaydı. Koraltan'a
göre onlar. "Cumhuriyet'in kunılmasıy-
la hilafetin son bulacağını biliyor ve en-
gellemek icin ellerinden geleni yapıyor-
Uw"da. (')
"Cumhuriyet rejiminde devlet baş-
kanlığı makamına, ancak ülkeye hizmeri
obtn bir adam seçilerek gelir. Birkaç yıl
orurur \e sonra vatandaş olarak evine dö-
ner. İşte Cumhuriyet, Türkiye'ye bu mo-
ral rejimi kazandırmıştır. Buunla gunır
duyar, övünürüz."
70 yıl öncesinin Rize MiUetvekili Ek-
rem Rize, Cumhuriyet'e oy verişinin ge-
rekçesini 20 yıl önce böyle açıkladı ve
şunlan ekledi:
"Bana göre, dünyanın en onur kıncı
vönerimleri. yöneticilerinin so\dan gelen
olanlandır. Söz gelimi krallıkla \öneti-
k-n ülkelerde, baba ölünce yerine oğlu ge-
çer. Koskoca bir devlet. aslında bir hiç
olan bu çocuğun önünde eğilir. Bu çok acı
bir şeydir. Dola>tsı>Ia, Cumhuriyet'in
erdemi. ilkokuldan başlayarak, gazetele-
rin de y ardımlanyla miniklerin beyinleri-
ne bilinçli bir şekilde işlenmeUdir." O
AB Şadi Çelik. İkinci Dönem"de
Adana Milletvekili'ydi. Cumhuriyet'in
50. yıhnda, 70 yıl öncesine ilişkin duy-
gularını şöyle anlattı:
"... O tarihi günde, ağır hasta eşim,
İstanbul'da ameliyat oldu. Bu nedenle
ben oylamada bulunamadım. Fakat
1923'ten beri yüreğimin üzerinde taşı-
dığım bir hançer \ardır. Bir >umruk, ge-
lip gelip boğazıma düğümlenir. Geceleri
riiy amda hep Cumhuriyet'e oy verirken
görürüm kendimi.
"Bence Cumhuriyet, Türkiye'nin btr
'devlet' olduğunu dünyaya kabul ettir-
miştir. Bu yüzden Türk ulusunun, dünya
durdukça Cumhuriyet ve Mustafa Ke-
mal Atatürk'e teşekkür etmesi gerekir."
70 yılda anayasalarımız
50 yıllık Türkıye Cumhuriyeti. üç
ana, iki geçici anayasayla yönetil-
dı. Bu süreçte demokrasi, iki kez
sekteye uğradı. 'ara rejim' dönemleri
yaşandı.
Türkiye'nin ilk anayasası BMM'nce
20 Ocak 192 l'de '85' sayıyla kabul edil-
di. 23 ana ve bir ayn maddeden oluşan
bu anayasayı. 20 Nisan 1924"te '491'
sayıyla gkanlan 105 maddelik ikincisi
ızledi. 9 Temmuz 1961'de yürürlüğe gi-
ren '334' sayılı anayasa 157 asıl. 11 geçi-
ci maddeden oluştu. 1082 Anayasası,
177esas, 12geçici hüküm getirdi.
70 yıllık süreçte, 1921 Anayasası'nda
Cumhuriyefin ilanı dolayısıyla birkaç
değışıklik yapıldı. 24 Anayasası'nın 22
maddesı değıştinldı. 1937'de ikinci
maddesine yapılan ekle devlet "Uik"
olarak tanımlandı. 61 Anayasası'nın 63
maddesi. yedi ayn değişiklikle yeniden
düzenlendi. Türkiye, 2"1
Mayıs 1960-9
Temmuz 1961 tarihleri arasında "geçici
anayasa" dönemi yaşadı. 12 Eylül 1980
- 1 kasım 1982 sürecinde de "Anayasa
Düzeni Hakkında Kanun" adlı yasayla
Milli Güvenlik Konseyi'nce yönetildi.
1961 ve 82 anayasalannın ortak özel-
lıği. halkoyuna sunulmalan ve gırişleri-
ne "Başlangıç" bölümlerinın konul-
masıydı. "Başlangıçlar"da 1960 ve 80'-
de "Türk Silahlı Kunetleri'nin yönetme
el kovma gerekçeteri" anlatıldı, çalışma-
lann halk yaranna yapılacağı, Atatürk
ilke ve devrimleriyle, "Yurtta ve dünya-
da banş" anlayışına bağlı kalınacağı
vurgulandı.
İdamlar-sürgünler
7
0 yıllık Türkiye Cumhuriyeti iki
ihtilal, üç darbe girişimı gördü;
anayasa iki kez yürürlükten
kaldırıldı. 27 Mayıs İhtilali İ960,22 Şu-
bat 1%2 ve 2021 Mayıs darbe girişim-
leri 1963, 12 MartOlayı I97J ve 12 Ey-
lül İhtilali 1980'de yapıldı. thtılallerde
TBMM kapatıldı. 1960 İhtilali'nden
sonra Yassıada'da kurulan Yüksek
Adalet Divanı, Başbakan Adnan Men-
deres, Dışışleri Bakanı Fatin Rüştü Zor-
lu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ı
idama mahkum etti ve kararlar yerine
getinldi. 22 Şubat ve 20,21 Mayıs ayak-
lanmalanndan sorumlu tutulan asker-
ler Talat Aydemir'le Fethi Gürcan'ın ya-
şamlanna da yargı karanyla son \erildı.
12 Mart'tan sonra Deniz Gezmiş, Yusuf
Aslan ve Hüseyin İnan adlı gençler, An-
kara Sıkıyönetim Komutanlığı 2 numa-
ralı Askeri Mahkemesi'nin karanyla
asıldı.
12 Eylül thtilali. tüm siyasal partıleri
kapatu. Lıderler Süleyman Demirel
(AP). Bülent Ece\it (CHP) eşlenyle bir-
likte Hamzakoy'a. Necmettin Erbakan
(MSP) ve Alpaslan Türkeş (MHP) de
İğneada'ya sürüldüler.
Seçimkr ve cumhurbaşkanlanmız
7
0 yıllık Türkiye Cumhuriyetinde
18 milletveİcili genel seçimi
yapıldı. 1920-46 döneminde ulu-
sumuzu TBMM'de tek bir partı, CHP
temsil etti. 1920-1950 arasında CHP.
1950-60 döneminde DP tek başlanna
iktidar oldular. 1961 -80 sürecinde (AP-
nin 1965-73 arasında mutlak iktidar ol-
duğu dönem dışında) koalisyon hükü-
metleri göreve geldi. 12 Eylül sonrası-
nda. iki dönem üst üste ANAP iktidar
oldu. 1991 seçimiyle gene koalisyon sü-
recine dönüldü.
70 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde
dokuz cumhurbaşkanı görev aldı.
Cumhurbaşkanlan: Mustafa Kemal
Atatürk, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ce-
mal Gürsel. Cevdet Sunay, Fahri Koru-
türk, Kenan Evren, Turgut özal ve Sü-
leyman Demirel. Cumhurbaşkanlannın
sekizi TBMM'ce seçildiler. Evren, 82
Anayasası'nın geçici 1. maddesi uyan-
nca cumhurbaşkanı oldu.
Atatürk'ün cumhurbaşkanlığı 15 yıl
12 gün. İnönü'nün ki 12 yıl altı ay 11
gün. Bayar'ın da on yıl beş gün sürdü.
27 Mayıs 1960'ta göreve. deviet başkanı
olarak başlayan Gürsel, 26 Ekim 1961 -
28 Mart 1966 arasında cumhurbaş-
kanlığı yaptı. Sunay. Gürsel'in hastalık
dolayısıyla görevini bıraktığı tarihten
başlayarak yedi yıl süreyle hizmet verdi.
Korutürk, 6 Nisan 1973'te geldiği göre-
\inden. yedi »yıl sonra aynı tarihte
aynldı. Evren. 18 Eylül 1980'de devlet
başkanı olarak ant içti, 7 Kasım 1982'-
de cumhurbaşkanı oldu ve 31 Ekim
1989'da görevini Özal'a devretti. 8 cum-
hurbaşkanı. 17 Nisan 1993'teyaşammı
yitirdi, yerine bir ay sonra Süleyman
Demirel secildi.
Dokuz cumhurbaşkanından Bayar,
Özal ve Demirel dışındakiler asker kö-
kenliydi. Görev başındaki Demirel ve
Evren dışındakiler sonsuzluğa göçtü.
Cumhurbaşkanlanndan özal (1927),
Demirel (1924) Cumhuriyet'in ilanı-
ndan sonra doğdular.
70 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde 50
hükümet kuruldu. Bu süreçte ismet
tnönü "en uzun süreli başbakan" oldu.
29 Ekim 1923-20 Şubat 1965 yıllan
arasında ayn dönemlerde 10 hükümet
yönetti; toplam 17 yıl üç a> 21 gün baş-
bakanlık yaptı. Cumhuriyet tarihimizin
ikinci uzun süreli başbakanı Süleyman
Demirel. 9. Cumhurbaşkanı, 27 Ekim
1965-17 Mayıs 1993 tarihleri arasında
çeşitli dönemlede yedi ayn hükümete 11
yıl üç ay 22 gün başkanlık etti. 22 Mayıs
1950-27 Mayıs 1960 döneminde (ara-
lıksız) on yıl başbakanlık yapma rekoru
da Adnan Menderes'e ait. (*)
70 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde bi-
lindiği gibi ilk kez bir kadın, pohtikayla
1991'de tanışan Prof. Dr. Tansu Çffler
başbakan oldu.
l)İşDergisi, Ekim 1983
2. 3, 4. 5. 6, 7, 9) Nalan Seçkin'le gö-
rüşmeleri, Ekim 1973
8) AA fstanbul Bülteni, Ekim 1973
10) 1920-1987 Hükümetler ve Prog-
ramlan. TBMM Yayını
BİTTİ
ANKARA...AJNKA...
MÜŞERREF HEKİMOĞLU
KuOuOlsun!
Cumhuriyetimiz 70. yıla ulaşıyor bugün. Elbet güzel
şeyleryazmakistiyorum. Amakolay değil. lyimser kişili-
ğime karşın, hüzünle kutluyorum bu yıldönümünü. Hüz-
nüm yetmiş yılın öyküsünden kaynaklanıyor.
Geçmiş yılları düşünüyorum, cumhuriyetimizin 10. yıl-
dönümünü, 20, 30,40, 50, 60. yıldönümlerini. Kinrıi yıldö-
nümlerindeyazdıklarımı anımsıyorum. Bayram sevinci-
ni nasıl kutlardık, yaşamasevincimizi yeşerten bayram-
lar ne güzeldi! insan olmanın, özgür, bağımsız bir
ülkede yaşamanın coşkusu vardı o bayramlarda. Başı-
mız dikti, geleceğe umutla bakardık, Atatürk devrimleri-
nin doğrultusunda ilerlemekten mutluluk duyardık.
Ulusal marşları söylerken ciğerimiz delinirdi nerdeyse!
Herdizeyi gözeneklerimizde hissederdik... Acı amager-
çek, o coşku soldu giderek! Kimi yıldönümlerinde proto-
kolün gereği yapıldı ancak. Törenler, konuşmalar,
demeçler ama yüreği delinen beri gelsin! Kutiama töre-
nine katılmayan kişiler de var!
Cumhuriyetimizin ilkelerini aşındırmaya yönelik ca-
balar yoğunlaştı giderek. Atatürk devrimlerini yozlaştır-
ma cabaları, karşıdevrimlerle cağdaşlaşma hızı yavaş-
ladı.çağındışınakaydık. Demokratikleşmesüreci uzadı,
yollar tıkandı. Lozan'ı unutup Sevr'i diriltmek cabaları
boy verdi. Yurtta banş, dünyada barış' sözleri havada
bugün. Barış değil savaş var ülkemizde! Basında, rad-
yoda, TV'de kanlı olaylardan başka haber yok. Devleti
yönetenler birlikten, bütünlükten söz ediyor ama bu söz-
leri gerçekleştiren politikalar oluşturamıyor. Kesin ve
kararlı bir politika oluşmadan savaşı barışa döndürmek
olanağı var mı? Sözlerin değil, inandırıcı eylemlerin
önemi var bugün.
Sayın Başbakan "ya bitecek, ya bitecek" diyor. Ama
nasıl? Ne bitecek, ne başlayacak, dökülen kan nasıl ku-
ruyacak? Atatürk yurtta barış, dünyada barış, diyor. Ül-
kemiz barışçı politikalarla saygınlık kazanıyor uzun yıl-
lar. Ama barış ülkemizden de dünyamızdan da hayli
uzak bugün, somut değil, soyut bir söz o artık. Oysa ba-
nş özlemini dindirecek güç de, birikim de var toplumu-
muzda. Değerlenirse savaş barışa dönüşür, solan umut
yeşehr, toplumun kimi kesimleri karşı karşıya değil,
yanyana yaşar, gelecek bayramlar daha mutlu oluruz.
•••
Polonyalı sanatçı Szajna'nın "Izler" oyununu sayret-
tim geçen akşam. Auschvvitz kampının acı izlenimlerin-
den bugüne yöneliyor Szajnâ. Bosna'ya, Azerbaycan'a,
giderek Güneydoğu'ya... Oyunu sahnelerken yeniden
yazmış nerdeyse!
Izler, ayn bir yazı konusu. Güzel denemez, düşündü-
rücü bir oyun. Kimi sahneler acımasız ve kaba. Kimi
gerçekler gibi. Szajna uyarıyor izleyicileri, savaştan bel-
li bir ders alamayanları, belli bir yoruma varamayanları
düşünmeye çağırıyor. Bir mezarlık, kopuk kollar, başlar,
ayaklar, toprak dalgalanıyor durmadan. Derken birkaç
kişi çıkıyor mezardan, hâlâ yaşıyoruz, diye seviniyorlar.
Yaşamak çok önemlielbet. Yeniden güçlenir, umutla-
nır insan. Savaşa karşı çıkabilir, sevgiyle, hoşgörüyle
bakar dünyaya, barışa katkıda bulunabilir.
Szajna'nın oyunu, sevgisizliği sergiliyor aslında. Bir-
birini sevenler, yüreği insan sevgisiyle ağaranlar öldü-
resi savaşlar yapabilir mi hiç? Var etmek yerine yok
etmeyi yeğler mi? Yan yana yaşayanlar, karşı karşıya
gelir, kardeş kardeşi vurur mu?
Tüm güzellikler gibi barışı da sevgi üretiyor. Szajna'-
nın oyunuyla bunları düşündüm yeniden.
Cumhuriyetimiz de sevgiyle oluştu değil mi? Halkını
sevenler, halkıyla bütünleşenler, halkın kurtuluşu, öz-
gürlüğü, mutluluğu için savaşanlarla oluştu bu görkemli
yapıt. Bu yapıtı korumak göreviyle yükümlüyüz hepimiz.
O görevi başarmak gerekiyor.
Hepimize kolay gelsin ve bayramımız kutlu olsun!
BULMACA
1 2 3 4SOLDA.N SAĞA:
1/ Ökçesiz ve arkahksız
terlik. 2/ Gözün rengini
veren tabakası... E>oku-
nan, ilgilendiren. daya-
nan. 3/ Bir ^noktanın de-
niz yüzeylnden olan
yüksekliği... Deriden sı-
zan sıvı. 4/ Yapma, et-
me... tki anlamı olan bir
sözcüğün akla en az gelen
anlamının amaçlanarak
kullanılması sanatı. 5/ Pi- 8
rinçle yapılan yeraek. 6/
Bir bağlaç... Geyikgiller-
den bir hayvan. 7/ Avı ya da ken-
disine gösterileni yakalayıp getir-
mesi için köpeğe verilen buyruk...
Bir şeyin doğru olduğunu belirt-
mek için yapılan işaret. 8/ Yakışır,
yerinde, uygun... Dinsel tören. 9/
II. Dünya Savaşı'nın sonlanna
doğru Japonlar tarafindan kulla-
nılan ıntihar uçaklanna verilen ad.
YLKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Karagöz, ortaoyunu, tuluat gjbi
seyirlik oyunlarda, lafı açan ve
karşıandakine nükte yapma fırsatı vererek konuşan kişiye veri-
len ad. 2/ Asya'da bir ülke... Bir dokuma maddesi. 3/ Küçük
kamyon... Düz ve geniş arazi. 4/ Hararet... Alışverişte satıcının
alıcıya yaptığı indirim. 5/ İsa Peygamber'in doğduğu gün. 6/
Şarkı, türkü... Eski dilde eşek... Bir renk. 7/ Göçebe balıklann
ısı dûşmesi sonucu Karadeniz'den Marmara Denizi'ne ya da
Akdeniz'e geçmeleri. 8/ Şarabı bulduğuna inanılan efsanevi
tran hükümdan... Yapılmasmda sakınca olmayan. 9/ Yaşh,
koca, ihtiyar... Bir oyun ya da fılmin başhca bölümlerinden her
biri.
Bulmacaseverlerin vazgeçemeyeceği bir kaynak
BÜLMACASÖZLÜĞÜ
Postamasrafıdahil 100.000.TL. P.Ç. hesabı: 524229
60.000 kelime
Atatürk Buhan 95/1105 Kızüay/ANKARA
Tlf: (312) 418 79 45
ÎLAN
T.C.
MALATYA 1. SULH HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
DosyaNo: 1993/310
Davaa Rıza Karakütük vekili av. Mehmet Görgec tarafindan
davalılar Zeynep Sana vs. aleyhlerine acüan izale-i şuyu davasının
mahkememizce yapılan açık dunışmalan arasında verilen ara karan
gereğince:
Taraflann maJiği bulunduklan Malatya'nın Hidayet mahallesi Sa-
ncıoğhı mevkiinde kain, tapunun ımar ada: 93. parsel: 40'ta kayıtlı
bulunan taşınmaz maliklerinden Mehmet Sancıoğlu, Faik Hacıbeki-
roğlu, Ayşe Hacıbekiroğlu, Hacıbekır Hacıbekiroğlu, Zehra Haabe-
kiroğlu ve Mustafa AJioğlu Ali'ye ve tüm ilgililerin adresleri tespit
edılemedığinden adı geçenlerin 09/11/1993 günü saat: 9.00'da mah-
kememızde hazır bulunmalan veya kendilerini vekille temsil ettinne-
leri, aksi halde yargılamanın yolduklannda yürütüleceğı tebligat
yerine kaim olmak üzere ilan olunr.
Basın: 52132