23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Gımhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık \e Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Berin ,\«di 0 Murahhas (Jye: Emine Cşailıgif 0 Yazı lşleri Müdürü: Ok*y Goneasin 0 Yazı lşleri Mudur Yardımcılan: Salim AJpaslaa, Kercm Çalış- k*n, Nccdet Dogaa, Lutfü Tınç # Sayfa Duzeni Vönecmenı: Ali Acar 0 Ankara Temsikısı: Ahrael Tan İç Politika: Mehmet Tedtan Ekonomi: Mer»l Tamer, Kültür: Mur>it Balabanlılar, tstanbul Haberleri: Muhittin Siref, Spor: Abdülkadir Yiicelman, Makaleler: Şahin Alpay, Duzeltme. Abdullah Yıncı 0 Koordinatör: Abmet Konılsan 0 Mali Işler: Erol Erkut 0 Muhasebe: Biılent Yener 0 Biitçe- Planiama: Scvgj Osmanbeşeoğlu • Reklam: Ayşe Torun 0 İdare: Hüseyin Giirer 0 İşletme: Önder Çelik « Bilgi-lşlem: Nail tnal * Personel: Sevgi Bostancıoglu Baso» ıv Yaym CımbunKt Mııöucıiık w G.zMecıIık TAŞ Türkoc»*] C«d 39/41 C««»io, 34334 Is, PK 246 IsUnbul Tel 512 05 05 (20 Im), THOL 22246, FM. (11 526 60 72 0 Bam AnJur.: Z.ya GOJuup 8!v lnk,l«p S No 19,4, 7İM33 l: 41-47, Teta 42344, FM. (4) 133 05 0 Umir. H Zıya Blv 1352 s. 2/3, Tti. 13 12 30, Tito. 52359. Fa». (51) 19 53 60 0 Aâm lnonu Cad 119 S No I Kaı 1, Td 19 37 52 (4 hal). Tcta. 62155. FM (71) 19 25 TAKVİM:15MARTI992 İmsak:4.45 Güneş: 6.09 Oğle- 12.18 tkindi: 15.37 Akşam: 18.16 Yatsı: 19.36 Kaaların nedeni • VtA tAnk*ra) - Türkiye Şoförler ve OUmabıIciJer Federasyonu Genel Başkau Derviş Giinday, şehirlerarası yollana ıran rrafık kazalanndan otobuV ijietmecilerinin sonımlu olduğ^ıniı soyl«di- Çok kazanmak amacı.la ucuz ve tek şoför çahştıran otobib firraalaunnın, ka-zalann artma^nda başlıca rolü oynadığını belirteı Giinday. ağır vasıta ehliyetinin verilnassiiide d« sınırlarnalaıa gidiLinsini istedi. Türkiye Esnaf Konfe<erasyoı»u ve Türkiye Şoförler ve CtomcDiJdler Federasyonu Başkanj Derviş Gunday, şehirlerarası yollarda artan rafik kazalanndan otobils isletmerilerinin sorumlu olduğunu sOyledi Sîyanürlû altın • AA (fttrgam*) - Bir Avustralya firmasnın, Bersama'nınt Ovacık mevkiiıde açık sahada altın arama ve ayrıştırna işlemi yaparlcen siyanür maddes kuÜanacağını açıklaması, çevrecifcrden sonra Bergamalı avcılann da tepksine neden oldu. Bergama AveJar Kuliibü Ba$kanı Cengiz Dericiojlu yaptığı yazılı açıklamada, geniş br aJanda yürütülecek açık saha maden şletmeciliğinin, bölgenin ender güzeUikreki omnanlarını ve doğal yapısını yok edeceğini ileri sürdü. Aktuırttfan'halkgünü' • AA Ankara) - Sağlık Bakanı Dr. Yıldırıre Akıuna, her çarşamba 'halk günü' dizenleyecek. Aktuna, carşamta günleri sabah saat 10.00*dan öğle 12.X)'ye kadar vatandaslarla görüşeceğini ve onlann sorunlannı dinleyeceğini bUdirdi. Aktuna, Doğu ve Güncydogu'da yaptığı incelemeler sonucu, bu bölgelerde özellikle sağlık alanındi büyük eksiklikler olduğuna dikkaı çekerek eksikliklerin giderilmesi için pro.-e hazırladıklanru söyledi. özellikle sağlık personeline ihtiyacin fazla olduğunu vurgulayan Aktuna, Milli Savunma Bakanı ilc görüştüğünü, doktorlann askerlik görevlerini bu bölgelerde yapmalan için ortak bir çalışma yürüttüklerini kaydetti. Ham deri ihtiyacı • AA (İzmir) - Deri konfeksiyon sektörünin ham deri ihtiyacmı karşılamak için ithal edilecek kromlu derinin, aynı zarnanda dericilerin yarattığı çevre kirliliğini de önleyeceği bildirildi. Sektörün ham deri sıkıntısının had safhaya ulaştığını belirten Ege Deri Ihracatçılan Birliği Başkanı Tuncay Kayalı, deri ithalatının yeterli olmadığım ifade ederek şöyle konuştu: "Hayvancılık politikasının yetersizliğinden para kazanamayan üretici, koyun ve kuzuda erken kesime gidiyor. Erken kesim büyilk kayıplara yoi açıyor. Bu nedenle deri konfeksiyon sektörünün ihtiyacını karşılamak için yavaş yavaş deri ithal edilmeye başlanmıştu. Ancak biz sektör olarak ham deri ithalinin yanısıra kromlu deri ithali ve ihracından yanayız" Taıtışılan filmler • tstanbul Haber Servisi - Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün düzenlediği "Tırtışılan Filmler" dizi toplantılarının ilki, dün kulübün Taksim merkezinde 11. Istanbul Film Festivali'nin yarışma dışı gösterilen tek fılmi üstüne yapıldı. Sinema yazarlan Ali Hakan, Burçak Evren'in yanı sıra, tartışılan Robert's Movie adlı filmin yönetmeni Canan Gerede üe yapımcı adına Onat Kutlar da tartışmaya katıldı. CKK'mn "Sinema Kitapları" sergisinin ilgiyle izlendiği Beyoğlu sinema söyleşileri, önümuzdeki hafta çarşamba günü "Muhsin Ertuğrul Sinemasf'yla sürecek. Kansere karşı dengeli beslenme • AA (tzınir) - Dengeli ve sağüklı beslenmenin kansere yakalanma riskini azalttığı bildirildi. Ege Üniversitesi Radyasyon Onkolojisi Ana Bilimdalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ayfer Haydaroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyadaki çeşitli kanser enstitülerince yapılan araştırmalarda, tüm kanser çeşitlerinin yüzde 35'inin beslenme ile bağlantılı olduğunun saptandığım vurguladı. Haydaroğlu şunları söyledi: "Çeşitli gıdalarla iyi dengelenmiş, yağ oranı düşük, lifli, sebze ve meyvesi zengin, sağlıklı bir beslenme programı kansere yakalanma riskini azaltmaktadır. Lifli gıdalar ve meyve-sebze çeşitleri, besin değeri yüksek olmasına paralel olarak kansere karşı koruyucu maddeler içermeleri nedeniyle de beslenmede önemli bir yer tutmalıdır!' Yaşar Kemal'e fahrî doktorluk •CUMHURİYET (Antalya) - Akdeniz Üniversitesi Senatosu önceki gün yaptığı toplantıda. yazar Yaşar Kemal'e fahri doktor unvanı verme karan aldı. 20 nisanda üniversitenın das etlısi olarak Antalya'> a gelecek olan Yaşar Kemal "Ulusal Kültür Nedir. Nıçin" konulu bir konferans verecek. Yaşar Kemal'e yurtdışında çeşitli üniversiteler tarafından doktor un\anı verilmişti. Yaşar Kemal. 20 ekim seçimleri öncesi Anavatan hükümeti tarafından kendisine verilen "devlet sanatçılığı" unvanını kabul etmemişti. Sosyâl Sigortalar Kurumu'na başvuranlar 10 yılda 2 kat arttı SSK'ya talepartıyor,kalîte düşüyorİstanbui Haber Senisi) - Ülke nüfusunun üçte birinden fazlasma sosyal güvenlik sağlayan Sosyal Sigortalar Kurumu'nun (SSK), sağlık hiz- met kalitesi, özellikle son 10 yılda büyük düşüş kaydetti. Bu süre için- de SSK polikliniklerine başvuran kişi, sayısı 2 kat arttı. Bu dönemde SSK kurumlan. uzman ve teknik donanım vetersizlıği nedeniyle üni- versite devlet ve özel hastanelere hasta sevk eder hale geldi. Eksiklerini gidererek nitelikli bir hizmet vermek yerine kurum. sevk ettiği her hasta için kurum içinde te- davi edilen bir hastanın kendisine getirdiği maliyetin en az 3 katı olan faturalan öde- meyi alışkanlık haline getirdi. Son'10 yılda aktif SSK'lı nüfus bir bu- çuk kat artarak tanı-ledavi hizmetleri _\ üz- de 70 oranında artış gösterdi. Bu yoğun lalebe karşın SSK yönetimi. tedavi ku- rumlanndaki toplam insan gücünü yal- nızca yüzde 1. dispanserleri yüzde !0. hastane yataklannı ise yüzde 20 oranında arttırabildi. Oysa, 1973-79 döneminde potansiyel te- davi hızmeti taleoi yüzde 40. gerçekleşen hizmet >üzde 45 artarken, SSK yönetimi. tedavi kurumlanndaki toplam insan işgü- cünün yüzde 74. yatak sayısının da yüzde 38 oranında arttınlabileceğini göstermişti. SSK yönetiminin 10 yıldır tercih ettiği kadro politikasının hekimlere olan hizmet bedeli ise tanı ve tedavi vüklerinin vüzde 50 oranında artması oldu. SSK'da. başı. dişi ağnyan sigortalılar, tedavisi uzmanlık gerektiren hastalara hızme: vermesi gereken eğitim hastanele- rinin kapılannda birikir oldu. Durum bö>le olunca da SSK eğiürn hastanesinde çalışan bir uzman. ünıversitedeki meslek- taşına göre 3.5 kat daha fazla ayakta hasta bakımı \apmak, 2 katı fazla hasta yatıra- rak takip-tedavi etnıek ve yine 2 katı fazla ameliyal yapmak zorunda kaldı. Dahası. üni\ ersitedeki meslektaşının bir yılda yap- tığı poliklinik sayısından fazla hastaya. sağlık kurulunda tıbbi karar vermek için zaman ayırdı. SSK hastanelerinde verilen tanı ve tedavi hizmetlerinin üçte biri bu hastanelerde gerçekleşti. SSK'nın herhangi bir yataklı kurumun- da çalışan uzman hekim, Sağlık Bakanlığı hastanelerinde çalışan meslektaşına göre 2 kat fazla poliklinik yaptı. Son 10 yılda SSK'h uzmanın poliklinik ve yatırarak te- davi ettiği hasta sayılan yüzde H8 oranın- da artarken. Sağlık Bakanlığı'ndaki mes- lektaşının yüzde 14 azaldı. Ustelik SSK'lı meslektaşına göre bakanlık uzmanı. 2 katı fazla pratisyen-asistan hekim ve servis hemşiresi ile birlikte çalıştı. DPT'nin tngiliz Price Water House Da- nışmanlık Şirketi'ne hazırlattığı Master Plan Etüdü'ne göre de J970 yılına kadar net kârla çalışan bu kurum. açık vermeye başladı. Bunun başlıca nedenleri ise şöyle sıralandı: "l) Yüksek enflasyon SSK'nm mali durumunu etkiledi. çünkü sağlık hiz- metlerinin maliyeti ve dığer harcamala maaş seviyesine bağlı olarak pnmlerdeı daha hızlı arttı. 2) İşverenler kendi primle rini ve işçilerden kestikleri primleri SSK' ya yollamada gecikti. Birçok büyük kuru- luşun kendi sorunlan nedeniyle bunlar ödeyememeieri bir dereceye kadar kabu! edilebilirdi. ama birçoğu şırketlerin bu ak- saklığa neden olarak primleri ioplama iş- lemlerinin yetersizliğini gösterdi. 3) Sigor- talılann sayısı prim ödeyenlere göre hızla arttı. 4) Kurumun mal varlıklannın yöne- timi konusundaki kanunı smırlamalar (kamu kurumlanna depozitler, KİT'leri finanse etme zorunluluğu ve Hazine bo- nolanna yatınm yapma gibi) SSK'nın ya- tınmianndan kazançlannı negaüf yönde etkiledi." SSK İstanbui Bölge Müdürü Sağıroğlu, günde 150 hastaya bakıldığından yakımyor Doktor şikâyetdinleyerek reçete yazıyor HÜRRİYET UYMAZ (İstanbui) - Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) hastane- leri, milyonlarca sigortaü ve yakınlarının her gün kuyruklar oluşturarak sağlık ara- maya geldikleri yer. Ancak SSK hastane- leri denince göz önüne gelen, uzun vizite kuyruklan, bekleşen hastalar, sıkıntılar ve benzeri olumsuzluklar... Tüm bunlar SKK hastanelerinin ve burada sağlık aramaya gelen insanlann kaderi mi, yoksa geçici, düzeltilebilir bir durum mu? SSK İstanbui Bölge Müdürü Dr. Fevzi Sağıroğlu, bu ak- saklıkların sadece kuruma yüklenemeye- ceğini söylüyor... -SSK hastaneleri denince birçok kişinin aklına ilk gelen, poliklinikler önünde bek- leşen insan kalabalığı oluyor. Nüfusun sü- rekli arttığı lstanbul'da bu olumsuzlukla- rı giderme yönünde neler yapılabilir? SAĞIROĞLU - Yıllardan beri yapılan yatakh tedavi kurumlan ve dispanserlerin kapasiteleri sabit kalmış, ama bu sürede sigortalı hasta sayısında ciddi bir artış ol- muş. Son 15 yıi içerisinde de kentimize ila- ve yatakh bir tedavi kurumu yapılmamış. Projeler geliştirerek yeni yatırımlar yap- mak, yeni hastaneler açmak... Bu sorunun çözümü bu. Doktor sayısına gelince, esa- sen nitel olarak İstanbui hastanelerimizde doktor sayısı yeterli. Ama yatakh tedavi kurumlan arasında homojen bir doktor dağılımı olmadığı için yetersizmiş gibi gö- rünüyor. Biz şimdi bu homojenliği sağla- maya çalışıyoruz. Örneğin Göztepe Has- tanesi'nde gereğinden fazla cerrah; göz, diş ve dahiliye uzmanı varsa, o kadrolann üze- rinde birkaç fazla bırakarak uzmanların bir bölümünü, açığı olan hastanelerimize kaydınyoruz. -Buna karşın hastanelerinizde doktorlar günde 100-150 poliklinik yapmak zorun- da kahyorlar... SAĞIROĞLU-Dünya Sağük örgütü'ne göre bir hekim günde 20 hastaya bakar. Bunun üzerine çıktığı zaman, o fizik mu- ayeneden ciddi ve doğru taruya yaklaşmak mümkün değüdir. Çünkü o zaman hekim, hastanın şikâyetlerini dinleyerek reçete ya- zar. Böyle olunca da 8 saat içinde 150 has- taya bakması mümkün. Bu sorunun çözü- mü için 'dispanser-1. basamak yataklı te- davi kurumu-eğitim hastanesi' zincirinde belli bir kural koymak gerekir. Bu sevk zincirinde hasta diyelim ki, dispansere mu- ayene olmadan yataklı tedavi kurumuna, bu kunımjardan sevk aJmadan da -acil va- kalar dışında- eğitim hastanelerine müra- caat edememeh'. Böyle bir ön eleme yap- mamız halinde, gerek 1. basamak yatakh :edavi kurumu gerekse eğitim hastanelerin- deki poliklinik sayısında azalma olacağı kamsındayız. SSK'nın bu hastanelerine başvuranlann yüzde 60'mın daha alt ba- samaklardaki sağlık kurumlannda tedavi edilebileceği biliniyor. Ama başı, dişi ağ- nyan herkes bu hastanelere giderek yığıl- malara neden oluyor. Bu konuda çalışma- lanmız sürüyor, ancak düşündüğümüz sevk zincirini oîuşturabilmemiz için, SKK yönetim kurulunun karan gerekiyor. -Yapılan deneyler, dispanserlere birkaç uzman doktor verildiğinde o bölgelerdeki hastanelere başvuru sayısında da düşüş ol- duğunu gösteriyor. Ancak bu kurumlar- da çahşan sağükçılar, yeterü sayıda uzma- na sahip olmadıklannı söylüyorlar. Sevk zincirinin ilk kilometre taşı olabilecek bu dispanserlere 3-5 uzman verilebileceği hal- de neden yıllardır atü kalmalanna göz yu- muluyor? SAĞIROĞLU-Onu yapmak üzere ro- tasyon sistemi oluşturduk. Genel cerrahi, bevliye, göz, kulak-burun-boğaz gibi branşlarda her eğitim hastanesinden ona SSK'lı nüfus son 10 yılda 1.5 kat arttı, tanı-tedavi hizmetleri yüzde 70 artış gösterdi. Ancak SSK tedavi kurumlanndaki toplam insan gücü yüzde 1. dispanserler yüzde 10, hastane vatakları yüzde 20 yükselebildi. bağh dispanserlere rotasyonla hekim gön- dererek hekim açığmı kapatmaya çalışıyo- ruz. -Ama dispanser çalışanları bunun tam tersini söylüyorlar... SAĞIROGLU-Belli branşlarda sıkıntı- mız var. Bunlann başında da röntgen mü- tehassısı ve teknisyeni ile göz, kulak- burun-boğaz, ortopedi ve bevliye uzman- lığında kadro açığı geliyor. SSK kurumu, son 10 yıl içerisinde kaynaklan gerçekçi bi- çimde kullanılmadığı için, ilk defa ödeme güçlüğü içerisine düşmüştür. Ve biz dev- raldığımız bu güçlüklere rağmen mevcut koşullarda en iyi nasıl yapabileceğimizin arayışı içindeyiz. -Basinda birkaç gün önce yer alan ha- berlerde Çapa, Cerrahpaşa gibi üniversi- telere borçlarınızı ödemediğiniz yer aldı. Bu arada "SSK, gereken araç-gereç ve uz- man açığmı gidermiyor, ama üniversite, özel hastane ve devlet hastanelerine bunun kat kat fazlasını ödüyor" şeklinde hekim- Ier arasında söylentiler dolaşmakta. Bun- lann doğruluk derecesi nedir? SAĞIROĞLU-Dışanya sevk ettiğimiz hastalar, kardiyovasküler cerrahi gibi bi- zim hastanelerimizde bulunmayan branş- lan ilgilendiren vakalar. Bu tür vakalan özel yataklı tedavi kurumlanndan Floran- ce Nightingale ve Intemational Hospital'a, Haydarpaşa Göğüs Cerrahi Merkezi'ne sevk ediyoruz. Bu arada laboratuvar, rönt- gen, tomografi gibi tetkiki gerektiren hal- lerde sözleşme yaptığımız serbest tabip ve- ya özel yataklı tedavi kurumlan da var. Ancak bizde tedavisi mümkün hastaları- mızın o hastanelere sevki kesinlikle söz ko- nusu değil. -Peki, yüklü faturalar konusu?.. SAĞIROĞLU-Kamu niteliği taşıyan üniversite hastaneleri ile diğer hastaneler de, çoğu zaman başka hastalara ait ilaç- lann da sigorta hastalarımn üzerine yazı- larak, özellikle ilaç sarfiyatı yönünden ku- ruma ciddi mali yükler getirilmekte oldu- ğunu somut olarak tespit edemesek de bi- liyoruz. Bu olayı tümüyle ortadan kaldır- mak kolay değü, çünkü her hastaneye bir teftiş görevlisi koymak olanaksız. Bu bi- raz da, bu işle uğraşan meslektaşlannuzın daha titiz davranmalanm gerektiren bir olay açıkcası. -Bu, sevkleri azaltmakla kısmen önlene- mez mi? SAĞIROĞLU-Bizim temel hedefimiz de bu. Şişli'de ve Kartal'da toplam 300 kişi- yi sirküle edebilecek bir dializ merkezi kur- mayı planlıyoruz. O merkezleri kurmak- taki tek amacımız, kurumumuzun hasta- lanm dışandaki özel tedavi merkezlerine muhtaç ohnadan tedavi edebilmek, dışa- nya sarfettiğimiz büyük boyutlardaki kay- naklan da daha rantabl olarak kullanma olanağma kavuşmak. Bu konuda özveri- li, iyi niyeth' ve ciddi çırpınışlar içindeyiz. Tatsız bir tıp bayramı CUMHURİYET (Ankara) - MilH Eğitim Bakanı KöksalToptan. Erzincan depremı nedenivle tatsız bir tıp bayrarrH kutlandığını. devletin depremde ölümler dışındaki zararlan gıdermek için elinden geleni yapacağını söyledi. 14 Mart Tıp Bayramı. Gazi Üniversi* tesi Rektörlüğü'nde düzenlenen törenle kutlandı. Törende konuşan Toptan, devletin Cumhurbaşkanı'ndan hemşire- sine kadar bütün olanaklanyla Erzin- can'a uJaştığını belırtti. 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle İstan- bui Çaba Tıp Fakültesi'nde düzenlenen bir törenle meslekte 50. vılını kutlayan doktorlara bırerplaket verildi. Tıp Bayramı nedeniyle bir açıklama yapan Muğla Tabip Odası Başkanı Dr. Mustafa Ülusoy, sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesine karşı olduklannı be- lirtti. Sağlık hizmetlennın özelleştirilme- sini yeni bir sağlık vergisi olarak nitelen- diren Ulusoy. "Prof.Dr. Nusret Fişek'in yarattığı sos>alizas>yon modeli geliştirile- rek u>gulama\a devam edilmeli" dedi. istanbui Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Selçuk Apak, dün düzenlenen bir toplantıda, yapılan tespitlerin 2000'li yıl- larda Türkiye'de doktor sayısının 70-80 bin civannda olacağını gösterdiğini be- lirterek "Bu da doktorlar için ufukta iş- sizliğin olacağını gösteriyor" dedi. Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu, Erzin- can'da meydana gelen deprem nedeniy- le bu yıl tıp balosunun yapılmayacağiHi da ifade etti. İstanbui Valisi Hayri Kozakçıoğlu ise hızlı nüfus artışıyla sağlıksız iskân böl- gelerinin oluşturduğunu belirterek bu ge- lişmenin sağhk hizmetlerinin yeni bir şe- ki] almasını zorunlu hale getirdiğini söy- ledi. Sağhk hizmeti sorunlar yumağı CUMHURtYET (Adana) -Türk Ta- bipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Selim Ölçer, ülkemizde sağ- lık hizmetlerinin, gerek finansman gerek hizmet sunumu ve insan gücü örgütlen- mesi açısından, çözülemeyen. gittikçe düğümlenen bir sorunlar yumağı duru- muna geldiğini vurguladı. Ölçer, "Devlet, sağlık hizmetleri için bütcesinden daha fazla pay ayırmamak- ta kararlı görünmektedir. Devleti yöne- tenler, artık bu alanda kamunun fınans- manı ve organizasyonu ile halka sorum- luluklannı yerine geüremeyeceklerini kabullenmiş görünmektedir" dedi. TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Se- lim Ölçer. "'olmazsa olmaz" diye nitele - dikleri talepleri ni şöyle sıraladı: "Hasta ile hekim arasına para girsin istemiyoruz. Özelde veya kamuda çalış- sın, hastanın aldığı sağlık hizmeti karşıh- ğında doğrudan hekime veya sağlık çalı- şanına para ödemesini meslek ahlakımız bakımından doğru bulmuyoruz. Mesle- ki uygulamamızın sağhk sisteminin ya- rattığı çaresizliklerle sınırlanmasıru iste- miyoruz. Kolayca tanı konabilecek bir hastaya parası olmadığı için tetkik yaptı- ramamanın. gerekli ilaç yerine daha ucu- zuyla tedavi aramamn veya tedavisiz kalmasının her gün karşılaştığımız so- runlar olmaktan çıkmasını istiyoruz. Gripten öldüğü öne sürülen Müge Ergenç'in babası şikâyetçi 11 doktor için savcılığa suç duyurusu İstanbui Haber Servfai - 2 a> öh- ce gripten öldü- ğü öne sürülen Saint Benoit Li- sesi öğrencisi Müge Ergenç'in (19) ailesi ço-ı cuklannı muayene eden doktorlann olayda ihmalleri bulunduğunu iddia ederek savcılığa suç duyurusunda bulundu Saınt Benoit Lısesfnde okuvan Müge Ergenç. 7.1.1992 tanhınde okuldan 37.5 derece ateşle evegelmiş ve ailesinin verdiği ilaçlara rağmen ateşi düşmemişti. 2 gün sonra Dr. Vikton M. Bitran'nın muayene ede- rek. arilen hastaneye kaldınlması gerektiğini söylemesı üzerine. İstan- bui Üniversitesi Tıp Faküitesi Has- tanesi'ne kaldınlan Ergenç. yapılan müdahalelere rağmen 9.1.1992 tarin- de hayatını kaybetmişti Gör'evi ihrnal - "Meslek ve sanatta acemilikle ölüme sebcbiyet vermek" iddiası ile cumhuriyet savcılığına başvuran Müge'nin babası Muzaffer Ergenç, Müge'nin ölümünde ihmal edildiğini ileri sürdüğü noktalan şöy- le sıralıyor: 1) Yüksek ateş, boğaz ıl- tihabı ve ağnsı>la hastaneye getinlen Müge'nin muavenesinde gribal vc boğaz enfeksivonu üzerinde durul- mamış ve ölümüne kadar geçcn süre içinde hiçbir kulak-burun-boğaz doktoru muayene etmemiştir. 2) Iç- hastalıklannda adı geçen doktorlar nörolojik muayenev e ıhtiv aç duy ma- lanna rağmen ancak 7 saat sonra bunu yaptırmışlardır. 3) Tıfo teşhisi konmasına rağmen. hastanın vücut ısisı düşmeyerek artmış ve ıshal du- rumu olmamıştır. 4) Hastaneye saat 11.00'da vatınlmış olmasına rağmen ilk kan alım ve sonuçlanması 15.30'- da ve ilk ilk ilaç tedavisine saat 15. 45'te başlanmıştır. 5) Lökosit mikta- n ilk olarak 12.800 daha sonra 18 bin olarak tespit edilmesine rağmen has- taya ateş düşürücü ve yan tesirleri önleyici ilaçlar verilmemiştir. 6) Has- ta yakınlannın ateş düşürücü tedbır olarak buz ve soğuk su kompresleri- nın yapılması uyanları dıkkate alın- mamıştır. 7) Hasta>a serum tedavisi öngörülmüşse de 18.30'da nöroloji servısine giderken gerekli olmadığı ileri sürülerek vazgeçılmiş. daha son- ra 23.30'da içhastalıklan servisine dönünce tekrar v enlmeye başlanmış- tır. 8) Nöroloji servisinden Prof. Dr. Hıfzı Özcan, doktor ve hemşirelere hastalığın kuduz da dahil. bulaşıcı bir hastalık olduğunu. hastaya so- kulmamaiannı ve el sürmemelerini tembih etmiştir. Prof. Dr. Murat Dilmenerve Doç. Dr. ömer Güven'in Starl televizvo- nuna yaptıklan açıkiamada, Müge'- nin 1 haftadan ben hasta olduğunu ve ailesinin hastayı hastaneye getir- mekte geciktiğini belirten açıklama- larının >alan olduğunu ileri süren baba Ergenç. çocuğunun okulda de- vamsızlığı bulunmadığını ve bunu belgeleyen belgelerin de savcılığa de- lil olarak verileceğini bildirdi. Tazmi- nat davası açmak istemediğini de söylcyen baba Ergenç, hakkında suç duyunısunda bulunduğu görevlılo- rin ölüme sebcbiyet vermekten ar- gılanmalannı istedi. Hiç medıtasyon yaptınız mı? ATA NİRUN. Medıtasyon dünyasına derin bir yolculuk yapmanızı sağlayabilir! 900 900 099 DİNLEYİN... YAŞAM GÜCÜNÜZÜ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle