23 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15MART1992PAZAR 18 HABERLER BULMACA 7 8 9 -Jj SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 1/ Oyunda kazanı- lan her parti... Bir tarım aracı. 2/ Buğday tanesinin olgunlaşmış içi.. Erden çavuşa ka- dar olan askerlere verilen ad. 3/ Bir noıa... Aksaray üi yakınlarında, Bi- zans dönemine ait pck çok dinsel ya- pının bulunduğu ünlü vadi. 4/ Bir işi yaptırabilme gü- cü... Avı çok olan yer. 5/ Bir spor aracı. 6/ Hattatlar tarafından kullamlan yan mat bir kâğıt türü... Hararet. 7/ Iskambil- lerle oynanan bir tür kumar... Müs- tahkem yer. 8/ Yunanlılara verilen bir başka ad... Osmanlılar döne- minde Tunus ve Cezayir beylerine verilen ad. 9/ Yilbik, tuUrık gibi adlar da verilen bir sinir hastaJığı... Olduğundan büyük gösterme, abartma. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Sürülmemiş tarla... Akla ve sağduyuya aykın olan. 2/ Çok eski bir Tiirk boyu... Yavru, çocuk. 3/ Bir nota... Şekersiz bis- küvi. 4/ Hatıra... Bir ilimiz. 5/ Dayanıklı bir tür ipekli ku- maş. 6/ Flurya da denilen güzel ötüşlü bir kuş... Bayağı, sıra- dan. 7/ Ahırlarda iki hayvan yeri arasında bölme olarak kul- lanılan kahn sırık... Kâfi gelmeyen. 8/ Demir çubuk... Yağ çı- karılan bir tür fasulye. 9/ Düşüncesizce her işe atılan... Orta Asya'da yaşayan Şamanist Türkler arasında, çeşitli şeylerden anlam çıkartarak bakılan fal. HAVA DURUMU oT • T • T . T . T HAVA SICAIQjft) Bolu Burdur Bursa Çanakkale -4 -1 1 3 9 11 10 13 p.bulullu azbulutlu ya£murlu vafemürlu Kars Kastamonu Kayseri Kırklareli Kırşehır Kocaeli Konva Külahya Malatya Manısa K.Maraş Mardin Muftla Mus Nevşehir Nigde Ordu Rize Sakarya Samsun Siirt -14 -3 _2 . ? -3 1 -4 -2 1 " 3 3 -8 -1 -2 4 3 4 5 1 -2 8 10 9 8 11 8 8 10 16 17 12 15 0 7 8 10 12 II 10 14 p. bulutlu p. bulutlu az bulutlu vağmurlu azbulutlu yağmurlu p. bulutlu p. bulutlu p. bulutlu yağmurlu az bulutlu az bulutlu va&nurlu p. bulutlu az bulutlu az bulutlu azbulutlu az bulutlu yağmurlu az bulutlu az bulutlu Türkiye'de Çankın -2 9 •iisli Sinop Çorum -1 10 sisli Sıvas Denizlı 3 15 p. bulutlu Tekirdag Diyarbakır 2 14 azbulutlu Tokat Adana Adıvaman Afyon 3 4 -3 19 16 10 az bulutlu az bulutlu sisli Edirne 4 9 yağmurlu Trabzon Elazığ 0 9 p. bulutlu Tunceli Erzincan 0 9 p. bulutlu SUrfa Erzurum -20 0 Amasya 2 11 azbulutlu Eskisehir sisl) Uşak -3 9 sisli Van Ankara 0 9 Antalya _Ş>ŞÜ Gaziantep 3 14 azbulutlu Yozgat 4 8 -7 -3 7 20 az bulutlu Giresun 4 10 azbulutlu Zonguldak 3 9 Bahkesır 4 12 yagmurlu Isparta -2 II azbuluılu Kınkkale Biledk I 9 yağmurlu fçel 6 19 azbulutlu Batman Bingöl -2 7 p. bulutlu tstanbul Bitlis -6 4 p. bulutlu !zmir 5 10 yağmurlu Şıroak azbulutlu azbulutlu vağmurlu 3 10 azbulutlu 4 12 azbulutlu 0 9 p. bulutlu 5 16 azbulutlu -1 10 p. bulutlu p, bulutlu p. bulutlu p. bulutlu Artvin Avdın Ağn 2 3 -13 12 18 _2 azbulutlu yağmurlu p. bulutlu Gümüşhane Hakkâri Hatay -3 -S 6 9 0 19 sisli p. bulutlu azbulutlu Aksaray Bayburt Karaman •1 -3 1 8 9 8 azbulutlu azbulutlu az bulutlu 0 8 azbulutlu 3 16 azbulutlu -4 2 p. bulutlu 2 16 vağmurlu Bartın 3 8 p. bulutlu Sıcaklık artacak Çevre Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre vurdun kuzevbab kesimleri çok bulutlu, Mamıara ile kıyı Ege yağmurlu, öteki yeıier az bulutlu ve açık geçecek. Yurdun iç ve doğu kesimlerinde yer yer sis görülecek. Hava sıcaklığı artmaya devam edecek. Rüzgf. güney ve batı yönlerden hafif. ara sıra orta kuvvette, Karadeniz böigesinde kuvvetlice esecek. Denizlerimizde riizgâr; bütün denizlerimizde kıble ve lodostan 3-5, Ege'de 6, Marmara ve Batı Karadcniz'de 7 kuvvetinde saatte 10-31 deniz mili hızla esecek. V an Gölü'nde hava; parçalı bulutlu geçecek. Riizgâr, kuzey ve batı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek. En yüksek hava sıcaklığına sahip olan ilimiz 20 derece ile Antalya olacak. Bu ilierimizi 19'ar derece ile Adana, Hatay, Içel izievecek. HelsinkT St. Petersburg Moskova^ J , Berlin - ^ ^ •Parîs <4"K J J • Viyana • Zürih <*••». < G •T , T . T , î . T HAVA SICAKUĞÛ Dünyada Kahire Kopenhag Köln Londra Madrid Münih 22 5 II 13 20 II p. bulutlu yağmurlu p. bulutlu p. bulullu p bulutlu p. bulutlu Moskova karlı Amsterdam Atina Brüksel Berlin Belgrad Bağdat Bonn Cenevre Cezayir Frankfurt 8 15 11 8 17 22 11 20 20 11 yağmurlu vağmurlu yağmurlu çok bulutlu yağmurlu p. bulutlu p. bulutlu az bulutlu az bulutlu p. bulutlu Milano Oslo Paris Roma Riyad St.Petersburg Sofva Sam Varşova Viyana 13 3 12 14 23 6 14 24 8 14 yağmuTİu karh yağmurlu yağmurlu p bulutlu karlı yağmurlu p. bulutlu çok bulutlu yağmurlu Helsinki karlı Zürih 8 yağmurlu AT YARIŞLARI/FİKRETDAĞLIOĞLU 1. KOŞU: F: Koraman (5), P: Minmino (3), PP: Jetador (2), S: Irisis Mis (1). 2. KOŞU: F: Body Guard (1), P: Renan (2), S: Viva Zapata (5). 3. KOŞU: F: Prestige (1), P: Fidelia (4), PP: Seninim (6), S: He- man (2). 4. KOŞU: F: Kırtay (1), P: Tasvir (10), PP: Şabin 116 (4), S: Kıryunt (2). 5. KOŞU: F: Altınordu (4), P: Alara (3). PP: Arzum 3 (5), S. Tolgam (2). 6. KOŞU: F: Büyükbaba (8), P: Boğaziçi (5), PP: Tunçpınar (11), S: Altay 4 (4), SS: Muska (2). 7. KOŞU: F: Varol (3), P: Tosoğlu (6), PP: Süslüihsan (4), S.Tay- ga(5). Izmir'den Mustafa Durmus'un biidirdiğine göre hava açık, gü- neşli. Pist normal. Bugünkü yanşlarda tahminlerimiz şöyle: Body Guard: Yarışın en şatıslı ismi. Renan: İdeal mesafesinde koşuyor. Favorinin sert rakibidir. Prestige: Kilosunun ağır ol- masına rağmen kazanacağını varsayıyoruz. Kırtay: Hazırhkla- nnda göz dolduruyor. thmale gelmez. Tasvir: Giderek duzelen formu ile yarışın önde isimlerinden. Şahin 116: Sürpriz şansına sahiptir. Kıryunt: Bu grupta yine şanslıdır. Altınordu: Her yarı- şı bir öncekinden daha iyi. Büyükbaba: Kalite safkan, bir yarış görüp daha iyi duruma geldi. Kazanacağını varsaytyonız. Bo- ğaziçi: Ciddi hazırlıklan var. Ihmale gelmez. Tunçpınar: İdeal mesafesinde koşuyor. llk şansa sahiptir. Varol: önde rahatsız edilmezse tabela yapar. Tosoğlu: Son üçüncülüğü ile düzelme yo- lunda olduğunu gösterdi. ÂLTILIGANYAN 1 1 1 4 8 2 10 5 4 11 2 3 6 4 tZMlR PROGRAMI 2. KOŞU: (Şarth) 3 ve Yuk. Ingilizler Saat: 14.30 24.000.000 * * • 1. Bod Guard • * 2. Renan 3. Rusty 4. Müflis • 5. Viva Zapata 6. Macstro I 3. KOŞU: (Şarth) Saat: 15.00 17. * * * 1. Prestige 2. He-Man 3. Taipan • • 4. Fidelia 5. Aprfl-Joy * 6. Seninim 7. Yazgı 4. KOŞU: (Şartlı) 64 62 60.5 60 60 56 TL. H.Karataş S.Boynu Kadir(M) A.Atçı (M) Akın Tınay 3 Yaşh Ingilizler 000.000 61 56 58 56.5 55 55 52.5 TL. H.Karataş (M) S.Akdı Z.Mutln Akın S.Boynu A.Atçı Ş.İDİS B Grubu Araplar Saat: 15.30 12.000.000 * * * 1. Kırtay I * 2. Kıryunt 3. Üçiimüz * • 4. Şahin 116 5. Erdalbey 6. Arzv IV 7. Kaynarnan 8. Perçem 9. Sevin * * 10. Tasvir 5. KOŞU: (Şarth) 58 57 57 56.5 56 55 55 53 51 52.5 TL. Tınay Akın H.Ynce H.Kaya S.Boynu (M) R.Manav (M) Z.Mutln Z.Temuçin t.Eser H.Karataş C Grubu Araplar Saat: 16.00 12.000.000 1. Hasandede • 2. Tolgam * • 3. Alara * * * 4. Altınordu • * 5. Arzum m 6. Eray I 7. Rıdvan I 8. Çerkezkın (Alara ve< 6. KOŞU: (Handikap) Saat: 16.30 17. 1. Sam Amca 2. Muska 3. AKuisah • 4. Ahay IV * * 5. Bofaaçil 6. Mermi 7. Sedam • * • 8. Büyükbaba 9. AMırma Gönül 10. Akkenl • * 11. Tnnçpmar 12. MesudiyegüzeU 13. Evita 14. Oyacan 15. Selcan 56.5 55 59 55.5 55 53 53.5 50 Perkezkızı TL. H.Karataş l.Eser (M) S.Boynu Akın Ali Rıza Z.Temuçin Z.MuÜu (M) R.Aydogdn eküridir.) A Grubu Araplar 000.000 59.5 60 59 57 57 56.5 56 55 55 54 53 49 47 46 45 TL. B.Tosnn A.Atçı Z.MBÜD (M) M.Gökçe Tınay (M) S.Boyraz Akın R.Manav Y.Atçı H.Kaya H.Karataş (M) t.Eser Z.Temuçin Şlbis Ü.Bozkurt 7. KOŞU: (Handikap) A Grubu Araplar Saat: 17.00 24.000.000 TL. (KUM) 1600 M. 2 (357) 4 (121) 5 (161) 1 (224) 3 (321) 6 (055) (KUM) 1600 M. 3 (411) 2 (331) 7 (213) 1 (242) 6 (425) 5 (329) 4 (352) (KUM) 1600 M. 9 (355) 7 (331) 2 (843) 10 (546) 8 (134) 5 (900) 4 (822) 3 (000) 1 (403) 6 (311) (KUM) 2000 M. 5 (363) 4 (018) 1 (262) 8 (221) 6 (352) 2 (906) 3 (255) 7 (644) (KUM) 1400 M. 4 (559) 6 (406) 2 (743) 8 (697) 3 (279) 5 (600) 11 (100) 1 (154) 14 (690) 13 (666) 7 (653) 15 (495) 10 (800) 12 (500) 9 (559) (KUM) 1400 M. * • 1. Torbalur 2. Handan I Varol I Söslöihsan Tayga Tosoğlu Osmanak I Varol tzzet Aral MeUke XIII UgnrS6 Sambey Kan Can San 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. 61 57 59 57 56 54 53 S.Boynu t.Gülbodak H.Kaya (M) H.Karataş Akın(M) Tınay (M) — A.Atçı 54.5 l.Eser (M) 51 Z.MuÜu (M) 50 R.Aydın S.İbiş H.Ynce (M) R.Manav 13 (242) 9 (564) 1 (235) 3 (476) 4 (090) (783) TARTIŞMA 47 47 46 6 (159) 5 (581) 8 (124) 11 (853) 12 (657) 7 (497) 10 f307) \ssa orman mühemfsteri Bizler orman mühendıslen bölümü mezunu, askerliğini yapmış, 3-4 yıldır işsiz olan orman mühendisiyiz. Orman mühendisleri ülkemizde yalruz Orman Bakanlığı bünyesinde çalışabilmektedir. Özel sektörde çalışma olanağımız bulunmamaktadır. Çevre sorunlannın giderek arttığı, orman varlığının azaldığı, yeşil alanlann daraldığı üikemizde ormancılığa ve orman mühendısliğı mesleğine pek önem verilmemektedir. Genelde, bu mesleği seçmiş olanlar, doğayı seven, onunla iç içe olan, taşrada yetişmiş, maddi durumu iyi olmayan veçalışmak zorunluluğunda bulunan arkadaşlardır. Haliyle askerliğini yapmış, evlenmiş, ev geçindirme ve ailesine bakmakla yükümlü olanlar orman işletme müdürlûkierinde, "yevmiyeli işçi mühendis" olarak çalışmaktadırlar. Geçıci yevmiyeli mühendis olduklanndan kendilerine işçi gözüyle bakılmakia, yetki vesorumluluk konulannda çeşitli problemlerle karşılaşılmakta, dolayısıyla biz orman mühedislerini psikolojik olarak etkilemektedir. Buna mukabil Orman Mühendisleri dergisinın 1991 yılı sayılanndan birinde, o günün personel daire başkanımız kalkıp kadrolu mühendislerle. yevmiyeli mühendisler arasında bir farkın (ücret vb.) bulunmadığını dile getirebilmektedir. Genelde yevmiyeli mühendisler 3-4 ay çalışünhp ödenek yokluğu bahanesiyle iş akitleri askıya alınmaktadır (işten çıkanlmaktadır). Son yıllarda Orman Bakanlığı. orman mühendislerini periyodik olarak (2-3 yılda bir) işe alırken bir sınava tabi tutmaktadır. Ormancılıkla hiçbir ilgisi olmayan bu sınav ve sorulan tüm orman mühendisleri adına kınıyoruz. 1989 yılında açılan sınavda askerlik şarunın olduğu belirtilerek bir miktar eski mezun mağdurolmuş arkadaşlanmızişlendirildi. Bu şekildeki bir uygulama, gelecekte sıra bize de gelecek düşüncesiyle sınavı kazanamayan çoğu arkadaşımızı üzmemiştir. Ancak 1991 yılının sonlanna doğru açılan sınavda ise askerlik şartına bakılmaksızın bir haksızhğa meydan verilerek mağdur olmuş arkadaşlar değil yeni mezun torpilli arkadaşlann bazılan işe alınmıştır. Ülkemizdeki orman işletme müdürlüklerine bağlı orman işletme şefliği kademesindeki açıklar azımsanmayacak boyutlardadır. Buna rağmen 700-800 civanndaki bir orman mühendisi kitlesi. Orman Bakanlığı tarafından işealınmayı beklemektedir. Yeni hükümetimizin Orman Bakanı Sayın Vefa Tanır. bir televizyon programında bakanlığının yeni kurulmuş bir bakanlık olduğunu, bünyesinde4 genel müdürlüğün bulunduğunu. taşra teşkilaürun örgütlenebilmesi için şu anda mevcut orman mühendislerinin hepsini en kısa sürede işe alacaklannı belirterek bizleri biraz da olsa ümitlendirmiş, fakat hâfa bir atılımda bulunmamıştır. Orman mühendisleri işealımlannın belirli birsistemeoturtulmasını istiyoruz. Şöyle bir sistemin uygulanması konusunda hemfikiriz: İşe alınmada mezuniyet yılı ve mezuniyet derecesine bakılarak en eski mezun olan arkadaşan ilk olarak işe alınmasını, aynı vıl mezun olan arkadaşlardan da diploma derecesi en iyi olandan en düşük olana kadar sırayla alınmasını istiyoruz. ŞERtMDE?dZ İstanbul Festivalin ardımfan 4 Ankara Uluslararası Film • Festivali'nin son günündeyiz. Festivalin kjsâfilmyanşması üzerine bir söyleşide, izleyicilerin ve kısa fümcilerin eleştirilerini dinleyecek olan "Kısa Film Jürisi'masadaki yerinialdı. Keyifli bir toplantı olacağa benziyordu. Ama... Kısa fılmciler ve kısa fılmseverler, eleştirilerinijüri üyelerine yönelteceklerdi. Açış konuşmasının üzerinden on beş dakika geçmesine rağmen hâlâ konuşanjüri sözcüsü Yavuzer Çetinkaya, söz isteyen bir kısa filmciyi azarladı. '"Sus! Sözümü kesme! Şu anda ben konuşuyorum. Zaten bir saat zamanımız var!" Ey sayısı yüzelliyi aşan konuk! Ey kısa fılmci! Sana yanm saat gibi bir saat yetmez mi ki bir sinema doktoruna terbiyesizlik ediyorsun. Aynca dayak yemediğine de şükret. Belgesel birincisi İzmir. Izmir'de, Izmir'in Kemeraltısı, asansörü ve bunun gibi yerine magaza vitrinleri ve defıleler belgeleniyordu. Hem de kâh kavga edip kâh muhabbetleşen iki sevgiii back-graund'unda. Jüri, tabii ki oyunu Izmir'e kullanacak. Sinema dilini bir belgeselde nasıl kullanacağını gösteren Kazlıçeşme'ye değil. Jürinin bu filmi ödüllendirme gerekçelerinden biri de şu: 'Belgeselde ahşılmışın dışına çıkıp göriintü üzerine bir konuşma metni yerine şarkılar eşlenmiş, İzmir şarkılarlaanlatılnuş.' Bir örnek: Görüntüde Agora harabeleri süzülürken,jürinin sözünü ettiği şarkılardan biri kulaklanmızı okşuyor: "Burası Agora Meyhanesi..." Ey yönetmen, sinema diliyle ne işin var? Kazlıçeşme'yi anlatırken görüntülerin arkasına bir "Mayadağdan kalkan kazlar" şarkısını eşleseydin ya! Sohbet sırasındajüri üyesi Faruk Kalkan diyor ki: "...Zaten insan niye kısa film çeker? Tabii ki, ileride uzun film çekebilsin diye." Eh! Burada bizim hissemiz de şu oluyor: Nâzım Hikmet hâlâ yaşıyor olsaydı. şiir, öykü derken bir gayret daha, şimdi roman yaayor olması gerekecekti herhalde. Bu söyleşiden bir gün önce festival yüriitme kurulu bir soru üzerine şöyle diyordu: "Evet, kısafilmjürisinde kısa tilmci var. Hem de üç kişi." Bu üç kişiden birinin de bize Nâzım'ı anımsatan üye olduğunu biliyor muydunuz? ŞİRVAN GÜNERİ Ankara BİR ZAMANLAR Bizdegünlük gazetelerin satışı niçin yükselmez? - Bu sayfayı okudum, lütfen çevirinizde ikincisayfaya da bakalım; ödenecek maaşları vazıyor mu? Ahmet Rîfkı Âydede / 20.3.1922 Alüdaûstöde bir mi yerin? Yeraltı ordusu demeliyiz onlara. Karanlıkla, hastahkla, cehennem dipleriylesavaşıyorlarçünkü. Her gün kendi mezarlanna inip çıkıyorlar. Bir gün oraya gömüleceklerinden korkuyla, ağırbaşlı, kabullenmiş, bilgece bir sessizlikle. Boğaz'da kim düşünür, boğulan 20.000 koyuna ' birerad venp bir vetat ve "teşekkür" ilaruyla gazetede onlan anmayı tek tek? Neden meçhul koyun anıtı yanşması açmaz kimse? Mimarlar bu olaydan esinle bir "yüzer mezarhk projesi" geliştirmeyi düşünmezler mi? Yeraîtı ordusu ve kurbanlan demeliyiz onlara. Ölenlere şehit demeyedevam edelim, yaralılara gazi unvaru verelim lütfen. Koyunlarda sofralanmız için bir seyriisefer sırasında öidüklerinden onlara da birer liyakat unvanı düşünebiliriz. Yer üstündekileri aşağıdakiler pek ilgilendirmiyor. Koyun ya da insan. bizim için yüzeydekiler ilgiye değer. Yaşayanlar ve üginç olanlar için eylemleryapabiliriz ancak. Yok olmalanna üzülürüz de yaşatmayı bilemeyiz. tLHAN DURUSEL İzmir Ekonomik gelişmeleri anlamak Türkiye, göriinürdeki tüm "açılma" izlenimine karşın, bir süredir kendi ıçine kapanarak yaşıyor. Çünkü dünyada özelükle ekonomik gelişme göstergeleri ülkemiz için önemli sayılabilecek nitelikler taşırken bu durumun gerektiği gibi değerlendirilemediği gözleniyor. Türkiye'de yüksek enflasyon ve büyük ölçüde bozulmuş gelirdağılırnı ile yüksek oranlı işsizlik. gelişmiş ülkelerdeki birçok gelişme eğiliminin gözden kaçınlmasına yol açıyor. Batı Avrupa ve Amerika"da enflasyon oranırun düşüklüğü, Türkiye'deki birçok cevreye göre bu ekonomilerin başanlı ve etkin olduklannın bir göstergesi sayılıyor. Gerçekten de ilk bakışta bu görüşe katılmamak olası değil. Yıllardır % 7O-80"lik enflasyon ortamında yaşayan ve bu oranı tüm çabalara karşın düşüremeyen bir ülkenin insanlanna yılhk % 3-4'lük. aylık ise binde 5-6'lık fıyat artışlan sanki "cenneti" anımsatıyor! Avrupa Topluluğu üyesi ülkelerde 1991 yılı orta)amafiyatartışının% 4.8 olduğu doğrudur. Aralık 91 'de de fiyatlaryalnızca binde 1 artış gösteımiştir. Amerika Birleşik Devletleri'nde ise yaklaşık aynı oranlarda dolaşan birfiyatartışı söz konusudur. Ancak bu düşük enflasyon, Türkiye'de sanıldığı gibi "istenilen" bir sonuç değildir. Çünkü kapitalizmin ekonomik işleyişi içinde, bunun birbedeli vardır: Ekonomik durgunluk (resesyon) ve yüksek oranlı işsizlik. Örneğin, Almanya'da % 4'lük yılhk enflasyona karşılık % 7'ye doğru yükselen bir işsizlik sorunu bulunmakta... Üstelik, sendikalar ücret aruşı isteklerini % 10'lara doğru tırmandınyorlar. İşsizlik oranı Fransa veltalya'da % 10'a, İspanya'da % 15'e, İngiltere'd.e % 9'a ulasmıs bulunuyor. Clkeler ve uluslararası kuruluşlararalannda toplanarak sorunlara çözüm yollan anyorlar. IMF, OECD ve Dünya Bankası, bu ekonomilerin ancak 1993'tebunaumı aşabileceğine ilişkin değerlendirmeler yapmakta. Aslında uluslararası kapitalizm. iktisat biliminin öğrettiği bir gerçeği yaşıyor. Ya yüksek işsizlik ve düşük enflasyon; ya da düşük işsizlik ve yükselen fiyatlar. Bunun tersi birkezyaşanmıştı. Bir yandan j'üksek oranlı enflasyon, öte yandan yüksek oranlı işsizlik: kısaca, durgunluk içinde enflasyon (stagflasyon). Gelişmiş kapitalist ülkeler 1970'li jallarda yaşadıklan bu bunalımı, şimdi başka bir bunalımla •'aşmış" göriinüyorlar. Bunun yolu da sistemin doğal dinamiği içindeki bunalım biçimlerine geri dönmek oluyor. Türkiye'deki durum ise "gelişmiş ülkelerin 1970'li yıllarda yaşadıklan" durgunluk içinde enflasyonun özelliklerini gösteriyor. Günümüzde. gelişmiş ülkeler doğal bir evrimi sürdürüyor: 1993'tenbaşlayarak işsizlik belki düşecek. ancak fiyatlar genel düzeyi yükselecek. Bu ülkelerde 1993'tenbaşlayarak % 10-15'lere varanfiyatartışlan beklenmelidir. Türkiye, ekonomik bağımlılık ilişkisi içinde. bu sürece yaklaşık yüzde 70-90 arasında bir enflasyon içinde girecektir. Her şey yolunda gitse bile Türkiye'nin. gelişmiş ülkelerdeki bu değişimden etkilenmemesi olası değjldir. Ülke içinde iktisat politikalannda önemli birtutarblık gösterilirse, 1992yi %80'ler düzeyinde birfiyatartışı ile tamamlayabilecek gibi görünen Türkiye'nin. 1993'tedışetkiler dolayısı ile % 100'leri aşan bir fıyat yükselişineyönelmesi ağırlıklı bir olasıbktır. Batının bugün yaşadığı düşük enflasyon oranına "hayran hayran" bakarak önemli sonuçlar doğurabilecek ekonomik gelişmeleri gözardı etme yanılgısına düşülmemelidir. ÜZEYfRATAMAN Las Petkim-îş Sendikası Araştırma Uzmanı VAN Er cinnet getirdi: 2 subay şehit AA (Van) - Van'ın Çatak ilçc- sine bağh Atlılar köyü Büyüka-"' ğaç mezrasında cinnet getiren jandama erin, yatakhaneye attı- ğı el bombasının patlaması so- nucu, 2 astsubay öldü, 2 astsu-; bay da yaralandı. Edirülen bilgiye göre diln sa- bah saat 05.00 sıralarında Me- tin Özdemir adh jandarma eri, Atlılar köyü Büyükağaç mezra- sında bulunan jandarma kara- kolunun astsubay yatakhanesi- ne el bombası attı. Olayda, jan- darma astsubay çavuş Yüksel Yörükoğlu (21) ile jandarma ast- subay çavuş Osman Akçay (21). yaşamını yitirirken, jandarma astsubay çavuş Taner Yörük ve jandarma astsubay çavuş Ah- met Yurdakul da yaralandılar. Yaralı astsubaylann Van Devlet Hastanesi'nde tedavi altına aün- dığı, jandarma er Metin özde- mir'in de tutuklandıgı bildirildi. Hastanede tedavi altma alı- nan yaralı astsubaylann sağlık durumlanrun iyi olduğu, olay- la ilgili soruşturmanın surdügü belirtildi. Faciaya • (Baştarafi 1. Sayfada) üzerinde yükseldiğini belirti- yorlar. Bu nedenle kent, birinci de- rece deprem bölgesi sayılıyor. Erzincan'da yönetmelikJere uy- gun inşaat normlarının geçerli olması gerekiyor. Ancak Erzin- can'da çok katlı binaların, hü- kümet konaklannın, yapüanrun hanlann yıkılmasını yorumla- yan bilim adamlan, 'felaketin büyümesinin nedeni, bölgenin bilimsei tanırruna uygun binala- nn yapıhnamasıdır" diyor. İTÜ öğretim üyesi Celal Şen- gör, "Ülkemizde en tepeden en alta kadar, Cumhurbaskaru, Başbakan ve en ait kademeye kadar, bilimi kimse ciddiye almıyor" yakınmasında bulun- du. Şengör, "Bilimin verilerine göre hareket edilseydi, bugün kimse felaketin büyüklüğünü Allah'ın takdiri olarak nitelendirmezdi" dedi. İTÜ Je- ofızik ve Genel Jeoloji bölüm- lerinden öğretim üyelerinden iki grubun bugün Erzincan'a yola çıktığı ve deprem mekanizması- mn oluşumunu inceleyeceği bil- dirildi. Kuzey Anadolu fay hatta Kuzey Anadolu fay hatü, Er- zincan'dan geçerek İstanbul üzerinden Tekirdağ'a doğru uzanıyor. Ketin'e göre bu fay yanal atılımlı bir fay ve fay bo- yunca tüm orta ve Batı Anado- lu Kuzey Anadolu'ya nazaran batıya doğru hareket ediyor. Bu 'Anadolu Bloku' Doğu Anado- lu fay hattıyla sırurh. Bu deprem kuşağında sık sık depremler ol- duğu biliniyor. Deprem nasıl oluyor? Deprem, yerküre yüzeyinin altında oluşan çöküntü veya çatlama nedeniyle oluşan sarsın- tı dajgalannın sonuçlandır. Bu dalgalar olay merkezinden çok uzaklara kadar yayılırlar ve bu nedenle de depremler, çöküntü- nün şiddetine göre oldukça ge- niş bir alanı kapsar. Yer sarsıntılan aslında, yerin kabuğunda veya mantosunda oluşan zorlanmaları gideriyor. Bu zorlanma, kaya kütlelerinin dayanma gücünü aştığuıda, olu- şan çatlama ve çöküntülere dep- rem diyoruz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle