Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
artırımına karşı çıkmasının sebebi, bu boru hattının mevcut işleme şemasına göre zarar getiren bir boru hattı olmasıdır. Üstelik Rusya topraklarından geçen boru hatlarıyla taşınan petrol ve doğal gaz arasındaki temel fark, petrolün sahibini değiştirmeden Rus topraklarından geçmesidir. Rusya sadece transit ücretini alabiliyor ve Rusya’ya göre bu ücret de yeterli değildir. Doğal gazdan farklı olarak TengizNovorossiysk’den geçip Novorossiysk’e ulaştıktan sonra bile Kazak petrolü, Kazak ve Kazakistan’da faaliyet gösteren yabancı şirketlerin malı olmaya devam ediyor. Rusya’nın bu noktadaki kaygısı, Kazak petrolünün istemediği yönde, mesela AB’nin ve Ukrayna’nın şiddetle savunduğu OdessaBrodı boru hattına yönelebilmesidir. Bugün gelinen aşamada Novorossiysk’ten tankerlerle doldurulacak olan Kazak petrolünün bir kısmının BurgazDedeağaç boru hattı projesi için ayrılmış olduğu söylenebilir. Kalan miktarın nereye yöneleceği ise Türkiye açısından önemli bir konudur. Zira SamsunCeyhan petrol boru hattının doldurma garantileri halen alınabilmiş değildir. Üstelik Hazar petrolünün Avrupa enerji piyasasına taşınması için planlanan boru hattı projelerinin BurgazDedeağaç, OdessaBrodıGdansk ve SamsunCeyhan’dan ibaret değildir. Kazakistan’ın amacı, transit ülkelerde rafineriye sahip olup, işlenmiş petrol ürünleri piyasasına girmektir. Bu konuda Türkiye ve Kazakistan arasında görüşmelerin yapıldığı biliniyor. Ancak bu görüşmelerin şimdiye kadar başarıya ulaşmamasına karşılık, Kazakistan son dönemde bazı eski Doğu Avrupa ülkeleriyle başarılı görüşmeler yürüttü. Bu görüşmeler sonucunda Kazakistan’ın Kazmunaygaz şirketi, Romanya’da iki rafineriye ve Avrupa ülkelerinde 630 benzin istasyonuna sahip olan Rompetrol Romanya petrol şirketinin yüzde 75’ine sahip oldu. Ayrıca Kasım 2007 Nazarbayev’in Romanya ziyaretinde Kazakistan’ın KöstenceTrieste boru hattı projesine katılmak istediği ifade edildi. C S TRATEJİ 9 yapımına bağlantı kurulmuş olacaktır. Bunun gibi, bölgenin ilk alternatif doğal gaz boru hattının da Çin’e uzanması bekleniyor. Türkmen kaynaklarına göre TürkmenistanÇin doğal gaz boru hattının Türkmenistan kısmının yapımı Ağustos 2007’de başladı. Boru hattının Türkmenistan’dan Özbekistan’a, arkasından Kazakistan ve Çin’e uzanması planlanıyor. Bu boru hattının 40 milyar metreküp kapasiteli olması ve 30 yıl boyunca Türkmenistan’dan yılda 30 milyar metreküp gazın Çin’e iletmesi bekleniyor. Boru hattının 2009’un sonunda bitmesi planlanıyor. Halbuki, Hazar kıyısı boru hattının tamamlanması için bile Rus kaynaklarına göre 2010’un sonunun beklenmesi gerekiyor. Üstelik Çin’in planı, sadece Türkmen gazını değil, aynı zamanda Özbek ve Kazak gazını da almaktır. BP’nin 2007’deki değerlendirmesine göre 2006 itibariyle Türkmenistan, Kazakistan ve Özbekistan’ın kanıtlanmış doğal gaz rezervleri sırasıyla 2,86; 3 ve 1,87 trilyon metreküptür. Üretime baktığımızda ise Kazakistan’ın rezervine göre oldukça düşük yaklaşık olarak 24 milyar metreküp ürettiği görülecektir. Halbuki Türkmenistan ve Özbekistan üretimi 2006’da 62 ve 55 milyar metreküptü. Daha farklı rakamlara göre 2007’de Özbekistan, yaklaşık olarak 62 milyar metreküp doğal gaz üretti. Her ne kadar Kazakistan ve Özbekistan şu anda ürettikleri doğal gazın çoğunu kendileri tüketseler bile, gerekli yatırımların yapıldığı takdirde bu ülkelerin de önemli miktarda doğal gaz ihraç edebilecekleri tahmin ediliyor. Bugünkü manzaraya bakılırsa, Kazak ve Özbek doğal gazının Rusya’dan sonra ilk bölge dışı tüketicisi Çin olacaktır. Her ne kadar Batı’dan bakıldığında Çin yönü, Rusya yönüne gerçek bir alternatif olarak değerlendirilmese de, Türkistan devletleri açısından aynı şeyi söylemek mümkün değil. Bugün ŞİÖ çerçevesinde olsun, ikili ilişkiler bazında olsun bölgede alttan alta devam eden ÇinRus rekabeti, Türkistan devletlerinin hareket ve pazarlık alanını genişletiyor. Resmi açıklamalara yansımasa da, Rusya da, Çin’in bölgedeki artan ekonomik varlığına endişeyle bakıyor. Aslında bu endişeyi bölge ülkelerinin kendileri de taşımıyor değiller. Ancak bu endişeler daha çok uzun vadeyle alakalı olduğu için, bugün Çin ile işbirliğinden elde ettikleri kazançlar öne çıkıyor. Uzun vadeye dönük olarak Çin’in muhtemel nüfuzundan (ve mevcut nüfusundan) duydukları endişelerin giderilmesi açısından ise Türkistan devletleri, hem Rusya ile yakın ilişkileri sürdürüyor hem de mümkün olduğunca çok devletle yakın ilişkiler kurmaya çalışıyorlar. Ancak diğer devletlere nazaran Rusya’nın özelliği, Rusya’nın sınırdaş olması ve ileride muhtemel Çin tehdidi karşısında Türkistan devletlerine güvenlik sağlayabilecek tek ülke olarak algılanmasıdır. Türkistan devletlerinin güneyden algıladıkları radikalizm tehdidinin savuşturulması açısından da Rusya’nın bu açıdan algılandığı ve bu yüzden Türkistan devletleri ile Rusya arasında aktif güvenlik işbirliğinin yaşandığı söylenebilir. Bölge kaynaklarının Rusya üzerinden aktarılmasına gerçek alternatif ise yine Batıdan değil doğudan, yani Çin’den geliyor. Çin, Kazakistan’dan petrol alıyor, Türkmenistan’la gaz boru hattı anlaşması yaptı, inşaatı sürüyor. Bölge devletleri Çin’in nüfuzundan ve nüfusundan çekinseler de ekonomik olarak şu anda Pekin’e ‘hayır’ diyemiyorlar. Orta Asya üzerindeki etkisini sürdürmektir. Diğer bir amaç da, Rusya’nın doğal gaz üretimiyle ilgili yaşadığı sorunlarla ilgilidir. Enerji uzmanlarına göre Rusya’nın Avrupa ülkeleriyle yaptığı anlaşmaları gerçekleştirebilmek için Türkistan doğal gazına acil ihtiyacı vardır. Ayrıca Rusya, Hazar geçişli proje için başlıca engel olarak Hazar statüsünün belirlenmemiş olmasını öne sürüyor. Teorik olarak bu engel Türkmenistan ve Azerbaycan arasındaki anlaşmayla çözülebilse bile, pratikte böyle bir anlaşmanın sağlanıp da Hazar’ın altından boru hattının yapımının başlanması, İran açısından hayati, Rusya açısından da büyük bir güvenlik riskini beraberinde getirir. Hazar kıyısı boru hattı konusunda yapılan anlaşmanın sağlanması uğruna Rusya’nın taviz verdiği görülüyor. Bu tavizlerle Türkistan enerji kaynaklarının ihracatı bir süre daha Rusya’nın kontrolünde olması sağlanacaktır. Ancak bölgede rekabetin bu anlaşmayla bitmediği açıktır. Son kertede Türkistan devletlerinin politikaları çoklu boru hatlarına dayanır. Bu amaca dengeli ve çatışmasız bir şekilde, bölgede gereksiz gerginlikleri çıkarmadan ulaşmak istiyorlar. Elbette Türkistan devletlerinin alternatif boru hatlarına olan ihtiyaçları bir gün karşılanacaktır. Ancak ortaya çıkacak olan alternatif boru hatlarının illa Batı ülkelerinin savunduğu Hazar geçişli boru hattı şeklinde olması kesin değildir. Üstelik Türkiye bile, artık Hazar’ın altından değil de, İran üzerinden Türkmen gazının Avrupa’ya ulaştırılmasının daha mantıklı olduğunu savunmaya başladı. Bu proje bir alternatiftir. Hayata geçmeye başlayan başka alternatifler de mevcuttur. JEOPOLİTİK ETKİ Türkmenistan ve Kazakistan açısından Hazar geçişli boru hattı (petrol ve doğal gaz) projelerinin gerçekleştirilmesi, bağımsızlıklarını önemli ölçüde pekiştirecektir. Ancak aynı zamanda bu projelerin siyasi riskleri de çok yüksektir. Bu aşamada Kazakistan’ın en fazla yapabileceği, BTC’ye tankerlerle yapılan petrol sevkıyatının artırılmasıdır. Türkmenistan ise Hazar geçişli boru hattı projesi için doğal gazını kendi sınırında satmaya hazır olduğunu bildirmişti. Bu aşamada Türkmenistan ve Kazakistan bu projeyi başlatma gücüne sahip değiller. Hazar geçişli proje büyük ölçüde bölge içi ve dışı büyük devletlere kalmış bir iştir ve bu konudaki gelişmeler onlar arasındaki dengelere bağlantılı olarak gelişecektir. Türkistan devletleri açısından Hazar geçişli boru hattının siyasi riskleri, Rusya ve İran’ın takınabilecekleri tutumla ilgilidir. Rusya’nın amacı, ALTERNATİF ÜRETEN ÇİN Batı ve Türk medyasında Türkistan enerji kaynakları için süren rekabet konusunda daha çok birbirlerine alternatif Batı ve Rus projeleri konu edilse de, Türkistan devletleri açısından bakıldığında bölgede ilk alternatif petrol boru hattını gerçekleştiren Batı ülkeleri değil, Çin oldu. 20 milyon ton kapasiteli KazakistanÇin boru hattının ikinci aşamasının