03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

16 C kitap OKUDUĞUM KİTAPLAR KULE CANBAZI SUNAY AKIN 4 NİSAN 2008 CUMA 40 yıl önceki kehanet!.. yıldızlarını tek tek / Çaresiz bir bayrak boşluğa /Saldırıyı televizyon ekranından gördüğüm an, “Vay be, bumerang geri döndü” demiştim. Avustralya yerlilerinin fırlattığı bumerangın, atıldığı yere geri dönmesine benziyordu uçaklarla yapılan saldırılar. 11 Eylül saldırısı sonrasında bir sabah, Cumhuriyet gazetesini açınca sevgili dostum Zafer Temoçin’in aynı düşünceyle uçakları bumeranga benzettiği karikatürünü görünce hiç şaşırmadım. Bunu ona ben mi söylemiştim?.. Hayır, sadece aklın yolu birdi!.. Buna futbolda “oyunu okuma” derler. Siz saha içinde doğru yerde duruyor ve oyunu sıkı takip ediyorsanız, atakların gelişimini görebilirsiniz. ALECİNİN EN VEFALI DOSTU İri cüssesiyle kaleyi kapatan Rus kaleci Lev Yaşin, şut atacağı bir açık vermezdi rakip oyuncuya. O denli seviliyordu ki, futbolu birkaç kez bırakmasına rağmen taraftarın isteğiyle eldivenlerini giymek zorunda kalmıştı. Tek dev adam Yaşin, 2 Temmuz 1967’de, Turgay Şeren’in jübilesi için “Mithatpaşa Stadı”na gelen dünya yıldızları arasındaydı. Yaşin, veda maçının oynanacağı günün bir gün öncesinde, duygularını şöyle anlatır Halit Kıvanç’a: “Şu anda Turgay’ın hissettiklerini, kusura bakmayın ama siz yeteri kadar anlayamazsınız. Onu sadece ben anlayabilirim. Çünkü onun yaşadıklarını ben de aynen yaşadım. Yarın bir futbol kalesinin önüne son kez geçecek. Bunun ne demek olduğunu, o kaleye yıllarını vermiş ben anlayabilirim. Bilmezsiniz, o üç direği… Kalecinin en yakın, en vefalı dostudur onlar… Derdini onlara anlatır bazen kaleci.” 90 dakika sahada olup arkadaşlarına bir kez olsun sırt dönmeyen tek oyuncu kalecidir… Ve İlhan Selçuk, Cumhuriyetin, 1923 devriminin kalecisidir… Bir kez olsun sırt çevirmemiştir Atatürk ilkelerine, devrimlerine… Gecenin karanlığında alıp götürdüler koca çınarı… En büyük hakem olan “tarih” çaldı düdüğü: “Ofsayt!..” Metin CELAL ‘Konuk Ülke Türkiye’ Leipzig’de Almanya’nın Frankfurt’tan sonra ikinci büyük kitap fuarı olan Leipzig Kitap Fuarı bu yıl 17. kez yapıldı. Bach, Schumann, Mendelssohn gibi ünlü bestecilere, Goethe, Schiller gibi yazarlara ev sahipliği yapmış Leipzig, müziğin ve kitabın kenti. İkinci Dünya Savaşı’nda ağır bir bombardıman geçirmesine rağmen tarihi eserlerini korumuş, yeniden restore etmiş, yapmışlar ama şehir olarak pek güzel olduğu söylenemez. Yine de müzik ve fuarlar Leipzig’e önemli sayıda turist çekiyor. İstanbul’daki baharın sıcaklığının aksine çok soğuk ve kuvvetli bir rüzgârın estiği bir havada Leipzig’e ulaştık. İlk gözümüze çarpan da şehrin hemen her yerine asılmış bilboard’larda “Bütün Renkleriyle Türkiye” ibaresi ve “Konuk Ülke Türkiye” logosu oldu. ehrin içinde dolaşırken de sık sık “Konuk Ülke Türkiye”nin tanıtıldığı reklamlarla giydirilmiş tramvay ve otobüslere rastladık. Leipzig, Almanya’nın ticaret merkezlerinden. Dünyanın ilk fuarları burada yapılmış. Kitap fuarının geçmişi de yüzyıllarca öncesine, 1594’e gidiyor. Brockhaus, Teubner, Reclam gibi yayınevlerinin kurulduğu, Alman yazarlar ve yayıncılar için en önemli bir merkez olan Leipzig’in konumu Birinci Dünya Savaşı ile değişmiş. Savaş sonrası Yahudi kökenli Alman yayıncılar piyasadan çekilmek zorunda kalınca, Leipzig yayıncılığın merkezi olmaktan çıkmış. İkinci Dünya Savaşı sırasında yoğun bombardıman altında kalan kentte bulunan yayınevleri büyük zarar görmüş. Binalar yıkılmış, milyonlarca kitap yanmış. 1945’te yayınevleri ya kapanmış ya da şehri terk etmişler. Bu olaylardan sonra da Leipzig Kitap Fuarı önemini yitirmiş. Sosyalist dönemde fuar, Doğu blokunun en önemli kitap fuarı halini almış. Almanya’nın Sesi’nden Ayşe Tekin, fuarla ilgili yazısında, 1930 yılında Leipzig’deki 436 yayınevi ve 277 matbaada 230 bin Leipzigli çalıştığını belirtiyor. “Leipzig her zaman Frankfurt ile rekabet içinde, ama her zaman ondan farklı bir gündeme sahip oldu. İki Almanya’nın birleşmesinden sonra Leipzig Kitap Fuarı için de yeni bir dönem başladı ve telif hakları alışverişinin ağırlıklı olduğu Frankfurt’un aksine, Leipzig edebiyat ve yazara odaklandı” diyor. Leipzig Kitap Fuarı, 1316 Mart tarihleri arasında yapıldı. Fuar, şehrin biraz dışında ama tramvayla kolayca ulaşılabilen, çok modern bir yapı. Kitap fuarı dört büyük salonda, 63 bin metrekare alanda gerçekleştirildi. 39 ülkeden 2345 yayınevinin katıldığı Leipzig’in onur konuğu Hırvatistan’dı. 40 Hırvat yazarı okurlarla buluştu. Tam anlamıyla okura yönelik, okurla yazarı buluşturmayı, yeni yayınları tanıtmayı amaçlayan fuara dört gün boyunca müthiş bir okur akını yaşandı. Fuarı bu yıl 129 bin kişi ziyaret etmiş ki bu fuarın rekoru olmuş (geçen yılki ziyaretçi sayısı 127 bin). Leipzig Kitap Fuarı’nda yer alan hemen her yayınevi ya kendi standında ya da salonların çeşitli yerlerindeki toplantı alanlarında yeni kitaplarını tanıtıyor, yazarlar yeni kitaplarından bölümler okuyorlar. Aynı anda yüzlerce etkinlik gerçekleştiriliyor. Okurlar yeni kitapları tanımakla kalmıyor, istedikleri kitapları da her salonda kurulu dev kitapçı dükkânlarından satın alabiliyor. Fuarla eşzamanlı olarak Leipzig şehrinin kitapçıları başta olmak üzere, kafeleri, galerileri ve kütüphanelerinde de “Leipzig Okuyor” başlığıyla etkinlikler gerçekleştiriliyor. 1900 etkinlikte 1500 yazar, akademisyen sanatçı konuşmalar yapmış, kitaplarından parçalar okumuş. Şehir merkezinde dolaşırken birçok yerde bu etkinliklere şahit oluyorsunuz ki bir kitapsever için çok heyecan verici bir görüntü. Ş ew York’un siluetinde iki büyük “1” gibi duruyorlardı… Daha doğrusu ikisi yan yana “11” oluyordu… Tıpkı, saldırıya uğradıkları gün, takvim yapraklarında okunan “11 Eylül” tarihi gibi… Futbol kalesinden çok, rugby kalesine benziyordu Dünya Ticaret Merkezi’nin gökdelenleri… Yenilen gol de, kalenin kendisi kadar büyük oldu bu yüzden. Amerika bir anda üstüne hiç de uymayan “Barış, demokrasi, insan hakları” kostümünü çıkardı ve yerine savaş üniformasını giyiniverdi… Hemen, bir anda!.. Tarihin hiçbir döneminde “Barış” kostümü bu denli çabuk çıkarılmamıştır. Amerika’nın, son yıllarda içine girmek zorunda kaldığı demokrasi elbisesinden ne denli sıkıldığı, bu elbisenin kendine ne denli dar geldiği, yaptığı ani değişimle gün ışığına çıktı. Öylesine daralmıştı ki, insanlık tarihinde “düşman” belli olmadan savaş ilan eden ilk ülke oluverdi!.. Çıkardığı demokrasi elbisesi de Kore, Vietnam, Körfez savaşlarından dolayı yama tutmaz hale gelmişti zaten. Suçlu da karşısındaydı: Usame bin Ladin… Yani, terörde yıllardır USA’nın memuru olan Bin Ladin!.. N K güzel kitaplar ve TEDA çeviri desteği projesi kapsamında yayımlanan kitaplar sergilendi, edebiyatımızı tanıtan belgeseller gösterildi. Stand içinde oluşturulan konferans salonunda yazarlarımız okurlarla sohbetler yaptılar. Türkiye’nin Frankfurt Kitap Fuarı Konuk ülkesi olması kapsamında Almanya genelinden başlayıp fuar tarihinde Frankfurt şehrinde ve kitap fuarına odaklanacak olan etkinlik programı taslağı bir basın toplantısı ile başta Alman basınından olmak üzere uluslararası gazetecilere sunuldu. Ulusal Komite Eşbaşkanı Müge kompleksli bir dar görüşlülükten kurtarıp özgürleştirecek, hem de ülkemizin mevcut gücünün çok daha rahat görülmesini sağlayacaktır” dedi. Komitenin diğer eşbaşkanı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdür Yardımcısı Ümit Yaşar Gözüm programı tanıttı, Frankfurt’ta Türkiye’nin toplam 4.060 metrekarelik bir alanda tanıtılacağını söyledi. Fuar alanının birçok bölümünde Türkiye standları ve sergileri olacak. Yüz yayıncının standlarıyla yer alacağı Türkiye Ulusal Standı 800metrekare, kitapla ilgili sergilerin yapılacağı forum moderatör, koordinatör, 120 kişilik görevli, medya mensubu ve resmi heyet olmak üzere yaklaşık 1000 kişilik bir katılımla gerçekleştirilecek. Türkiye, tüm kültür ve sanatıyla Almanya’ya çıkartma yapmış olacak. Bu etkinliklerin hem Türkiye’nin imajı açısından etkisi olacağına, hem de turizm açısından ilgi doğuracağına inanılıyor. Bu proje Türk yazarlarının dünyaya tanıtılması açısından da büyük bir fırsat. Programda yer alan etkinlikler gerçekleştirildiğinde olumlu sonuçlarını da alacağımıza inanıyorum. “Leipzig Okuyor” etkinlikleri içinde Almancada kitapları yayımlanan ya da yıl içinde yayımlanacak olan yazarlarımız Aslı Erdoğan, Celil Oker, Ahmet Ümit, Mario Levi, Perihan Mağden, Türk kökenli Alman yazarı Feridun Zaimoğlu Türkiye standında ve Leipzig’de kitaplarından bölümler okudular, söyleşiler yaptılar. Yine stantta Tanıl Bora, Asu Aksoy, Reha Erdem ve Feridun Zaimoğlu’nun katıldığı “Avrupa’nın Taşrası, İnsanın Taşrası” adlı panel gerçekleştirildi. Etkinliklerin tamamı okurlardan ilgi gördü. 14 Mart akşamı Westin Hotel’de fuara katılan yayıncıların ve yazarların davetli olduğu Taksim Trio’nun konser verdiği ve Türk yemeklerinin sunulduğu bir Türk gecesi de beğenildi. Yani iyi başladık, umarım iyi de bitiririz. IFAT ILGAZ’IN KEHANETİ... Anımsayalım, nice şarlatan “medyum” adı altında boy gösterdi medyada. Gelecekten haber vermekle “ünlü” bu zavallıların kapısına kimler gitmedi ki, şarkıcılar, işadamları, generaller, politikacılar!.. Oysa bir ülkenin ileri görüşlü olan insanları şairleri, yazarlarıdır. Bunun en güzel kanıtı da, Rıfat Ilgaz’ın günümüzden tam 40 yıl önce, 1968 yılında yazdığı “Gökdelen” adlı şiiridir. Buyurun efendim, söz konusu şiiri siz de okuyun ve Nostradamus’u aratmayacak kehanete tanık olun: Yüzyıllara ışık tutan / Bir kadın kıyıda ağlamaklı / Yanaklarında öfke / Eteklerinde kan / Düşmüş gökkuşağı belinden / Güneyli bir coğrafyada / Çekmiş perdelerini gökdelen / Bir bayrak çırpınıyor / Takvimsiz bir kasırgada / Asya kıyılarında esen / Kitapların yazdığından / Da önce başladı fırtına / Düşürür R YAKIN BAKIŞ Konuk ülke projesi kapsamında desteklenen projelerden “Yakın Bakış”ın tanıtımı da fuar sırasında yapıldı. AlmanTürk Kent Yazarları Projesi 2008, Thomas Rosenlöcher (yazar), Özen Yula (yazar), Claudia HahnRaabe (GoetheInstitut İstanbul Müdürü) ve Metin Celâl’in (Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri) katıldığı, oturum başkanlığını Birgit Peter’in (Leipzig Edebiyat Evi) yaptığı bir toplantı ile sanat kanalı Arte’nin standında yapıldı. Arte, bu projenin basın sponsoru. Projenin Türkiye’deki eş ortakları Frankfurt Kitap Fuarı 2008/Konuk Ülke Türkiye Projesi/Ulusal Yürütme Komitesi ve Anadolu Kültür. Goethe Enstitüsü ve Almanya Edebiyat Evleri’nin (literaturhaeuser.net) işbirliği ile gerçekleştirilen proje kapsamında Jaklin Çelik, Şebnem İşigüzel, Sema Kaygusuz, Roni Margulies, Şener Özmen, Mahmut Temizyürek, Ayfer Tunç ve Özen Yula, Berlin, Frankfurt, Hamburg, Köln, Leipzig, Münih, Salzburg ve Stuttgart’taki edebiyat evlerinde birer ay kalacak. Bulundukları kentlerde okurlarla ve tabii yazarlarla buluşacaklar. Aynı şekilde Petra Morsbach Kars, Sabine Küchler Mersin, Sibylle Lewitscharoff Trabzon, Björn Kuhligk Eskişehir, Klaus Reichert Şanlıurfa, Franz Schulz Ayvalık, Thomas Rosenlöcher Diyarbakır ve Barbara Frischmuths Istanbul’da bir ay boyunca misafir edilecek. Yazarların şehirlerde tuttukları günlükleri tamamlandıkça Yakın Bakış’ın sitesinde yayımlanacak. Sonunda da projeye katılan yazarların günlüklerinden oluşan kitap Türkçe ve Almanca olarak yayımlanacak ve Frankfurt Kitap Fuarı’nda yazarların katılımıyla düzenlenecek bir etkinlikle okurlara sunulacak. ‘Altyazı’ filminin başarısı Kültür Servisi Efe Öztezdoğan’ın deneysel kurmaca kısa filmi ‘Altyazı’ Amerika’da Utah eyaletinde düzenlenen Park City Film Müzikleri Festivali’nde gümüş ödül kazandı. Geçen ay da “Accode Onur Ödülü”nü kaza Ergin Öztezdoğan, Alper Maral, Efe nan film, beş ayda İngiltere, İtal Öztezdoğan, Şebnem Kırcı, Gönül ya, Kanada ve Türkiye’de bir Güneş, Eşber Güneş. çok festivale katıldı. Lone Star Uluslararası Film Festivali, Rocı, Bambi ve Kadri Arslandoğan’nın bin Hood Uluslararası Film Festivaoynadığı filmin görüntü yönetmeni li, 19. Uluslararası İstanbul Film FesDylan Pank. tivali ve Yılmaz Güney Film FestivaFilmin senaristi, yapımcısı, yönetli’nde finalist; Indie Can Uluslararameni olan, kurgusunu da yapan Efe sı Film Festivali, Kısa Devre Film FesÖztezdoğan, konuştuğumuzda, filtivali, Fondazione Pistoletto Sanat min başarısından çok mutlu olduğuGalerisi ve Kunstenfest 0090’da özel nu ve bir sonraki tasarısı ‘İstanbul seçki olarak gösterildi. üzerine bir güzelleme’ diye nitelediFilm, ‘kaybetmişlik’ duygusu içinği “İstanbul Undressed” adlı deneydeki insanların başına gelen kötü sel filmi üzerinde çalışmayı sürdürolayların nedeninin belki de kendi düğünü söyledi. ‘Altyazı’, bu ay hataları olduğu üzerine. Film boyunAmerika’da Syracuse Uluslararası ca bağımsız dolaşan ‘m’ harfi konuşFilm Festivali’nde, Boston Undergmasız olan filmin iyelik ve kişi ekleriround Film Festivali’nde ve Buffalo ni öznel altyazılar olarak belirlemekNiagara Film Festivali’nde finalist te. Şebnem Kırıcı, Can Büyükkapanolarak gösterildi. TÜRKİYE KONUK ÜLKE Türkiye’nin Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı Konuk Ülke projesinin ilk etkinlikleri Leipzig Kitap Fuarı’nda gerçekleştirildi. Fuarda, “Bütün Renkleriyle Türkiye” konseptine uygun olarak düzenlenen Türkiye standında Türk edebiyatından başta Almanca olmak üzere yabancı dillere yapılan çeviriler yanında, Türkiye’yi tanıtıcı Gürsoy Sökmen “Bütün Renkleriyle Türkiye” konseptini tanıttı, “Kültürümüzü dünyanın dikkatine açarken hangi unsurun has Türk, hangi unsurun melez olduğu gibi bir tartışmaya girmek yerine, bu tarihi, bu iç içe geçişi öncelikle takdir etmeli ve şükranla karşılamalıyız. İnkârcı, savunmacı bir tutumla tarihsel paylaşımları, yüzyılların alışverişini görmezden gelmek yerine bu tarihe ve şimdi içimizde barındırdığımız çeşitliliğe sahip çıkmalı, hakkını vermeliyiz. Ne de olsa bugün her ülkeden öte ve fazla bir şekilde bu miras bizim topraklarımızda yaşatılıyor. Kültürümüzün zenginliğine içerdiği kimliklere sahip çıkarak, bünyemize katarak öne çıkartmak, bizi hem alanı 2.500metrekare, kültürel etkinliklerin yapılacağı açık alan Agora’da 600metrekare, Film Sinema Bölümü’nde 50metrekare, Çocuk Yayıncıları Bölümü’nde 60metrekare, Çizgi Roman Bölümü’nde 50 metrekare stand olacak. Proje kapsamında Almanya, Frankfurt şehri ve fuar alanında yapılacak etkinliklerin sayısı 265. 25 Sergi, 15 sanat etkinliği, 200 yazar okuması, 10 toplantı ve sempozyum, 15 davet yapılması öngörülüyor ki bu rakam geçen yıl Katalanya’nın yaptığı etkinlikten kat kat fazla. Konuk Ülke Projesi kapsamında yıl boyunca düzenlenecek etkinlikler Türkiye ve Türkiye dışından, 350 yazar, çevirmen, akademisyen, 320 sanatçı, 100 yayıncı, 110 küratör,
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle