30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Fikir ve eylem adamı, gazeteci, yazar Yunus Nadi llhan Selçuk unus Nadi'nin 26 Ağustos 1899'da Malumat Gazetcsı'nde yayınlanan yazısından bırkaç satir: "Gazetelerlmlzi baştan aşağıya okuyacak bir yabancı zannedcr ki furkler her şeyde gelişmişler ve kendileri için ihliyaç namına yalnız şlir, hayalal kalmış. Behey gafil!.. Nazarını uzaklara temdide hacel yok. Bir defa başındaki festen avagındakl fotine kadar butun giyim eşyası kimin imiş, nereden gelmiş, duşun de fllemi kuru hayalata sevkederek beyhude yorma!.." Bu ateşlı ve genç gazeteci, savaşımcı bir yürek taşıyor; daha sonra Yeni Gün Gazetesi'nı kuracaklır; Istanbnl düşman işgalı altına dübunce, Ankara'nın yolunu tutacakttr. Anılannda ılk günlerı şöyle anlatır: "Dun ukşamdan beri İslanbul'un işgalinden on bir gun ve Istanbul'dan hareketimizden allı gun sonra Geyve'de artık kendi selatnel ve emniyel muhitimizde bulunuyoruz. (...) Muhlelif manevralar ile lemin ettigimiz bu neliceden memnun ve artık >orgunlugumuzu dinlendirmeye hak kazanmış surette rahatız." Ne yorgunluğu? Ne rahatı? Yunus Nadi, çoluk çocuğunu tstanbul'da bırakmış, kutsal bir savaşımın ateşıne atılıyor 1901'de Abdülhamıt ıstıbdadına karşı dernek kurma suçundan üç yıla mahküm olan bu genç gazeteci, 1918'de Ingilızlere karşı yazdığı yazılarından öturu tutuklanacağını anlayınca Ankara'ya geçmeyı yeğlemiştır. Oğlu Nadir Nadi, ışgal altındaki Istanbul'da geçen günlerı, 55 yıl sonra şöyle anlatacaktır "Bir gun evimizi polisler bastı. Her yanı didik didik ediyorlardı. Dolaplan açıyorlar, bufeye bakıyorlar, tabak çanaga kadar her ş,eyi ortaya saçıyorlardı. O sırada babam sandık odasındaydı. Buyucek bir sandıgın içine glrmisti. Polisler sandık odasına da geldiler. Annem, babamın saklandığı sandıgın uslııne oturmuştu. Her yeri didik didik eden polislerin hicbiri de nedense anneme, kalkın hanımcfcndi, oraya da bakacagız demediler. O sırada birkaç lehlikeli gun geçirdik. Kapımızın onunde sureklı olarak bir nobetçi bekli>ordu. Ondan sonra babam Anadolu'ya kaçtı, Atatürk'un yanına, Milli Mucadele'ye katıl mak için... Onun bu kacışında annemin buyük yardımı oldu tabii.." Yunus Nadi, Ankara'da Yenl Gttn'ü çıkarıyor. Ankara'da Karaoğlan'da eski bir ahşap evin alt katındakı bir odada, elle çevrılen köhne bir baskı makınesınde her gün 2500 adet Yenı Gün basıhyordu ve bütün dünyaya Türkıye'nın bağımsızlık savaşının sesıni duyuruyordu Üst kattakı bir odada Yunus Nadi çalışıyordu. Bir de telefon bulmuşlardı gazeteye... Saat başı geçmezdi ki Yunus Nadi telefonu açar seslcnırdı: Köşku baglayınız!.. Ve Mustafa Kemal'le konuşur, yazacağı yazı içın danışırdı Kurtuluş Savaşı'nın en ateşiı yazılarını Yeni Gun yayınlamıştır; o günlerın yazarlığı ve gazetecıliği, tarihte eşine az rastlanır bir anlam kazanıyordu. Ulusal Bağımsızlık Savaşı zaferle sonuçland>Yunus Nadi zafere başından berı ınanmıştı; o kadar inamnıştı ki tstanbul'daki Yeni Gun ıdarehanesı olan bınayı ikı yıldan uzun bir süre tutmuş, kırasını da ödemışti. Sonuçta Istanbul'dan 2 Nısan 1920'de yola çıkan Yunus Nadi, zaferle dönmüş 7 Mayıs 1924'te Curahuriyet'ın ilk sayısı yayınlanmıştı: "Istanbul'dan okurlanma Yeni Giin'ü degil, Cumhuriyel'i sunuyorum. Demek ki arada buyuk devrimler meydana gelmi^lir. ltiraf ederim ki bu devrimlerin buyuklugu ve yuceligini kendim hile şimdi daha i\i anlamış ve daha çok hayrete duşmuş durumdayım." Yunus Nadi, yazardır, gazetecıdiı, ama bağımsızlık savaşının ve cumhurıyet devrimlerinin eylemcisidir. Nıtckim 23 Nisan 1920'den başlayarak milletvekilıdır, Mustafa Kemal'ın guvendığı kışıdır. 29 Ekım 1923 Pazartesı günü sabahı Büyük Mıllet Meclısı'nde anayasa değışıklığı okunduktan sonra ılk söıü Anayasa Komisyonu Başkanı Yunus Nadi almış şunları söylemıştır. "Arkadaslar; Birinci lurkiye Buyuk Mille( Meclisi, Teşkilatı Ksasijt (Anayasa) ile şarkta yeni ve muhim bir devlet kurmustur. (...) Turk milleti 'ben varım ve devlet benim' diye butun dunyaya bunu ilan elti. (...) Teşkilatı Esasiye Kanunu'nun birinci maddesine bir fıkra ilave ediyoruz: (...) Turkiye devleti Y nin hukumet şekli cumhurlyettir." Demck kı Istanbul'dan kaçarak Ankara'da Mustafa Kcmal öndcrlığındekı bağımsızlık savaşına kalılan Yunus Nadi, cumhurıyet devrımının Büyük Mıllet Meclısı'ndekı sözcüsüdür. 7 Mayıs 1924'te tstanbul'da Cumhuriyet'ın çıkışı, doğal bir sürecin sonucudur Ne var kı Cumhurıyet, bağımsız bir gazete olacaktır. Bunu, ilk sayımızda Yunus Nadi bir başyazıyla vurgular. "Cıımhuriyet ne hükumet, ne de parti gazetesidir. Cumhuriyel, sadece cumhuriyetin, daha bilimsel ve yaygın anlatımıyla demokrasinin savunııcusudur. Cumhuriyet ve demokrasi fikir ve esaslarını cigneyen, yıkan ve yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir." Insanların kişiliği laf ile değil, yaptığı ve Urettiğiyle, tutum ve davranışlarıyla ortaya çıkar. Yunus Nadi'nin yaşamöyküsü, kışıliğını tartışma götürmez biçimde belirgınleştırıyor: Bir savaşım eri, bir aydın, bir milliyetçi, bir devrımcı demokrat, bir yazar, bir gazeteci... Bütün bu kimliklerin harmanında, çetin ve yaman bir kişilik beliriyor; yılmayan, durmayan, gerilemeyen... 1924 Türkiyesi, sanıldığından çok daha karmaşık bir yapıdadır. Evet, zaıer kazamlmış, cumhuriyet ılan edılmıştır; ama ne olacaktır? Her ulusal bağımsıziık savaşının ertesınde kaçınılmaz bir hesaplaşma yaşamr; ortak düşmana karşı birleşenler arasında anlaşmazlık çıkar. Düşman artık yenılgıye uğramış, çekılmiş, gitmiştir. Toplumsal katmanlar, sınıflaı, kesımler, kendi aralannda bir iktıdar savaşına gırerler. Cumhuriyetin ilanı ne demek? Padışahlıkla bırlıkte tasfıyc edilcnler kımler? Hilafet de kaldırılacak mı? Mustafa Kemal nc yapmak ıstıyor? llerıcı ve devrımci çevrelere karşı olanlar çok güçlüdür. O kadar guçlüdürlcr kı ülkede büyük ağırlıkları olan Kauf Bey ile Refet Paş* bıle cumhurıyete karşıdırlar. Rauf Bey der kı: " Padişahlık ve halifclik katını kaldırmak ve onun yeıine başta nilHikle bir kat koyma Genç Turkiye Cumhurıyetı'nın bırıncı yılı, tarıh, 30 Ağustos 1924 Dumlupınar'da "Meçhul şehıdın mezarı başında yapılan tarıhı merasım"ı Cumhurıyet başmuharnrı Yunus Nadi de ızliyor Solda, Gazı Mustafa Kemal Paşa, hemen yanında Alı Fuat Paşa (Cebesoy), Mustafa Kemal'ın eşı Latıle Hanım, arkasında Yunus Nadi, sağ ön sırada Meclıs Başkanı Alı Fethı Bey (Okyar) ve Başbakan Ismet Bey (Inönü) 12
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle