27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Nancy J. Davis ve Robert V. Robinson'dan "Dinsel Hareketler ve Sosyal Refah” “Dinsel Hareketler ve Sosyal Refah”, akademik literatürde, medyada, politik yorumlarda dogmatik dinsel hareketlerin ele alınma biçimine dair eleştiriler getiriyor. Yazarlar, bu çalışmalarda, dinsel hareketlerin, sıklıkla akıldışı olarak nitelendirildiğini, kültürel anlamda otoriter yanlarının ve intihar saldırıları gibi terörizm stratejilerinin ön plana çıkarıldığını dile getiriyor. tahmin edilen özelliklere sahip dinsel hareketlerin başarılı olmasında önemli bir rol oynuyor. Bu kurumlar sayesinde “geleceğin toplumu”nu deneme şansı veriliyor, endişeler gideriliyor, mevcut hükümetlerle karşılaştırma yapma şansı sunuluyor, ortaklıklar ve ortak çıkarlar vurgulanıyor. Ancak eklemek gerekir ki yazarlar, çizdikleri bu modelin doğasının deterministik olmadığını, bir olasılığı/eğilimi dile getirdiğini tekrar tekrar vurguluyorlar. Ayrıca, dinsel açıdan ortodoks olan bu hareketler tarafından paylaşılan bu mantığın, politik gündemin ve stratejinin, hareketin içinde yer aldığı politik ortamın doğasına göre özel biçimler aldığını da ifade ediyorlar. Bu ortak eğilimleri ve özel biçimleri Müslüman Kardeşler, Şas, Comunione e Liberazione ve Kurtuluş Ordusu örnekleri üzerinden somutlaştırıyorlar. Devletin etrafından ‘şefkatle’ dolanmak r Ayşenur EMER ancy J. Davis ve Robert V. Robinson, Dinsel Hareketler ve Sosyal Refah adlı çalışmalarında dinsel hareketlerin neden ve nasıl başarı kazandıklarını anlamaya çalışıyorlar. Bu yolculuk, yazarları, dinsel hareketlerin “eşitlikçi yüzleri” olarak adlandırdıkları korumacı ve şefkatli yanlarına götürüyor. Araştırmanın hikâyesi, Davis ve Robinson’un, ABD’de dinsel bir yardım kuruluşu olan Habitat for Humanity’ye 1980’li yıllarda üye olmalarıyla başlıyor. Burada çalışan Evanjelik gönüllülerin çoğunun, devletin yoksullar için daha çok şey yapması gerektiğini düşünmeleri ve Demokratlar’a oy vermeleri yazarları şaşırtıyor. Buradan yola çıkarak, ulusal ve uluslararası anketleri inceliyor ve gözlemlerine paralel nicel verilerle karşılaşıyorlar. Bu anketlere göre, dinsel açıdan dogmatik Amerikalılar, modernistlere kıyasla kültürel meseleler hakkında daha muhafazakârken, ekonomik bakış açıları yönünden daha eşitlikçi ve “şefkatli” bir tablo sergiliyorlar. Üstüne üstlük yazarlar, bu örüntünün bazı Avrupa ülkelerinde, Müslüman ülkelerde ve İsrail’de de geçerli olduğunu görüyorlar. Yaptıkları araştırma gezileri sonrasında, araştırmalarını, dinsel açıdan rijit hareketler yönünde derinleştirmeye karar veriyorlar. Ya N zarlar bu çalışmalarında, bahsedilen sorular ekseninde, Mısır’dan Müslüman Kardeşler, İsrail’den Şas (Sefarad Tevrat Muhafızları), İtalya’dan Comunione e Liberazione (Komünyon ve Kurtuluş) ve ABD’den Salvation Army (Kurtuluş Ordusu) hareketlerinin öyküleri üzerinden karşılaştırmalı bir analiz sunuyorlar. Bu analiz, farklı inançlardan köken alan dinsel hareketlerin sahip olduğu ortak mantık ve kullandığı ortak stratejiye işaret ediyor. BİR BAŞARI HİKÂYESİ OLARAK DİNSEL HAREKETLER Davis ve Robinson çalışmalarının ilk bölümünde, akademik literatürde, medyada, politik yorumlarda dogmatik dinsel hareketlerin ele alınma biçimine dair eleştiriler getiriyorlar. Yazarlar, bu çalışmalarda, dinsel hareketlerin, sıklıkla akıldışı olarak nitelendirildiğini, kültürel anlamda otoriter yanlarının ve intihar saldırıları gibi terörizm stratejilerinin ön plana çıkarıldığını dile getiriyorlar. Yazarlara göre, bu çalışmalarda eksik olan, dinsel hareketlerin “eşitlikçi yüz”ü, yardımsever ve şefkatli yanı, devletle doğrudan çatışmak yerine “devletin etrafından dolanmak” stratejisi… Zira sayılan bu özellikler, yazarlara göre, dünyada önde gelen ve başarılı dinsel hareketlerin ortak mantığı ve ortak stratejisiyle yakından ilişkili. Davis ve Robinson’a göre, dinsel açıdan ortodoks hareketlerin “teolojik olarak komüniteryan / cemaatçi” manN İ S A N 2 0 1 5 DİNSEL HAREKETLER “KALPSİZ DÜNYANIN KALBİ” Mİ? Davis ve Robinson’un çalışması, eleştirileri ve önerileri bağlamında dikkat çekici ve önemli. Zira Türkiye’de, özellikle medyada kısmen akademide, sosyal hareketlerin veya politik partilerin başarılarının analizinde bu türden inceliklere ihtiyaç duyuyoruz. Öte yandan, Türkiye’de yaşayanlar için “kimsesizlerin kimsesi” olma iddiası da artık tatlı bir tebessümle karşılanabilecek bir iddia değil tığı, yandaşlarını ve yeni sorulara gebe: Ekokültürel otoriterlik nomik komüniteryanizmi ve ve ekonomik eşitkültürel komüniteryanizmi çiliğe götürüyor ve birbirinden ayırmak ne kadar topluluk üyelerinin mümkün? Ekonomik komü“kollanması”nı geKitabın yazarlarından Nancy J. Davis niteryanizmin eşitlikçi yönü rektiriyor. Kültürel herkesi mi kapsar, yoksa bir kısmımızı komüniteryanizm, kürtajın, eşcinselliğin mı? Ekonomik eşitlikçi yönün hayata ya da evlilik dışı cinsel ilişkinin yasakgeçirilmesi “sadaka” üzerinden mi, yoklanması gibi otoriter yöne; ekonomik sa “sosyal hak” üzerinden mi gerçekkomüniteryanizm ise muhtaç olanlara leştirilir? Ruhsuz, bireyci ve materyalist yardım etmek, zengin ve fakir arasındevletin etrafından dolanarak devleti daki uçurumu azaltmak, ekonomiye ele geçirenlerden kibir (hubris) ne kamüdahale etmek gibi “korumacı” bir dar uzaktadır? Eğer eşitlik “sadaka” yöne işaret ediyor. Yazarlar, bu şekilde, üzerinden gerçekleştiriliyorsa ve kibir kültürel ve ekonomik muhafazakârlık çok uzak değilse, sadaka ve kibir, koarasında ayrım yaparak, bu dinsel hamüniteryanizmin mantığının temelinde reketlere dahil olanların politik olarak yatan cemaatin tüm üyelerinin bir ilahın sağcı oldukları şeklindeki yaygın kanıya yasalarına tabi ve eşit olmaları düşüncekarşı çıkıyorlar. sinin neresinde durur? Peki, ya kültürel Dinsel hareketlerin sahip olduğu komüniteryanizm kadınlar dünyasının bu korumacı ve eşitlikçi eğilim, bir kalbi ve ruhu olabilir mi? adım sonra, kurum inşasına dönüşüDinsel Hareketler ve Sosyal Refah, yor: okullar, hastaneler, sosyal hizmet bu soruları düşünmemiz için bize kakuruluşları, kulüpler, kâr amaçlı işpılar açan, dinsel hareketleri yalnızca letmeler, ibadet yerleri… Yazarların “köktenci terör hareketleri” olarak ifadesiyle bu kurumlar üstünden görengösteren yüzeysel yaklaşımları sessizce “devlet içinde devlet”, “vekil aşan, eleştirel bir araştırma. Bilhassa devlet”, “paralel toplum” inşa ediliOrtadoğu’daki dinsel hareketler üzerine yor ve seküler, bireyci, materyalist bir düşünürken, yönelttiği sorulara cevapdünyayla mücadelede, devletle çatışlar aramak faydalı olabilir. n madan “devletin etrafından dolanmak” suretiyle, toplum ve devlet yavaş yavaş kutsallaştırılıyor. Bu strateji, çok yönlü Dinsel Hareketler ve Sosyal Refah/ gündeme sahip olma, ideolojik katılık Nancy J. Davis Robert V. Robinson/ Çeve uzlaşma konusunda isteksizlik gibi viren: Hasan Şen, Balım Sultan Yetkin/ bir sosyal hareketi başarısız kılacağı İletişim Yayınları/ 304 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1313 S A Y F A 3 8 n 1 6
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle