Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
VİTRİNDEKİLER ¥ malardan elde ettiği bilgileri okuyucuya sunuyor. Şen Burgaç/ İsmail Ertürk/ Yapı Kredi Yay./ 224 s. İsmail Ertürk, “Şen Burgaç” adlı kitabında edebiyatsanatkültür yazılarını bir araya getiriyor. Ertürk, denemenin denetiminde yazılmış inceleme ağırlıklı yazılarında okumayazma eyleminin birlikteliğini vurgularken, edebiyat üzerine düşünen, edebiyat sevgisini dile getiren yazılarına eklemlenen kültür üzerine denemelerinde “evet”in izleri duruyor. “Şen Burgaç”taki yazılara, binbir ayaklı bir dansmış gibi bakılabilir. Odense’de Hans Christian Andersen, “Milet”te Aristides, Jamaika ve Londra’da Sir Hans Sloane ayaklardan üçünü oluştururken; Bilge Karasu’da etik, şiirde ekonomipolitik ve kültür endüstrisi, binbir içindeki bir başka üç ayak. Mitka’nın Gözyaşları/ Mehmet Alagöz/ Ceylan Yay./ 100 s. “Sene bin dokuz yüz seksen dokuz, aylardan nisan ve tutuklandım. Dağlarla arama kelepçe ve beton duvarlar girdi; her yerde resmiyetin gayri resmi parmak izleri vardı. Gözlerim bağlıydı, yarıya kadar suyun içinde, çırılçıplak üşüyordum. Geceleri işkence yapılıyordu. Vücudum yaralar içinde kanıyordu. Her defasında “seni öldüreceğiz” diyorlardı. Ölüm bana çok yakındı. Bir ara beni giydirdiler. Biri bana, “işin bitti, bu bu son akşamın” dedi ve beni bir arabaya bindirdiler. Gözlerim bağlıydı ama zihnim ve yüreğim açıktı. İdama gittiğini bilmek en ağır işkenceydi benim için.” Mehmet Alagöz, “Mitka’nın Gözyaşları” romanında okuyucuya yaşanmışlıkları ve toplumsal gerçekleri sunuyor. Yedinci Oğlun Sırrı/ Glenn Cooper/ Çev.: Merve Duygun/ Say Yay./ 406 s. İnsanlık tarihinin en büyük sırrı neydi? New York sokaklarında bir seri katil. Birbirleriyle hiçbir ortak noktası olmayan dokuz ölü. Kurbanları birbirine bağlayan tek şey, ölecekleri tarihi bildiren, adreslerine gönderilmiş kartpostallardır. FBI, bu cinayetleri çözmek için seri katil uzmanı Ajan Will Piper’ı görevlendirir. 777 yılında, 7. ayın 7. gününde doğan lanetli oğul bir manas tıra bırakılır. Sekizinci yüzyıldan kalma bir manastırda gizli bir cemiyet ortaya çıkarılır. Bu cemiyetin taşıdığı sırrı canları pahasına korumak isteyenler ajan Piper’ı durdurmak için ellerinden geleni yapacaktır. Kitap korku ve gerilimin yeni ismi Glenn Cooper’dan soluk soluğa okunacak bir roman. Siyah Kuğu Parkı/ David Mitchell/ Çev.: Bilge Gündüz/ Doğan Kitap/ 428 s. İngiltere’nin sıradan bir kasabası olan Siyah Kuğu Parkı’nda yaşayan 13 yaşındaki “pepeme” Jason Taylor, yaklaşan yeni yıldan kızlar denilen ilginç türle ilk deneyimi yaşamak dışında fazla bir şey beklememektedir. Ancak birdenbire patlak veren Falkland Savaşı’nın yarattığı huzursuz ortam ve ebeveyninin çıkmazdaki evliliği, onu kendi dünyasına iter. “Siyah Kuğu Parkı” genç bir kahramanın gözünden büyümenin dehşetini ve muhteşemliğini anlatan bir erginleşme romanı. Aşkı Bulduğum Yer/ Cecelia Ahern/ Turkuvaz Kitap/ 356 s. Arkadaşı JennyMay’in kaybolmasının ardından kaybettiği her şeyi saplantılı bir şekilde aramaya başlayan Sandy’nin hayatı o olaydan sonra bambaşka bir yola sürüklenir. Bu takıntısından bir türlü kurtulamayan Sandy’ye ne ailesinin ne de yakışıklı psikiyatrının yardımı dokunur. Yıllar sonra bir gün, kaybolmuş genç bir erkeği bulmaya çalışırken bu kez kendisi de kaybolur. Cecelia Ahern “Not: Seni Seviyorum”un yazarı. Kusursuz Veda/ Jale Demirdöğen/ Liman Yay./ 400 s. “Kapıyı sessizce kapattı ve salona geçti. Havada o âşık adamın parümünün kokusu asılıydı. Bir ölünün kokusu. Sehpanın üzerindeki paketi aldı ve kâğıdını yırttı. Pencerenin kenarındaki koltuğa ilişti. Gümüş işlemeli bir çerçevenin içinden hâlâ yaşıyormuşçasına gülümseyen gözlerin sahibine baktı uzun uzun. Resmi göğsüne bastırdı ve kendi kulaklarının bile duyamayacağı kadar kısık bir sesle fısıldadı: ‘Affet bizi Yasemin. Hepimizi affet.” Jale Demirdöğen’in ilk romanı “Kusursuz Veda” insan ilişkileri ve iletişimsizlik hakkında bir roman. ? SAYFA 29 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1020