Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
edebilirdim. Üstadın adı ve soyadı da yanlıştı (Sebahattin Eyüboğlu). Onun “çeviri kitaplar yazdığı” belirtilmişti! Trabzon’da 1955’ten beri Karadeniz Teknik Üniversitesi ve bu köklü kuruluşun edebiyat ile İngilizce bölümlerinin var olduğunu anımsayınca tedirginlik kat sayım arttı. Daha da düşündürücüsü ağır ağır yazmakta olduğum romanın mükemmeliyetçi anlatıcısı Trabzonlu. Ona ne diyeceğim? 1967 Teknolojik gelişmeye fazla direnemedim. Kadrolu dilencimden daha demode bir cep telefonum olduğunu görünce, yenisini almak üzere bir alışveriş merkezindeki KVK’ya girdim. Blackberry marka önerildi, “Sarılacivertberry’si yok mu?” dedim. (Henüz çıkmamış.) Soru sorma sırası satış danışmanındaydı. “3G Destekçisi ister misiniz?” dedi; “Fenerbahçe destekçisi isterim dedim.” (Henüz mümkün değilmiş.) Ey ukala teknolojistler! Bir gün herkes Fenerbahçeli olduğunda görürsünüz megabyte’ınızı… 1968 İsokrates (M.Ö.436 – M.Ö.338), Atinalı akademisyen, hatip ve retorikçiydi. Söylemlerini döneminin ekonomik gerçekleriyle örtüştürürdü. Bu bağlamda Platon ve Aristo’dan daha sağduyulu davrandığı düşünülür. Varsıl bir ailedendi, mirası tükenince arzuhalcilik yaptığı da söylenir. Ortalama insan yaşamının elliye ulaşmadığı bir dönemde 98 yıl yaşamaktan kuşkulanmıştı. Kendisini açlığa mahkum ederek intihar ettiğini her ansiklopedi yazmaz. 1969 Temmuz’dan kitap önerileri: Gece Lambalarının Işığında (Kâmuran Şipal, YKY) / Underground Park (k.İskender, SEL) / İstanbul’da Hoş Bir Sada (Anna Maria Rilke, İş Kültür, Çev.Deniz Banoğlu) / Dün, Sanki Bin Yıllık Uzak Bir Zamandır (Sina Kabaağaç, TB Yayıncılık)… (Sina Kabaağaç (19241997), Halikarnas Balıkçısı’nın oğluydu. İstanbul Üniversitesi Klasik Filoloji Bölümünü bitirip sonuna dek orada okutmanlık yaptı. Anıların odağında babasının bulunması sürpriz değil. O, “Bir çocuğun başına gelecek en büyük mutsuzluk, yazar çocuğu olmaktır” dermiş.) 1970 Murat Karacan’dan (doğ.1973) ¥ Dağın Öte Yüzü Üstü darısız kapanlarda Çırpılmış kanadı bir kuşun Bulut kim Yağmur nereden gelir Ne bilsin Kabuğuna mahkum tohumlar Dağın öte yüzü damlayı Çocukların yanaklarından süzer. 1971 Önemli şair Ece Ayhan (19312002) günlük yaşar, dar zamanlarında yardımına koşanlara da yapmadığı nankörlük kalmazdı. Onlardan kimilerini hırsızlıkla suçladığını hem okumuş, hem dinlemişimdir. Bu onun geçici ruhsal sorunlarındandı. Ece Ayhan aynı zamanda YKY’nin el üstünde tutulan bir yazarıydı. Maddi sorunu olmamasına çalışırdık ama o günlük yaşamanın gizeminden vazgeçemezdi. Kurumsal olanaklarımızın yetmediği anlarda kişisel olanaklarımla ona yardımcı olmaya çalıştım ve bir nankörlüğünü görmedim. Bunu nasıl mı başardım? Kendisinden bir kez teşekkür mektubu aldım, bir iki kez telefonda konuştum ama hiç bir araya gelmedim. 1972 Ece Ayhan’ın dertleriyle YKY’nin emektar genel müdür yardımcısı Hikmet Konuralp ilgilenirdi. İlk romanım Yalnızlık Gittiğin Yoldan Gelir’i okuduktan sonra Hikmet Bey’e kitaptan çok etkilendiğini iletmiş. Hatta o sıralarda gündemde olan bir yazarla karşılaştırarak, ondan da iyi yazdığımı iddia etmiş. Hikmet Bey, “Bu düşüncelerini neden yazmıyorsun?” deyince, sizinki ilk fırsatta firar edecektir. 1973 Köklü sanatçı ve yazarlar anılarını birden fazla kitapta sunmayı yeğlemişse, onların arasını fazla açarak okur ve izleyici kitlelerine haksızlık yapmamalıdırlar. Tarih 31.07.09! Ferhan Şensoy, siz şu anda ne yapıyorsunuz? 1974 “Yaşamın ilk kırk yılı bir derstir; sonra gelen otuz yılda o ders irdelenir.” Arthur Schopenhauer (17881860) 1975 Ressam Adeviye Endirlik’in (doğ.1980) işlerini izlemeye çalışacağım.? Adeviye Endirlik’ten “Kelebek Gözlüğü” (Tuval üzerine akrilik). CUMHURİYET KİTAP SAYI 1020 SAYFA 11