02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Evin İlyasoğlu’nun ‘Zaman İçinde Müzik’i yenilendi Çeyizlik bir kitap Evin İlyasoğlu’nun ‘Zaman İçinde Müzik’ adlı kitabının 8. ve 9. baskıları Remzi Kitabevi tarafından yapıldı. Baştan aşağı yenilenen kitaba 21. yüzyılın müziği de eklenmiş ve zaman dizinleri oluşturulmuş. Es geçilmemesi gereken bu kitaba dönemlerin karakteristik özelliklerini yansıtan 10 CD’lik bir müzik edisyonu da eşlik ediyor. Bu 10 CD’nin dokuz adedi Naxos etiketiyle, 10. CD’si ise yeni kuşakların da eklendiği bir çağdaş Türk müziği seçkisi olarak hazırlanmış. Eski Yunan’dan günümüze örneklerle Batı müziğinin evrimlerini gözler önüne seren kitap, Ömer Erduran’ın sanat yönetmenliğinde hazırlanmış. İlyasoğlu ile kitabını konuştuk. Ë Ayça TEZER aman İçinde Müzik’i 1994 yılında Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkarmıştınız. İlk çıktığında, sanıyorum, bu tarz Türkçe müzik kitabı pek yoktu değil mi? 8. baskısını yenilenmiş bir haliyle tekrar okurla buluşturma fikri nasıl ortaya çıktı? 1994’te ilk baskı Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkmıştı ve kitap 40 bine yakın satmıştı. Bir müzik kitabının o kadar satmış olması hâlâ beni şaşırtıyor. O döneme kadar Faruk Yener’in bazı kılavuz kitapları vardı. Mithat Fenmen’in “Piyanistin Kitabı” nı anımsıyorum. Ahmet Say’ın Müzik Ansiklopedisi’nin ilk basımı olmuştu. Benimkinin çıkmasından birkaç ay sonra klasik müzik tarihi alanında birçok kitap çıktı. Zaman İçinde Müzik’in bir avantajı hem okuyup hem de müziği dinleme olanağı. Belli bir dönemi okuyup yaşarken, aynı dönemin sesini de duyabiliyorsunuz. Bu çok ilginç geldi insanlara sanırım. Ben de çok keyif aldım hazırlarken. 2003’e kadar kitap 7 baskı yaptı. Sonra Yapı Kredi Yayınları bir daha basamadı. Ama kitabın tekrar basılması için öyle çok istek vardı ki! Böylece Zaman İçinde Müzik’i 21. yüzyıla kadar getirmeye karar verdim. Ve ilk baskılarında gördüğüm bazı eksiklikleri de tamamladım. Remzi Kitabevi büyük bir özenle çalıştı. Görsel tasarımını Ömer Erduran yaptı. Resimler, notalar gerçekten çok güzel oturdular. Egemen Berköz de editörlüğünü yaptı kitabın ve çok değerli fikirler verdi. Zaman İçinde Müzik’i neredeyse baştan sona yenilediniz. Yazmış olduğunuz bir kitabı baştan yazmak zor olmadı mı? Kitabı yenilerken nasıl bir yol izlediniz? Bir kez dikilmiş olan giysiyi söküp tekrar dikmek çok zordur. Yıllardır radyo ve televizyon programcılığı yapmıştım. Radyoda bir dönemi anlatırken o dönemle ilgili yapıtı anında çalarak dinleyiciye duyurabiliyorsunuz. Bu kitabı yazarken bunu ön planda tuttum. Tamamladığım her paragraftan sonra, burada okurun kulağı ne isteyecek, diye soruyordum kendime. Zaman İçinde Müzik, biraz öyküleştirilmiş bir müzik tarihi içeriyor. Hiçbir zaman müzikbilimsel bazda birşeyler yapmak iddiasında değilim. Sıradan insanın gündelik yaşamına müziğin tadını eklemeye çalıştım. Kitabın bu yılki ilk baskısının evlilik yıldönümüne, düğünlere ya da yeni doğan bebeklere armağan edildiğini öğrendim. Bir çocuk doğduğunda onun çeyizine kalacak bir armağan olarak düşünülmüş. Buna çok sevindim. Kitabın yeni baskısında ne gibi yenilikler yaptınız? Eklemeler neler oldu? Kitaba ilk hazırlıkları yaptığım 1992, 1993 yıllarında bilgisayarı gelişmiş bir yazı makinası olarak kullanıyordum. Daha Google gibi internette arama motorları bile yoktu yaşamımızda. Önceki sekiz baskıda 20. yüzyıl sonuna kadar yenilikleri eklemeye çalışmıştım. Bu kez ilk çağlardan başlayarak 21. yüzyılın bu günlerine kadar zaman dizinsel olarak Batı müziğinin geçirdiği evrimi örneklerle anlattım. Daha önceki baskılarda yer alan eksiklikleri, tıkanıklıkları vs. ele alıp kitabı bütünüyle yeniledim. Kitapta kutulara ve zaman dizimine çok önem verdim. Kutuları daha da çoğalttım. Bir çok konuyu o konunun içinden yararak mercek altına aldım. Çünkü kutular okura çok kolaylık sağlıyor. Ya kutuya bakıp metne giriyorsun ya da metni okurken kutuya odaklanıyorsun. Kitabın sonundaki müzik terimleri sözlüğünü çok geliştirdim, onu iki katına çıkarttım. nuda beni çok aydınlattı. Karşılıklı uzun konuşmalar sonunda bana çok güzel fikirler verdi. Bugün Batı müziğinin tarih boyu gelişmiş söylemi daha geniş coğrafyaların etkisine girmeye başladı. Örneğin Batı, gittikçe Doğu’nun gizemine merak sarıyor. Onun için Doğu renklerini işlemiş ama Batı tekniklerini kullanmış besteciler ilgi görüyor. Ben de Çin kökenli Amerikalı besteci Ruo Huang’ın mistik bir yapıtıyla bitirdim dinletileri. Internetten de Ruo Huang’ın web sitesini bulup kendisine bir ileti yolladım. Beni coşkuyla yanıtladı. Büyük çağdaş ustaların arasında yer almasından ve kitabın onun yapıtıyla noktalanmasından çok büyük heyecan ve onur duyduğunu söylüyordu. Sonuna da, öylesine coşkuluyum ki, bu gece uyku uyuyamayacağım diye eklemiş. Ne rastlantı, son birkaç aydır onun da yıldızı giderek parlıyor, dünyanın önde gelen büyük salonlarında yapıtları çalınıyor. Son CD de çağdaş Türk bestecilerinin yapıtlarından oluşuyor... Bu cd gerçekten Türkiye’de hiçbir yerde bulamayacağınız bir seçki. Bunu övünerek söylüyorum. Türk Beşleri’nin öncü bestecisi Cemal Reşit Rey’den başlayarak bütün Türk Beşleri’nin örnekleri, ikinci, üçüncü ve sonraki kuşakları da içine alan ve 1977 doğumlu Mahir Cetiz ile biten bir çizgi. Türk bestecilerinin yapıtları dünyanın her yerinde kabul gö Z rüp, çalınırken Türkiye’de onların yapıtlarına çok zor ulaşıyor olmamız acıklı. Ben bu kitabın aracılığıyla çağdaş Türk müziği özetini içeren bir bölüm ve Türk yapıtlarından örnekleri içeren bir CD hazırlamış oldum. Bu CD’yi baştan sona dinlediğinizde Cumhuriyet’ten bu yana Türk müziğinin tarihini duyuyorsunuz. ZAMAN DİZİNİ Kitabınız bu yeni baskısına bir de zaman dizinlerini eklediniz. Bu dizinler özellikle müziğin kronolojik evrelerini görmek açısından çok büyük kolaylık sağlıyor. Bunu yaparken nasıl bir çalışma metodu uyguladınız? Destek aldığınız kişiler oldu mu? Daha önceki baskılarda zaman dizini yoktu. Bu kitaba M.Ö. 4 binden başlayarak günümüze kadar zaman dizinleri ekledim. Zaman dizinleri, müzik sanatının gelişmesine koşut olarak, tarihin akışı içinde insanı çevreleyen tüm olguları zaman dilimleri içinde sunuyor. Bunlar için çok uğraştım. Tabii ki bu konuda çok büyük destekçilerim de oldu: Mimarlık tarihinde Prof. Dr. Doğan Kuban, sanat tarihinde Prof. Dr. Semra Germaner, ekonomik ve toplumsal olaylarda eşim Prof. Dr. Eyüp İlyasoğlu, felsefede Prof. Dr. Bedia Akarsu ve Yrd. Doç. Dr. Yıldız Silier, psikolojide Prof. Dr. Güler Fişek, caz tarihinde Sadettin Davran, sinema tarihinde Alin Taşçıyan. Dünyada son yıllarda çıkan bütün müzik kitaplarını alıp inceledim. Bizim okurumuza, bizim insanımıza nasıl ulaşabilirim diye düşündüm. Zaman dizini 2007’nin sonunda bitiyor. Bu zaman dizinleri bir bütün haline gelince çok ilginç ve heyecan verici şeyler de ortaya çıktı. Mesela Ebu Bekir Ağa ile Johann Sebastian Bach’ın aynı yılda doğması ya da bir tarafta büyük bir bestecinin yazdığı başyapıt varken diğer yanda bütün Avrupa’yı kasıp kavuran bir veba salgını ve ekonomik kriz. Dünya Savaşları, sosyal olaylar... Hepsi bir çizgi halinde gözünüzün önüne seriliyor. Yeni kitap projeleriniz var mı? Önümüzdeki günlerde Nevit Kodallı üzerine bir biyografik kitabım çıkacak. Onun da arkasında bir CD’de besteciyle yaptığım söyleşi ve bir yapıtı yer alacak. Bundan sonra ‘Ayla’yı Dinler misiniz?’ ve ‘Teodora’nın Düşmanları’ adlı kitaplarımın İngilizcesini hazırlamayı düşünüyorum. ? Zaman İçinde Müzik/ Evin İlyasoğlu/ Remzi Kitabevi/ 344 s. YENİ EKLENTİLER... Kitabın CD’lerini de Naxos etiketiyle okurlara sunuyorsunuz. Bir de son CD’ye genç Türk bestecileri de eklenmiş sanıyorum. Naxos’a başvuruda bulunmak İdil Biret’in ve eşi Şefik Yüksel’in fikriydi. Beni Naxos’un bu konudan sorumlu müdürüyle tanıştırdılar, yolladığım kitabı inceledi, çok ilgi gösterdi. Naxos’tan başta Herbert Tischler olmak üzere karşılıklı yoğun çalışmalar sonucunda CD’ler tamamlandı. Böylece CD’lerde kullanılan müziklerin telif hakkını almak kolaylaştı. CD’leri yeniden düzenlerken özellikle 21. yüzyıl bestecilerinin müziklerini seçerken nelere önem verdiniz? 21. yüzyılın sonuna geldiğimde bu külliyatı neyle bitirmeliyim diye çok düşündüm. Kulakta kalacak son müzik ne olmalıydı? Bu günün müziğini hangi yapıt temsil edebilirdi? O kadar iddialı bir şey ki, bu kararı verinceye dek günlerim, haftalarım gitti. Değerli besteciilk baskı Yapı Kredi Yayınları’ndan 1994’te çıkmış ve kitap 40 bine yakın miz İlhan Usmansatmıştı. Bir müzik kitabının o kadar satmış olması Evin İlyasoğlu’nu baş’ın fikirleri bu ko hâlâ şaşırtıyor. SAYFA 4 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1002
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle