Katalog

VİTRİNDEKİLER Bizans’tan Osmanlı’ya İstanbul Mimarisinin Doğu Kökeni/ Károly Kós/ Çeviren: Naciye Güngörmüş/ Kaynak Yayınları/ 226 s. Károly Kós, Birinci Dünya Savaşı’ndan önce Macaristan devletinin bir görevlisi olarak İstanbul’a gönderilir. Görevi İstanbul’u mimari açıdan incelemek ve sanatsal bir yorumda bulunmaktır. Kós, İstanbul incelemesini sadece mimari ve sanatla sınırlamaz, İstanbul tarihinin gelişme seyrini de açıklığa kavuşturan kapsamlı bir kitap yazar. Kós’a göre adı antikçağ döneminde Bizantin, 5. yüzyıldan sonra da Konstantinopolis olan İstanbul’un mimari kökeni Doğu’ya dayanmaktadır. Dolayısıyla İstanbul, Avrupa burcuna dikilmiş bir Asya kentidir. Konstantinopolis ve Ayasofya’yı yaratan Asya’dır. Kós, “Bizans’tan Osmanlı’ya İstanbul Mimarisinin Doğu Kökeni” isimli eserinde bunu vurgular. Metin Altıok Ağıtı/ Fazıl Say/ Evrensel Basım Yayın/ 94 s. Metin Altıok, Madımak ateşe verildiğinde yaşamını kaybeden aydınların ve edebiyatın büyük şairlerinden. İnsanın iç dünyasındaki sarsıntıları okuruna olanca açıklığı ile yansıtabilen bu ustanın şiirleri, Fazıl Say gibi bir müzik dehasının elinde önemli bir müzik eserine dönüştü. Fazıl Say’ın “Metin Altıok Ağıtı” isimli kitabı, “Metin Altıok oratoryosu”nun öyküsünü ve bir müzikçinin dünyasını ele alıyor. Eleştirmen Gözüyle/ Hazırlayanlar: Gülşen Karakadıoğlu, Filiz Elmas/ Arkadaş Yayınevi/ 300 s. Tiyatro Eleştirmenleri Birliği adına Gülşen Karakadıoğlu ve Filiz Elmas’ın derleyerek okura sunduğu “Eleştirmen Gözüyle”, 19231960 ve 19601990 dönemlerine ilişkin olarak çıkarılan ilk iki seçkinin devamı niteliğinde. “Eleştirmen Gözüyle”, Üstün Akmen, Hasan Anamur, Hayati Asılyazıcı, Esen Çamurdan, Filiz Elmas, Türel Ezici, Dikmen Gürün, Zehra İpşiroğlu, Gülşen Karakadıoğlu, Nursen Karas, Emre Koyuncuoğlu, Zeynep Oral, Tahir Özçelik, Fakiye Özsoysal, Sevgi Sanlı, Atilla Sav, Seçkin Selvi, Sevda Şener, Sibel Arslan Yeşilay ve Ayşegül Yüksel gibi eleştirmenlerin yazılarından oluşuyor. Yalnız Taşlar Ağlamıyor Burda/ N. A. Nekrasov/ Çeviren: Arif Berberoğlu/ Evrensel Basım Yayın/ 96 s. “Bana sitemler etmişsin yine/ kesmişim diye dostluğu esin perimle/ ve boyun eğmişim diye/ tasalarına akıp geçen günlerin, eğlencelerine/ ben veda etmezdim esin perime/ günlük kazançlar, büyüleyici şeyler için/ ama Tanrı da biliyor ya söndü o yetenek/ o yetenek ki beni dost eden esin meleğime...” N.A. Nekrasov, “Yalnız Taşlar Ağlamıyor Burda” ile şiirseverlerle buluşuyor. SAYFA 26 İnsan Evrimine Yolculuk/ Vural Yiğit/ Evrim Yayınevi/ 216 s. İnsanın başı dik olarak çıktığı evrim yolculuğunda, geçirdiği aşamaları, onu insan yapan, beyninin oluşumu, işlevi, usu, bilinci, belleği, dili, yetileri ve kültürel gelişiminde görmek olanaklı. Yine de bu yol, çok uzun ve engellerle doluydu ama ereği ve gereği belli bir yoldu; soyunu sürdürme ve yaşamda kalma savaşında her zaman kazanma. Bunun için gerekli deneyim, bilgi ve düzenek ise doğanın gizeminde gizliydi. Homo soyu, doğayı gözleyerek ve çözümleyerek amacına ulaşabileceğinin farkına daha yolun başında vardı. Doğaya, çevreye uyum ve gelişimi için her deneyimi, orta beyinde toplayarak kendi güvencesini sağlama yolunu ona yine doğa öğretiyordu. Vural Yiğit, “İnsan Evrimine Yolculuk”ta insanın evrim sürecine ışık tutuyor. okuma şansı buluyor, Ankara’nın gizemli cinayetinden, kayıp katedrale değin, Yahudi ve Rumların yaşadığı yıllarda gezinti yapıyor. Zarife/ Deniz Kavukçuoğlu/ Can Yayınları/ 144 s. “Hep ciddiye alırmış gibi yaptılar. Öyle göründüler. Ne annem babam, ne patronum, ne arkadaşlarım, ne de sevgililerim... Kimse beni can kulağıyla dinlemedi... Dinlemek istemedi... Ama ben herkesi dinledim... Önce annemi, babamı, kardeşlerimi dinledim...” Deniz Kavukçuoğlu’nun romanı “Zarife”, bir genç kızın yaşamın zorlukları karşısında boşluğa yuvarlanışını konu alıyor. Can Yayınları, Kavukçuoğlu’nun “Kedi Gülüşü” adlı anı kitabını da okuyucuyla buluşturuyor. Seyirciler/ Maksim Gorkiy/ Çev.: Ayşe Hacıhasanoğlu/ Yordam Kitap/ 320 s. “Seyirciler”, “Şahin Türküsü”, “Soytarı”, “StrastiMordasti” gibi bilinen Maksim Gorkiy öykülerinin yanında, bazı kaynaklara göre yazarın ilk öyküsü olan “Yemelyan Pilyay”ın da içinde olduğu daha az bilinen öyküleri de kapsayan bir seçki olma özelliği taşıyor. Kitap, Gorkiy’nin, 18931935 yılları arasında, edebiyat yaşamının farklı dönemlerinde kaleme aldığı on iki öyküden oluşuyor. Özel Eğitim/ Yayına Hazırlayan: İbrahim H. Diken/ Pegem Akademi Yayınları/ 534 s. İbrahim H. Diken’in yayına hazırladığı “Özel Eğitim” başlıklı çalışma, özel eğitime gereksinimi olan öğrenciler ve onlara sunulacak özel eğitim hakkında bilgiler içeriyor. Kitap ayrıca, özel eğitim hakkında bilgi sahibi olmak isteyen uzmanlar ve annebabalara ışık tutabilecek nitelikte bilgiler içeriyor. Özel eğitimde önemli bir konum sahibi olmayı amaçlayan çalışmanın hedef kitlesini ise öğretmen adayları ve öğrenciler oluşturuyor. Brisinger 3Ateş Kılıcı/ Christopher Paolini/ Çeviren: Zeliha İyidoğan Babayiğit/ Altın Kitaplar/ 704 s. Yanan Ovalar’da, Kral Galbatorix’in askerleriyle girişilen büyük savaşta Eragon ve ejderhası Saphira, ölümden kılpayı kurtulurlar. Eragon belki de yerine getiremeyeceği sözler verir: Önce kuzeni Roran’a, nişanlısı Katrina’yı acımasız Kral Galbatorix’in elinden kurtaracağına söz verir. Ne var ki Eragon’un sorumlulukları bunlarla sınırlı değildir, dostlarına sadakatini göstermek zorundadır. Bunun için asilere yardım etmeye karar verir. İmparatorluğa karşı savaşan asi Vardenlilerin ise Elflerin, Cücelerin ve Eragon’un yeteneklerine olduğu kadar güçlerine de ihtiyaçları vardır. Bu arada, düşman askerlerinin ülkenin her köşesinden asilere saldırmaya başlamasıyla Eragon seçimini yapar ve imparatorluğun uzak diyarla¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 985 İzmir Hayaletleri/ Loren Edizel/ Çeviren: Roza Hakmen/ Şenocak Yayınları/ 256 s. İzmir, efsunlu anka kuşu. Deniz mavisi gözleri, ateşten kanatlarıyla kendi küllerinden habire yükselen. O küllerin arasında neler var? Kayıp sokaklar, ev suretleri, onca yaşam sıradan sıra dışı, bitmiş başlamamış öyküler, onulmaz hasretler, unuttuklarımız, bir de ipince tellerden örülü bir kuş kafesi kapısı açık. Loren Edizel, “İzmir Hayaletleri”nde kentten hayat hikâyelerini okuyucuya sunuyor. Nihal Gölgesiz Bir Kadın/ Piraye Şengel/ Marka Yayınları/ 240 s. Üç kadın: Nihal, Ümit ve Nilgün. Nihal, hesapsız kitapsız inananlardandı. İdeallerine, insana ve aşka inandı. İnandığı şeyler için kahramanca kendini tehlikeye attı. Ama sonuna kadar yaşadı. Ve bedelini trajik bir şekilde ödedi. Nilgün, her şeye inanmakla inanmamak arasında gidip geldi. İçindeki sarkaç yüzünden hiçbir şeyi tam yaşayamadı. Bu yüzden de hep acı çekti. O da ağır bir bedel ödedi. Piraye Şengel, “Nihal Gölgesiz Bir Kadın” adlı romanıyla okuyucu karşısına çıkıyor. Başka Kent Ankara/ Feridun Büyükyıldız/ Phoenix Yayınevi/ 142 s. Her zaman İstanbul ile kıyaslanma haksızlığına uğrayan Ankara, sevginin ve bağlılığın kenti olmuştur. İstanbul aşkın kentidir, her medeniyetin notaları arasında müzik yapmış bir sazendir. İki şehir arasında çizgi, sevginin köklülüğü ve sürekliliği ile aşkın hevesi ve kısalığı kadar başkadır. Feridun Büyükyıldız’ın kaleme aldığı “Başka Kent Ankara” isimli çalışmada okuyucu, petrol bulunan Ankara Garı inşaatından, Kale’nin gizli geçitlerine Dikmen’de kayak yapan Ankaralılardan, Ulus Tenis Turnuvaları’nın yapıldığı yıllara uzanıyor, Ankara Garı’nın geçmişini, hamallarının kurduğu derneği ve Ulus’a düşen uçakları o yıllardaki gazete haberleri ile