27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

VİTRİNDEKİLER Örnek Aktivitelerle Fizik ve Günlük Yaşam/ Dr. Funda Örnek/ Pegem Akademi/ 178 s. Fizik aktiviteleri, öğrencilere fizik bilimini öğrenmenin heyecanını çoğu zaman başarılı bir şekilde ulaştırır. Bu aktiviteler yardımıyla, öğrenciler fizik dersine karşı olan mevcut önyargılarınadan uzaklaşır, fiziğe daha olumlu yaklaşabilir ve fiziğin aslında günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası olduğunu görebilir. Bugün ise fizik konuları çoğunlukla sadece formül ve denklemlerden ibaretmiş gibi anlatıldığından, öğrenciler de fiziği soyut olarak algılıyor ve günlük hayatları ile ilişkilendirmiyor. Dr. Funda Örnek, “Örnek Aktivitelerle Fizik ve Günlük Yaşam” adlı yapıtında bu konulara yer veriyor. Mükemmel Bir Gün/ Melania G. Mazzucco/ Çeviren: Daniela Lepori Çelik/ Doğan Kitap/ 348 s. Geçmişe doğru yirmi dört saatlik bir yolculuk ve bizi sıradan görünen bir güne sürükleyen bir grup insan... Camilla yedi yaşına basıyor, Zero ile bombalama eylemini gerçekleştiriyor, Emma işini kaybediyor, Elio seçim mitinginde yanlış metni okuyor, Maja rüyalarındaki evi buluyor, Kevin beklenmedik bir anda, müstakbel hayat arkadaşıyla karşılaşıyor, Antonio karısını son kez görüyor ve tabancasına biri namluda, 7 mermi dolduruyor... Melania G. Mazzucco, bu romanında Roma şehrinin şaşırtıcı karmaşasında yolları kesişen, hayatları binlerce parçaya ayrılmaya mahkum insanları anlatıyor... Yaralı Güvercin/ Yurdaer Kılıç/ Yurt KitapYayın/ 188 s. “Ülkede poltikacı yetiştirmek üzere ‘Siyasal Bilgiler Fakültesi’ açılmıştı. Ancak buradan mezun olanlar, genellikle kamu sektöründe iş bulabildikleri için siyasi partilere üye olmaları yasaktı. Ülkeye siyasetçi yetiştiriyorsunuz, fakat siyasi partilere üye olmasını yasaklıyorsunuz.” Yazar, siyasete yeni atılacaklar için rehber olacağı düşündüğü kitabı “Yaralı Güvercin”, mevcut düzende siyasi partilerin örgüt yapısındaki olumsuzlukları ve olması gerekenleri ortaya koyuyor. Düşeyazmak/ Hakan Karaduman/ Cinius Yayınları/ 222 s. “Onlarca mermi vücuduma saplanırken, odada patlayan silah seslerinin kulağımdaki şiddetli basıncıyla birlikte şok, şaşkınlık ve dehşet üstü ani korkunun da eklenmesiyle, önce vurulduğumu anlamakta güçlük çektim. Ancak, üzerime doğrultulmuş onca silahı, o kısa an içinde görünce, olaylar beynimde toplanarak, vuruluyor olduğumu söyledi. Genç bir polis anımsıyorum, ateş ederken, bir yandan da sanki uzaylıymışım gibi şaşkınlık içinde bana bakışını anımsıyorum. Orta yaşlı diğerinin ağzından neredeyse sular akıyordu ve en son ateşi o kesti sanıyorum. Üçüncü birini daha hatırlıyorum, korku dolu gözleri açılmış, SAYFA 26 titreyen elleriyle tetiğe seri şekilde basıyordu ama bana isabet ettirmek değildi asıl niyeti sanki.” Hakan Karaduman, bir çatışmada vurulan Oğuz’un öyküsünü anlatıyor. Hakan Karaduman’ın “Zalimdi Zaman” adlı diğer bir romanı da yine Cinius Yayınları tarafından okura sunuluyor. Dicle’nin Sırrı/ Hatice Eroğlu Akdoğan/ Ceylan Yayınları/ 152 s. “Dicle ‘ismin ne bilmiyorum ama’ dediğinde, bir kaçak olduğunu hatırlayıp aklına ilk gelen ‘Yusuf’ ismini kendi ismi olarak söylemişti. Gayri ihtiyari olarak okuldan arkadaşı Zeynep’in annesini hatırladı o an. Zeynep bir gün okul çıkışı evlerine götürdüğü arkadaşlarını tanıtırken kendisi için ‘anne bu da İlker’ demişti. Annesi başını sallamış ama İlker’e hep seslendiğinde onu ‘Yusuf’ olarak çağırmıştı. Sonra da ‘Seni yeğenimin çocuğu Yusuf’a çok benzettim de ondan’ şeklinde açıklama yapmıştı.” Hatice Eroğlu Akdoğan, Dicle’nin öyküsünü anlatıyor. “Futbolistas” Futbol ve Latin Amerika/ Dario AzzeliniStefan Thimmel/ Çeviren: Serra Bucak/ Otonom Yayıncılık/ 372 s. Avrupa ve Latin Amerika’dan eylemciler, gazeteciler, sendikacılar, müzisyenler, avukatlar, sinemacılar, tarihçiler, sosyal bilimciler ve kalkınma projelerinde aktif olarak yer alan kişiler, klasik futbolun neredeyse uzmanları olarak gündeme geliyorlar. Basın, futbolun sisteme dayalı yüzünü kitlelere sunup ve savunmaya devam ederken, FIFA’nın da herkesi Coca Cola içmeye yönlendirdiği bir ortamda “‘Futbolistas’ Futbol ve Latin Amerika”, futbolun başka bir yüzünü gündeme getirmeyi amaçlıyor. Anadolu İhtilali/ Mehmet Gökalp/ Asır Yayımcılık/ 288 s. Mustafa Kemal Atatürk ile Samsun’a çıkanların listesi, gidişten önce yapılan hazırlıklar, Erzurum Kongresi ve ilk konuşmayı yapan müftü Raif Dinç’in bildirisi, kongre kararları, Amasya Genelgesi ve Sivas Kongresi ile kongrede alınan kararlar, Kuvayı Milliyecilerin Kurtuluş Savaşı’na katkıları, din âlimleri, müftüler ve halkın onlara yardımları, Efelerin işgale karşı direnişleri, Türk kadınlarının toplantıları ve konuşmaları, Anadolu’da çıkan isyanlar ve bunların bastırılması, Şeyh Sait isyanı ve İstiklâl Mahkemesi tarafından yargılanıp idam edilenler... Mehmet Gökalp, “Anadolu İhtilali” adlı kitabında o dönemi anlatıyor. İstanbul’a Bir Yolculuk/ Claes Ralamb/ Çeviren: Ayda Arel/ Kitap Yayınevi/116 s. Osmanlı İmparatorluğu’ndaki gündelik yaşamı anlatan belgelerden biri de Claes Ralamb’ın günlüğüdür. İsveç kralı X. Karl Gustav tarafından Osmanlı Sultanı IV. Mehmed’e elçi olarak gönderilen Rålamb, uzun ve zahmetli yolculuğunun ayrıntılarını not eder. Okur bu kitapla, ”İstanbul’a Bir Yolculuk” adlı yapıtla, hem 17.yüzyıl Avrupa’sına hem de İstanbul’un günlük yaşamına aşina olurken, hem de dönemin İstanbul sokaklarında dolaşır, kayıkla Boğaz’a ya da Marmara adalarına kürek çeker, Belgrad ormanındaki su kemerlerini seyreder, Eyüp’ü ziyaret eder. Senyor Borges/ E.U. RobledoA. Vaccaro/ Çeviren: Aylin Demirhan/ Can Yayınları/ 120 s. “Senyor Borges”, Borges’e 30 yıldan fazla bir zaman hizmet etmiş, 70 metrekarelik bir daireyi onunla paylaşmış olan Epifanía Uveda de Robledo’nun, ünlü Borges uzmanı Alejandro Vaccaro’ya on yıl boyunca anlattıklarından doğdu. Borges’in “Fanny” dediği Epifanía’nın tanıklıklarından oluşan “Senyor Borges”, yazarın günlük yaşamındaki düşlerini, korkularını, annesiyle ilişkilerini, evliliklerini, Nobel Ödülü’nü alamayışı karşısındaki düşkırıklığını, sekseninde yaşadığı aşkı anlatıyor. Kendinin Ustası Ali Demir/ Ümit Sarıaslan/ Mutlu Son Yayınları/ 128 s. “Ali Demir, yarım yüzyıla yakın bir süredir, kesintisiz bir kendini kurmavar etme eylemiyle, imzasını kurumlaştırmış sanat insanlarımızdandır. Resmi yan uğraş değil, yaşamın yüreğine yerleştirmiş bir sanatçı. Yaşamın değişen/dönüşen akışı içinde, ateşi ve hamuru birlikte karan bir geleceğin temsilcilerinden. Bozkırın eski göğsünden, kent göklerine ağıp uzanan bir uzun ‘seferilik’tir Ali Demir...” Ümit Sarıaslan, “Kendinin Ustası Ali Demir” isimli yapıtında Ali Demir’in resme bakışını ve sanat yolculuğunu anlatıyor. Küreselleşme ve Tarım Politikaları/ Abdullah Aysu/ Su Yayınları/ 272 s. 1980’li yılların sonunda Sovyet Bloğu’nun dağılması, Berlin Duvarı’nın yıkılması ile adına “Yeni Dünya Düzeni” denilen küresel kapitalist sistem, tüm halleriyle ‘çıplak gözle’ görülebilecek bir biçimde ortaya çıkar… Kapitalizm, dinamikleri; IMF, DB ve DTÖ aracılığıyla ulusaşırı şirketleri dünyanın en ücra noktalarına nüfuz edecek şekilde yaygınlaştırır, egemen kılar. Kapitalizm küreselleşir, küreselleştirilir. Küreselleşme süreci, ulusaşırı şirketler için bütün dünyayı açık pazar haline getirme yolunda ilerlerken, üreticiler ve tarımcılar da pazara açılma politikalarından ve serbest piyasa kapsamına sokulma çalışmalarından kurtulamaz. Abdullah Aysu’nun küreselleşmenin tarım üzerinde etkisini incelediği kitabı “Küreselleşme ve Tarım Politikaları”, okurla buluşuyor. Deneysel Bir Arkeoloji Çalışması Olarak Hitit Mutfağı/ Asuman Albayrak, Ülkü M. Solak, Ahmet Uhri/ Metro Kültür Yayınları/ 224 s. “Deneysel Bir Arkeoloji Çalışması Olarak Hitit Mutfağı” adlı yapıt hazırlanırken üç temel noktadan hareket edilmiş. Bunlardan birincisi Hitit metinlerinde geçen yemek ve ekmek adları ile kazılarda ortaya çıkarılan maddi veriler. İkincisi çevre köyler gezilerek elde edilen et¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 967
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle