Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Osman Necmi Gürmen'den 'Râna' Sayısız “İki Dünya” Arasında Râna Osman Necmi Gürmen, Râna’nın birbirinin içerisine geçmiş, birden çok "iki dünya arasında" kalmışlığını alabildiğine yalın bir dille anlatıyor romanında. Gürmen’in Râna’daki başarısı belki de burada: Bütün bu çelişen dünyalar, Râna’nın değişken iç dünyası, ruh halleri diyaloglarla akan bir kurgu içerisinde, uzun tanımlar, iç konuşmalara başvurmadan dile getirilmiş romanda. ? Behçet ÇELİK B SAYFA 22 ir genç kızın büyüme, yetişme romanı Râna. Romanın tarihsel ve toplumsal arka planı Râna’yı değerlendirirken çok önemli olmakla birlikte, aslında çok daha geniş zamana yayılan bir insanlık durumunun anlatımı Râna’nın başına gelenler; hatta bir kadınlık durumunun ifadesi. Râna’nın yayıldığı zaman dilimi uzunca bir süre: 19051928 yılları arası. Bu yirmi üç yıllık dönem, içerdiği iki büyük toplumsal değişim, Meşrutiyet ve Cumhuriyet nedeniyle, Türkiye ve Türkiye’de yaşayanlar için genişlemiş bir zaman esasında. Çizgisel bir zaman algısıyla baktığımızda o kadar da uzun değil belki, ama yaşanan değişim ve dönüşümler nedeniyle insanların algılarında çok daha uzun bir zaman dilimine karşılık geliyor. Öte yandan bir romanın geçtiği süreyi sadece birinci sayfayla son sayfa arasında değerlendirmek de yanlış olur. Râna’nın öbür kahramanlarını, babası Haşim Bey’i, annesi Libabe Hanım’ı, büyük annelerini ve dedelerini, hatta romanda ve Râna’nın hayatında önemli bir yer tutan, yüzyıllar boyunca değişmeden yaşanan gelen gelenek ve görenekleri düşününce romanın yayıldığı zaman dilimi daha da genişliyor. Bu nedenle, toplumsal cinsiyet rollerinden ya da kadınlık durumundan söz etmek mümkün. Bu noktadan baktığımızda Râna’nın yayıldığı zaman dilimi yüz yıla yakın, hatta aşıyor. Ne var ki Râna’nın bir kadın olarak başına gelenler, yoksun kaldıkları, çektiği acılar kendisinden önceki kuşaklardan çok da farklı değil. Üstelik Râna’nın ömrünün ilk yirmi beş yılında yaşanan onca değişime, altüst oluşa karşın, toplumsal hayatın diplerinde değişmeden kalan şeyler var: Râna’nın çocukluğunda itibaren algılamakta zorluk çektiği sıkıntılar esasında toplum hayatının "mahrem"inde kalan konulara dair. Dolayısıyla toplum hayatının "görünür" yanlarındaki onca devasa değişime karşın, toplumsal bilinçaltı, dinsel koşullanmalar, aile hayatı gibi görünmeyen alanlarda kaKİTAP SAYI ? CUMHURİYET 844