Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
? lın son gününde oyun kahramanı Metin’in evinde başlayan kutlamanın, doğanın ve ülkenin durumuna koşut olarak bir hesaplaşmaya dönüşmesini anlatıyor. Bu oyunda, dünyanın anlamsızlığı, parçalanma, bireyin yalnızlığı ve bencillik gibi temalar işleniyor. Kokain Günlükleri/ Gary PhilipsJervey Tervalon/ Çeviren: Aslı Candaş/ Aytaşı Yayıncılık/ 246 s. “‘Kokain Günlükleri’, her biri kalp atışlarını hızlandıran 17 ‘pulp fiction’ tadında öykünün yer aldığı bir alt kültür derlemesi. Şimdilerde yalnız hayatla kafa bulan kardeşlerimize ithaf edilen kitap, türün güçlü yazarlarını bir araya getiriyor. Kara edebiyatı andıran, madde bağımlılığını, dramatik ve trajik hayatları konu alan öykülerin ortak özelliği, gerçekliğin bulanıklaştığı, bütün çizgilerin belirsizleştiği insanlık durumlarının neredeyse hoyratça bir dürüstlükle anlatılmış olması” diyor Osman Yener. Fazladan Bir Ceset/ Ellis Peters/ Çeviren: Zülal Kılıç/ Kitap Yayınevi/ 256 s. 1138 yılında Kral Stephen ile İmparatoriçe Maud arasındaki savaş Cadfael Birader’i bahçesinin asude dünyasından koparıp tutkular, aldatmalar ve ölümün savaş alanına fırlatır. Üstelik bu savaş alanı, manastır duvarlarının uzağında da değildir. Shrewsbury Kalesi düşer, Kraliçe Maud’a sadık 94 savunucusu, va tan haini diye asılır. Cadfael Birader yüreği acıyarak onları gömmeyi kabul eder ama meşum bir keşifte bulunur: Yan yana yatan cesetler 94 değil, 95 tanedir. Fazladan kurban ise asılmamış, zalimce boğulmuştur. Bir cesetten kurtulmanın bu zekice yolu, Cadfael Birader’e katilin hem acımasız, hem amansız olduğunu anlatır. Ne var ki, bunca ceset arasında fazladan bir tanesi, iyi kalpli Benedikten keşişi dışındakilere o kadar önemli görünmez. Cadfael Birader başıbozuk ipuçlarının gerisindeki hakikati bulmaya yemin eder: Erkek çocuk kılığında bir kız, kayıp bir hazine ve kırılmış tek bir çiçek... İşte Cadfael’in, bir katilin kara kalbini ortaya sereceğine inandığı kanıtçıklar bunlardır. ‘Marazi Bir Kemik Merakı’ ile tanınan kalender Cadfael Birader, keşişliğe ileri bir yaşta girmenin ona sağladığı dünyevi hayat tecrübesinden de yararlanarak, insan ruhu çözümlerini sürdürüyor. Bir Yahudi Ailesi/ Brigitte Peksine/ Çeviren: Aylin Yengin/ İnkılâp Kitabevi/ 288 s. “1945 yılının ocak ayında Ruslar yaklaşırken, Almanlar Auschwitz’i boşaltmaya başladılar. Flora, yorgunluktan ve açlıktan sersemlemiş halde, asla öğrenemediği bir dilde verilen emirleri anlamadan, karların içinde yürüyor, canlı cenazeler ordusu her yerden dışlanıyordu; Yer yok... Ne için yok? Ölmek için mi?” ‘İstanbul’da Bir Yahudi Ailesi’ ile tanıdığımız Rebecca, hayatının aşkını bulmuş ve II. Dünya Savaşı yıllarında, hiç bitmeyecekmiş gibi gözüken ve yaşamının ikinci yarısını kaplayan uzun yolculuğuna yeniden çıkmıştır. Kalabalık bir Buena Familia’nın Doğulu adetlerinden kaçarken savaş yıllarında hortlayan milliyetçilik ve Yahudi düşmanlığı, yaşamı lanetli bir varoluş mücadelesine çevirmiş, bu mücadelenin içerisinden çıkan bir hikâye ise Bir Adadan Öbürüne Rebecca ve binlerce Yahudi için hayatı tekrar anlamlandırmıştır... ‘Kadı Burhaneddin’/ Kemal Demirel/ Epsilon Yayınları/ 86 s. 14. yüzyılda yaşamış, adalete ve paylaşmaya inanan bir hükümdar olan Kadı Burhaneddin, aynı zamanda bir şair ve düşünürdü. Ömür boyu devlet karşısında insanların eşit olduğunu savundu, sınıf farkına karşı çıktı. Halkından aldığı büyük desteğe rağmen inançlarının bedelini hayatıyla ödedi. Bu kitap ‘Kadın Burhaneddin’ üzerine bir inceleme sunuyor. Tevfik Fikret/ Hazırlayan: Seval Şahin/ Kitap Yayınevi/ 204 s. Tevfik Fikret 18 Ağustos 1915 gecesi Aşiyan’da vefat etti ve ertesi gün küçük bir cemaat tarafından Eyüp Sultan’daki aile mezarlığına defnedildi. Tevfik Fikret’in üçüncü ölüm yıldönümünde, şairin Galatasaray Lisesi’nden talebesi ve daha sonraki yıllarda Türk edebiyat tarihi üzerine araştırmalarıyla tanınan İsmail Hikmet (Ertaylan), Düşünce dergisinde onun için özel bir sayı hazırladı. Kitapta, yeni harflere aktarılan bu özel sayıda, Tevfik Fikret’in ölümünden sonra müsveddeleri arasında bulunan ve daha önce hiçbir yerde yayımlanmamış sekiz manzumesi ile Fikret’in ölümü üzerine yazılmış sekiz şiir var. Daha sonra şair Nigar Hanım, tarihçi Abdurrahman Şeref, Süleyman Nazif, Fikret’in yakın arkadaşı Cenab Şahabeddin, Ali Kami (Akyüz), jimnastikçi Selim Sırrı (Tarcan), Salih Keramet ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 840 SAYFA 35